Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Cemaatli – Cemaatçi - Cemaatsiz

ebuyusuf Çevrimdışı

ebuyusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Cemaatlı : Masiyet olmadığı sürece itaat eder
Cemaatçı : Masiyet olsa da itaat eder
Cemaatsız : Ne masiyeti bilir ne itaat eder. Zira cemaatsızlık zaten başlı başına bir masiyettir

Cemaatlı : İlim ön plandadır
Cemaatçı : Şahıs ön plandadır
Cemaatsız : Esen rüzgara göre yön ve şekil alır, belli bir kriter yoktur

Cemaatlı : Ümmet’çidir, Biz’cidir
Cemaatçı : Bizimkiler’cidir
Cemaatsız : Ben’cidir

Cemaatlı : Cemaati Kur’an ve Sünnete uydurur.
Cemaatçı : Kur’an ve Sünnet’i cemaate uydurur
Cemaatsız : Dini, Kur’an ve Sünnet’ten kendi anladığına uydurur.

Cemaatlı : İnandığı gibi yaşar
Cemaatçı : İnandırıldığı gibi yaşar
Cemaatsız : Yaşadığı gibi inanır

Cemaatlı : Hem okur hem dinler
Cemaatçı : Sadece dinler
Cemaatsız : Kulaktan dolmadır ne okur ne dinler. Okusa da kendi sorar kendi cevaplar

Cemaatlı : Hoca/Şeyh ölse de fikir devam eder
Cemaatçı : Hocanın/Şeyhin ölmesiyle cemaat kepenk kapatır
Cemaatsız : Öyle bir derdi yoktur. Kendi ölümüyle güttüğü davası da toprağa karışır.

Cemaatlı : Zahire göre hareket eder
Cemaatçı : Batına göre hareket eder
Cemaatsız : O anki durum ve duygusuna göre hareket eder

Cemaatlı : Önce söylenene sonra söyleyene bakar
Cemaatçı : Önce söyleyene sonra söylenene bakar
Cemaatsız : Ne söyleyen önemlidir ne söylenen o sadece kendisine bakar

Cemaatlı : Hoca/Şeyh “yol” göstericidir.
Cemaatçı : Hoca/Şeyh yolun kendisidir
Cemaatsız : Öyle bir derdi yoktur, kendi ilmi kendisine yeterlidir.

Cemaatlı : Cemaat dinin yaşanması için bir vasıtadır
Cemaatçı : Cemaat dinin kendisidir
Cemaatsız : Cemaate gerek yoktur, kendi aklı kendisine yeterlidir

Cemaatlı : Cemaat olmak (namaz gibi) dinin emridir gereklidir
Cemaatçı : Cemaat olmak bazı şahısların birtakım menfaatlerini gerçekleştirebilmeleri için gereklidir
Cemaatsız : Cemaat olmak gereksizdir. (Diliyle olmasa da dinin bu emrini hal diliyle inkar etmiş gibidir)

Cemaatlı : Hoca/Şeyh de olsa hata yapar
Cemaatçı : Hocamın/Şeyhimin bir bildiği vardır
Cemaatsız : Zaten hocaya/şeyhe gerek bile yoktur

Cemaatlı : Ortada buluşalım
Cemaatçı : Bizde buluşalım
Cemaatsız : Bana karışmayın, ne haliniz varsa görün

Cemaatlı : (Cemaate) Şer’i delille girer çıkılacaksa da şer’i delille çıkar
Cemaatçı : Duygusal girer duygusal çıkar
Cemaatsız : Cemaat olsa da olur olmasa da olur

Cemaatlı : Olumsuz dış etkilere karşı korumalıdır
Cemaatçı :Olumsuz dış etkilere karşı korumalıdır fakat olumsuzluk kendi içerisinde mevcuttur
Cemaatsız :Her türlü etkiye açıktır, uzun süre dayanabilmesi imkânsızdır.

Cemaatlı : Cemaat kontrolünde olduğu için sosyal ve içtimai anlamda özgürlüğü kısıtlıdır
Cemaatçı : (Yine) Cemaat kontrolünde olduğu için sosyal ve içtimai anlamda özgürlüğü kısıtlıdır
Cemaatsız : Alabildiğine özgürdür. Uyaranı, karışanı, yapma-etme diyeni yoktur

Cemaatlı : Bilinçli müntesiptir
Cemaatçı : Bilinç dışı, duygusal müntesiptir
Cemaatsız : İntisap etmek gereksizdir.

Cemaatlı : Kurtuluş Kur’an ve Sünnettedir
Cemaatçı : Kurtuluş kendi cemaatlerine intisab etmekledir
Cemaatsız : Kurtuluş, bir takım ferdi ibadetleri yapmaktan ibarettir

Cemaatlı : Kendisinin doğru olduğuna inanır
Cemaatçı : Kendisinin “tek” doğru olduğuna inanır
Cemaatsız : Tek başına da olsa kurtuluşta olduğuna inanır.

