Video Abdulaziz et Tarifi: Şii Biriyle Evlenmek Câiz mi? Câiz Değilse Önceden Evlenenler Ne Yapmalı?

Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Şii Biriyle Evlenmek Câiz mi? Câiz Değilse Önceden Evlenenler Ne Yapmalı?
Şeyh Abdulaziz et Tarifi:


 
Z Çevrimdışı

Zirzop1071

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Ehli kitap asli kafirdir, şiilerden küfür sahibi olup tekfirin engelleri kalktıktan sonra dinden çıkanlar mürteddir. Aralarındaki fark bu. Mürtedlerle evlilik haramdır.
İbni Teymiyye tevbe umuduyla rafizi kadınla evlenebilirsin demiş. Bunu kafir olan rafizilere karşı söyledi deniyor çünkü kadınların evlenmesine izin vermemiş. Suudiler ise ölüden medeti büyük şirk görüyor ve istisnasız tüm rafiziler bu şirki işlediği için bu evliliğe asla izin vermiyor. Teymiyye'nin fetvasını bidat ehli rafizi diye çeviriyor. Tarih boyunca ölüden yardım istemeyen bir rafizi olduğuna dahi inanmıyorum orası farklı bir konu ama putperest, İsa'dan medet uman, rafizilerden kat be kat necis olan yahudi ve hristiyanla evleniliyorsa NET RAFİZİ İLE EVLENİLİR. Kıyasın alası var burda. Ayrıca konu kestiklerinin yenmesine de geliyor ki konu basit değil ehemmiyetli. Alevilerde kapsamın içinde hepimizin ortak sorunu.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
İbni Teymiyye tevbe umuduyla rafizi kadınla evlenebilirsin demiş. Bunu kafir olan rafizilere karşı söyledi deniyor çünkü kadınların evlenmesine izin vermemiş. Suudiler ise ölüden medeti büyük şirk görüyor ve istisnasız tüm rafiziler bu şirki işlediği için bu evliliğe asla izin vermiyor. Teymiyye'nin fetvasını bidat ehli rafizi diye çeviriyor. Tarih boyunca ölüden yardım istemeyen bir rafizi olduğuna dahi inanmıyorum orası farklı bir konu ama putperest, İsa'dan medet uman, rafizilerden kat be kat necis olan yahudi ve hristiyanla evleniliyorsa NET RAFİZİ İLE EVLENİLİR. Kıyasın alası var burda. Ayrıca konu kestiklerinin yenmesine de geliyor ki konu basit değil ehemmiyetli. Alevilerde kapsamın içinde hepimizin ortak sorunu.
Bu konudaki delilini ortaya koyarsan nefsinden konuşmadığını anlarız.
 
Z Çevrimdışı

Zirzop1071

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Bu konudaki delilini ortaya koyarsan nefsinden konuşmadığını anlarız.
Temiz Rafızîler heves, bid'at ve dalâlet ehlidir. Bir Müslümanın cariyesini bir Rafızî ile evlendirmesi doğru değildir.
Bir Rafızî kadınla evlenirse, kadının tevbe edeceğini umuyorsa nikâhı geçerlidir. Aksi takdirde, çocuğunu bozmasından korktuğu için onunla evlenmemesi daha iyidir.
( Mecmu'l-Fetâva (32/61).

Reis nefsimden konuşmadan galiba yazmam imkansız. Bana şiileri yahudilerden beter gören alimlerde nefislerinden konuşmuş gibi geldi. Ayrıca konuyu şiilere çekmeye gerek yok istiğaseci sofilerde aynı potaya giriyor. Haklı çıkabilmemin tek yolu ehli kitap dairesine kafir sofi ve rafizileri de almak. Bunu Kuran ve Sünnette bulmak imkansız olduğu için kıyas narası attım. Evli kalabilmenin tek yolu da Şeyhülislamın, Bekri ve Sübki'yi tekfir etmediği gibi sofi kadınları da muayyene indirgememek. En doğrusunu Allah bilir. Allah yakışıklı selefi kardeşlerimi rafizi ve sofi kızlardan korusun.
 
