Çevrimdışı
Kızıl-Komünist Çin’in uzun yıllardan beri Doğu Türkistanlı Müslümanlara sistematik bir şekilde uyguladığı katliam ve zulüm politikası sonucu Doğu Türkistan’lı müslümanlara kendi öz vatanları dar geldi ve çareyi Doğu Türkistan’dan kaçmakta buldu. Ama Doğu Türkistan’dan çıkmak da Uygurlar için o kadar kolay değildi.
İşgalci Çin kendilerini ucuz işçi olarak bir köle gibi kullandığı birçok Uygura pasaport vermedi . pasaport verdiği Uygurlardan ise aylık kazançlarının 100 katına yakın para istedi . Bunun sonucu uygurlar her türlü tehlikeyi göze alarak ülkelerinden kaçak yollarla çıkmaya başladı.
Kimi zaman insan kaçakcılarının eline düşüp satıldı, kimi zaman yardım bahanesiyle yaklaşan kaçakcı dolandırıcıların eline düşüp maddi tüm birikiminlerini kaybettiler, kimi zamanda yollarda hastalanıp ölmeye kadar bir çok sıkıntıdan geçtiler
Dünya Uygurların bu dramından detaylı olarak 13 Mart 2014’te kaçak yollarla Türkiye’ye gelmeye çalışırken Tayland’da ormanda yakalanan aralarında çok sayıda kadın ve çocuğunda bulunduğu 200 Uygur Türkü ile haberdar oldu.
Daha sonrasına bu olayın üzerinden çok geçmeden 140 Uygur daha İşgalci Çin’in zulmünden kaçarken Tayland’da yakalanıp hapse atıldı .
Yakalandıktan sonra Türkiye’de gündeme oturan bu kardeşlerimiz içinÇin,Türkiye veTayland arasında yoğun bir diplomisi trafiği başladı.
Çin bunların kendi vatandaşları olduğunu ve kendilerine iade edilmelerini isterken , Türkiye’de aynı istekle Tayland’lı yetkililere başvurdu.
2 sene boyunca süren yoğun diplomisi trafiği sonrasında 1 Haziran 2015’de 173 mülteci Uygur Tayland tarafından Türkiye’ye iade edilirken , 109 Mülteci Uygur ise 7 Haziran ‘da Çin’e iade edildi
Bu gelişmelerden sonra Tayland zindanlarında tutuklu 70 Uygur mülteci kaldı . Her an Çin’e teslim edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalan 70 mülteci Uygur yaklaşık 2 hafta önce içinde bulundukları duruma dikkat çekebilmek için açlık grevine başlamıştı.
Bölgeden gelen en son haberlere göre Tayland Polis ,i 05 Haziran Pazar günü 70 mülteci Uygur’dan 29’unu bilinmeyen başka bir yere sevketti. Akıbetleri hakkında herhangi bir bilgi alınamayan 29 mülteci Uygurun Tayland tarafından gizlice Çin’e teslim edilmesinden endişe ediliyor
Kaynak : Doğu Türkistan Bülteni Haber Ajansı
İşgalci Çin kendilerini ucuz işçi olarak bir köle gibi kullandığı birçok Uygura pasaport vermedi . pasaport verdiği Uygurlardan ise aylık kazançlarının 100 katına yakın para istedi . Bunun sonucu uygurlar her türlü tehlikeyi göze alarak ülkelerinden kaçak yollarla çıkmaya başladı.
Kimi zaman insan kaçakcılarının eline düşüp satıldı, kimi zaman yardım bahanesiyle yaklaşan kaçakcı dolandırıcıların eline düşüp maddi tüm birikiminlerini kaybettiler, kimi zamanda yollarda hastalanıp ölmeye kadar bir çok sıkıntıdan geçtiler
Dünya Uygurların bu dramından detaylı olarak 13 Mart 2014’te kaçak yollarla Türkiye’ye gelmeye çalışırken Tayland’da ormanda yakalanan aralarında çok sayıda kadın ve çocuğunda bulunduğu 200 Uygur Türkü ile haberdar oldu.
Daha sonrasına bu olayın üzerinden çok geçmeden 140 Uygur daha İşgalci Çin’in zulmünden kaçarken Tayland’da yakalanıp hapse atıldı .
Yakalandıktan sonra Türkiye’de gündeme oturan bu kardeşlerimiz içinÇin,Türkiye veTayland arasında yoğun bir diplomisi trafiği başladı.
Çin bunların kendi vatandaşları olduğunu ve kendilerine iade edilmelerini isterken , Türkiye’de aynı istekle Tayland’lı yetkililere başvurdu.
2 sene boyunca süren yoğun diplomisi trafiği sonrasında 1 Haziran 2015’de 173 mülteci Uygur Tayland tarafından Türkiye’ye iade edilirken , 109 Mülteci Uygur ise 7 Haziran ‘da Çin’e iade edildi
Bu gelişmelerden sonra Tayland zindanlarında tutuklu 70 Uygur mülteci kaldı . Her an Çin’e teslim edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalan 70 mülteci Uygur yaklaşık 2 hafta önce içinde bulundukları duruma dikkat çekebilmek için açlık grevine başlamıştı.
Bölgeden gelen en son haberlere göre Tayland Polis ,i 05 Haziran Pazar günü 70 mülteci Uygur’dan 29’unu bilinmeyen başka bir yere sevketti. Akıbetleri hakkında herhangi bir bilgi alınamayan 29 mülteci Uygurun Tayland tarafından gizlice Çin’e teslim edilmesinden endişe ediliyor
Kaynak : Doğu Türkistan Bülteni Haber Ajansı