Cemaatlı : Kendi aklıyla hareket eder
Cemaatçı : Başkalarının aklıyla hareket eder
Cemaatsız : Kendi aklı ve nefsiyle hareket eder

Cemaatlı : Vahdete açıktır
Cemaatçı : Vahdete kapalıdır
Cemaatsız : Vahdet imkânsızdır, tek başına dünyayı kurtaracağına bile inanır

Cemaatlı : Araştırır, usulünce sorgular, usulünce eleştirir
Cemaatçı : Kabulcüdür, sorgulamaz, eleştirmez.
Cemaatsız : Şeytanın rahatlatma tekniği sayesinde kendisiyle barışıktır, doğrusuyla yanlışıyla bir şekilde yaşar gider.

Cemaatlı : Sorumlu olduğu bir merci vardır, adeta işçidir
Cemaatçı : (Yine) Sorumlu olduğu bir merci vardır, adeta işçidir
Cemaatsız : Kendi işinin (dininin) patronudur.

Cemaatlı : İlimde usül takip edilir
Cemaatçı : Şahısların duygu ve düşünceleri çoğunlukla usûlü belirler
Cemaatsız : Aklî ve nefsî yargılar usûlü oluşturur. (Böylelikle kelle sayısınca usûl oluşmuş olur)


Cemaatlı : Delile ittiba eder
Cemaatçı : Şahıslara ittiba eder
Cemaatsız : Bazen aklına bazen nefsine bazen de çoğunluğa ittiba eder.

Cemaatlı : Sosyal ve içtimai hayatını (cemaat eliyle) Allah ve Resulü düzenler
Cemaatçı : Sosyal ve içtimai hayatını (cemaat eliyle) kısmen şahıslar düzenler
Cemaatsız : Hayatına kimseyi karıştırmaz. Sosyal ve içtimai anlamda “Laik”tir.

Cemaatlı : Ümmet için nimettir, umuttur
Cemaatçı : Ümmet için ayakbağıdır
Cemaatsız : Ümmet için etkisiz eleman hükmündedir, varlığıyla yokluğu birdir

Cemaatlı : Vasattır
Cemaatçı : İfrattır
Cemaatsız : Tefrit bile değildir

Cemaatlı : Kalite ön plandadır
Cemaatçı : Sayı ön plandadır
Cemaatsız : Kendisini zaten kaliteli ve tek başına sayıca birçok kişiden daha hayırlı görür.

Cemaatlı : Açıktan haram işlemeye karşı kontrol ve denetim altındadır.
Cemaatçı :(Yine) Açıktan haram işlemeye karşı kontrol ve denetim altındadır.
Cemaatsız :Günah işleyip işlememe konusunda serbesttir, üzerinde herhangi bir baskı ve etki yoktur.

Cemaatlı : Kurtuluşun cemaatle olduğuna inanır
Cemaatçı : Kurtuluşun kendi cemaatleriyle olduğuna inanır
Cemaatsız : Ferdi olarak kurtulabileceğine inanır.

Cemaatlı : Kurtuluşa dair korku ve ümit arasındadır
Cemaatçı : Şahıslara olan güveni sayesinde kurtuluşa dair özgüveni yüksektir.
Cemaatsız : Şeytanın rahatlatması ve cesaretlendirmesiyle kurtuluşuna dair özgüveni tavan yapmıştır.


Alıntı : Gökhan ARSLAN
 
Şamil Basayew Çevrimdışı

Şamil Basayew

Sabret nefsim Allah bizimle beraberdir..
İslam-TR Üyesi
Cemaatlı : Masiyet olmadığı sürece itaat eder
Cemaatçı : Masiyet olsa da itaat eder
Cemaatsız : Ne masiyeti bilir ne itaat eder. Zira cemaatsızlık zaten başlı başına bir masiyettir

Cemaatlı : İlim ön plandadır
Cemaatçı : Şahıs ön plandadır
Cemaatsız : Esen rüzgara göre yön ve şekil alır, belli bir kriter yoktur

Cemaatlı : Ümmet’çidir, Biz’cidir
Cemaatçı : Bizimkiler’cidir
Cemaatsız : Ben’cidir

Cemaatlı : Cemaati Kur’an ve Sünnete uydurur.
Cemaatçı : Kur’an ve Sünnet’i cemaate uydurur
Cemaatsız : Dini, Kur’an ve Sünnet’ten kendi anladığına uydurur.

Cemaatlı : İnandığı gibi yaşar
Cemaatçı : İnandırıldığı gibi yaşar
Cemaatsız : Yaşadığı gibi inanır

Cemaatlı : Hem okur hem dinler
Cemaatçı : Sadece dinler
Cemaatsız : Kulaktan dolmadır ne okur ne dinler. Okusa da kendi sorar kendi cevaplar

Cemaatlı : Hoca/Şeyh ölse de fikir devam eder
Cemaatçı : Hocanın/Şeyhin ölmesiyle cemaat kepenk kapatır
Cemaatsız : Öyle bir derdi yoktur. Kendi ölümüyle güttüğü davası da toprağa karışır.

