RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAHIN ADIYLA
YANLIZ SENDEN MEDET UMARIZ
Fatiha Suresini namazlarda on sekiz kez okuruz. Bu surenin okunması vaciptir. Bu surede ''Yanlız sana ibadet eder ve senden medet umarız'' ayeti mevcuttur. Bu ayetin manasını idrak edip namazlarda okursan -tevhid- akidesinin Allahın izniyle kalplerde istikrar edeceği inancını taşımaktayım.
Ebu'l-Hasen el-Eş'ari, Risaletu ila Ehli's-Suğr adlı eserinde, ''Yanlız sana ibadet eder ve senden medet umarız'' ayetini aktardıktan sonra şöyle demiştir;
فلم يفرق بين العبادة وبين الاستعانة
''Allah ibadet ile meded ummanın arasını ayırmamış/arasında bir fark görmemiştir.''
İbadet ancak Allah için olur, hakeza istimdad olarak söylenen meded umma eylemi de ancak Allah'a olur. Kul bütün durumlarda ve vakitlerde Rabbinin yardımına ve mededine muhtaçtır.''Allah ibadet ile meded ummanın arasını ayırmamış/arasında bir fark görmemiştir.''
Başta Taberide geçtiği üzere ''Yanlız sana ibadet eder ve senden medet umarız'' ayetini İbn Abbas şöyle tefsir etmiştir;
إياك ربنا نستعين على طاعتك وعلى أمورنا كلها
''Rabbimiz! ibadetlerimizde ve bütün işlerimizde yanlızca senden medet umarız.''
يأمركم ربكم أن تخلصوا له العبادة وأن تستعينوه على أموركم كلها
''Rabbiniz size ibadette ona karşı ihlaslı olmanızı ve bütün işlerinizde ondan medet ummanızı emrediyor.''
Taberi ''...senden medet umarız!'' ayetini şöyle açıklamıştır;''Rabbiniz size ibadette ona karşı ihlaslı olmanızı ve bütün işlerinizde ondan medet ummanızı emrediyor.''
وإياك رَبنا نستعين على عبادتنا إيّاك وطاعتنا لك وفي أمورنا كلها -لا أحدًا سواك، إذْ كان من يكفُر بك يَستعين في أمورِه معبودَه الذي يعبُدُه من الأوثان دونَك، ونحن بك نستعين في جميع أمورنا مخلصين لك العبادة
''İbadetlerimiz, taatimiz ve bütün işlerimizde senden medet umarız. Başkasından değil! Çünkü kim seni red ederse senden gayrı taptığı mabuduna gider bütün işlerinde ondan medet umar.''
Ebu Mansur el-Maturidi ise şöyle demiştir;''İbadetlerimiz, taatimiz ve bütün işlerimizde senden medet umarız. Başkasından değil! Çünkü kim seni red ederse senden gayrı taptığı mabuduna gider bütün işlerinde ondan medet umar.''
فذلك طلب المعونة من اللَّه تعالى على قضاء جميع حوائجه دينًا ودنيا
''Bu ayet dünyevi ve dini bütün hacetlerin kazasında Allah'tan medet taleb etme anlamındadır.''
YANLIZ SANA İBADET EDERİZ''Bu ayet dünyevi ve dini bütün hacetlerin kazasında Allah'tan medet taleb etme anlamındadır.''
Burada ibadet mefhumunun luğat manaları aktarılacaktır;
İbn Ebi'z-Zemin: الطَّاعَة مَعَ الخضوع (Boyun büküp itaat etmek)
Sem'ani ve Beğavi: الطَّاعَة مَعَ التذلل والخضوع (Boyun büküp zillete bürünüp bu şekilde itaat etmek)
er-Razi: وَالْعِبَادَةُ غَايَةُ التَّعْظِيمِ (Gayet derecede tazim)
Yani bu tanımlamalara göre bir kimse bir şeye tazim gösterip, zillet içinde boyun bükerek, her halükarda itaat ederse o şeye ibadet etmiş olur.
ŞEYHÜLİSLAM İBN KEMALİN BU HUSUSTA SÖYLEDİKLERİ
Bu yazdıklarımı onun Fatiha tefsirinden aktarıyorum;
{إِيَّاكَ نَعْبُدُ} لأنَّك مالكٌ {وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ} لأنَّ ما سِواك هالكٌ.
والعبوديَّة: التذلُّلُ، والعبادة أبلغُ منها؛ لأنَّها غايةُ التَّذللِ، ولهذا اختَصَّتْ بالربِّ.
عدَلَ عن الغَيْبة إلى الخِطاب وهو صنعةُ الالتفاتِ، وقد اقتضاهُ المقام، وذلكَ من أوَّل السورة إلى هناك ثناءٌ، والثناءُ في الغَيبة أَولى، ومن هاهنا إلى آخره دعاءٌ، والدُّعاء في الحضور أَوْلى.
والمعنى: نخصُّكَ يا مَن لا تسوغُ العِبادةُ إلَّا لهُ؛ لاتِّصافه بما ذُكر من إضافة النِّعم الدُنيويَّة والأُخرويَّةِ، ولا تجوزُ الاستعانةُ إلَّا به؛ لكمال قُدرته، وإحاطةِ ملكوته بكلِّ شيءٍ، بغاية التَّذللِ في طلب المعونةِ، لا نعبدُ غيرك ولا نستعين بِسواكَ
''Sen zira maliksin yanlız sana taparız ve yanlız senden medet umarız zira hepsi helak olucudur
Ubudiyyet tezellüldür ibadet ise ondan daha üst derecededir zira ibadette tezellülün son noktasıdır.
....
Allah'tan başkasıyla istiane(istimdad) caiz olmaz zira en Kadir olan O'dur.
....
والعبوديَّة: التذلُّلُ، والعبادة أبلغُ منها؛ لأنَّها غايةُ التَّذللِ، ولهذا اختَصَّتْ بالربِّ.
عدَلَ عن الغَيْبة إلى الخِطاب وهو صنعةُ الالتفاتِ، وقد اقتضاهُ المقام، وذلكَ من أوَّل السورة إلى هناك ثناءٌ، والثناءُ في الغَيبة أَولى، ومن هاهنا إلى آخره دعاءٌ، والدُّعاء في الحضور أَوْلى.
والمعنى: نخصُّكَ يا مَن لا تسوغُ العِبادةُ إلَّا لهُ؛ لاتِّصافه بما ذُكر من إضافة النِّعم الدُنيويَّة والأُخرويَّةِ، ولا تجوزُ الاستعانةُ إلَّا به؛ لكمال قُدرته، وإحاطةِ ملكوته بكلِّ شيءٍ، بغاية التَّذللِ في طلب المعونةِ، لا نعبدُ غيرك ولا نستعين بِسواكَ
''Sen zira maliksin yanlız sana taparız ve yanlız senden medet umarız zira hepsi helak olucudur
Ubudiyyet tezellüldür ibadet ise ondan daha üst derecededir zira ibadette tezellülün son noktasıdır.
....
Allah'tan başkasıyla istiane(istimdad) caiz olmaz zira en Kadir olan O'dur.
....