Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yüz Örtüsü

E Çevrimdışı

-erva-

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
“Ey Peygamber! Hanimlarina, kizlarina ve müminlerin kadinlarina (bir ihtiyaç için disari çiktiklari zaman) celâbiblerini (dis örtülerini) almalarini söyle. Onlarin taninmasi ve incitilmemesi için en elverisli olan budur. Allah bagislayandir, esirgeyendir.” (Ahzâb: 33/59)

b) “Mümin kadinlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kisimlari disinda, ziynetlerini teshir etmesinler (…) Bir nikâh ümidi beslemeyen ve çocuktan kesilmis yasli kadinlarin, ziynetlerini (yabanci erkeklere) teshir etmeksizin (bazi) elbiselerini çikarmalarinda bir vebal yoktur.” (Nûr: 24/31 ve 60)

Kur’an’i tefsir eden bilim adamlari ve tarihçilerin açiklamalarina göre, yukaridaki ilk âyetin (a) nazil oldugu günün ertesinde, Medineli Müslüman kadinlar, siyah basörtüleri nedeniyle, “sanki baslarina kargalar tünemis” gibi bir hal almislardi; yüzlerini örtmüsler ve sadece bir gözleri görünmekteydi (Ibn Kesîr, Tefsir, III., 284, 518).

1858. Baslangiçta sahabeden kimileri bu ayetten, yüz örtüsünün sadece sokaga çikarken zorunlu oldugunu, örnegin aile dostlarinin eve ziyaret için gelmeleri halinde, kadinlarin evin içinde yüzlerini örtmeyecekleri anlamini çikarmislardi. Bunun üzerine, daha açik bir ifadenin kullanildigi ve belli bir yasa gelmis olan hanimlar disinda, misafir gelmesi durumunda evin içinde de yüz örtüsünün kullanilacagini belirten ikinci ayet nazil olmustur.

1859. Ayette geçen cilbâb- (çogulu: celâbib-), Arap dilinde “c-l-b” kökünden türemis bir fiil olup “çekmek” anlamina gelmekte, metinde elbise üzerine “çekilen” pardösü ya da kaftana isaret etmektedir. Humur- (çogulu: Himâr) ise örtmek anlamina gelen “h-m-r” kökünden gelir. Sarhosluk vererek insanin ayirt etme yetenegini ve bilincini örten alkollü içkilere verilen hamr- da buradan gelmektedir. O devirde terzilik pek gelismemisti. Müslüman bir kadin, özellikle örtünme âyetinin ilk nazil oldugu günlerde, basörtüsü ya da kaftaninin iki ucunu parmaklariyla birlestirir ve gidecegi yolu görüp yoldan geçen diger insanlara çarpmamak için sadece bir gözü disarida kalacak sekilde yüzünün tamamini örterdi.

1860. Sahabe dönemindeki Islâm toplumu bu kurala genellikle uymaya çalismis, buna aykiri fiil ve hareketler ise tarihçilerin eserlerinde kötü örnekler olarak yerlerini almislardir. Örnegin, Resulullah’in torunlarindan Hüseyin’in kizi Sükeyne’nin adi böyle bir olaya karismistir. Peçesini açip örtüsüz dolasarak bir skandala yol açtigi için, kendisinden ayiplama ile bahsedilir. Bu olay, o dönemde diger kadinlarin da yüzlerini örtüp peçe kullandiklarini kanitlamaktadir. Daha önce belirtildigi gibi, belli bir yasa gelmis hanimlar ve köle kadinlar (cariyeler) yüzlerini örtmekten muaf tutulmuslardi.

1861. Daha sonraki dönemlerde yasamis olan bazi hukukçular, kuskusuz hür kadinin, yüzü ve iki eli açikta kalacak sekilde üzerlerine bir kaftan ya da bir pardösü almalari gerektigine hükmetmislerdir. Bunlar, Resulullah’tan gelen su iki hadise dayanmaktadirlar:

1862. a) Ebû Bekir’in kizi ve Resulullah’in baldizi olan Esma, bir gün Muhammed (AS)’i ziyarete geldi; üzerinde ince kumastan (rikâk) dikilmis bir elbise vardi. Resulullah onu bu halde görünce söyle buyurdu:

“Ey Esma! Bir kiz ergenlik çagina geldiginde, ona yarasan, yüzü ve iki eli disinda, artik hiçbir yerini göstermemektir.” (Ebû Dâvud)

1863. b) Resulullah, Hac için ihrâm (giyinme) sinirlari içine girdigi zaman, kadinin yüzünü örtmesini yasaklamistir. (Ebû Dâvûd)


1864. Hacla ilgili ikinci (b) hadisin sihhati konusunda bütün hadis bilginleri ayni görüstedirler. Anlasildigi kadariyla, Hac esnasinda Mekke’de büyük bir kalabalik oldugu için, sayet kadin Arafat, Mina gibi yerlerde yolunu kaybedecek olursa, velisi ya da kocasinin kendisini tanimakta ve yeniden bulmakta güçlük çekmesinin önüne geçmek amaciyla, Resulullah (AS) böyle bir emir vermistir.

