Bu tarikat olayları seyh meyh olayları genellikle bizim bu cahil toplumda yani doğu anadolu bölgesinde çok görülüyor...
Bizim köye bir gün seyh dedikleri birisi gelecekmiş. Ben 8-9 yaşlarındayım o vakitte babam da köyün imamıydı ( babam da medrese mezunu sofilik yani öğrenim dönemini anlatırdı bana, evin tek erkek çocuğu olduğum için bana hayatta nelerin döndüğünü nasıl insanların var olduğunu anlatırdı ve geçmişte de başından geçenlerden çok pişmanlık duyardı ve halen de duymakta. Babamın seydası ! falan varmış anlatır ; seydası kendisi kol saati takarmış, kumaş pantolon giyermiş, vs. gibi şeyleri kullanıp sofilerine de sakın ha bu tarz şeyleri kullanmayın size haramdır kullanırsanız küfre düşenlerden olursunuz bu tarz söylemleri ile sofilerini el altında tutma adına çok şeyler yaparlarmış. İşin iman kısmına gelirsek hepinizin malumu seyhlerin, seydaların nasıl cahil insan oldukları belli o kısma girmeye gerek yok).
Benim başımdan geçen bir olayı anlatayım size; köye bilmem hangi köyün çok meşhur bir seyhi ! gelecek diye haftalar öncesinde köyde bir söylenti gezer dururdu ve nihayetinde bizim seyhde gelir. Tabi biz yani köy ahalisi olarak bir hafta öncesinden bunun hakkında olur olmaz şeyler anlatılmış biz de resmen adam uçan bişeydir diye bekliyorduk. Bunu o yaşlarda sadece ben değil olgun ve yaşlı insanlarda aynı merak içinde bekleşiyorlardı hatta bunlar ( köy ahalisi ) ileri bile giderlerdi şeyhin eteğinden ayağından öperlerdi de Allah c.c 'ye şirk koşarlardı da farkında bile olmazlardı !
Benimle ilgili olan kısma gelirsek ve hayatımda hiç unutamayacağım en aşağılık ve en iğrenç olaydır belki de, seyhin bulunduğu eve girebilmek için resmen ezilme riskini göze almak gerekiyor eve girenlerin de derdi sanmayın şeyhi görebilmek içindir ha şeyhi görme fırsatı olursa zaten kutsanmış sayılırlardı o cepte olurdu. Eve girmek isteyenler şeyhin ayakkabısını arar durular niye mi dersiniz çünkü o ayakkabıda seyhin ayakları terlemiştir ve ayakkabıya da nüfuz etmiştir buda şu demek oluyor seyhten bir parça var o ayakkabıda ! ve nihayet bizim bir akraba çok sanslı ! çıkarda seyhin ayakkabısını 2-3 dakikalığına da olsa eline alma fırsatına kavuşur. Sadece bir tekini tabi diğer teki havalarda uçuşmaktadır, çünkü ayakkabı için kavgalar edilmektedir onu eline almak büyük bir şanstır, ve ayakkabıyı her kim aldıysa yanında getirdiği suyu güzelce ayakkabının içine döker ve itina ile suyu ayakkabının içinde dolaştırır, çalkalar ki tüm tılsımı alabilsin çakalama sonun da o kadar yol gelmiş olan seyhin ayakkabısından çamurumsu bir su çıkar ve hiç dökmeden sürahiye tekrar itina ile doldurulur hiç zaman kaybetmeden su evlere getirilir ve fertlerine içirilir. Ben bu manzarayı gördükten sonra o suyu asla içmezdim içiremezlerdi de ama beni annem ablam kardeşlerim hepsi yakalayıp zola içirdiklerinde artık olan olmuştu...
Birde seyhin köye gelme sebebini anlatayım sözde köye gelip köy için dua eder, bir seneliğine tabi bu dua geçerli olurdu ki seneye bir daha gelebilsin. Köyün bolluk ve bereket içinde olmasını sağlardı sözde ve giderken de bu dularına hediye ! olarak neredeyse bir düzüne koyun alırdı ve kim bilir daha nice maddi hediyeler...
O zaman ki çocukluk aklıyla anla(ya)madığım çok şeyi artık çok şükür anlıyorum ve bunlara karşı geliyorum elimden geldiğince...
MuhacirSelman kardeşimin başına gelen olay benim de başıma geldi, artık bana da Vahabii diyorlar ! )