Cemaatlı : Zahire göre hareket eder
Cemaatçı : Batına göre hareket eder
Cemaatsız : O anki durum ve duygusuna göre hareket eder

Cemaatlı : Önce söylenene sonra söyleyene bakar
Cemaatçı : Önce söyleyene sonra söylenene bakar
Cemaatsız : Ne söyleyen önemlidir ne söylenen o sadece kendisine bakar

Cemaatlı : Hoca/Şeyh “yol” göstericidir.
Cemaatçı : Hoca/Şeyh yolun kendisidir
Cemaatsız : Öyle bir derdi yoktur, kendi ilmi kendisine yeterlidir.

Cemaatlı : Cemaat dinin yaşanması için bir vasıtadır
Cemaatçı : Cemaat dinin kendisidir
Cemaatsız : Cemaate gerek yoktur, kendi aklı kendisine yeterlidir

Cemaatlı : Cemaat olmak (namaz gibi) dinin emridir gereklidir
Cemaatçı : Cemaat olmak bazı şahısların birtakım menfaatlerini gerçekleştirebilmeleri için gereklidir
Cemaatsız : Cemaat olmak gereksizdir. (Diliyle olmasa da dinin bu emrini hal diliyle inkar etmiş gibidir)

Cemaatlı : Hoca/Şeyh de olsa hata yapar
Cemaatçı : Hocamın/Şeyhimin bir bildiği vardır
Cemaatsız : Zaten hocaya/şeyhe gerek bile yoktur

Cemaatlı : Ortada buluşalım
Cemaatçı : Bizde buluşalım
Cemaatsız : Bana karışmayın, ne haliniz varsa görün

Cemaatlı : (Cemaate) Şer’i delille girer çıkılacaksa da şer’i delille çıkar
Cemaatçı : Duygusal girer duygusal çıkar
Cemaatsız : Cemaat olsa da olur olmasa da olur

Cemaatlı : Olumsuz dış etkilere karşı korumalıdır
Cemaatçı :Olumsuz dış etkilere karşı korumalıdır fakat olumsuzluk kendi içerisinde mevcuttur
Cemaatsız :Her türlü etkiye açıktır, uzun süre dayanabilmesi imkânsızdır.

Cemaatlı : Cemaat kontrolünde olduğu için sosyal ve içtimai anlamda özgürlüğü kısıtlıdır
Cemaatçı : (Yine) Cemaat kontrolünde olduğu için sosyal ve içtimai anlamda özgürlüğü kısıtlıdır
Cemaatsız : Alabildiğine özgürdür. Uyaranı, karışanı, yapma-etme diyeni yoktur

Cemaatlı : Bilinçli müntesiptir
Cemaatçı : Bilinç dışı, duygusal müntesiptir
Cemaatsız : İntisap etmek gereksizdir.

Cemaatlı : Kurtuluş Kur’an ve Sünnettedir
Cemaatçı : Kurtuluş kendi cemaatlerine intisab etmekledir
Cemaatsız : Kurtuluş, bir takım ferdi ibadetleri yapmaktan ibarettir

Cemaatlı : Kendisinin doğru olduğuna inanır
Cemaatçı : Kendisinin “tek” doğru olduğuna inanır
Cemaatsız : Tek başına da olsa kurtuluşta olduğuna inanır.

Cemaatlı : Kendi aklıyla hareket eder
Cemaatçı : Başkalarının aklıyla hareket eder
Cemaatsız : Kendi aklı ve nefsiyle hareket eder

Cemaatlı : Vahdete açıktır
Cemaatçı : Vahdete kapalıdır
Cemaatsız : Vahdet imkânsızdır, tek başına dünyayı kurtaracağına bile inanır

Cemaatlı : Araştırır, usulünce sorgular, usulünce eleştirir
Cemaatçı : Kabulcüdür, sorgulamaz, eleştirmez.
Cemaatsız : Şeytanın rahatlatma tekniği sayesinde kendisiyle barışıktır, doğrusuyla yanlışıyla bir şekilde yaşar gider.

Cemaatlı : Sorumlu olduğu bir merci vardır, adeta işçidir
Cemaatçı : (Yine) Sorumlu olduğu bir merci vardır, adeta işçidir
Cemaatsız : Kendi işinin (dininin) patronudur.

Cemaatlı : İlimde usül takip edilir
Cemaatçı : Şahısların duygu ve düşünceleri çoğunlukla usûlü belirler
Cemaatsız : Aklî ve nefsî yargılar usûlü oluşturur. (Böylelikle kelle sayısınca usûl oluşmuş olur)


Cemaatlı : Delile ittiba eder
Cemaatçı : Şahıslara ittiba eder
Cemaatsız : Bazen aklına bazen nefsine bazen de çoğunluğa ittiba eder.

Cemaatlı : Sosyal ve içtimai hayatını (cemaat eliyle) Allah ve Resulü düzenler
Cemaatçı : Sosyal ve içtimai hayatını (cemaat eliyle) kısmen şahıslar düzenler
Cemaatsız : Hayatına kimseyi karıştırmaz. Sosyal ve içtimai anlamda “Laik”tir.

