Soru Bir İnsan Selefi İken Neden Mutezile Olur?

Arkadaşlar bugün sosyal medyadan bir arkadaşa denk geldim.
Arkadaş zamanında selefi iken zamanla mutezile olmuş ve ciddi ciddi savunuyor.
Ben de size soruyorum.
Bir insan Selefi iken neden sonradan Mutezile olur.
Bir de şaşırdım tabi.Bu zamanda Mutezile olan var mı diye.

Selamun aleykum kardeşim

فرحات قورت' Alıntı:

Bir insan Selefi iken neden sonradan Mutezile olur.

Genişletmek için tıkla ...

Nâkıs olan aklını ilah edindiği veya ilmi yeterliliği olmadan fırkalar tarihine girdiği için

فرحات قورت' Alıntı:

Bir de şaşırdım tabi.Bu zamanda Mutezile olan var mı diye.

Genişletmek için tıkla ...

Aslında kendine Mutezile demeyen çok fazla Mutezile var toplumda. Hemde Gulat-ı Mutezile! Tarihselci denilen kitle böyledir, belki bu vatandaşta Tarihselci olabilir.

İmam Malik' Alıntı:

Selamun aleykum kardeşim



Nâkıs olan aklını ilah edindiği veya ilmi yeterliliği olmadan fırkalar tarihine girdiği için



Aslında kendine Mutezile demeyen çok fazla Mutezile var toplumda. Hemde Gulat-ı Mutezile! Tarihselci denilen kitle böyledir, belki bu vatandaşta Tarihselci olabilir.

Genişletmek için tıkla ...

Böyle demek Mutezile'ye hakaret olur Mutezile ulemasının bir kısmı Hanefi mezhebine uyuyordu. Diğerleri de fıkıh usulü çerçevesinde hareket ediyorlardı, ama sünneti iyi bilmiyorlardı. Onların asıl sorunu akaiddeydi. Tarihselciler ise Kuran olsun Sünnet olsun, cüzi hükümleri tamamen tartışmaya açıyor, Şariin belirttiği illetleri esas almak yerine külli hükümlere uyduklarıni iddia ederek şeriatı tahrif ediyorlar. Bu konuda şeyh Vehbe Zuhayli'nin kısa bir açıklamasına rastlamıştım, modernistlerin Mutezile'den farklı olduğunu savunuyordu.

---
Mutezile'yi terk edip Ehli Sünnet'e geçenler var Ebul Hasen el-Eşari gibi. Ama günümüzde eskiden Selefiyim diyen biri ne kadar biliyordu sormak lazım. Akaitte taklit olmaz, halbuki ben şu mezheptenim diyenlerin çoğu delil getiremezler savunduklarına. O kişi de görüşler arasında bocalarken (Selefilik oturmadan) Mutezile'yi seçmiştir büyük ihtimal.

عبد الرحمن' Alıntı:

Böyle demek Mutezile'ye hakaret olur Mutezile ulemasının bir kısmı Hanefi mezhebine uyuyordu. Diğerleri de fıkıh usulü çerçevesinde hareket ediyorlardı, ama sünneti iyi bilmiyorlardı. Onların asıl sorunu akaiddeydi. Tarihselciler ise Kuran olsun Sünnet olsun, cüzi hükümleri tamamen tartışmaya açıyor, Şariin belirttiği illetleri esas almak yerine külli hükümlere uyduklarıni iddia ederek şeriatı tahrif ediyorlar. Bu konuda şeyh Vehbe Zuhayli'nin kısa bir açıklamasına rastlamıştım, modernistlerin Mutezile'den farklı olduğunu savunuyordu.

---
Mutezile'yi terk edip Ehli Sünnet'e geçenler var Ebul Hasen el-Eşari gibi. Ama günümüzde eskiden Selefiyim diyen biri ne kadar biliyordu sormak lazım. Akaitte taklit olmaz, halbuki ben şu mezheptenim diyenlerin çoğu delil getiremezler savunduklarına. O kişi de görüşler arasında bocalarken (Selefilik oturmadan) Mutezile'yi seçmiştir büyük ihtimal.

Genişletmek için tıkla ...

Bende zaten Gulat-ı Mutezile dedim
Elbetteki Tarihselciler ile bizim bildiğimiz Mutezile bir değildir. Tıpkı Zeydilerle hatta Rafızilerle, Gulat-ı Şia olan Nusayriye'nin bir olmadığı gibi.
Ki pek çok Tarihselci kendini Mutezile'ye nisbet eder zaten

عبد الرحمن' Alıntı:

Böyle demek Mutezile'ye hakaret olur Mutezile ulemasının bir kısmı Hanefi mezhebine uyuyordu. Diğerleri de fıkıh usulü çerçevesinde hareket ediyorlardı, ama sünneti iyi bilmiyorlardı. Onların asıl sorunu akaiddeydi. Tarihselciler ise Kuran olsun Sünnet olsun, cüzi hükümleri tamamen tartışmaya açıyor, Şariin belirttiği illetleri esas almak yerine külli hükümlere uyduklarıni iddia ederek şeriatı tahrif ediyorlar. Bu konuda şeyh Vehbe Zuhayli'nin kısa bir açıklamasına rastlamıştım, modernistlerin Mutezile'den farklı olduğunu savunuyordu.