1865. Ancak birinci hadisten (a) genel bir kural ortaya çikarmamiz mümkün degildir. Öncelikle bu olayin tam olarak hangi tarihte geçtigi, örtünme ayeti nazil olmadan önce mi sonra mi meydana geldigi bilinmemektedir. Resulullah’in bu hadisi, örtülü olmakla birlikte vücudun iç kisimlarini gösteren seffaf kumaslar için söylenmis olamaz mi? Öte yandan, Esma’nin Resulullah’in baldizi, yani hanimi Ayse’nin kiz kardesi oldugu700 ve Resulullah (AS)’in da yakin akrabasi olmasi nedeniyle aralarinda geçici bir mahremlik bulundugunu, çünkü ayete göre iki kiz kardesin ayni anda bir erkegin nikâhi altinda bulunamayacagi (Nisâ: 4/23) gözden uzak tutulmamalidir. Resulullah, kendisinden daha ziyade, örnegin yakin akrabalarinin yaninda saçlarini, kollarini vs. örtmesini istemektedir. Gerçekte, yakin akrabalar iki kisimdir: 1. Bir kadinin kendileriyle evlenmesi kesinlikle ve ebedî olarak yasaklanmis erkekler: Baba, erkek kardes, ogul, damat vs.; 2. Bir kadinin kendileriyle geçici ve belli bir duruma bagli olarak evlenmesi yasaklanan erkekler: Örnegin erkek yegen vs. Söz konusu hadiste Resulullah, ergen bir kizin, kendileriyle nikâhlanmanin ebedî olarak yasaklanmis oldugu erkek akrabalardan çok, geçici olarak kendileriyle evlenilmesi yasaklanmis olan erkek akrabalar üzerinde durmaktadir. Diger yabanci erkeklerden ise bu hadis hiç söz etmemektedir; ancak bunlar için genel kural geçerliligini korumaktadir, yani yüzün örtülmesi gerekir.


1865/1. Bazi çagdas feminist yazarlar, Buhârî vs.’den nakledilen su hadise göndermede bulunurlar: Resulullah (AS) bir gün bir hutbe irat ederken, kendisini dinleyen hanim sahabelerden biri ayaga kalkarak, bir konuda kendisini aydinlatmasini istemisti. Hadisi rivayet eden kisi su bilgiyi ekler: “Bu hanim alt tabakadan biri idi. -Ibn Hanbel’de sefîletu’n-nisâ [3/18], Nesâ’î’de îdeyn [9/19], Dârimî’de salât”, [212/24], Müslim’deki kayitta ise sitetu’n-nisâ, yani “alt tabakadan biri” [8/4 nº 885] ifadeleri kullanilmaktadir. Ayni zamanda bu kadinin solgun ve makyajsiz bir yüzü vardi. Feminist yazarimiz, hadisin metnine bakarak, bu kadinin yüzünün renginden bahsedildigine göre yüzünün peçe ile kapali olmamasi gerektigini söyler. Peki bu kisi, söz konusu olayin “örtü” âyeti nazil olmadan önce mi yoksa sonra mi cereyan ettigini incelemis midir? Bu hanimin kaç yasinda oldugunu biliyor mudur? (Adetten kesildikten sonra bir kadinin yüzünü peçe ile örtmesi farz degildir). Ya da bu hanimin toplumdaki konumunu, hür bir kadin mi yoksa cariye mi oldugunu arastirmis midir? (Cariyenin yüzünü peçe ile örtmesine gerek yoktur). Gerçekten de bu olayin, H. 1. yilin baslarinda, yani örtü âyetinin nazil olusundan önce cereyan ettigine dair elimizde birçok ipucu bulunmaktadir.

