Türkçe Ibadet

asdfx' Alıntı:

Kardeşim birşeyler paylaşıyorsun Allah swt basiret versin hepimize de yalnız peygamberimizden bahsederken lütfen unvanıyla birlikte ismini zikredelim yoksa malum kendilerine hanif ! diyenlerden farkın olmaz !

Genişletmek için tıkla ...

Bu ikazın bana ise, bir çok yerde yazdığım için ve konudan anlaşıldığı için her yerde ismin geçmesine gerek görmüyorum.

Yani, her peygamber yazının başına; eğer peygamberi biliyorsak onun ismini yazmak yazıdaki akıcılığı bozabilir. Yoksa; Peygamberimizin ismini anmaktan gocunduğumuz, yüksündüğümüz bir durum olamaz. O, bizlerin kıymetini ölçemeyeceğimiz bir kişidir.

Muzzammil' Alıntı:

Yerinde oturan ve İslâm ile pek bir alâkası olmayan Yahûdi çocuğun ruhunu bırakmaya az kalmış iken RasûlUllah s.a.w.s.'in ona Muslim olmasını teklif etmesi ve ertesinde çocuğun kelimeyi söylemesi ile vaktinde İslâm'a, peygamberi Mûsa a.s. ve ummetine savaş açıp da onları denize dökmeye niyetli Harbî Kâfir olup kalbi zâten mühürlenmiş olan firavunu nasıl bağdaştırabildiniz ?
Ki, denizin birleşmeye başladığını gören firavunun ' Ben de îmân ediyorum ' demek istedeği anda Cebrail a.s.'ın ağzına hemen kum bastırdığı da söylenmektedir. ( nerede okuduğumu hatırlayamadım )

Genişletmek için tıkla ...

İşte konular böyle dağılıyor. Şimdi bunlar nereden icap ettide tartışıyorsunuz merak ediyorum.Bu rivayetlerle anlatılmak istenen nedir? Neye delil olarak ortaya koyuyorsunuz?

SIZI-2' Alıntı:

pekala o halde bir başka rivayet vereyim;

Ez-Zuhri şöyle demiştir: Bana Said İbni’l-Müseyyeb haber verdi ki, babası el-Müseyyeb ibn Hazn(R) şöyle demiştir: Ebû Tâlib’e ölüm (alâmetleri) geldiği zâman ona Rasûlullah (S) geldi. Ve amcasının yanında Ebû Cehl ibn Hişâm ile Abdullah ibn Umeyye ibni’l- Mugire’yi buldu. Rasûlullah, Ebû Tâlib’e:
-”Ey amca! Lâ ilâhe ille’llâh kelimesini söyle de bununla Allah katında senin için hüccet getireyim” dedi.
Bunun üzerine Ebû Cehl ile Abdullah ibnu Ebi Umeyye:
- (Yâ Ebâ Tâlib!) Abdulmuttalib milletinden yüz mü çeviriyorsun? Diye men’ ettiler. (Buhâri, Kitâbu’t-Tefsir H.292 C.10 S.4641 Bâb 234 )

Bize Umer İbnu Ali, Ma’n ibn Muhammed el-gıfâri’den; o da Said ibn Ebi Said el-Makburi’den; o da Ebû Hureyre(R)’den tahdis etti. Peygamber(S): “Allah Taâlâ altmış seneye kadar yaşatıp ölümünü geri bıraktığı (hâlde yaratanı ve yaşatanı tanımayan) kimsenin özrünü izâle ve reddeder” buyurmuştur. (Buhâri, Kitâbu’r-Rikaak Bab 5 H.8 S.6361 )

Genişletmek için tıkla ...

Bu rivayetlerle ne yapmak istediğinizi bize anlatabilirmisiniz? Burada neyin tartışmasını yapıyorsunuz?

SIZI-2' Alıntı:

itham daha kolay bir cevap verme yöntemi değil mi, ne zaman bundan vazgeçeceksin? Ben görmüyorum rivayet öyle diyor.

Sorulara cevap verecekseniz buyurun topu taca atacaksanız siz bilirsiniz

Genişletmek için tıkla ...

Rivayetlere bu kadar sarılırsanız işte sizi böyle aşağıya çeker. Hadi, astığınıza göre o rivayetleri arkadaşı cevaplayın, rivayetleri savunun o halde...

Savunamayacaksan, bu rivayetleri buraya çıkarmaman gerektiğini gör.

Muzzammil' Alıntı:

Bu sefer de Abdulmuttalib ile firavunu mu aynı keseye koydun..
Abdulmuttalib'in kibirinden dolayı îmân etmemesini nasıl bağladın ?

Getireceğin rîvayetlere lütfen dikkat et, bunları kendimizce yorumlamak ne kadar doğrudur..

Genişletmek için tıkla ...

Bu sorun başkasına ama, yazılarınızda kime soru yönelttiğinizin açıkça anlaşılması için muhatabın gösterilmesine dikkat edin lütfen.

Ya alıntı yaparal, yada alıntı içeriği sadece bir karakter olarakta olsa, muhatabı göstermeye çalışın...
Selam...