---
Mutezile'yi terk edip Ehli Sünnet'e geçenler var Ebul Hasen el-Eşari gibi. Ama günümüzde eskiden Selefiyim diyen biri ne kadar biliyordu sormak lazım. Akaitte taklit olmaz, halbuki ben şu mezheptenim diyenlerin çoğu delil getiremezler savunduklarına. O kişi de görüşler arasında bocalarken (Selefilik oturmadan) Mutezile'yi seçmiştir büyük ihtimal.

Genişletmek için tıkla ...

Mutezile kelamcılarından bazıları Kur'an kıssalarının tarihsel gerçekliği olmayan sembolik öğüt verme amaçlı anlatılar oldukları kanaatindeydiler kardeş Allahu alem ondan dolayı tarihselcilere benzetti

فرحات قورت' Alıntı:

Arkadaşlar bugün sosyal medyadan bir arkadaşa denk geldim.
Arkadaş zamanında selefi iken zamanla mutezile olmuş ve ciddi ciddi savunuyor.
Ben de size soruyorum.
Bir insan Selefi iken neden sonradan Mutezile olur.
Bir de şaşırdım tabi.Bu zamanda Mutezile olan var mı diye.

Genişletmek için tıkla ...

Kardeşim ben şunu diyecem ben bu selefi lafından bıktım şimdi gelip de sen sahabe efendilerimizden mi bitkin deme kim üzerine alınırsa alınsın isterse ebucular isterse gezenler ekibi sizin selef ile zerre alakanız yok Ben Müslümanım elhamdülillah diyin ya bikere selefy selef muvahhid ya Allah aşkına bırakın bu kılıflari biz ehli sünnet müslümanız diyin veya elhamdülillah müslümanız diyin yeter gayri selefi olunca cennetler sizinmi oluyor benim diyecem bu.

Komutan Talut' Alıntı:

Mutezile kelamcılarından bazıları Kur'an kıssalarının tarihsel gerçekliği olmayan sembolik öğüt verme amaçlı anlatılar oldukları kanaatindeydiler kardeş Allahu alem ondan dolayı tarihselcilere benzetti

Genişletmek için tıkla ...

Hayır ondan dolayı değil, tarihselciler Kur'an'ın tarihsel olduğu sonucuna Halkul Kur'an'dan yola çıkarak varıyorlar çünkü

عبد الرحمن' Alıntı:

Tarihselciler ise Kuran olsun Sünnet olsun, cüzi hükümleri tamamen tartışmaya açıyor, Şariin belirttiği illetleri esas almak yerine külli hükümlere uyduklarıni iddia ederek şeriatı tahrif ediyorlar. Bu konuda şeyh Vehbe Zuhayli'nin kısa bir açıklamasına rastlamıştım, modernistlerin Mutezile'den farklı olduğunu savunuyordu.

Genişletmek için tıkla ...

Bahsettiğim bölüm: Kadayal Fıkıh c.3

İmam Malik' Alıntı:

Bende zaten Gulat-ı Mutezile dedim
Elbetteki Tarihselciler ile bizim bildiğimiz Mutezile bir değildir. Tıpkı Zeydilerle hatta Rafızilerle, Gulat-ı Şia olan Nusayriye'nin bir olmadığı gibi.
Ki pek çok Tarihselci kendini Mutezile'ye nisbet eder zaten

Genişletmek için tıkla ...

Kendilerine Neo-Mutezili diyenler var, ama usulleri farklı olunca bunun bir anlamı kalmıyor. Mutezile'nin mirasına oturmak istiyorlar. Oysa arada bir irtibat, devamlılık yok. Şiilerde ise aksine farklı fırkaları birleştiren unsurlar, hatta şahsiyetler var. Thomas Hildebrandt'ın "Neo Mutezile" ile ilgili bir kitabı var ve bu isim ile anılan modern grupların çok çeşitli olduğu, müşterek bir yapısının olmadığını belirtiyor. Böyle olunca bence bir anlamı yok Mutezile ismini kullanmanın. "Dürzü" der gibi hakaret manasına kullananlar var belki, ama kanımca bunun aksine meşruiyet, bir kök bahşediyor yeni türmiş gruplara. Urduca'da "aklaniyetçilik" kelimesi kullanılıyor ve daha uygun bence.

Mutezile'yi bazıları "ilerici, modern, medeni, liberal" görüyor ve buna bakarak benzetme yapıyorlar, oysa bu bir yanılgı. Mutezile arasında zahit kimseler de vardı. Aşırı/müfrit görüşleri vardı, mesela doğru hüküm akıl ile bilinir, bilemeyen günahkardır, tahkiki iman etmeyenin imanı sahih değildir ya da zina etmek üzere olan birkimse nehyi anil münker niyetine katledilebilir, büyük günah işleyerek ölenler cehennemdedir vs.

Aklı öne çıkarmaları ise belli kaideler çerçevesinde olmuştur, mutlak olarak değil. Vehbe Zuhayli'nin dediğine göre fıkıhta nassı akla tercih etmişlerdir . Akaidde aklı tercih etmeleri adalet, tevhid gibi konularda benimsedikleri ilkelere dayalı olmuştur. "Allah adildir, dolayısıyla bu nass böyle anlaşılmaz". "Allah tektir, dolayısıyla şöyle olmalı, böyle olması mümkün değil."