1866. Arastirmaci ve yazarlar, kimi zaman bu hadisin içerik ve baglamini göz önünde bulundurmayarak, böylece örtünme konusunda akrabalarla ve yabancilarla ilgili hükümleri birbirine karistirmislardir. Resulullah’in sirtina binip çenesini omuzuna dayayarak701 zenci cambazlarin oyunlarini seyreden genç Ayse’nin olayi ile, bir gün Resulullah’a bazi sorular soran koyu esmer tenli bir hanim olayinin702 bu konuda birer delil olarak kullanilmamasi gerekir. Zira, bu olaylardan ilki, örtü ayetinin gelisinden önce cereyan etmis, ikinci olayda ise, koyu esmer tenli kadinin genç ya da yasli biri olup olmadigi belirtilmemistir.

1867. Kuskusuz yasaklar konusunda Islâm hukukunda bir tedricilik söz konusudur. Adam öldürme, hirsizlik, alkollü içki kullanmak gibi suçlarin islenmesi halinde, hem bu dünyaya hem de Âhirete yönelik yaptirimlar vardir. Ancak örtünme emrine uyulmamasi nedeniyle, dinen dünyevî bir yaptirim öngörülmemistir; bu, tamamen kisi ile Allah arasinda olan ve öte dünyayi ilgilendiren bir sorundur.


1868. Resulullah’in hanimlari ile ilgili çok daha sert hükümler vardir. Nitekim Kur’an su hatirlatmayi yapar:

“Ey Peygamber hanimlari! Sizler kadinlardan herhangi biri gibi degilsiniz.”(Ahzâb: 33/32)

Ayrica söyle der:

“Evlerinizde oturun, eski Cahiliye âdetinde oldugu gibi açilip saçilmayin.”(Ahzâb: 33/33)

Onlari evlerine kapanmaya sevk eden bu buyruga ragmen, Resulullah’in ayni ayetle ilgili olarak hanimi Sevde’ye söylemis oldugu su hadis gayet açik ve nettir:

“Allah, gündelik ihtiyaçlarinizi görmek için disari çikmaniza izin vermistir.” (Ibn Kesîr, Tefsîr, III, 505)

Bir baska hadiste ise söyle denmektedir:

“Kadinlara mescitleri yasaklamayiniz.” (Buhârî, Müslim ve diger kaynaklar; Buhârî, ayni hadisi Cuma namazi konusunda da ele almaktadir).


1869. Yabanci erkeklerle iliski kurulmasi ile ilgili olarak Kur’an, Resulullah’in hanimlarindan bahsederken söyle söyler:

“(Peygamber’in hanimlarindan) bir sey istediginiz zaman, perde arkasindan isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onlarin kalpleri için daha temiz bir davranistir.”(Ahzâb: 33/53)

Daha sonraki yüzyillarda, erkek ögrencilere de hadis vb. konularda ders veren Müslüman kadin alimlere rastlanmaktadir.


1870. Resulullah (AS), nisanlilar kesin olarak evlenme karari almadan önce, erkegin evlenmek istedigi kizin yüzüne bakmasina izin vermis, hatta bunu tavsiye bile etmistir (bk. yukarida § 1835).

1871. Örtünme ayetinin nedenleri arasinda ilk düsünülen sey, kadin ve erkegin hos olmayan bir biçimde bir araya gelmelerini önlemektir. Delikanlilarla genç kizlarin bir araya gelmelerine mümkün oldugu kadar engel olunmasi, iki karsi cinsin o nispette bir takim günah egilimlerini önleyecektir. Bu buyrugun, kadinin kadinsi yönünü ön plana çikaran bazi üstün yönleri de vardir: Böylece onun güzelligi ve cildinin tazeligi korunmus olmaktadir. Tarlalarda çalisan bir köylü kadinin teni günes isinlarina daha az maruz kalan kent kadininin teni ile karsilastirildiginda, durum daha kolay anlasilir; yine açikta duran elimizin derisi giysilerimizin içinde kalan deri ile karsilastirildiginda da ayni sonuç elde edilecektir. Ayni sekilde, bir kusun açiktaki tüyleri ile bunlarin altinda kalan tüyleri, veya bir hayvanin sirtindaki tüylerle karninin tüyleri karsilastirildiginda da durum böyledir. Kadin yüzünü örttügü oranda, yüz teninin tazeligi de o kadar uzun süre devam eder. Öyle kadinlar vardir ki, bunlar fiziksel olarak pek güzel sayilmazlar; dogal olarak, yaratilislari nedeniyle insanlarin kendilerinden uzaklastigini görmek bu kadinlarin hiç de hosuna gitmez. Bunlar da yüzlerini örttükleri takdirde, böyle kötü muamelelere ugramaktan kurtulmus olurlar. Islâm Peygamberi, “âlemlere rahmet” sifatini böylece erkeklerden daha çok ve öncelikle kadinlar için tasimaktadır.
 
Üst Ana Sayfa Alt