barisbeyx Çevrimdışı

barisbeyx

Üye
İslam-TR Üyesi
Ben anlamıyorum ayet ve hadisler herkes için aynı değil mi yani ölçü belli değil mi neden böyle bir ayrışma var
 
Z Çevrimdışı

Zirzop1071

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Ben anlamıyorum ayet ve hadisler herkes için aynı değil mi yani ölçü belli değil mi neden böyle bir ayrışma Aynı
Futbolda da kurallar çok net ama bir pozisyonu 10 farklı şekilde yorumlayanlar var. Aynı Kuranı okuyup hz. Ali'ye ilah diyenler var. Burada ihtilafın olmaması insan mefhumu mevcudken imkansız. Bu sebeple bizler ihtilafı azaltmak için ehli hadis olarak ilk dönemi kale alıyoruz. Yoksa herkes kendi başına bir mezheb haline gelir. Sonradan ortaya çıkan problemler için Allahın rızasını gözeterek iyi niyetle hareket ediyoruz. Nasları temel alarak hareket eden selef alimlerin farklı görüşlerinin hepsini de doğru kabul ediyoruz.
 
Quds Çevrimdışı

Quds

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Bir tane ehli sünnet (!) alımı de maturidi ve esariler Yahudilerden daha fenadir diyordu. Ne oluyoruz ya hu. İslam'ı parça parça ettiler. Yani peygamber kızlarını müşriklerle nikahlanmasina Rıza gostermemis mi. Peygamber dahi Yahudi iken nikahladigi hanımı yok mu. Bu şeyhe şunu da sormak lazım o şirke küfre düşmüş kadın hakkında hüküm verildiği kadar erkeğin de şirkte mi küfürde mi değil mi bunu neden izah etmiyorlar acaba. Sanki Müslüman erkekler hepsi sahabe gibi de kadınları Pazar malı gibi şöyle olursa boşayın böyle olursa küfre girmiştir. İnsan önce kendine bakmalı
 
Abdullah el Hanbeli Çevrimdışı

Abdullah el Hanbeli

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Temiz Rafızîler heves, bid'at ve dalâlet ehlidir. Bir Müslümanın cariyesini bir Rafızî ile evlendirmesi doğru değildir.
Bir Rafızî kadınla evlenirse, kadının tevbe edeceğini umuyorsa nikâhı geçerlidir. Aksi takdirde, çocuğunu bozmasından korktuğu için onunla evlenmemesi daha iyidir.
( Mecmu'l-Fetâva (32/61)

ibn Teymiyye’nin bu görüşünü biliyorum ancak ben de zaten mürted olan rafizilerle evliliğin haram olduğunu söyledim. Tekfirin engelleri henüz ortadan kalkmamış rafizi bir şahısla evlilik geçerli olmakla birlikte doğru bir şey değildir. Bununla birlikte şeyh Abdulaziz et Tarifi, aşırı rafiziyle evlenmiş olan birine eşinin ıslahı için çabalamalı diyor, hemen ayrılın demiyor. Ortada saçma bir düşmanlık görmüyorum, gayet güzel bir yaklaşım.

Bu arada İbn Teymiyye’nin rafizi tanımı da önemli, kerahatle caiz gördüğü evlilik şirke ve küfre bulaşmayan bidat sahibi bir rafizi ile mi yoksa bilakis küfre veya şirke bulaşan ama tekfirin engellerinden dolayı henüz mürted olmayan rafizi ile mi, onu iyi araştırmak lazım. İkinci tür rafizilerden bahsettiğini farzedersek bile tekfirin engellerinden dolayı o rafiziyle evliliği geçerli görüyor.

