Üç gün evvel yaşadığım şehirde 3 yaşındaki bir çocuk annesi tarafından dövülerek öldürüldü. Kayseri’deki üvey anne dehşeti günlerce konuşuldu fakat öldürülen çocuğun haberi 3. sayfa haberi olarak kaldı. Özgecan cinayeti aylarca konuşuldu. Fakat aynı zamanlarda tüpçü tarafından tecavüz edilip öldürülen üniversite öğrencisi Fatma neredeyse hiç konuşulmadı. Berkin Elvan sembol haline geldi fakat, Yasin Börü ve arkadaşları yok sayıldı. Bir grup müslüman haricinde konuşan, üzülen olmadı.
Oysa hepsi candı. Hepsi bir ana kuzusuydu. Peki neden bazıları 1. gündem olacak kadar konuşulurken, bazı olaylar aynı şekilde görülmüyor?
Suriye’de hergün onlarca, yüzlerce çocuk katledildiği halde, neden Yeni Zelanda’da kıyıya vuran balinalar daha acınası oluyor?
Kıyıya vuran Aylan Kürdi manşete taşınıyorda, neden Aylan Kurdi’yi karikatürize edip, “Ölmeseydi büyüyünce tacizci olacaktı” diye yazan sapık Charlie Hebdo’nun hezeyanı görmezden geliniyor?
Medya bize neyi sunuyorsa, neyi önemli görmemizi istiyorsa onu alıyor, onu önemsiyoruz. Vicdan sahibi biri için minibüs şöförü tarafından öldürülen bir genç kızla, tüpçü tarafından öldürülen kız arasında ne fark olabilir? Ya da ekmek almaya giderken öldürülen çocukla, kurban eti dağıtırken öldürülen çocuk arasında bir fark var mıdır?
Mantıken baktığımızda öz annesi tarafından öldürülen çocuğun, üvey annesi tarafından işkence gören çocuktan daha çok konuşulması gerekmez miydi? Ölen masum bir çocuğun ilerde tacizci olacağının savunulması, o çocuğun ölümünden daha korkunç ve ses getirmesi gereken bir olay değil midir?
Büyük resme bakınca gördüğümüz şu: Hem mantığımızı, hem vicdanımızı yönetemez hale gelmişiz. Neye ne kadar üzülmemiz gerektiğine Medya karar veriyor. Gücü elinde tutan aktörlerin işine yarayacak olan ölümler ve olaylar gündeme taşınıp şişirilirken, bazıları sümen altı ediliyor.
Aynı şekilde Medya moda kavramı üzerinden ne giyeceğimize, diziler vasıtasıyla evliliğimizin nasıl olacağına, kimi sevip, kimden nefret etmemiz gerektiğine, hangi kitapları okuyacağımıza medya karar veriyor.
Böyle olmasaydı eğer; Mesela her tarafı yırtık bir giysiyle veya el kadar bir mini etekle sokağa çıkmayı hangi akıl kabul edebilirdi? Medya vicdanımıza el koymasaydı eğer; Özgecan’ın Fatma’dan, Berkin’in Yasin’den , ne üstünlüğü olurdu? Medya imanımıza el koymasaydı eğer, hangi kitap 14 asır önce gelen ve hâlâ taptaze olan mucize bir kitaptan daha okunası olurdu?
Cahide Sultan
Oysa hepsi candı. Hepsi bir ana kuzusuydu. Peki neden bazıları 1. gündem olacak kadar konuşulurken, bazı olaylar aynı şekilde görülmüyor?
Suriye’de hergün onlarca, yüzlerce çocuk katledildiği halde, neden Yeni Zelanda’da kıyıya vuran balinalar daha acınası oluyor?
Kıyıya vuran Aylan Kürdi manşete taşınıyorda, neden Aylan Kurdi’yi karikatürize edip, “Ölmeseydi büyüyünce tacizci olacaktı” diye yazan sapık Charlie Hebdo’nun hezeyanı görmezden geliniyor?
Medya bize neyi sunuyorsa, neyi önemli görmemizi istiyorsa onu alıyor, onu önemsiyoruz. Vicdan sahibi biri için minibüs şöförü tarafından öldürülen bir genç kızla, tüpçü tarafından öldürülen kız arasında ne fark olabilir? Ya da ekmek almaya giderken öldürülen çocukla, kurban eti dağıtırken öldürülen çocuk arasında bir fark var mıdır?
Mantıken baktığımızda öz annesi tarafından öldürülen çocuğun, üvey annesi tarafından işkence gören çocuktan daha çok konuşulması gerekmez miydi? Ölen masum bir çocuğun ilerde tacizci olacağının savunulması, o çocuğun ölümünden daha korkunç ve ses getirmesi gereken bir olay değil midir?
Büyük resme bakınca gördüğümüz şu: Hem mantığımızı, hem vicdanımızı yönetemez hale gelmişiz. Neye ne kadar üzülmemiz gerektiğine Medya karar veriyor. Gücü elinde tutan aktörlerin işine yarayacak olan ölümler ve olaylar gündeme taşınıp şişirilirken, bazıları sümen altı ediliyor.
Aynı şekilde Medya moda kavramı üzerinden ne giyeceğimize, diziler vasıtasıyla evliliğimizin nasıl olacağına, kimi sevip, kimden nefret etmemiz gerektiğine, hangi kitapları okuyacağımıza medya karar veriyor.
Böyle olmasaydı eğer; Mesela her tarafı yırtık bir giysiyle veya el kadar bir mini etekle sokağa çıkmayı hangi akıl kabul edebilirdi? Medya vicdanımıza el koymasaydı eğer; Özgecan’ın Fatma’dan, Berkin’in Yasin’den , ne üstünlüğü olurdu? Medya imanımıza el koymasaydı eğer, hangi kitap 14 asır önce gelen ve hâlâ taptaze olan mucize bir kitaptan daha okunası olurdu?
Cahide Sultan