Ö
Çevrimdışı
Çocukluğunda Rasulullah’ı tanımıştın. Gençliğinde Ömer’i idrak etmiştin.... Sen ne güzel bir gençtin.
Ömer namaz kıldırırken hemen arkasına saf tutardın. Hıçkırıklarınızla tanırdınız birbirinizi.
Yine bir gün camiye gidiyordun afişe bir kadın şeytanca bir tuzak kurmuştu yolunun üzerine. Aylar geçmişti ama sen asla iltifat etmemiştin. Kaşını kaldırıp bakmamıştın harama. Nasıl olduysa olmuştu o gün kaşını kaldırınca kadının kapısında bulmuştun kendini
Harama hayallerinde bile yer yokken bu çok büyük bir cürüm sayılırdı senin için.
Buna kalp dayanmazdı.
Kalbinin ürpertisiyle birlikte:
“Allah'tan hakkıyla korkanlara şeytandan bir vesvese dokunduğu zaman hemen kendilerine gelip doğrulurlar”
ayet’ide diline dolanınca artık bu kadar yükü kaldıramaz olmuş oracıkta yığılıp ruhunu Rahman'a teslim etmiştin.
Oradakiler Ömer üzülmesin diye gömmüşlerdi geceleyin seni. Ama Ömer senin hıçkırıklarına hasretti duyamayınca hıçkırıklarını nerede olduğunu sormuştu. Durum anlatılınca da doğruca kabrine koşmuştu.
Selam verdikten sonra Allah'tan korkanlar için iki cennet vardır ayetini okumuştu.
Sende Allah'ın izniyle cevap vermiştin;
"Ben burada bana vaadileninde iki mislini buldum " demiştin.
Şimdi ey genç ne olur bize de cevap ver soruyoruz sabahtan akşama kadar günahın içinde yaşayan bakmayı haramdan saymayan haram ifadesine basite alan bizler öteye gittiğimizde senin bulduklarını bulabilecek miyiz?
Yoksa müflis olarak mı gideceğiz öteye....
Ya Rasûlullah sen bir gün ashabın "müflis kimdir" diye sormuştun. Onlar bilemeyince Sen ;
"müflis ahiret’te günahlarına bedel olarak sevapları dağıtıldıktan sonra hala borçlu olan kişidir"
demiştin.
Halimiz harap durumumuz perişanken biz ahir zamandaki ümmetin olarak günah işlemede bu kadar gayri ciddi davranıyorsak sen bizi ciddiye alır mısın Ya Rasûlullah
Sen bizim müflisleşmiş ruhlarımıza hayat üfler misin ya Rasûlullah..
Ömer namaz kıldırırken hemen arkasına saf tutardın. Hıçkırıklarınızla tanırdınız birbirinizi.
Yine bir gün camiye gidiyordun afişe bir kadın şeytanca bir tuzak kurmuştu yolunun üzerine. Aylar geçmişti ama sen asla iltifat etmemiştin. Kaşını kaldırıp bakmamıştın harama. Nasıl olduysa olmuştu o gün kaşını kaldırınca kadının kapısında bulmuştun kendini
Harama hayallerinde bile yer yokken bu çok büyük bir cürüm sayılırdı senin için.
Buna kalp dayanmazdı.
Kalbinin ürpertisiyle birlikte:
“Allah'tan hakkıyla korkanlara şeytandan bir vesvese dokunduğu zaman hemen kendilerine gelip doğrulurlar”
ayet’ide diline dolanınca artık bu kadar yükü kaldıramaz olmuş oracıkta yığılıp ruhunu Rahman'a teslim etmiştin.
Oradakiler Ömer üzülmesin diye gömmüşlerdi geceleyin seni. Ama Ömer senin hıçkırıklarına hasretti duyamayınca hıçkırıklarını nerede olduğunu sormuştu. Durum anlatılınca da doğruca kabrine koşmuştu.
Selam verdikten sonra Allah'tan korkanlar için iki cennet vardır ayetini okumuştu.
Sende Allah'ın izniyle cevap vermiştin;
"Ben burada bana vaadileninde iki mislini buldum " demiştin.
Şimdi ey genç ne olur bize de cevap ver soruyoruz sabahtan akşama kadar günahın içinde yaşayan bakmayı haramdan saymayan haram ifadesine basite alan bizler öteye gittiğimizde senin bulduklarını bulabilecek miyiz?
Yoksa müflis olarak mı gideceğiz öteye....
Ya Rasûlullah sen bir gün ashabın "müflis kimdir" diye sormuştun. Onlar bilemeyince Sen ;
"müflis ahiret’te günahlarına bedel olarak sevapları dağıtıldıktan sonra hala borçlu olan kişidir"
demiştin.
Halimiz harap durumumuz perişanken biz ahir zamandaki ümmetin olarak günah işlemede bu kadar gayri ciddi davranıyorsak sen bizi ciddiye alır mısın Ya Rasûlullah
Sen bizim müflisleşmiş ruhlarımıza hayat üfler misin ya Rasûlullah..