H
Çevrimdışı
“17 YAŞINDA BİR KIZ DAHA SURİYE’YE KAÇTI, TEBRİKLER”
Türkiye’de tekfirciler, bilinen bir vakıa idi ama IŞİD’in güçlenmesi ve bunların orada yer alabilmesi ile bu azınlık, meşruiyet kazandı. Tekfircilik sadece akidevi değil, aynı zamanda ahlaki bir sapmadır. Tekfircilerle muhatap olan herkes bu olayın canlı şahididir.
Türkiye’de kendi iç gündemimiz olan bir konu var. Suriye’ye götürülen genç kızlar. Bugün 17 yaşında bir kız ailesini tekfir edip sakallı bir adamla beraber Suriye’ye gitmek için yola çıkmış. Başka bir şehirden telefonla ailesini arayıp “elveda” demiş. Ailesi kâfirmiş ve imanı için hicret etmesi gerekiyormuş. Bu kaçıncı vakıa oldu haddi hesabı yok.
Gidenler evlenmek üzere götürülüyor. Zaten “savaşçı” derdiyle facebook’a dadanan, 17 yaşında kızı ikna ile değil, erkeği ikna ile uğraşır. Genç kızları ikna içinse iki yol kullanılıyor. Birincisi ailesinin kafir olduğuna ikna etmek, ikincisi ise Suriye’ye hicret etmezse burada imanını koruyamayıp küfre düşeceğine ikna etmek.
Şimdi erkek olsa hicret eder anladık, daha İslami kitaplarla bile muhatap olmamış yeni lise mezunu ergen 17 yaşındaki kızımız soracak: “Peki akhi (!) ben imanımı korumak istiyorum, nasıl gitmem gerek?”
Evet, böylece tekfirci abimiz kızın imanını kurtarmak için kendini feda (!) eder ve kızla orada evleneceğini, yoksa orada kızın velisiz olmasının caiz olmadığını söyler! Tabi önceden kızın resmini istemiştir ve beğenmiştir. Eee, geceler boyu uyumayıp facebook’ta dini tebliğ (!) etmenin mükafatı bu olsa gerek! Sözde bir mehirle, düğün – ev masrafı olmadan, ailesini ikna etmeyle uğraşmadan (işsiz adama zaten kimse bu kızı vermez) 17 yaşındaki kızla evlenmek! Ama tüm bunlar din için, cihad için, yanlış anlamayın!..
Şimdi IŞİD mensubu olup da bu işlere girenlere sormak gerek.
1-Derdiniz İslam’ı tebliğ etmek mi?
Gecelerinizi Suriye’deyseniz cihad etmek / Türkiye’deyseniz ilimle meşgul olmak yerine Facebook’tan 17 yaşındaki kızları tavlayıp ikna etmek için mi harcıyorsunuz? Tebliğ edecek erkek kalmadı da 17 yaşındaki kızlardan mı başladınız iman kurtarmaya? Kız çirkin çıksa gene götürüp evlenmeye razı oluyor musunuz yoksa “bacı sen burada kal burada tebliğ yap” diyerek başınızdan mı savıyorsunuz?
Sizin 17 yaşındaki bacınız erkeklerle muhabbet etse “İslami” sohbetler yapsa hoşunuza gider mi? Genç kızlara dini öğretmek siz uzun saçlı uzun sakallı abilere mi kaldı? Suriye’ye gidip sizinle evlenmesi de eğitimlerinin bir parçası mı? Bunu yapmazlarsa sizin eğitimden mezun olamıyorlar mı?
2- Bayanların oraya hicret etmesi farz mı?
Eğer sizin zevkiniz için değil de imanı korumak için hicret etmek farz ise neden sizin hocalarınız olan şahıslarda (kim oldukları ortada) hicret etmedi, oraya yerleşmedi? Burada yaşamak küfür müdür? Daru’l-Harp’te yaşamanın caiz olduğu 1400 yıldır fıkıhta var. 17 yaşındaki kızlar sizin akidenize geçti, dinini tamamlamak için oraya gelmesi zorunlu mu? Neden hep cahilleri “ikna” ediyorsunuz?
3- Suriye’de evlenecek kız mı kalmadı? Orada savaş bölgesinde şehit eşleri mağdur kaldı onlarla neden evlenmiyorsunuz? Suriye’de halk yoksa artık size kızını vermiyor mu? Neden acaba?! Facebook’tan ergen 17 yaşındaki kızı evlilik için tavlamak daha mı kolay yoksa daha mı eğlenceli?