SIZI-2' Alıntı:

İman ya vardır ya yoktur, bir kalpte hem iman hem küfür barınmaz ama siz iki menzil arası bir yerdedir diyorsunuz yani, bu Mu'tezile görüşüdür. Küfür küfürdür, Abdülmüttalibin kibirlenme küfrü ile Firavunun küfrü arasında ne fark var? Küfrün daha az olanı daha çok olanı mı var?

Genişletmek için tıkla ...

İman tam olmalıdır. İman kısmen olamaz. Yani; ben Allah'a iman ediyorum ama kitaba (yada peygambere) iman etmiyorum denilemez. Yahutta, ben kitabın şu kısmına iman ediyorum ama şurasını kabul etmiyorum denilemez. İşte bu nedenle iman bakımından sizinle aynı görüşteyim.

Ancak hem kısmen yada tamamen iman etmeyip, hem de zalimlik yapanlar varsa işte bunların dereceleri iman dışında diğer yaptıkları bakımından da farklı olacaktır. İşte bu noktada Firavun yada Abdulmuttalip veya başkasının ağırlığı değişecektir.

Selamlar...

aorskaya' Alıntı:

İyice düşünmeden itiraz etme hemen!
Sen iman ile doğru sözü birbirine karıştırıyorsun. Doğru kimseye ait değildir. Doğru herkese aittir ve alınmalıdır.

Genişletmek için tıkla ...

Konumuz sahih hadisler iken bir anda işin içine ateisti ve diğerlerini soktun ve onların da görüşleri sizinkinden daha iyi ise hemen onu alın dedin.
Söz konusu hadisler iken nasıl olduda kendi fikrini bir anda ' îmân ve doğru söz ' diye ayırıp işin içinden sıyrılmaya çalışıyorsun.
Muhammed ibni Şirin; ' İlm tıpkı din gibidir, onu kimden aldığınıza dikkat edin ' der.
Etrafda ne kadar sapkın görüşlü var ise hepsinden bir parça alma potansiyelin var sanırım.

aklınızı kullanın kardeşlerim...

Genişletmek için tıkla ...

Bence sen o aklını olması gerektiğinden fazlaca kullanıyorsun, sürekli ağzında yuvarladığın kelimelere de bakılırsa kafan iyice karışmış.İbn Taymiyya rahimUllah der ki;
'' Aklı yüceltmeye çağıranlar, gerçtekte akıl diye adlandırdıkları bir puta çağırmaktalar. ''

Muzzammil' Alıntı:

Konumuz sahih hadisler iken bir anda işin içine ateisti ve diğerlerini soktun ve onların da görüşleri sizinkinden daha iyi ise hemen onu alın dedin.
Söz konusu hadisler iken nasıl olduda kendi fikrini bir anda ' îmân ve doğru söz ' diye ayırıp işin içinden sıyrılmaya çalışıyorsun.
Muhammed ibni Şirin; ' İlm tıpkı din gibidir, onu kimden aldığınıza dikkat edin ' der.
Etrafda ne kadar sapkın görüşlü var ise hepsinden bir parça alma potansiyelin var sanırım.

Bence sen o aklını olması gerektiğinden fazlaca kullanıyorsun, sürekli ağzında yuvarladığın kelimelere de bakılırsa kafan iyice karışmış.İbn Taymiyya rahimUllah der ki;
'' Aklı yüceltmeye çağıranlar, gerçtekte akıl diye adlandırdıkları bir puta çağırmaktalar. ''

Genişletmek için tıkla ...

Bunlar ne biçim sözlerdir böyle yahu?

Bir şeyin doğru olması insana yetmezmi? Doğru olduktan sonra kimden olduğunun gerçekten önemlimi olduğunu idda ediyorsun? Bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir, bunu unutma.

Ayrıca, hep başkalarından alıntıylamı yaşarsın sen, kendi aklın, düşüncen olmazmı?

Peki, o zaman madem, ilimin kimden geldiği önemli, doğru olması durumu değiştirmiyorsa, niçin imansızların buluşlarından faydalanıyorsun? Kuduz olunca aşıyı kullanmayalım, çünkü imansız pastör buldu, lamabaları hayatına sokma çünkü, imansız edison icadıdır vs. vs.

Ya akıllı konuş artık kardeşim yahu...

Sen, imansızın inancını değil, doğrusunu al... Kendini dikkate alma. Çünkü o doğru zaten imansızın yada herhangi birinin değildir. Doğru herkesindir, yanlış sahibinindir, bunu unutma...


'' Aklı yüceltmeye çağıranlar, gerçtekte akıl diye adlandırdıkları bir puta çağırmaktalar. ''

Bu söz ancak, aklını dinin önüne set olarak koyanlar için söylenebilir. Dinle beslenen aklın ise yüceltilmesi, hakının verilmesi gerekir. İslamda bu nedenle akıl sahipleri ve aklını kullanarak alim seviyesine çıkmış olanların övüldüğünü hatırlaman zor olmasa gerektir değilmi?

Sana da aklını fazla kullanmayı öneririm. Ayrıca unutma, Allah akıllı insanları muhatap alır ve akıllarını kullanmalarını ister. Şimdi, tercih senin...

bu konu haddinden fazla uzamadımı fikri çatışmalardan ne sonuç çıktı

üyeliklerin kalıcı olması adına konuyu geçici olarak kilitliyorm