Cemaatlı : Ümmet için nimettir, umuttur
Cemaatçı : Ümmet için ayakbağıdır
Cemaatsız : Ümmet için etkisiz eleman hükmündedir, varlığıyla yokluğu birdir

Cemaatlı : Vasattır
Cemaatçı : İfrattır
Cemaatsız : Tefrit bile değildir

Cemaatlı : Kalite ön plandadır
Cemaatçı : Sayı ön plandadır
Cemaatsız : Kendisini zaten kaliteli ve tek başına sayıca birçok kişiden daha hayırlı görür.

Cemaatlı : Açıktan haram işlemeye karşı kontrol ve denetim altındadır.
Cemaatçı :(Yine) Açıktan haram işlemeye karşı kontrol ve denetim altındadır.
Cemaatsız :Günah işleyip işlememe konusunda serbesttir, üzerinde herhangi bir baskı ve etki yoktur.

Cemaatlı : Kurtuluşun cemaatle olduğuna inanır
Cemaatçı : Kurtuluşun kendi cemaatleriyle olduğuna inanır
Cemaatsız : Ferdi olarak kurtulabileceğine inanır.

Cemaatlı : Kurtuluşa dair korku ve ümit arasındadır
Cemaatçı : Şahıslara olan güveni sayesinde kurtuluşa dair özgüveni yüksektir.
Cemaatsız : Şeytanın rahatlatması ve cesaretlendirmesiyle kurtuluşuna dair özgüveni tavan yapmıştır.

Çok güzel özetlemişsiniz. Allah razı olsun
 
EbuMuaz02 Çevrimdışı

EbuMuaz02

İlim_talebesi_27
İslam-TR Üyesi
Cemaatlı : Masiyet olmadığı sürece itaat eder
Cemaatçı : Masiyet olsa da itaat eder
Cemaatsız : Ne masiyeti bilir ne itaat eder. Zira cemaatsızlık zaten başlı başına bir masiyettir

Cemaatlı : İlim ön plandadır
Cemaatçı : Şahıs ön plandadır
Cemaatsız : Esen rüzgara göre yön ve şekil alır, belli bir kriter yoktur

Cemaatlı : Ümmet’çidir, Biz’cidir
Cemaatçı : Bizimkiler’cidir
Cemaatsız : Ben’cidir

Cemaatlı : Cemaati Kur’an ve Sünnete uydurur.
Cemaatçı : Kur’an ve Sünnet’i cemaate uydurur
Cemaatsız : Dini, Kur’an ve Sünnet’ten kendi anladığına uydurur.

Cemaatlı : İnandığı gibi yaşar
Cemaatçı : İnandırıldığı gibi yaşar
Cemaatsız : Yaşadığı gibi inanır

Cemaatlı : Hem okur hem dinler
Cemaatçı : Sadece dinler
Cemaatsız : Kulaktan dolmadır ne okur ne dinler. Okusa da kendi sorar kendi cevaplar

Cemaatlı : Hoca/Şeyh ölse de fikir devam eder
Cemaatçı : Hocanın/Şeyhin ölmesiyle cemaat kepenk kapatır
Cemaatsız : Öyle bir derdi yoktur. Kendi ölümüyle güttüğü davası da toprağa karışır.

Cemaatlı : Zahire göre hareket eder
Cemaatçı : Batına göre hareket eder
Cemaatsız : O anki durum ve duygusuna göre hareket eder

Cemaatlı : Önce söylenene sonra söyleyene bakar
Cemaatçı : Önce söyleyene sonra söylenene bakar
Cemaatsız : Ne söyleyen önemlidir ne söylenen o sadece kendisine bakar

Cemaatlı : Hoca/Şeyh “yol” göstericidir.
Cemaatçı : Hoca/Şeyh yolun kendisidir
Cemaatsız : Öyle bir derdi yoktur, kendi ilmi kendisine yeterlidir.

Cemaatlı : Cemaat dinin yaşanması için bir vasıtadır
Cemaatçı : Cemaat dinin kendisidir
Cemaatsız : Cemaate gerek yoktur, kendi aklı kendisine yeterlidir

Cemaatlı : Cemaat olmak (namaz gibi) dinin emridir gereklidir
Cemaatçı : Cemaat olmak bazı şahısların birtakım menfaatlerini gerçekleştirebilmeleri için gereklidir
Cemaatsız : Cemaat olmak gereksizdir. (Diliyle olmasa da dinin bu emrini hal diliyle inkar etmiş gibidir)

Cemaatlı : Hoca/Şeyh de olsa hata yapar
Cemaatçı : Hocamın/Şeyhimin bir bildiği vardır
Cemaatsız : Zaten hocaya/şeyhe gerek bile yoktur

Cemaatlı : Ortada buluşalım
Cemaatçı : Bizde buluşalım
Cemaatsız : Bana karışmayın, ne haliniz varsa görün

Cemaatlı : (Cemaate) Şer’i delille girer çıkılacaksa da şer’i delille çıkar
Cemaatçı : Duygusal girer duygusal çıkar
Cemaatsız : Cemaat olsa da olur olmasa da olur

Cemaatlı : Olumsuz dış etkilere karşı korumalıdır
Cemaatçı :Olumsuz dış etkilere karşı korumalıdır fakat olumsuzluk kendi içerisinde mevcuttur
Cemaatsız :Her türlü etkiye açıktır, uzun süre dayanabilmesi imkânsızdır.

Cemaatlı : Cemaat kontrolünde olduğu için sosyal ve içtimai anlamda özgürlüğü kısıtlıdır
Cemaatçı : (Yine) Cemaat kontrolünde olduğu için sosyal ve içtimai anlamda özgürlüğü kısıtlıdır
Cemaatsız : Alabildiğine özgürdür. Uyaranı, karışanı, yapma-etme diyeni yoktur

Cemaatlı : Bilinçli müntesiptir
Cemaatçı : Bilinç dışı, duygusal müntesiptir
Cemaatsız : İntisap etmek gereksizdir.

Cemaatlı : Kurtuluş Kur’an ve Sünnettedir
Cemaatçı : Kurtuluş kendi cemaatlerine intisab etmekledir
Cemaatsız : Kurtuluş, bir takım ferdi ibadetleri yapmaktan ibarettir

Cemaatlı : Kendisinin doğru olduğuna inanır
Cemaatçı : Kendisinin “tek” doğru olduğuna inanır
Cemaatsız : Tek başına da olsa kurtuluşta olduğuna inanır.

Cemaatlı : Kendi aklıyla hareket eder
Cemaatçı : Başkalarının aklıyla hareket eder
Cemaatsız : Kendi aklı ve nefsiyle hareket eder

Cemaatlı : Vahdete açıktır
Cemaatçı : Vahdete kapalıdır
Cemaatsız : Vahdet imkânsızdır, tek başına dünyayı kurtaracağına bile inanır

Cemaatlı : Araştırır, usulünce sorgular, usulünce eleştirir
Cemaatçı : Kabulcüdür, sorgulamaz, eleştirmez.
Cemaatsız : Şeytanın rahatlatma tekniği sayesinde kendisiyle barışıktır, doğrusuyla yanlışıyla bir şekilde yaşar gider.

Cemaatlı : Sorumlu olduğu bir merci vardır, adeta işçidir
Cemaatçı : (Yine) Sorumlu olduğu bir merci vardır, adeta işçidir
Cemaatsız : Kendi işinin (dininin) patronudur.

Cemaatlı : İlimde usül takip edilir
Cemaatçı : Şahısların duygu ve düşünceleri çoğunlukla usûlü belirler
Cemaatsız : Aklî ve nefsî yargılar usûlü oluşturur. (Böylelikle kelle sayısınca usûl oluşmuş olur)


Cemaatlı : Delile ittiba eder
Cemaatçı : Şahıslara ittiba eder
Cemaatsız : Bazen aklına bazen nefsine bazen de çoğunluğa ittiba eder.

Cemaatlı : Sosyal ve içtimai hayatını (cemaat eliyle) Allah ve Resulü düzenler
Cemaatçı : Sosyal ve içtimai hayatını (cemaat eliyle) kısmen şahıslar düzenler
Cemaatsız : Hayatına kimseyi karıştırmaz. Sosyal ve içtimai anlamda “Laik”tir.

Cemaatlı : Ümmet için nimettir, umuttur
Cemaatçı : Ümmet için ayakbağıdır
Cemaatsız : Ümmet için etkisiz eleman hükmündedir, varlığıyla yokluğu birdir

Cemaatlı : Vasattır
Cemaatçı : İfrattır
Cemaatsız : Tefrit bile değildir

Cemaatlı : Kalite ön plandadır
Cemaatçı : Sayı ön plandadır
Cemaatsız : Kendisini zaten kaliteli ve tek başına sayıca birçok kişiden daha hayırlı görür.

Cemaatlı : Açıktan haram işlemeye karşı kontrol ve denetim altındadır.
Cemaatçı :(Yine) Açıktan haram işlemeye karşı kontrol ve denetim altındadır.
Cemaatsız :Günah işleyip işlememe konusunda serbesttir, üzerinde herhangi bir baskı ve etki yoktur.

Cemaatlı : Kurtuluşun cemaatle olduğuna inanır
Cemaatçı : Kurtuluşun kendi cemaatleriyle olduğuna inanır
Cemaatsız : Ferdi olarak kurtulabileceğine inanır.

Cemaatlı : Kurtuluşa dair korku ve ümit arasındadır
Cemaatçı : Şahıslara olan güveni sayesinde kurtuluşa dair özgüveni yüksektir.
Cemaatsız : Şeytanın rahatlatması ve cesaretlendirmesiyle kurtuluşuna dair özgüveni tavan yapmıştır.


