Çözüldü Adem (a.s.) Cennete Dili Arabca İken, İsyan Edince Süryaniceye Çevrildi." Rivayetinin Sıhhati Nedir?

Abdussamed Seyhani Çevrimdışı

Abdussamed Seyhani

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
İbn Âsakir'in ünlü Tarih'inde İbn Abbas'ın şunu dediği rivayet edilir ;
Âdem'in cennet'teki dili Arapça idi. Ancak Âdem isyan edince, Allah ondan Arapça'yı aldı, o da Süryanice konuşmak durumunda kaldı. Tevbe edince de Allah tekrar ona Arapça'yı verdi.(Suyûtî, 1987: 30)

Abdulmelik b. Habib ise şöyle der: Adem'in cennetten getirdiği dil, Arapçaydı. Bir zaman sonra bu dil bozularak, Süryani-ceye dönüştü. Süryanice, Suriye topraklarında konuşulan bir dil- pg dir. El-Cezire'ye de Suriye denilir. Hz. Nuh ve kavmi Tufan'dan önce Suriye'de bulunuyorlardı. Süryanice şekil bakımından Arapça'ya benzer. Ancak Süryanice bozulmuş bir dildir. Curhum adlı ]£> bir kişi dışında, Hz. Nuh'un gemisinde bulunan herkes bu dili konuşuyordu. İçlerinde sadece Curhum'un dili Arapçaydı. Gemiden indiklerinde o, İrem b. Şam'ın kızlarından birisiyle evlendi ve | böylece Arapça Ad'm atası olan Avs, Abil, Semud'un atası olan Cair ve Cüdeys (veya Ceddis) adlı çocuklarına da geçti. Ad'a Curhum'un adı verildi; zira Curhum onların anneleri tarafından de-.desi oluyordu. Süryani dili ise Fehşad b. Şam'ın çocuklarında kaldı ve zürriyetinden olan Kahtan'a kadar geldi. O da Yemen'dey-di. Hz. İsmail'in torunları oraya yerleştiler ve Kahtan'm torunla- @ rı da Arap dilini onlardan öğrendiler. (Ali Arslan, Büyük Kur’an Tefsiri, Arslan Yayınları: 8/200-201.)
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin

وَأخرجَ ابنُ عَسَاكِرٍ عن ابن عَبَّاسٍ قالَ: كانَ آدمُ فِي الجنَّةِ لُغَتُهُ الْعَرَبيَّةَ، فَلَمَّا عصى سلبه اللهُ الْعَرَبيَّةَ، فَتكلم بالسُّرْيَانيَّةِ، فَلَمَّا تَابَ ردَّ اللهُ عليهِ الْعَرَبيَّةَ
"İbn Asakir, İbn Abbas'tan nakletmiştir; Âdem'in cennetteki dili Arabcaydı. Ancak günah işleyince Allah Ondan Arapçayı aldı, böylece Suryanice konuşmaya başladı. Daha sonra tevbe ettiğinde Allah O'na Arabca'yı tekrar iade etti.
(Suyuti, Durrul Mensur, 1 / 141; İbn Asâkir, Tarih Dimashk, C. 11, Sf: 376)

Suyûti, rivayetin sahihliği - sıhhati hakkında bir bilgi vermemiştir. Ancak bu rivayetin, genellikle İsrailiyat temelli bir bilgi olduğunu ve hadis kaynaklarında sağlam bir temele dayanmayan bir rivayet olarak kabul edildiğini unutmamak gerekir.
 
Üst