Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Vasiyetname - Sahih Sünnetlerden -

S Çevrimdışı

Seyyid Talha bin Asım

Sen neden korkuyorsun ölmek varken kaderde?!.
Banned
بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
Vasiyetname


1)
Ölümümü camilerden veya tellalla ilan ettirmeyiniz!

2) Arkamdan hiç kimse feryat figan edip, ağıt yakarak saçını yolarak ve ellerini dizlerine vurarak ağlamasın!

3) Ben öldüğüm için hiç kimse ne benim evimde nede başka bir yerde Kur’an’ı Kerim okumasın veya okutmasın!

4) Ben öldüğüm zaman: إِناَّ ِللهِ وَإِناَّ اِلَيْهِ راَجِعُونَ، اللَّهُمَّ أَجِرْنِي فِي مُصِيبَتِي وَاخْلُفْ لِي خَيْراً مِنْهاَ“İnna Lillah ve İnna İleyhi Raciun, Allahumme Ecirnî Fî Musibetî, Vahluflî Hayran Minha” deyiniz!

5) Beni yıkayıp, kefenlesinler!

6) Allah’ın izni ile hayatım boyunca borçlanmamaya gayret gösterdim! Ama buna rağmen eğer ben öldüğüm zaman borcum varsa, borcumu ödesinler!

7) Malımın 5/1’ini, Allah yolunda fiili CİHAD edenlere versinler!

8) Yıkama ve kefenleme işleri bitince, öğlen veya ikindi namazlarını bekletmeden beni hemen gömünüz!

9) Cenaze namazımı mezarlıkta kılınız! Vakit namazını beklemeyiniz!

10) Cenaze namazımı, in belirleyeceği kişi kıldırsın!

11) Beni mezarlığa araba ile götürmeyiniz!

12) Beni mezarlığa götürürken hızlı gidiniz!

13) Beni kabre koyarken sağ yanıma, kıbleye doğru koyunuz ve: بِسْمِ اللهِ وَعَلَى سُنَّةِ رَسُولِ اللهِ“Bismillah ve Alâ Sünneti Rasulillah” deyiniz!

14) Sakın kabrimin üzerine benimle toprak arasında engel olacak hiç bir şey koymayınız!

15) Beni kabre koyduktan sonra üzerime üç avuç toprak atınız!

16) Kabrimin başında Kur’an’ı Kerim okumayınız!

17) Kabrim kazılırken çıkan toprağın haricinde, kabrime başka bir yerden toprak ilave etmeyiniz!

18) Kabrimin üzerini bir karıştan fazla yükseltmeyiniz!

19) Kabrimin üzerine bina yapmayınız!

20) Kabrimin üzerine çiçek vb. bitki dikmeyiniz!

21) Kabrimin üzerine her hangi bir yazı yazmayınız!

22) Defin işleri bittikten sonra bir devenin kesilip etinin dağılacağı zaman kadar yani yirmi, yirmi beş dakika kabrimin başında bekleyip bana dua ediniz!

23) Defin işleri bittikten sonra cenaze evinde toplanmayınız! Çünkü benim sizin üzerinizdeki hakkım buraya kadardı. Allah-u Teâlâ hepinizden razı olsun.

24) Cenaze evine yemek götürmek isteyenler, sadece benim aileme yetecek kadar yemek götürsünler!

25) Cenaze evinde insanlara yemek dağıtmayınız!

26) Cenaze evinde toplanıp Kur’an’ı Kerim okumayınız!

27) Bana üç günden sonra ağlamayınız!

28) Perşembemi, kırkımı ve elli ikimi yapmayınız!

29) Benim için hiçbir zaman mevlit okutmayınız!

30) Eşim hariç hiç kimse benim için üç günden sonra yas tutmasın!

Not: Bunların tamamı Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in sünneti ve sahabelerin uygulamasıdır. Okumuş olduğum hadislerden bunları anladım. Bu vasiyetim ile ilgili maddelerin hepsinin, sahih bir hadisi vardır.

Bunları öğrenmek isteyenler, Muhammed Nâsıruddin el-Albânî (Rahmetullahi Aleyh)’in “Ahkâmu’l-Cenâiz” isimli kitabına veya www.hadisler.com’a bakabilir.


سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ
---------------------------------------
Resminide yükledim -hâyırda kullanın İnşeallah : )-: https://www.islam-tr.org/dosyalar/vasiyetname-png.10748/?temp_hash=24eb659aca4c56fb9c4a091a695c78ac
---------------------------------------
Daha fazlası için: www.sahihhadisler.com
 

Ekli dosyalar

  • Vasiyetname.png
    Vasiyetname.png
    55.3 KB · Görüntüleme: 98
S Çevrimdışı

Seyyid Talha bin Asım

Sen neden korkuyorsun ölmek varken kaderde?!.
Banned
20)'yi anlamadım ... bir hadisi şerifte nebi(sav) bir mezara fidan dikmiyor mu? Ölene rahmet ümidi ile ...

السلام عليكم ورحمة الله وبركاته

Muhammed Nâsıruddin el-Albânî rahimehullah’ın “Ahkâmu’l-Cenâiz” isimli kitabından alıntıdır. Bilindiğ üzere Muhammed Nâsıruddin el-Albânî rahimehullah asrın muhaddisidir. Ama yinede sorman, sorgulaman iyidir İnşeallah. Üşenmezde okursan aşağıda paylaştığım yazılar sorunu cevaplar nitelikte.

41643: KABİR AZABININ ÖLÜDEN HAFİFLETİLMESİ İÇİN KABRİN ÜZERİNE YAŞ HURMA DALI DİKEBİLİR MİYİZ?
SORU: Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in azabın hafifletilmesi için kabirlerinde azap gören iki kişinin kabrinin üzerine iki yaş hurma dalı koyduğunu bir hadiste işitmiştim. Fakat bunun hikmetini bilEmemiştim.Kabir azabının ölüden hafifletimesi için Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in yaptığı gibi bir davranışta bulunmamız câiz midir?

CEVAP:

Hamd, yalnızca Allah'adır.

Birincisi:

Evet zikrettiğiniz hadis doğrudur. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'den sâbit olduğuna göre, o iki kabre uğramış ve şöyle buyurmuştur:

(( إِنَّهُمَا لَيُعَذَّبَانِ، وَمَا يُعَذَّبَانِ مِنْ كَبِيرٍ، ثُمَّ قَالَ: بَلَى. أَمَّا أَحَدُهُمَا فَكَانَ يَسْعَى بِالنَّمِيمَةِ، وَأَمَّا الْآخَرُ فَكَانَ لاَ يَسْتَتِرُ مِنْ بَوْلِهِ، قَالَ: ثُمَّ أَخَذَ عُودًا رَطْبًا فَكَسَرَهُ بِاثْنَتَيْنِ، ثُمَّ غَرَزَ كُلَّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا عَلَى قَبْرٍ، ثُمَّ قَالَ: لَعَلَّهُ يُخَفَّفُ عَنْهُمَا مَا لَمْ يَيْبَسَا ))

[ رواه البخاري ومسلم ]

'Şüphesiz ki o ikisi azap çekiyorlar.Çektikleri azap da büyük bir şey değildir (kolay olan, fakat ondan korunmaları nefislerine zor gelen bir şey idi.) Oysa o şey, büyük günah idi.' Sonra şöyle buyurdu:'Evet! Onlardan birisi, (insanlar arasında) laf getirip-götürürdü.Diğeri ise idrar sıçrantısına karşı korunmazdı. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- sonra yaş bir dal isteyerek onu ikiye ayırdı. Bir parçasını birinin üzerine dikti, diğerini de öbürünün üzerine dikti ve: 'Bu iki dal, yaş kaldıkça o ikisinden azabın hafifletimesini ümit ederim' buyurdu." [Buhârî, hadis no: 1387, Müslim, hadis no: 292]

Bu hadis, kabir azabının hafifleyebileceğine delildir. Fakat bu iki yaş hurma dalının, bu iki kabirde yatan kimselerden azabın hafifletilmesi ile ilgisi nedir?

1. Çünkü iki yaş hurma dalı, kurumadığı sürece Allah Teâlâ'yı tesbih eder. Tesbih ise ölünün üzerindeki kabir azabını hafifletir.

Bazı âlimler, bu sebeplere binâen -uzak bir ihtimal olabilir-, kabirlerde yatanlardan azabın hafifletilmesi için, insanın kabirlere gitmesinin ve kabirlerin yanında tesbihte bulunmasının sünnet olduğu hükmünü çıkarmışlardır.

2. Yine bazı âlimler şöyle demişlerdir: Bu, çok zayıf bir sebeptir. Çünkü iki hurma dalı, ister yaş olsun, isterse kuru olsun, her hâlukârda Allah Teâlâ'yı tesbih eder.

Nitekim Allah Teâlâ, yerde ve gökte olan her şeyin kendisini tesbih ettiğini haber vererek şöyle buyurmuştur:

( تُسَبِّحُ لَهُ السَّمَاوَاتُ السَّبْعُ وَالْأَرْضُ وَمَنْ فِيهِنَّ وَإِنْ مِنْ شَيْءٍ إِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ وَلَكِنْ لا تَفْقَهُونَ تَسْبِيحَهُمْ إِنَّهُ كَانَ حَلِيماً غَفُوراً) [ سورة الإسراء الآية: ٤٤ ]

"Yedi kat gök, yeryüzü ve bunların içinde bulunanlar, O'nu tesbih ederler.O'na hamd ederek tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur.Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, çok bağışlayıcıdır." [ İsrâ Sûresi: 44]

Nitekim kuru olmalarına rağmen taşlar, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in önünde Allah Teâlâ'yı tesbih etmişlerdir. O halde buradaki sebep nedir?

Buradaki sebep şudur: Çünkü Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu iki yaş hurma dalı kurumadığı sürece, o ikisinden kabir azabını hafifletmesini Allah -azze ve celle-'den ümit etmiştir. Yani kabir azabının hafifletilmesinin süresi, pek uzun değildir. Bunun sebebi ise, o ikisinin dünyada yapmış oldukları şeyden şiddetle sakındırmak içindir. Çünkü o ikisinin dünyada yaptıkları, büyük günahlardan idi.

Nitekim yukarıda Buhârî ve Müslim'in rivâyet ettiği hadiste, Paygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sözü bunu göstermektedir:

"Oysa o şey, büyük günah idi."

Onlardan birisi, idrar sıçrantısına karşı korunmazdı.İnsan, idrar sıçrantısından korunmadığı takdirde, abdestsiz olarak namaz kılmış gibi olur.Diğeri ise, insanlar arasında laf getirip-götürür, Allah'ın kullarının arasını bozar, onların arasında düşmanlık ve kin tohumlarının yayılmasına sebep olurdu. -Bu durumdan Allah'a sığınırız-. Dolayısıyla bu iş, çok tehlikelidir.

Bu, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in kabir azabı gören iki kimseye -ümmetini bundan şiddetle sakındırmak için- O'nun geçici bir şefaatı olduğuna delâlet eden hadisin anlamına daha yakındır. Yoksa Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sürekli olan şefaatinden cimrilik ettğinden dolayı değildir.

İkincisi:

Bazı âlimler -Allah onları affetsin-, şöyle demişlerdir: Kabir azabının ölünün üzerinden hafifletilmesi için, insanın yaş bir hurma dalını veya ağacı veyahut buna benzer bir şeyi kabrin üzerine dikmesi, sünnettir. Fakat hadisten çıkarılan bu hüküm, haktan çok uzaktır ve bu davranış, şu sebeplerden dolayı câiz değildir:

1. Kabirde yatan ölünün durumu, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'e gösterildiği gibi, bize gösterilmemiştir. Kabirlerinde azap gören iki adamın durumunu, Allah Teâlâ vahiy yolyla Peygamberi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e göstermiştir.

2. Şayet biz de böyle yapar ve ölünün kabrinin üzerine yaş dal veya ağaç dikersek, ölüye kötülük etmiş oluruz. Çünkü ölünün azap gördüğünü zannederek onun hakkında kötü zanda bulunmuş oluruz. Onun azap gördüğünü nereden biliyoruz. Belki nimetler içerisinde yaşıyordur. Belki Allah Teâlâ bu ölüye lütufta bulunarak ölmeden önce onu bağışlamıştır. Çünkü rahmetinin sebepleri pek çoktur. Dolayısıyla kullarının Rabbi olan Allah Teâlâ onu bağışlamış olabilir ki o zaman da bu kimse azabı hak etmiş olmaz.

3. Kabir azabının ölünün üzerinden hafifletilmesi için, insanın yaş bir hurma dalını veya ağacı veyahut buna benzer bir şeyi kabrin üzerine dikmesi sünnettir diye çıkarılan hüküm, ilk müslümanların izlediği yola aykırıdır.İnsanlar içerisinde Allah'ın dînini en iyi bilen kimseler olmalarına rağmen, ilk müslümanların sünnetinde böyle bir davranış yoktur.

4. Allah Teâlâ bize bundan daha hayırlı bir yolu göstermiştir.

Nitekim Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- ölüyü defnettikten sonra kabrinin başında durur ve onun için şöyle duâ ederdi:

(( اِسْتَغْفِرُوا لِأَخِيكُمْ، وَسَلُوا لَهُ بِالتَّثْبِيتِ، فَإِنَّهُ الْآنَ يُسْأَلُ )) [ رواه الترمذي ]

"Kardeşiniz için Allah Teâlâ'dan bağışlanma isteyin ve (kabirdeki sorgu sırasında cevap verirken) onun için sebat dileyin. Çünkü o, şu an sorguya çekilmektedir." [Tirmizî]

Mecmû'u Fetâvâ Muhammed b. Salih el-Useymîn, cilt: 2, sayfa: 30'dan alıntı yapılmıştır.

islamqa.info

KABRİN ÜZERİNE YAŞ HURMA DALI VEYA ÇİÇEK DİKMEK MEŞRÛ DEĞİLDİR
Ben, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in bir kabrin üzerine yaş hurma dalı diktiğine dâir bir hadis okumuştum.Kabirleri ziyâret eden kimsenin böyle yapması sünnetten midir?

Hamd, yalnızca Allah'adır.

Soruyu soran kimsenin işâret ettiği hadis, Abdullah b. Abbas'tan -Allah ondan ve babasından râzı olsun- rivâyet edilmiştir.

Nitekim Abdullah b. Abbas'tan -Allah ondan ve babasından râzı olsun- şöyle demiştir: "Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- iki kabre uğradı ve şöyle buyurdu:

(( إِنَّهُمَا لَيُعَذَّبَانِ، وَمَا يُعَذَّبَانِ فِي كَبِيرٍ، أَمَّا أَحَدُهُمَا فَكَانَ لاَ يَسْتَتِرُ مِنْ الْبَوْلِ، وَأَمَّا الآخَرُ فَكَانَ يَمْشِي بِالنَّمِيمَةِ، ثُمَّ أَخَذَ جَرِيدَةً رَطْبَةً فَشَقَّهَا نِصْفَيْنِ، فَغَرَزَ فِي كُلِّ قَبْرٍ وَاحِدَةً، قَالُوا: يَا رَسُولَ اللَّهِ! لِمَ فَعَلْتَ هَذَا؟ قَالَ: لَعَلَّهُ يُخَفِّفُ عَنْهُمَا مَا لَمْ يَيْبَسَا )) [ رواه البخاري ومسلم ]

'Şüphesiz ki o ikisi azap çekiyorlar. Çektikleri azap da büyük bir şey değildir (kolay olan, fakat ondan korunmaları nefislerine zor gelen bir şey idi.) Oysa o şey, büyük günah idi.' Onlardan birisi, idrar sıçrantısına karşı korunmazdı. Diğeri ise (insanlar arasında) laf getirip-götürürdü. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- sonra yaş bir dalını alarakortasından ikiye ayırdı ve her bir parçasın bir kabrin üzerine dikti. Sahâbe: Ey Allah'ın elçsi! Bunu niçin yaptın? Soduklarında şöyle buyurdu: Bu iki dal, yaş kaldıkça o ikisinden azabın hafifletimesini ümit ederim' buyurdu."

Buhârî, hadis no: 218, Müslim, hadis no: 292

Bazı âlimler, ölünün üzerinden azabın hafifletilmesinin sebebinin; yaş hurma dalının Allah Teâlâ'nın adını tesbih ettiğini ve bunun da azabın hafifletilmesine sebep olduğu şeklinde yorumlamışlardır. Fakat bu görüşün doğruluk derecesinin araştırılması gerekir.

İmam Nevevî -Allah ondan râzı olsun- bu konuda şöyle demiştir:

"Bu görüş, şu âyeti delil olarak gösteren tefsircilerin pek çoğunun veya çoğunluğunun görüşüdür:

وَإِنْ مِنْ شَيْء إِلا يُسَبِّح بِحَمْدِهِ [ سورة الإسراء الآية: ٤٤ ]

"Yedi kat gök, yeryüzü ve bunların içinde bulunanlar, O'nu tesbih ederler. O'na hamd ederek tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur.Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, çok bağışlayıcıdır." İsrâ Sûresi: 44

Bu âlimler şöyle demişlerdir:

"Bunun anlamı; göklerde ve yerde Allah'ı tesbih etmeyen hiçbir canlı yoktur," demektir.

Sonra şöyle demişlerdir:

"Her şeyin canlı oluşu, bulunduğu duruma göredir.Örneğin tahta, kurumadığı sürece canlıdır.Taş, kesilip parçalanmadığı sürece canlıdır.Tefsircilerle âlimlerden bazı tahkikçiler, bu hükmün genel olduğu görüşüne varmışlardır."

Yani; Allah Teâlâ'yı tesbih etmek; sadece yaş olan şeye hastır, kuru olan şeye denilemez. Dolayısıyla yaş ve kuru her şey, Allah Teâlâ'ya hamd ederek tesbih ederler.

Hadisçi el-Hattâbî -Allah ona rahmet etsin- ve ona uyan âlimler, insanların bu hadisi delil göstererek kabrin üzerine yaş hurma ve buna benzer şeyleri dikmelerine şiddetle karşı çıkmış ve bu hadis hakkında şöyle demiştir:

"Bu, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in, hurma dalı taze kaldığı sürece o ikisinden kabir azabının hafifletilmesi için duâ etmesine yorumlanır. Yoksa hurma dalını diğer şeylerden ayırt eden bir özellik yoktur.Aynı şekilde yaş olan şeyde bulunan anlam, kuru olan şeydeki anlamda yoktur, denilemez."

Buna göre bu durum, Rasûlullah Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'e hastır. Bu sebeple bir kimsenin kabrin üzerine yaş hurma dalı veya başka bir şey koyması veya dikmesi müstehap değildir.

İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi bu konuda şu fetvâyı vermiştir:

"Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in iki kabrin üzerine yaş hurma dalı koyması ve kabirlerinin üzerine hurma dalı konulan o ikisinden azabın hafifletilmesini ümit etmesi, Allah Teâlâ'nın, elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e göstermiş olduğu azap olunan iki şahsı hakkındaki muayyen bir olaydır, yoksa genel bir olay değildir. Bu da, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e has bir durumdur. Müslümanların kabirlerinin böyle olması konusunda Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'den bir fiil olmamıştır. Rivâyetlerin farklı olmasını varsayarsak, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- iki veya üçten fazla böyle bir şey yapmamıştır.Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sünnetini örnek alma ve müslümanlara faydalı olma konusunda onlardan daha gayretli kimseler olmamasına rağmen sahâbeden birisinin böyle yaptığı bilinmemektedir.Sadece Bureyde el-Eslemî'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o kabrinin üzerine iki yaş hurma dalı konulmasını vasiyet etmiştir. Fakat sahâbeden -Allah onlardan râzı olsun- onun bu vasiyetini onaylayıp yerine getiren hiç kimseyi bilmiyoruz."

Değerli âlim Abdulaziz b. Baz -Allah ondan râzı olsun- da bu konuda şöyle demiştir:

"Böyle yapmak, meşrû değildir. Aksine bu bir bid'attır. Çünkü Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- yaş hurma dalını koymasının sebebi; o iki kabir sahibinin azap görmekte olduklarını Allah Teâlâ'nın, elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e gösterdği içindir.Yoksa Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- diğer kabirlerin üzerine yaş hurma dalı koymamıştır. Böylelikle kabirlerin üzerine (yaş hurma dalı veya ağaç) dikmenin câiz olmadığı anlaşılmış olmaktadır. Çünkü Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmaktadır:

(( مَنْ أَحْدَثَ فِي أَمْرِنَا هَذَا مَا لَيْسَ مِنْهُ فَهُوَ رَدٌّ )) [ متفق عليه ]

"Her kim, bu işimizde (dînimizde) olmayan bir şeyi ona ihdâs eder (açık veya gizli Kur'an ve sünnette aslı olmayan bir şey getirir)se o ihdâs ettiği şey, reddolunur."Buhârî ve Müslim

(( مَنْ عَمِلَ عَمَلاً لَيْسَ عَلَيْهِ أَمْرُنَا فَهُوَ رَدٌّ )) [ متفق عليه ]

"Her kim, işimiz (dînimiz) üzere olmayan bir iş işlerse, o işlediği şey reddolunur (bâtıldır ve ona itibar edilmez)."Buhârî ve Müslim

Aynı şekilde yukarıda zikredilen iki hadis gereği, kabirlerin üzerine yazı yazmak ve çiçek dikmek de câiz değildir. Çünkü Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- kabirleri kireçle sıvayıp boyamayı, kabirlerin üzerine bina yapmayı ve kabirlerin üzerine oturmayı yasaklamıştır. Nitekim Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

(( نَهَى رَسُولُ اللَّهِ r عَنْ تَجْصِيصِ الْقَبْرِ، وَأَنْ يُقْعَدَ عَلَيْهِ، وَأَنْ يُبْنَى عَلَيْهِ بِنَاءٌ )) [ رواه مسلم ]

"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- kabri kireçle sıvayıp boyamayı, kabrin üzerine oturmayı ve kabrin üzerine binâ yapmayı yasakladı."Müslim

İslâmî Araştırmalar Dergisi, sayfa: 5-68


islamqa.info

السلام عليكم ورحمة الله وبركاته
 
Üst Ana Sayfa Alt