Alıntı : Gökhan ARSLAN

Tanıyon mu kardeş Gökhan abiyi
 
Y Çevrimdışı

Yusuf Culeybib

Online
İslam-TR Üyesi
Gokhan arslananin islah haber de bir yazisi vardi bulamiyorm. Tekfirci ve davetci arasindaki farklar isimli
 
Alketa Çevrimdışı

Alketa

1 Milyoncu : )
İslam-TR Üyesi
Gokhan arslananin islah haber de bir yazisi vardi bulamiyorm. Tekfirci ve davetci arasindaki farklar isimli




TEKFİRCİ İLE DAVETÇİ ARASINDAKİ FARKLAR

Davetçi ahlâkıyla kâfiri imana getirir (vesile olur), Tekfirci ise ahlakıyla mü’mini dinden imandan çıkarır...


Davetçi
görev alıp bu işi yapar
Tekfirci ise görevi kendi nefsinden alır

Davetçi ahlâkıyla kâfiri imana getirir (vesile olur)
Tekfirci ise ahlakıyla mü’mini dinden imandan çıkarır

Davetçi doktordur
Tekfirci ise mezarcı

Davetçi gerçekten karşıdakinin kurtuluşu için uğraşır
Tekfirci ise sorumluluğu üzerinden atmak için

Davetçi sonuç beklemez
Tekfirci ise sonucu görmek için çabalar

Davetçi (adı üstünde) davet eder
Tekfirci hüküm verir

Davetçi kendisiyle beraber herkesin iman etmesini ister
Tekfirci ise kendisinin ve grubunun Müslüman olması yeterlidir

Davetçi sabırlıdır
Tekfirci’nin ise o kadar zamanı yoktur

Davetçi karşıdaki şahsın küfrüne düşmandır
Tekfirci ise şahsına…

Davetçi hidayeti Allah (c.c.)’tan bekler
Tekfirci ise hidayeti kendisi vermeye çalışır

Davetçi davaya leke gelmesinden endişe eder
Tekfirci ise kendi egosunu tatmin etmesi yeterlidir

Davetçi “davet” için bile kendisini yeterli görmez
Tekfirci ise hüküm vermek için can atar

Davetçi hastayla ilgilenir gibi ilgilenir
Tekfirci ise mahalle kavgasına gider gibi

Davetçi davet süresini uzatmak için bahane arar
Tekfirci son noktayı koymak için can atar

Davetçi islama doğrultur
Tekfirci islamdan soğutur

Davetçi karşıdakini hasta olarak görür
Tekfirci ise pasta...

Davetçi'nin daveti sonuna kadar
Tekfirci'nin tekfiri ise menfaati görene kadar

Davetçi davet üstüne davet yapar
Tekfirci önce tekfir eder sonra davet yapar

Davetçi cennete adam kazandırır
Tekfirci ise cehenneme...

Davetçi ancak belli bir aşamadan sonra davete başlar
Tekfirci ise yeni bir mesele duyar duymaz

Davetçi ilim öğrendikçe ahlakını da güzelleştirir
Tekfirci ise ilim öğrenir fakat ahlâkını kaybeder

Davetçi müminlerin sayısını arttırmak için uğraşır
Tekfirci ise kâfirlerin...

Davetçi bir hata yaptığı zaman diğer Müslümanlara da leke geleceğini bilip ona göre hareket eder
Tekfirci’de ise diğer Müslümanlar umrunda değildir. Hatta diğer Müslümanlar Müslüman bile değildir.

Davetçi bütün görüşleri bilir ona göre tepki verir
Tekfirci ise tek bir görüş üzerinden karşıdakine hüküm verir.

Davetçi genişletir, esnetir
Tekfirci daraltır, zorlaştırır

Davetçi sayısız defa gider gelir
Tekfirci’nin ise bir defa anlatması yeterlidir

Davetçi dostluk ve düşmanlık (vela-bera) hukuku üzerine hareket eder
Tekfirci ise sadece düşmanlık hukuku üzerine…

Davetçi karşıdakiyle kardeş kalabilmek için her türlü karineye başvurur
Tekfirci ise ipleri koparmak için döner durur

Davetçi küfre düşeni gördüğünde üzülür
Tekfirci ise bundan memnun olur

Davetçi karşılaştığı binbir zorluğa ve eleştiriye rağmen davetine devam eder
Tekfirci ise ilk tepkide küfür damgasını basar.

Davetçi anlatacağı meseleleri genelden özele doğru anlatır
Tekfirci ise en uç meselelerle başlayıp karşıdakinin küfrî duygularını kabartır

Davetçi'nin, karşıdakinin imana gelmesi konusunda umudu çoktur
Tekfirci ise tekfir etmeden önce son vazifesini yapar gibi yaklaşır

Davetçi tekfir işini şer'i bir mesele olarak görür ve şer'i mahkemeye havale eder. (zannî meselelerde)
Tekfirci ise tekfir işini herkese verilen bir hak olarak görür ve kullanmakta tereddüt etmez.