Büyük şirkte cehalet mazeret midir meselesi ise günümüzde ihtilaflı meselelerindendir, Suud ulemasının bir kısmı büyük şirkte cehaleti mazeret görmediği için ibn Teymiyye’nin burada bahsettiği rafizilerin büyük şirke bulaşmayan rafiziler olduğunu kabul ediyor muhtemelen, Allahu alem.
 
Son düzenleme:
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Temiz Rafızîler heves, bid'at ve dalâlet ehlidir. Bir Müslümanın cariyesini bir Rafızî ile evlendirmesi doğru değildir.
Bir Rafızî kadınla evlenirse, kadının tevbe edeceğini umuyorsa nikâhı geçerlidir. Aksi takdirde, çocuğunu bozmasından korktuğu için onunla evlenmemesi daha iyidir.
( Mecmu'l-Fetâva (32/61).

Reis nefsimden konuşmadan galiba yazmam imkansız. Bana şiileri yahudilerden beter gören alimlerde nefislerinden konuşmuş gibi geldi. Ayrıca konuyu şiilere çekmeye gerek yok istiğaseci sofilerde aynı potaya giriyor. Haklı çıkabilmemin tek yolu ehli kitap dairesine kafir sofi ve rafizileri de almak. Bunu Kuran ve Sünnette bulmak imkansız olduğu için kıyas narası attım. Evli kalabilmenin tek yolu da Şeyhülislamın, Bekri ve Sübki'yi tekfir etmediği gibi sofi kadınları da muayyene indirgememek. En doğrusunu Allah bilir. Allah yakışıklı selefi kardeşlerimi rafizi ve sofi kızlardan korusun.
Şiiler Yahudi'lerden İyi mi - Beter mi?

الرَّافِضَةُ الْمَحْضَةُ هُمْ أَهْلُ أَهْوَاءٍ وَبِدَعٍ وَضَلَالٍ، وَلَا يَنْبَغِي لِلْمُسْلِمِ أَنْ يُزَوِّجَ مَوْلِيَّتَهُ مِنْ رَافِضِي، وَإِنْ تَزَوَّجَ رَافِضِيَّةً صَحَّ النِّكَاحُ إِنْ كَانَ يَرْجُو أَنْ تَتُوبَ، وَإِلَّا فَتَرْكُ نِكَاحِهَا أَفْضَلُ لِئَلَّا تُفْسِدَ عَلَيْهِ وَلَدَهُ
"Saf Râfızîler, heva ve bid’at sahibleridir, dalâlet üzerindedirler. Bir Müslümanın Ona nikâhıyla evlendirmesi uygun değildir. Nasıl ki evlendiyse —eğer onun tevbe etmesini umuyorsa— nikâh sahih olur; aksi takdirde, çocuk üzerinde fitne çıkmasın diye nikâhtan vazgeçmesi daha faziletlidir." (İbn Teymiyye, Mecmûʿ Fetâwâ , C. 32, Sf: 61)
İbn Teymiyye, aşağıya ekleyeceğimiz diğer rafiziler (aşırı /gulat rafıziler) hakkındaki açıklamaları aşağıya ekleyeceğim. Bunun haricinde üstteki videoda "rafıziyle evlenilmez" denilirken 2 tür Şia'dan bahsedilmekte ve itikadları anlatılmaktadır. 'Bunlardan birinci tür şia ile nikah olmaz' diyerek ayırım yapmaktadır. İki türüyle de nikah yapılır demek sapıklıktır. Bu ayırımı anlamadan körü körüne itiraz etmek de gafletten başka bir şey değildir!
İbn Teymiyye, Râfizîlerin aşırı olanlarıyla (Nusayri, İsmâilî vb.) ilgili meselelerde şunları söyler:

والنصيرية هم من غلاة الرافضة الذين يدعون إلهية علي، وهؤلاء أكفر من اليهود والنصارى باتفاق المسلمين، والإسماعيلية الباطنية أكفر منهم
"Nusayrîler, Ali’nin ulûhiyetini iddia eden aşırı Râfizîlerdendir. Bunlar, Müslümanların ittifakıyla Yahudi ve Hristiyanlardan daha kâfirdir. Bâtınî İsmâilîler ise Onlardan da daha kâfirdir." (İbn Teymiyye, Minhâcu’s-Sunne en-Nebeviyye’, C. 3, Sf: 452)


الثالث: أن هذا باطل قطعاً، لأن هذا يقتضي أن يكون علي أفضل من إبراهيم ومحمد لأنه وسط، و هما طرفان، وأفضل الخلق إبراهيم و محمد، فمن فضل عليهما علياً كان أكفر من اليهود والنصارى
"Üçüncüsü: Bu kesin olarak bâtıldır. Çünkü bu, Ali’nin, İbrahim ve Muhammed’den daha üstün olmasını gerektirir; zira Ali ortada, Onlar ise iki uçtadır. Oysa mahlûkatın en üstünü İbrahim ve Muhammed’dir. Kim Ali’yi Onların üzerine üstün tutarsa, Yahudi ve Hristiyanlardan daha kâfir olur." (İbn Teymiyye, Minhâcu’s-Sunne en-Nebeviyye’, C. 7, Sf: 255)
.... و قد دخل فيهم أعظم الناس نفاقاً من النصيرية و الإسماعيلية و نحوهم؛ ممن هو أعظم كفراً في الباطن و معاداة لله و رسوله من اليهود و النصارى
Onların içine, Nusayrîler, İsmâilîler ve benzerlerinden; iç âlemlerinde Yahudi ve Hristiyanlardan daha büyük bir küfür ve Allah ile Rasûlu’ne daha şiddetli bir düşmanlık taşıyan, insanların en büyük munafıkları girmiştir… (İbn Teymiyye, Minhâcu’s-Sunne en-Nebeviyye’, C. 7, Sf: 415)
قلت: وهذا بين، فإن الملاحدة من الباطنية الإسماعيلية وغيرهم والغلاة النصيرية وغير النصيرية؛ إنما يظهرون التشيع وهم في الباطن أكفر من اليهود والنصارى فدل ذلك على أن التشيع دهليز الكفر والنفاق
Derim ki: Bu açıktır; zira İsmâilî Bâtınîlerden ve diğerlerinden olan zındıklar ile aşırı Nusayrîler ve Nusayrî olmayanlar, sadece dışarıda Şiîlik gösterirler. Oysa iç âlemlerinde Yahudi ve Hristiyanlardan daha kâfirdirler. Bu da gösteriyor ki, Şiîlik küfrün ve nifakın kapısıdır. (İbn Teymiyye, Minhâcu’s-Sunne en-Nebeviyye’, C. 8, Sf: 486)


"Râfizîlerden kim, sahabeye söver, Onları tekfir eder, Kur’ân’ın tahrif edildiğini söylerse, Bunların İslam’la bağı yoktur. Böyle Olanların kestiği yenmez, kadınlarıyla nikâh kıyılmaz." (İbn Teymiyye, Mecmû‘u’l-Fetâvâ, C. 28, Sf: 482; ayrıca Minhâcu’s-Sunne)



بِشَيْطَان الطاق وَكَانَ فِي الْإِمَامَة على مَذْهَب القطعية وَكَانَ يَقُول إِن الله تَعَالَى لَا يعلم الشَّرّ قبل أَن يكون كَمَا كَانَ يَقُوله هِشَام بن الحكم وَقد كَانَ يُوَافق هشاما الجواليقي فِي كثير من بدعهوَاعْلَم أَن الزيدية والإمامية مِنْهُم من يكفر بَعضهم بَعْضًا والعداوة بَينهم قَائِمَة دائمة والكيسانية يعدون فِي الإمامية وَاعْلَم أَن جَمِيع من ذَكَرْنَاهُمْ من فرق الإمامية متفقون على تَكْفِير الصَّحَابَة وَيدعونَ أَن الْقُرْآن قد غير عَمَّا كَانَ وَوَقع فِيهِ الزِّيَادَة وَالنُّقْصَان من قبل الصَّحَابَة ويزعمون أَنه قد كَانَ فِيهِ النَّص على إِمَامَة عَليّ فاسقطه الصَّحَابَة عَنهُ ويزعمون أَنه لَا اعْتِمَاد على الْقُرْآن الْآن وَلَا على شَيْء من الْأَخْبَار المروية عَن الْمُصْطَفى صلى الله عليه وسلم ويزعمون أَنه لَا اعْتِمَاد على الشَّرِيعَة الَّتِي فِي ايدي الْمُسلمين وينتظرون إِمَامًا يسمونه الْمهْدي يخرج وَيُعلمهُم الشَّرِيعَة وَلَيْسوا فِي الْحَال على شَيْء من الدّين وَلَيْسَ مقصودهم من هَذَا الْكَلَام تَحْقِيق الْكَلَام فِي الْإِمَامَة وَلَكِن مقصودهم اسقاط كلفة تَكْلِيف الشَّرِيعَة عَن أنفسهم حَتَّى يتوسعوا فِي استحلال الْمُحرمَات الشَّرْعِيَّة ويعتذروا عِنْد الْعَوام بِمَا يعدونه من تَحْرِيف الشَّرِيعَة وتغيير الْقُرْآن من عِنْد الصَّحَابَة وَلَا مزِيد على هَذَا النَّوْع من الْكفْر إِذْ لَا بَقَاء فِيهِ على شَيْء من الدّينوَأما الهشامية فَإِنَّهُم أفصحوا عَن التَّشْبِيه بِمَا هُوَ كفر مَحْض بإتفاق جَمِيع الْمُسلمين وهم الأَصْل فِي التَّشْبِيه وَإِنَّمَا أخذُوا تشبيههم من الْيَهُود حِين نسبوا إِلَيْهِ الْوَلَد وَقَالُوا عَزِيز ابْن الله وأثبتوا لَهُ الْمَكَان وَالْحَد وَالنِّهَايَة والمجيء والذهاب تَعَالَى الله عَن ذَلِك علوا كَبِيرا وَلِهَذَا الْمَعْنى شبه النَّبِي صلى الله عليه وسلم الروافض باليهود فَقَالَ الروافض يهود هَذِه الْأمة وَقَالَ الشّعبِيّ إِن ‌الروافض ‌شَرّ ‌من ‌الْيَهُود ‌وَالنَّصَارَى فَإِن الْيَهُود سئلوا عَن أَخْبَار ملتهم فَقَالُوا أَصْحَاب مُوسَى
"Şeytânu’t-Tâk (Ebu Câfer el-Ahval) imamet konusunda ‘kat‘iyye’ mezhebine bağlıydı. O, ‘Allah Teâlâ kötülüğü, meydana gelmeden önce bilmez’ derdi. Bu görüşte, daha önce aynı sözü söyleyen Hişâm b. el-Hakem’e katılıyordu. Ayrıca birçok bid‘atında Hişâm el-Cevâliqî ile de aynı fikirdeydi. Bil ki Zeydiyye ile İmamiyye (Şiî fırkaları) arasında, birbirlerini tekfir eden gruplar vardır. Aralarındaki düşmanlık da sürekli olarak devam etmektedir. Kaysâniyye de İmamiyye fırkaları içinde sayılır. Yine bil ki, zikrettiğimiz bütün İmamiyye fırkaları sahabeyi tekfir etmekte birleşmişlerdir. Onlar Kur’ân’ın sahabe tarafından değiştirildiğini, ona ekleme ve çıkarma yapıldığını iddia ederler. Yine derler ki: Kur’ân’da Ali’ (r.anh)'nin imametine dair açık nas vardı, fakat sahabe onu çıkardı. Onlara göre artık bugünkü Kur’ân’a güvenilemez; aynı şekilde Rasûlullah’tan (s.a.v.) nakledilen hadislere de güvenilemez. Yine iddia ederler ki: Müslümanların elindeki şeriata güvenilmez. Onlar, kendilerine ‘Mehdî’ adını verdikleri bir imamın çıkıp şeriatı Onlara öğreteceğini beklerler. Dolayısıyla şu anda dinden hiçbir şey üzere değillerdir.
Onların bu sözlerindeki amaç, gerçekten imamet meselesini isbatlamak değildir. Amaçları, şeriatın yükümlülüklerini üzerlerinden atmak, böylece şer‘î haramları helal saymada kendilerine geniş bir alan açmaktır. Halk nezdinde de, şeriatın tahrif edildiğini ve Kur’ân’ın sahabe tarafından değiştirildiğini iddia ederek kendilerini mazur göstermeye çalışırlar. Bu tür küfürden daha öte bir şey yoktur; çünkü bunda dinden geriye hiçbir şey kalmaz.
Hişâmiyye fırkasına gelince; Onlar Allah’ı benzetme (teşbih) konusunda, bütün Müslümanların ittifakıyla küfür olan sözleri açıkça dile getirdiler. Onlar teşbih konusunda asıl kaynaktır. Bu teşbihi Yahudilerden aldılar. Yahudiler Allah’a oğul nisbet ederek ‘Uzeyr Allah’ın oğludur’ dediler. Yine Allah’a mekân, sınır, son, geliş-gidiş isnat ettiler. Allah ise bütün bunlardan çok yücedir. İşte bu sebeble Peygamber (s.a.v.), Râfizîleri Yahudilere benzetmiş ve şöyle buyurmuştur: ‘Râfizîler bu ummetin Yahudileridir.’
Şâ‘bî de şöyle demiştir: ‘Râfizîler Yahudi ve Hristiyanlardan daha şerlidir. Çünkü Yahudilere dinlerine dair haberler sorulduğunda, ‘Mûsâ’nın ashabı’ (yani sahabeleri) bilir” demişlerdir."
(Ebu’l-Muzaffar Tâhir b. Muhammed b. Ahmed el-Esferâyinî, et-Tabṣîr fi’d-Dîn, er-Râfida ve’l-Imâmiyye Babı, Sf: 41)



عن ابن عباس قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: "تفترق أمتي على ثلاث وسبعين فرقة، أعظمها فتنة على أمتي قوم يقيسون الأمور برأيهم، فيحلون الحرام ويحرمون الحلال. وهم الرافضة، وهم يهود هذه الأمة
İbn Abbâs’tan, Rasûlullah şöyle buyurdu: “Ummetim 73 fırkaya ayrılacaktır. En büyük fitne çıkaracak olan, işleri kendi görüşleriyle ölçüp haramı helal, helali haram kılan bir topluluk olacaktır. Bunlar Râfizîlerdir; Onlar bu ummetin Yahudileridir.”
(
Taberânî, el-Mûcemü’l-Kebîr; el-Mûcemu’l-Evsat)

Rivâyet sahih olmamakla birlikte manası hakkında İbn Teymiyye (rahimehullah) "Yahudiler peygamberlerini en çok yalanlayan ve onlara iftira atan grup olduğu gibi,
Râfizîler de sahâbeyi ve ummetin en hayırlı neslini en çok yalanlayanlardır. Bu yüzden Onlara "ummetin Yahudileri" denilmiştir."
Aynı konuda İbn Kayyim (el-Cevziyye) (rahimehullah) “Yahudiler peygamberleri öldürmekle, Râfizîler sahâbeye sövmekle meşhurdur” demiştir.
 
Üst