Evlilikte cumhur ulemaya göre ana – babanın izni şarttır. Velinin izni, Mâlikî ve Şafi mezhebine göre nikâhın bir rüknü, Hanbelî mezhebine göre ise şartıdır. Her üç mezhebe göre kadının velisinin izni alınmadıkça yapılan nikâh sahih olmaz, bâtıldır. Bu konuda cumhur ulemaya muhalif olan Hanefi fıkhında buna cevaz vardır. Hanefi’de de, taraflar denk değilse velinin itiraz edip ayırma hakkı vardır. Yani veli her hâlükârda yetiştirip büyüttüğü kızının evlenmesinde söz sahibidir ki bunlar tüm fıkıh kitaplarında yazan, bilinen bir konudur.
Bu nedenle mi ailesini tekfir ettirtiyorsunuz? Allah için cevap verin: Bu kızın ailesi size göre İslam üzerine olsaydı evlilik için velinin rızası gerektiğinden gidip ailesinden isteyecek miydiniz? Ailesi vermeye bilir, hakkıdır, o durumda bunu kabul edecek miydiniz? Cevabınız hayırsa, siz Kuran’ı mızraklara geçirmiş bir güruhsunuz ve tekfirciliğiniz nefsinizin kölesi olmanızdan.
5- Sizin bacınız size hiç haber vermeden bir anda başka bir şehirden telefon açıp “Ben gidiyorum siz kafirsiniz, elveda” dese hoşunuza gider mi? Kızı “imana” kazanmak derdinde (!) olan sizler kızın ailesini akidenize ve cemaatinize düşman ettiğinizin farkında mısınız? Sizin bacınız sizden habersiz, sizin tanımadığınız bir herifle hiç bilmediğiniz bir yere gitse gönlünüz razı olur mu? Kendiniz için istemediğiniz bir şeyi neden başkalarına yapıyorsunuz?
6- Kızın ailesi emniyeti ayağa kaldırdı. Kızın görüştüğü diğer kızların isimleri terörle mücadeleye verildi. Ailesi “IŞİD 18 yaşından küçük kızımızı kaçırdı” diye ifade verdi. Şimdi emniyet bunu ihbar kabul edip kızın arkadaşları hakkında teknik takip başlatmayacak mı? 17 yaşındaki bir kızla evlenmek için bu kadar kişinin adının ihbar edilmesi ve dosyalarının işleme konması davanıza darbe değil mi? Alacağınız haz, yakacağınız arkadaşlarınızdan daha mı kutsal!
Son olarak;
Suriye’ye bir bayanın hicreti farz değildir. Eğer öyle olsa en başta sizin burada kalan erkekleriniz ve hocalarınız fasıktır. O kız burada da sizin akideniz üzerinde yaşayabilirdi, gene para toplayıp size hizmet edebilirdi. Ama sizler zevkinizin için dini alet ediyorsunuz. Sabahlara kadar 17 yaşında kızlarla sohbet etmek “cihad”a hizmet değildir, nefsine hizmettir. Buradaki İslami çalışmanızı riske atacak kadar ahmakça bir harekettir. Kızın ailesini kendinize düşman etmesi de cabasıdır. Daha iki kitap okumamış, örtüye yeni girmiş kızları “burada kalırsan kafir ölürsün” diyerek kandırmak, daha sizin bile İslam’dan birşey öğrenmediğinizin ispatıdır.
Elbette her IŞİD’den olan böyle değildir, ama vakıanın gene IŞİD vakıası olması bizi tavır almaya sürüklemektedir. IŞİD mensupları bu eleştirileri duymak istemiyorlarsa tavır göstermeliler. Göstermiyorlarsa zaten muhatap almakla haklıyız demektir. IŞİD’i destekleyen hocalar ve kişiler bu olaya karşı tavrını ortaya koymalıdır. Evlilik din üzerine rıza üzerine olmalıdır. Tekfir üzerine ve kandırma üzerine değil!
Resulullah (sav): “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.” (Ahmed b. Hanbel, 2/381) diyor. Bu toplum bizi milletin karısını kızını internetten tavlayanlar olarak bilmemelidir. Bu din, ana – baba hakkını en ön planda tutan bir dindir ki bu konuda onlarca ayet ve hadis mevcuttur. Bu yapılanlara dini bir kılıf bulmak da en başta dine karşı samimiyetsizliktir ve vicdanlar bu konuda razı olmayacaktır. Allah tekfircilere tövbe kapısını, ümmetin genç kızlarına da basireti nasip etsin. Allahumme Amin.