Davetçi İslamı bilir ve Ona davet eder
Tekfirci cahildir ve kendine davet eder
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
TEKFİRCİ İLE DAVETÇİ ARASINDAKİ FARKLAR

Davetçi ahlâkıyla kâfiri imana getirir (vesile olur), Tekfirci ise ahlakıyla mü’mini dinden imandan çıkarır...


Davetçi
görev alıp bu işi yapar
Tekfirci ise görevi kendi nefsinden alır

Davetçi ahlâkıyla kâfiri imana getirir (vesile olur)
Tekfirci ise ahlakıyla mü’mini dinden imandan çıkarır

Davetçi doktordur
Tekfirci ise mezarcı

Davetçi gerçekten karşıdakinin kurtuluşu için uğraşır
Tekfirci ise sorumluluğu üzerinden atmak için

Davetçi sonuç beklemez
Tekfirci ise sonucu görmek için çabalar

Davetçi (adı üstünde) davet eder
Tekfirci hüküm verir

Davetçi kendisiyle beraber herkesin iman etmesini ister
Tekfirci ise kendisinin ve grubunun Müslüman olması yeterlidir

Davetçi sabırlıdır
Tekfirci’nin ise o kadar zamanı yoktur

Davetçi karşıdaki şahsın küfrüne düşmandır
Tekfirci ise şahsına…

Davetçi hidayeti Allah (c.c.)’tan bekler
Tekfirci ise hidayeti kendisi vermeye çalışır

Davetçi davaya leke gelmesinden endişe eder
Tekfirci ise kendi egosunu tatmin etmesi yeterlidir

Davetçi “davet” için bile kendisini yeterli görmez
Tekfirci ise hüküm vermek için can atar

Davetçi hastayla ilgilenir gibi ilgilenir
Tekfirci ise mahalle kavgasına gider gibi

Davetçi davet süresini uzatmak için bahane arar
Tekfirci son noktayı koymak için can atar

Davetçi islama doğrultur
Tekfirci islamdan soğutur

Davetçi karşıdakini hasta olarak görür
Tekfirci ise pasta...

Davetçi'nin daveti sonuna kadar
Tekfirci'nin tekfiri ise menfaati görene kadar

Davetçi davet üstüne davet yapar
Tekfirci önce tekfir eder sonra davet yapar

Davetçi cennete adam kazandırır
Tekfirci ise cehenneme...

Davetçi ancak belli bir aşamadan sonra davete başlar
Tekfirci ise yeni bir mesele duyar duymaz

Davetçi ilim öğrendikçe ahlakını da güzelleştirir
Tekfirci ise ilim öğrenir fakat ahlâkını kaybeder

Davetçi müminlerin sayısını arttırmak için uğraşır
Tekfirci ise kâfirlerin...

Davetçi bir hata yaptığı zaman diğer Müslümanlara da leke geleceğini bilip ona göre hareket eder
Tekfirci’de ise diğer Müslümanlar umrunda değildir. Hatta diğer Müslümanlar Müslüman bile değildir.

Davetçi bütün görüşleri bilir ona göre tepki verir
Tekfirci ise tek bir görüş üzerinden karşıdakine hüküm verir.

Davetçi genişletir, esnetir
Tekfirci daraltır, zorlaştırır

Davetçi sayısız defa gider gelir
Tekfirci’nin ise bir defa anlatması yeterlidir

Davetçi dostluk ve düşmanlık (vela-bera) hukuku üzerine hareket eder
Tekfirci ise sadece düşmanlık hukuku üzerine…

Davetçi karşıdakiyle kardeş kalabilmek için her türlü karineye başvurur
Tekfirci ise ipleri koparmak için döner durur

Davetçi küfre düşeni gördüğünde üzülür
Tekfirci ise bundan memnun olur

Davetçi karşılaştığı binbir zorluğa ve eleştiriye rağmen davetine devam eder
Tekfirci ise ilk tepkide küfür damgasını basar.

Davetçi anlatacağı meseleleri genelden özele doğru anlatır
Tekfirci ise en uç meselelerle başlayıp karşıdakinin küfrî duygularını kabartır

Davetçi'nin, karşıdakinin imana gelmesi konusunda umudu çoktur
Tekfirci ise tekfir etmeden önce son vazifesini yapar gibi yaklaşır

Davetçi tekfir işini şer'i bir mesele olarak görür ve şer'i mahkemeye havale eder. (zannî meselelerde)
Tekfirci ise tekfir işini herkese verilen bir hak olarak görür ve kullanmakta tereddüt etmez.

Davetçi İslamı bilir ve Ona davet eder
Tekfirci cahildir ve kendine davet eder

1.Davetçi
2.Tekfirci

Bu ikisi çok iyi olmuş, maşaAllah yazana.

Ve ama senelerdir gördüğüm "cehalet mazerettir" diyen ve tekfirde duraksayan kişilerin çoğu: neden davetçi kategorisine değil de, çoğunlukla tekfirci kategorisine benziyor, onu çözemedim.

Yazı sanki 3. bir grubun varlığını daha ele alsa iyi olacakmış.
 
İ Çevrimdışı

İlimSeven

Misafir
Cemaat ama Fetullahçılar gibi olmamalı çünkü onlar Kur’an ve Sünnet’e değil Amerika’ya uşak oldular.
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Cemaat ama Fetullahçılar gibi olmamalı çünkü onlar Kur’an ve Sünnet’e değil Amerika’ya uşak oldular.
Aynen. Cemaat denilen şey evvela "ehl-i sünnet ve'l cemaattir" Onun yolu da bellidir: Kur'an ve Sünnet.

Bu da sadece sözle/lafla/"biz ehl-i sünnetiz" demekle olmaz. Bu iddiaları taşıyan, yani ehl-i sünnet olduğunu iddia eden ilgili tüm cemaatlerin içinde "din adına yapılan" ne varsa: Kur'an ve Sünnete uygun olduklarını, Kur'an ve Hadislerle NET ispat edebilmeleri gerekir.
 
İ Çevrimdışı

İlimSeven

Misafir
Aynen. Cemaat denilen şey evvela "ehl-i sünnet ve'l cemaattir" Onun yolu da bellidir: Kur'an ve Sünnet.

Bu da sadece sözle/lafla/"biz ehl-i sünnetiz" demekle olmaz. Bu iddiaları taşıyan, yani ehl-i sünnet olduğunu iddia eden ilgili tüm cemaatlerin içinde "din adına yapılan" ne varsa: Kur'an ve Sünnete uygun olduklarını, Kur'an ve Hadislerle NET ispat edebilmeleri gerekir.
Cemaat denince aklıma direkt Fetullahçılar geliyor benim onlar çok sık kullanırdı bu kelimeyi.
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Cemaat denince aklıma direkt Fetullahçılar geliyor benim onlar çok sık kullanırdı bu kelimeyi.
Evet, öyleydiler. Ama yukarıda bahsi geçen kavram, genel anlamdaki "dinin gereklerinden olan" cemaat hakkında.

Bu arada bu konuda etraflıca hazırlanmış bir yazı vardı, merak edenler okuyabilirler:

 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Cemaat İslam'ın emridir, İslam'ın emrettiği akide ve işlevi olmayan topluluklar cemaat değil "cemaadat"tırlar!

Bâtıl ve bid'at olan Tarikatlardır.
 
İ Çevrimdışı

İlimSeven

Misafir
Evet, öyleydiler. Ama yukarıda bahsi geçen kavram, genel anlamdaki "dinin gereklerinden olan" cemaat hakkında.

Bu arada bu konuda etraflıca hazırlanmış bir yazı vardı, merak edenler okuyabilirler:

Himmet toplantılarında ne paralar topluyorlardı cihat yapıyoruz diye Amerikada lüks villalarda yaşıyorlar hatta villa değil resmen köşk saray gibi.. Müslümanların parasını Amerika’ya yedirdiler.


Rabbim bu sapıklara fırsat vermesin.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Himmet toplantılarında ne paralar topluyorlardı cihat yapıyoruz diye Amerikada lüks villalarda yaşıyorlar hatta villa değil resmen köşk saray gibi.. Müslümanların parasını Amerika’ya yedirdiler.
Yılbaşı, 5 kandil , Ramadan geceleri vb önemli günlerde trafiğin kitleyen sürülerin toplandığı ve kova ve leğenlerin saflar arasında dolaştırılarak Çavuşbaşı külliyelerinin kolonlarını cennet vaadiyle satanlardan haberin yoksa öğren. Çuvala sığmazdı nakittoşh.

Neymiş efendim ummetin yurtları işgal edilip bacıların ırzına geçilirken, Yenikapı meydanı kadar külliye yapıp cemâdatlar tesbih çekip uyuşacaklar. Toplanan tüm paralar 97 yılında Laik devlet el koyarak kendine hizmet ettirmektedir.




1696870104818.png


1696869971921.png


1696870031368.png
 

Ekli dosyalar

  • 1696869988015.png
    1696869988015.png
    327.9 KB · Görüntüleme: 85
  • 1696870007648.png
    1696870007648.png
    124.3 KB · Görüntüleme: 86
İ Çevrimdışı

İlimSeven

Misafir
Yılbaşı, 5 kandil , Ramadan geceleri vb önemli günlerde trafiğin kitleyen sürülerin toplandığı ve kova ve leğenlerin saflar arasında dolaştırılarak Çavuşbaşı külliyelerinin kolonlarını cennet vaadiyle satanlardan haberin yoksa öğren. Çuvala sığmazdı nakittoşh.

Neymiş efendim ummetin yurtları işgal edilip bacıların ırzına geçilirken, Yenikapı meydanı kadar külliye yapıp cemâdatlar tesbih çekip uyuşacaklar. Toplanan tüm paralar 97 yılında Laik devlet el koyarak kendine hizmet ettirmektedir.




Ekli dosyayı görüntüle 31446

Ekli dosyayı görüntüle 31442

Ekli dosyayı görüntüle 31445
FETÖcüler mi yapmış bu binaları abi?
 
Üst Ana Sayfa Alt