Selamün aleyküm
Hastalandığımız zaman şifayı veren Allah’tır. Bununla birlikte Allah Resûlü (s.a.v.), şöyle buyurmuştur: “Ey Allah’ın kulları! Tedavi olunuz. Allah hangi hastalığı yaratmışsa mutlaka şifasını da yaratmıştır. İhtiyarlık ise bundan müstesnadır.” (Ebu Davud, “Tıb”, 1)
Rızık meselesi de böyledir. Rabbimiz rızkı kendisinin yarattığını, kendisi dışında rızık veren olmadığını belirtmekle birlikte kulların, rızkı elde etmek için helal yoldan gayret göstermelerini emretmiştir.
Rahmetinden ötürü Allah, geceyi ve gündüzü yarattı ki geceleyin dinlenesiniz, (gündüzün) O’nun fazlu kereminden (rızkınızı) arayasınız ve şükredesiniz.” (Kasas, 73)
"Doğrusu, insan için kendi çalışmasından (gayretinin neticesinden) başka bir şey yoktur." (Necm, 53/39).
Hidâyet, vahiy, İslam, Kur’an da mümin bir kimse açısından manevî birer nimet ve rızıktır.
Alıntı yapılmıştır.
Bu kısım kendi fikrim;
Bu konu için tevekkül meselelerini araştırma yapabilirsiniz. Bir kişiye Allah nasıl hidayet,şifa vs veriyorsa rızkını da verir. Allah rızkımı veriyorsa çalışmama gerek yok gibi bir anlayış ortaya çıkmaz. Bu mantık ile hasta olduğun vakit Allah şifa verendir deyip sebeblere de başvurulmamalı. Bu yüzden tevekkül meselesini araştırmanızı tavsiye ediyorum.
İkinci sorunuz ise Rızk dediğimiz zaman aklımıza her ne kadar nimetler gelse de rızk sadece nimetler değildir. Allah'ın bizim için verdiği herşey rızkdır. Örneğin kişinin soluduğu havadan tutun bütün nimetler Allah'ın verdiği rızkdır.
Manevi rızkda bu konunun içersinde yer alır.