@MiracKaraaslan
Mirac Karaaslan
Türkiye’de tekfirciler, bilinen bir vakıa idi ama IŞİD’in güçlenmesi ve bunların orada yer alabilmesi ile bu azınlık, meşruiyet kazandı. Tekfircilik sadece akidevi değil, aynı zamanda ahlaki bir sapmadır. Tekfircilerle muhatap olan herkes bu olayın canlı şahididir.
Türkiye’de kendi iç gündemimiz olan bir konu var. Suriye’ye götürülen genç kızlar. Bugün 17 yaşında bir kız ailesini tekfir edip sakallı bir adamla beraber Suriye’ye gitmek için yola çıkmış. Başka bir şehirden telefonla ailesini arayıp “elveda” demiş. Ailesi kâfirmiş ve imanı için hicret etmesi gerekiyormuş. Bu kaçıncı vakıa oldu haddi hesabı yok.
Gidenler evlenmek üzere götürülüyor. Zaten “savaşçı” derdiyle facebook’a dadanan, 17 yaşında kızı ikna ile değil, erkeği ikna ile uğraşır. Genç kızları ikna içinse iki yol kullanılıyor. Birincisi ailesinin kafir olduğuna ikna etmek, ikincisi ise Suriye’ye hicret etmezse burada imanını koruyamayıp küfre düşeceğine ikna etmek.
Şimdi erkek olsa hicret eder anladık, daha İslami kitaplarla bile muhatap olmamış yeni lise mezunu ergen 17 yaşındaki kızımız soracak: “Peki akhi (!) ben imanımı korumak istiyorum, nasıl gitmem gerek?”
Evet, böylece tekfirci abimiz kızın imanını kurtarmak için kendini feda (!) eder ve kızla orada evleneceğini, yoksa orada kızın velisiz olmasının caiz olmadığını söyler! Tabi önceden kızın resmini istemiştir ve beğenmiştir. Eee, geceler boyu uyumayıp facebook’ta dini tebliğ (!) etmenin mükafatı bu olsa gerek! Sözde bir mehirle, düğün – ev masrafı olmadan, ailesini ikna etmeyle uğraşmadan (işsiz adama zaten kimse bu kızı vermez) 17 yaşındaki kızla evlenmek! Ama tüm bunlar din için, cihad için, yanlış anlamayın!..
Şimdi IŞİD mensubu olup da bu işlere girenlere sormak gerek.
1-Derdiniz İslam’ı tebliğ etmek mi?
Gecelerinizi Suriye’deyseniz cihad etmek / Türkiye’deyseniz ilimle meşgul olmak yerine Facebook’tan 17 yaşındaki kızları tavlayıp ikna etmek için mi harcıyorsunuz? Tebliğ edecek erkek kalmadı da 17 yaşındaki kızlardan mı başladınız iman kurtarmaya? Kız çirkin çıksa gene götürüp evlenmeye razı oluyor musunuz yoksa “bacı sen burada kal burada tebliğ yap” diyerek başınızdan mı savıyorsunuz?
Sizin 17 yaşındaki bacınız erkeklerle muhabbet etse “İslami” sohbetler yapsa hoşunuza gider mi? Genç kızlara dini öğretmek siz uzun saçlı uzun sakallı abilere mi kaldı? Suriye’ye gidip sizinle evlenmesi de eğitimlerinin bir parçası mı? Bunu yapmazlarsa sizin eğitimden mezun olamıyorlar mı?
2- Bayanların oraya hicret etmesi farz mı?
Eğer sizin zevkiniz için değil de imanı korumak için hicret etmek farz ise neden sizin hocalarınız olan şahıslarda (kim oldukları ortada) hicret etmedi, oraya yerleşmedi? Burada yaşamak küfür müdür? Daru’l-Harp’te yaşamanın caiz olduğu 1400 yıldır fıkıhta var. 17 yaşındaki kızlar sizin akidenize geçti, dinini tamamlamak için oraya gelmesi zorunlu mu? Neden hep cahilleri “ikna” ediyorsunuz?
3- Suriye’de evlenecek kız mı kalmadı? Orada savaş bölgesinde şehit eşleri mağdur kaldı onlarla neden evlenmiyorsunuz? Suriye’de halk yoksa artık size kızını vermiyor mu? Neden acaba?! Facebook’tan ergen 17 yaşındaki kızı evlilik için tavlamak daha mı kolay yoksa daha mı eğlenceli?
