https://www.islam-tr.org/konu/tevhid-akidesiyle-nasil-tanistiniz.46611/
Bu konuyu okurken aklıma geldi bu soru, merak ediyorum kardeşlerimin dönüş yaptıktan sonraki ilk tepkileri, değişimleri, tecrübelerini.
Ben bir kısmını yazıp konuyu başlatayım inşaAllah.
İslamla tanışma evresinden sonra yani biraz bahsetmek gerekirse o şaşkınlıkla gelen öfke, yalnızlık, pişmanlık, sudan çıkmış balığa dönme, ya hu bu insanlar ateşe gidiyor gibi duygu karmaşaları biraz biraz durulduktan sonra ki ilk davetimi anlatayım:
Ben ailem hariç çevremden tüm iletişimi kesmiştim bir 6 ay kadar çünkü kendim bazı şeyleri yerine oturtmaya çalışıyordum. Bir an geldi tamam artık ben çıkıp insanlara bu dini anlatmalıyım dedim ve soluğu en yakın arkadaşımın yanında aldım. Gece saat 3 falandı heralde, nasıl bir ateş düştü ise içime sabahı bekleyemedim.
Kendisi ateist olduğunu iddia eden hippinin teki idi. Ben onu gece yatağından kaldırıp bir parka getirdim ve ilk sözlerim ona şunlar oldu
"Sen aklını ilah edinen bir müşriksin"
"Seninle artık dost olamam, ancak müslümanlar kardeştir"
"Sana artık hiçbir sırrımı veremem, sen müslüman olana değin seninle sadece islam konuşabilirim"
"Şimdi ya müslüman olursun ya da ben evime dönüyorum"
***
Kendisi beni iyi tanırdı ve gerçekten de geri dönüp bir daha onunla konuşmayacağımı biliyordu. O yüzden kendisine İslamı anlatmamı istedi.
Problem şu ki neyi nerden nasıl anlatacağımı hiç bilmiyordum, hatırladığım elime kağıt kalem alıp
"Bak bu şeytan, bu da Adem (a.s). Olay böyle başlıyor hacı." diye başlayıp
"Şimdi bu mekkeli müşrikler" diye devam edip
"Bak işte sen bu mutezile gibi aklını ilah edinmişsin" ile bitirmiştim.
***
Davet nedir, kimedir, nasıldır.. işte bunları hep sonradan öğrendim/öğreniyorum.
Bu konuyu okurken aklıma geldi bu soru, merak ediyorum kardeşlerimin dönüş yaptıktan sonraki ilk tepkileri, değişimleri, tecrübelerini.
Ben bir kısmını yazıp konuyu başlatayım inşaAllah.
İslamla tanışma evresinden sonra yani biraz bahsetmek gerekirse o şaşkınlıkla gelen öfke, yalnızlık, pişmanlık, sudan çıkmış balığa dönme, ya hu bu insanlar ateşe gidiyor gibi duygu karmaşaları biraz biraz durulduktan sonra ki ilk davetimi anlatayım:
Ben ailem hariç çevremden tüm iletişimi kesmiştim bir 6 ay kadar çünkü kendim bazı şeyleri yerine oturtmaya çalışıyordum. Bir an geldi tamam artık ben çıkıp insanlara bu dini anlatmalıyım dedim ve soluğu en yakın arkadaşımın yanında aldım. Gece saat 3 falandı heralde, nasıl bir ateş düştü ise içime sabahı bekleyemedim.
Kendisi ateist olduğunu iddia eden hippinin teki idi. Ben onu gece yatağından kaldırıp bir parka getirdim ve ilk sözlerim ona şunlar oldu
"Sen aklını ilah edinen bir müşriksin"
"Seninle artık dost olamam, ancak müslümanlar kardeştir"
"Sana artık hiçbir sırrımı veremem, sen müslüman olana değin seninle sadece islam konuşabilirim"
"Şimdi ya müslüman olursun ya da ben evime dönüyorum"
***
Kendisi beni iyi tanırdı ve gerçekten de geri dönüp bir daha onunla konuşmayacağımı biliyordu. O yüzden kendisine İslamı anlatmamı istedi.
Problem şu ki neyi nerden nasıl anlatacağımı hiç bilmiyordum, hatırladığım elime kağıt kalem alıp
"Bak bu şeytan, bu da Adem (a.s). Olay böyle başlıyor hacı." diye başlayıp
"Şimdi bu mekkeli müşrikler" diye devam edip
"Bak işte sen bu mutezile gibi aklını ilah edinmişsin" ile bitirmiştim.
***
Davet nedir, kimedir, nasıldır.. işte bunları hep sonradan öğrendim/öğreniyorum.
-Çocuk mu? Ha onunla 5 yıl oldu hala uğraşıyoruz. =)