Evlilikte cumhur ulemaya göre ana – babanın izni şarttır. Velinin izni, Mâlikî ve Şafi mezhebine göre nikâhın bir rüknü, Hanbelî mezhebine göre ise şartıdır. Her üç mezhebe göre kadının velisinin izni alınmadıkça yapılan nikâh sahih olmaz, bâtıldır. Bu konuda cumhur ulemaya muhalif olan Hanefi fıkhında buna cevaz vardır. Hanefi’de de, taraflar denk değilse velinin itiraz edip ayırma hakkı vardır. Yani veli her hâlükârda yetiştirip büyüttüğü kızının evlenmesinde söz sahibidir ki bunlar tüm fıkıh kitaplarında yazan, bilinen bir konudur.
Bu nedenle mi ailesini tekfir ettirtiyorsunuz? Allah için cevap verin: Bu kızın ailesi size göre İslam üzerine olsaydı evlilik için velinin rızası gerektiğinden gidip ailesinden isteyecek miydiniz? Ailesi vermeye bilir, hakkıdır, o durumda bunu kabul edecek miydiniz? Cevabınız hayırsa, siz Kuran’ı mızraklara geçirmiş bir güruhsunuz ve tekfirciliğiniz nefsinizin kölesi olmanızdan.
5- Sizin bacınız size hiç haber vermeden bir anda başka bir şehirden telefon açıp “Ben gidiyorum siz kafirsiniz, elveda” dese hoşunuza gider mi? Kızı “imana” kazanmak derdinde (!) olan sizler kızın ailesini akidenize ve cemaatinize düşman ettiğinizin farkında mısınız? Sizin bacınız sizden habersiz, sizin tanımadığınız bir herifle hiç bilmediğiniz bir yere gitse gönlünüz razı olur mu? Kendiniz için istemediğiniz bir şeyi neden başkalarına yapıyorsunuz?
6- Kızın ailesi emniyeti ayağa kaldırdı. Kızın görüştüğü diğer kızların isimleri terörle mücadeleye verildi. Ailesi “IŞİD 18 yaşından küçük kızımızı kaçırdı” diye ifade verdi. Şimdi emniyet bunu ihbar kabul edip kızın arkadaşları hakkında teknik takip başlatmayacak mı? 17 yaşındaki bir kızla evlenmek için bu kadar kişinin adının ihbar edilmesi ve dosyalarının işleme konması davanıza darbe değil mi? Alacağınız haz, yakacağınız arkadaşlarınızdan daha mı kutsal!
Son olarak;
Suriye’ye bir bayanın hicreti farz değildir. Eğer öyle olsa en başta sizin burada kalan erkekleriniz ve hocalarınız fasıktır. O kız burada da sizin akideniz üzerinde yaşayabilirdi, gene para toplayıp size hizmet edebilirdi. Ama sizler zevkinizin için dini alet ediyorsunuz. Sabahlara kadar 17 yaşında kızlarla sohbet etmek “cihad”a hizmet değildir, nefsine hizmettir. Buradaki İslami çalışmanızı riske atacak kadar ahmakça bir harekettir. Kızın ailesini kendinize düşman etmesi de cabasıdır. Daha iki kitap okumamış, örtüye yeni girmiş kızları “burada kalırsan kafir ölürsün” diyerek kandırmak, daha sizin bile İslam’dan birşey öğrenmediğinizin ispatıdır.
Elbette her IŞİD’den olan böyle değildir, ama vakıanın gene IŞİD vakıası olması bizi tavır almaya sürüklemektedir. IŞİD mensupları bu eleştirileri duymak istemiyorlarsa tavır göstermeliler. Göstermiyorlarsa zaten muhatap almakla haklıyız demektir. IŞİD’i destekleyen hocalar ve kişiler bu olaya karşı tavrını ortaya koymalıdır. Evlilik din üzerine rıza üzerine olmalıdır. Tekfir üzerine ve kandırma üzerine değil!
Resulullah (sav): “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.” (Ahmed b. Hanbel, 2/381) diyor. Bu toplum bizi milletin karısını kızını internetten tavlayanlar olarak bilmemelidir. Bu din, ana – baba hakkını en ön planda tutan bir dindir ki bu konuda onlarca ayet ve hadis mevcuttur. Bu yapılanlara dini bir kılıf bulmak da en başta dine karşı samimiyetsizliktir ve vicdanlar bu konuda razı olmayacaktır. Allah tekfircilere tövbe kapısını, ümmetin genç kızlarına da basireti nasip etsin. Allahumme Amin.
@MiracKaraaslan
Mirac Karaaslan
Moderatör tarafında düzenlendi: