Coranavirus Aşısı Yakında Piyasalarda...

Aklıma gelmişken şunları da eklemek istiyorum;

Din hakkında öğrendiklerime karşı çevremden aldığım tepki "sen hoca mısın?"dı; hoca olmayanlar din hakkında konuşamaz gibi bir algı. Aynısını burda da görüyoruz.. Tıp, her insanın kendisi ve ailesinin sağlığı için mecbur olduğu bir ilim dalıdır. Tıp okumasak da kıyısından köşesinden, kendimizi tastamam "doktor denilen (karşımızdaki iyisi mi, kötüsü mü bilinmeyen)" insanlara teslim etmemek adına bilmek zorundayız. Kaç defa kızımın yaşına uygun olmayan ilaç reçete edildi ve ben bunları prospektüs okuyarak fark ettim. Kaç defa işlevsiz ve tonla yan etkisi olan ilaç reçete edildi ve bunları yine prospektüs okuyarak farkettim. Bebeklikten itibaren bir de, hiç mi acımıyorlar? Verdikleri ilaçlardan zorunlu olanları, zorunsuz olanlardan ayırt ederek en az ilaçla iyileştiğini yıllardır görüyorum. Hatta çoğu kez hiç ilaç kullanmadan, doğal yollarla. Bana verilen bir ilacın kullanma talimatında ise mide kanaması riski yüzünden içtikten 1 saat içinde yatılmaması yazıyordu. Muadilini buldum, yan etkisi sıfıra yakın, hatta gıda takviyesi düzeyinde ve iyileştim elhamdülillah. Çok var örnek, aşırı çok, bunlar ilk aklıma gelenler.

Özetle tıp okumadım ama doktorlara tastamam teslim olmayacak kadar bilgim var; biraz araştırmak yetiyor, her konuda olduğu gibi. Herkese tavsiyemdir.

Yazılanların çoğunu okudum ama maalesef buradaki kardeşlere de Aidin Salih ve Yağmur Mirzeyeva(kocası mhpli koyu bir milliyetçidir kendisi de) denilen bağnaz cahillerin fikirlerinden bulaşmış, sizlere sağlık alanında bulunan biri olarak söyleyebilirim ki bu iki şahsın sadece Allah bir demelerine inanırım kendinizi ve çevrenizi bu iki isme karşı koruyun

-Forum kurallarına aykırı video kaldırılmıştır-

Bakınız aşıların zararları olabilir ama yok genlerimizle oynuyorlarmış yok bizi yönlendiriyorlarmış vs bu tür hiçbir ispatı olmayan komplo teorilerinin ana vatanı Abddir bize gelen düz dünya,aşı karşıtlığı,aya gidilmedi vs hepsinin ana vatanı Abd ,lütfen müslümanlar bunları yemeyin kafirleri kendimize güldürmeyelim

Videoyu, içerikteki İslam dışı görüntüler yüzünden kaldırdım. Görüntüleri filtreleyebiliyorsanız o şekilde ekleyin.

Shekau'nun Misvağı' Alıntı:

Yazılanların çoğunu okudum ama maalesef buradaki kardeşlere de Aidin Salih ve Yağmur Mirzeyeva(kocası mhpli koyu bir milliyetçidir kendisi de) denilen bağnaz cahillerin fikirlerinden bulaşmış, sizlere sağlık alanında bulunan biri olarak söyleyebilirim ki bu iki şahsın sadece Allah bir demelerine inanırım kendinizi ve çevrenizi bu iki isme karşı koruyun

-Forum kurallarına aykırı video kaldırılmıştır-

Bakınız aşıların zararları olabilir ama yok genlerimizle oynuyorlarmış yok bizi yönlendiriyorlarmış vs bu tür hiçbir ispatı olmayan komplo teorilerinin ana vatanı Abddir bize gelen düz dünya,aşı karşıtlığı,aya gidilmedi vs hepsinin ana vatanı Abd ,lütfen müslümanlar bunları yemeyin kafirleri kendimize güldürmeyelim

Genişletmek için tıkla ...

genetiği değiştirilmiş organizmalar hakkında insanı tehdit eden meseleleri ele alırsak eğer bu konuyu okuyabiliriz.
SAğlıkçısınız siz daha iyi bilirsiniz.

Cunku benim bir doktorum cocuk hastalandı ateşlendi ve kanı da baya düşük çıkmıştı

hazır gıdaları çocuklarınıza asla yedirmeyin bu basit rahatsızlıklar kendiliğinden düzelir demişti.

Bu genetiği değiştirilmiş organizmalarla ilgili gastroloji derneğinin pdf ini buraya bırakıyorum.

Arka planda izlemeye devam ettim de, öncelikle:

"Aşıdan çok para kazanmıyorlarmış, daha çok çocuk hastalıklarından kazanıyorlarmış, hem de 20-30 kat daha fazla" kendi itiraf ediyor. Zaten aşı karşıtlarının söylediği de bu; çocuğu önce bilerek hasta ediyorlar, sonra da kazançlarına kazanç katıyorlar. Aşı yaptırmayan aileler ise, aşı yaptıranlara göre doktor yüzü görmüyorlar neredeyse. Ve 23 dk'lık videoda tek bir belge yok; konuşuyor konuşuyor, varmış, yokmuş. Sonunda da "böyle devam ederse bence şöyle, bence böyle olacak" diye bitiriyor. Buyrun bir "bence" de benden:

Bence devletler bu akımın karşısında kendileri aşı yapmaya başlamak zorunda kalacak, halkların korktuklarını aşılardan eleyerek. Knorr çorbasından monosodyumglutamat'ı elbirliğiyle çıkarttığımız gibi, bu da yola girecek inşaAllah )

O zaman aşı için ilk sıralarda da biz oluyor olacağız ve bu konuda alacak verecek davası da kalmayacak.

Aksi halde insanlara cahil, bağnaz diyerek sokak ağzıyla delilsiz konuşan böyle insanlar, insanları ikna edebilecek kapasitede değil. İlk önce doğru düzgün, ağzını yüzünü eğmeden konuşmayı öğrenebilmesi gerekiyor ki, insanlar videolarını izlemeye tahammül edebilsin..

Ne diyor bu adam? Hadi "Hüsnü zan" edelim, müslüman kardeşlerimize yapamadığınız cinsten.

Ummu Aişe' Alıntı:

İnsan bir şey paylaşmaya korkuyor burda değil mi?


Bunu bana yollayan kardeş bu foruma üye, yine de onun adına ben ekledim, çünkü o da ben de eleştirilebilir bir video olduğunun farkındayız. Yine de olan bitene karşı teslim olmuş koyun gibi beklememek, zihin dünyasında bir canlılık oluştursun diye paylaştım. Hani belki bizdeki canlılık neslimize de geçer de, sonra bu sistemlerin tehlikelerini komple çökertecek nesillerimiz olur. Şimdi "tıp mı okuyorum? neyime araştırma falan" diye reddiye gelirse, onun açıklaması bu.

Nesillerimize, her olan bitene teslim olmuş ruh halimizi bırakmak mı; yoksa "nerelerden tuzaklar ulaşabilir bize, bunlardan nasıl kurtulunur, korunulur" şeklinde bir ruh hali mi layıktır? Dünyayı değiştirsinler isteriz değil mi? E o zaman? İş sorgulamaktan başlar ve ben herkesin her fikrini, ne kadar saçma da olsa paylaşabilmesinden yanayım. Yeter ki saygı ortamı olsun.

@Ehli Takva kardeşimiz de yanlış anlaşıldığını beyan ettiği halde, hala kastetmediği bir düşünceyi ona yıkmak haksızlıktır, kaç defa söylemesi gerekiyor acaba?

Genişletmek için tıkla ...

EsSelam aleykum ve rahmetullahi ve berakatuh güzel kardeşim Ümmü Aişe. Konuştuğumuz videoyu paylaşma cesaretini göstermişsin
Hani bir söz vardı ya "Siz gerçeği bilmek değil, kandırılmak istiyorsunuz."diye... Neye göre, kime göre bulacağız o gerçekleri? Allah ayaklarımızı İslâm üzere sabit kılsın. Âmin.
Kimilerine göre kandırılmak isteyen bizmişiz gibi duruyor
Bir de düşündüm ki -nice İslâm düşmanı varken- sadece "Allah bir" dediğine inanacağım biri olarak Aidin Salih Hanımefendi'yi zikreder miydim? Ahirette sizden alacaklı olabilir. Müslüman sözüne dikkat etmeli, hassas davranmalıdır. Ki bu tavsiyelerimizin doğruluğuna da birer ispat bulsaydınız 'biz bağnaz cahillerin fikirlerinden bulaşmışlar!'a yine sinirlenir miydiniz?

Nevfelah' Alıntı:

EsSelam aleykum ve rahmetullahi ve berakatuh güzel kardeşim Ümmü Aişe. Konuştuğumuz videoyu paylaşma cesaretini göstermişsin
Hani bir söz vardı ya "Siz gerçeği bilmek değil, kandırılmak istiyorsunuz."diye... Neye göre, kime göre bulacağız o gerçekleri? Kimilerine göre kandırılmak isteyen biziz gibi duruyor
Bir de düşündüm ki -nice İslâm düşmanı varken- sadece "Allah bir" dediğine inanacağım biri olarak Aidin Salih Hanımefendi'yi zikreder miydim? Ahirette sizden alacaklı olabilir. Müslüman sözüne dikkat etmeli, hassas davranmalıdır. Ki bu tavsiyelerimizin doğruluğuna da birer ispat bulsaydınız 'biz bağnaz cahillerin fikirlerinden bulaşmışlar!'a yine sinirlenir miydiniz?

Genişletmek için tıkla ...

Ve aleykum selamu ve rahmetullahi ve berakatuhu uhtim, evet birine cesaret gösterdim ama diğer video kaldı, ona hiç cesaretim yok ))

Rahmetli Aidin Salih'i -ki kendisi de eskiden bildiğimiz normal bir doktordu, modern tıbbın yetersizliğini gördükten sonra şu an bildiğimiz yolunda ilerledi- ben çokça takdire şayan buluyorum. Her düşüncesi tastamam doğrudur, isabetlidir tabi ki diyemem; kimse için denilmez ama ilmini Kur'an ve Sünnete dayandırmaya çalışan birisi cahil/bağnaz asla değildir, olamaz. Bu eleştiriyi ona yapabilecek kesimler belli. Bunun dışında müslümanların ona ve benzer çalışmaları olanlara söz söylerken çok düşünmesi gerekiyor. Yaptıklarında hata olsa bile, isabet etmediği yerler olsa bile, onun öğretileriyle şifa bulmuş yığınla insan var. Bu da onun boş biri olmadığının kanıtıdır.

Buyrun bu da bir doktor, alanı çocuk immünoloji, alerji.

Şu videoları izlemeye zahmet edenler, hiç değilse karşı çıkışımızın cahilce bir karşı çıkış olmadığını idrak edebilirler inşaAllah. Yine de ikna olmayan olabilir, farklı görüşlere saygımız var. Ama duyduğumuz saygıya karşılık saygı görmek pek mümkün değil nedense; onu görebilsek bi, asla gam yemem.

Yine aynı benzetmeye geliyorum ama:

Din konusunda da batıllarına delille gelemeyenler, ancak boş hakaret ve saldırı ile gelmeyi becerebiliyor. Çok üzücü bir durum, tüm bu duruma düşenler açısından..

Antivirüs the taliban

Konu gereksiz tartışmalardan temizlenmiştir, saygı çerçevesinde devam edilebilir.

Bazı kardeşlerin mesajı ise konuda kopukluk olmaması için silinmiştir. Kopyaları şu an için mevcuttur, isteyen konuya tekrar eklemek üzere kendi mesaj içeriğini talep edebilir.

Abdullah el Hanbeli' Alıntı:

Sayfa şiddetle tavsiye edilir, yalan haberleri ortaya çıkarıyor:

Pasteur Enstitüsü ve yeni koronavirüsün patentinin 2003'te alındığı iddiası - teyit.org

Yavuz Dizdar'dan yeni koronavirüs hakkında iddialar - teyit.org

My Secret Terrius adlı Kore dizisinin salgını önceden bildiği iddiası - teyit.org

Genişletmek için tıkla ...

ahi ilgili makaleleri okudum acikcasi cok da etkileyici bir yanit alamadim.

Gerek dinimizde gerekse de kültürümüzde bir cok nasihat almamiz gereken ifadeler özdeyisler nasihatler bulunmaktadir.

Genel olarak diyorum, suana kadar herkesin diyecekleri sadece bir görüstür ama dogru ama yanlis ama cok ucuk ama cok sacma. Bunu zaman gösterek ki kim isabet etti kim ise isabet edemedi. Tüm bunlardan dolayi yukarida ehli takva kardesin yaptigi nasihati hatirlatiyorum.

Gelelim konuya, hollywood diye bir sektör var ve bunun hangi cikarlar icin film cektigi malumdur. Daha önce cekilen filmlerde benzer durumlarin olmasi bu filmlerin nasil bir aklin önderliginde cekildigini göstermektedir. Bazi durumlar teoriden cikip hüküm gibi ortaya dahi cikmistir. Müslüman basiretli olur ne pimpirikli olur ne de vurdumduymaz olur, arasinda vakar olmak gerek tabi bunun icinde bilgi tecrübe ve olgunluk gerekiyor.

Ortada bir üst akil var ve bunu yok sayamayiz. Mesala dünyanin bütün ülkelerinde okul acmak kacak bir araziya temel atip bina yapmak gibi degildir. En ilkel diyebilecegimiz yerlerde dahi bir kanun bir prosüdüre göre islem yapilir ve kendi insani disindaki birilerinin okul acmasi ise zor denilebilecek kanunlarla korunmustur. Burdan yola cikarak fetönün dünyanin bir cok okullarda elini kolunu sallayarak okullar acmasi bir üst akilin projesiydi. Kim derdi ki yurtta ev bulamayip bir ev tutup 3-5 kisinin kaldigi icinde risalalerin okundugu evler bir gün darbeye kadar büyüyecek.

Allah ondan razi olsun Seyh bir gün bir konusmasinda , bizim yaptigimiz haraket bir müslümanin canini yanlislikla alacaksa o haraketimiz yerin dibine girsin olmaz olsun diyordu. Bakin biz böyle bir basiretli bir dinin mensuplariyiz ama malaesef ayni dinden olan kardeslerimiz gecmisde gerek ictihadi gerekse de nefsi hatalardan kocaman olusumlari maf etti ve hala o maf edilen durumlari tüm dünya müslümanlari cekmekte. Size bile bu durum suan sirayet etmis durumdadir belki farkinda degilsiniz. ( 1 kisi cikip islami olarak huzurluyum, ibadetimden zevk aliyorum, icimde bir yilginlik bitkinlik yok ve bunu cemaat olarak yasiyabiliyorum diyorsa özür diliyorum. suan dünyanin bir cok ülkesinde yasayan müslümanlarda bir miskinlik olmasi bana göre sebeplerinden biri budur.)

Konumuza dönersek iste bu noktada üst akil kendi emelleri icin insanlari ve hatta koca topluluklari hica saymasi sasilacak birsey degildir. (Gecmise bakin mesala firavun icin halkin bir degeri varmiydi gözünde.)

Simdi nefis olarak diyorum ki(yani ya dogrudur ya da yanlis matematiksel olarak %50) bu virüs labaratuvar altinda üretilmistir zira bu cinlilerin yarasa vs yemesi yeni degildir ve dünyadaki güc unsurlarinin arasindaki rekabet malumdur. Suan dünyayi büyük bir ekonomik kriz beklemektedir ki bu kriz 2008 deki krizden 10 kat daha büyük olacagi görüsündeyim.

Meseleyi bambaska yöne cekeyim dünya ne ile ugrasiyor biz müsümanlar ne ile ugrasiyor. Tüm bu ugrasmalarin yaninda caresizlik ve aclik altinda ölen milyonlarca insan (cogunluguda müslüman olan) varken biz burda nefsizimizi tatmin ediyorsak zaten kaybedenlerin icindeyizdir.

Cokta fazla yazmak istemiyorum, diyecegim odur ki bugünleri iyi degerlendirmek gerekiyor gerek nefis tezkiyesi gerekse de yeterince zaman ayiramadigimiz ailemiz icin bir imkan olarak degerlendirebilirsek bu yönüyle karli cikabiliriz.

sevgiler.

Abim üst akıl demeyelim zira bunların aklı üst değil şeytani. Şeytan aklıyla hareket eden şebekelerin (şebekler) planları altüst olsun başlarına yıkılsın inşallah.

A. Salih'in modern tıbba karşı sert üslubu bu doktora dokunmuş, bu yüzden "kaynak yok" diyerek çamur atmaya çalışıyor. Merak eden araştırsın o zaman, bahsettiği araştırmaların kaynakları nette bulunabiliyor. Zaten çoğu bilinen sünnet, herkesçe bilinen şifalı bitki ve eskilerin yöntemleri; kaynak verip konuyu uzatmamak ise bir çok yazarın tercihidir. Bazı hatalı görüşleri de olabilir ama "aklı olan kişiler" bunu ayırt edebilir herhalde? Tastamam mükemmelik mi bekleniliyor? Peki mükemmellik bekleniyorsa, o zaman soruyoruz:

"5 yıllık" doktorluk hayatında hiç "ilaçtan ölen" kişi görmemiş ama "şifalı bitkiden" ölen görmüş bu doktorumuz. Peki neden prospektüslerde ölüme kadar varan yan etkiler var? O yan etkiler, havadan mı gelmiş? Yoksa bazı gariplerin bu ilaçlar yüzünden yaşamını kaybettiği gerçeğinin sonucu mu orda yer alıyorlar?

Alternatif tıptan ölen kişi de tabi olabilir, peki oranına bakarsak modern tıbbın öldürdüklerine kıyasla ne kadar? Ben söyleyeyim: Bundan ölen kişi çok olsaydı, haberler bas bas bağırırdı emin olun. Biz en çok "hastanelerde ilaçla tedavi gören, kemoterapi alanların" vs. öldüğünü duyuyoruz.. Ama tabi, onlar "eceliyle" ölüyor değil mi?

Sağlık-Yaşam – Tıp Öldü, Yaşasın İlaç Endüstrisi

İlaç yan etkileri nedeniyle ABD’de her 5 dakikada 1 kişinin öldüğünü, tıp biliminin ise gidişata ‘dur’ demek için hiçbir ciddi yaklaşım sergilemediğini ileri süren Dr. Ümit Aktaş, doktorların ve tıp eğitimin ilaç endüstrisinin kontrolü altında olduğunu söyledi, “Bugünkü tıp aslında tıp bilimi değil, ilaç firmalarının bilimidir” dedi.
Ntvmsnbc’den Tülay Karabağ’ın haberine göre dünyada ilaç yan etkilerinin ciddi sayıda insanın ölümüne ve sakat kalmasına neden olduğunu, hastalara yıllarca yüklenen ilaçların sadece belirtileri giderdiğini ancak kronik hastalıkları tedavi etmediğini söyleyen Fitoterapist Dr. Ümit Aktaş, günümüz tıbbının bu tablo karşısında bağımsız ve bilimsel bir yaklaşımda bulunamadığını ileri sürdü.
Hem ilaç endüstrisini hem de doktorları eleştiren ve tıp alanında bağımsız bilimsel çalışma yapılmadığını kaydeden Aktaş, “Bunun en önemli sebebi; tıp ile ilgili bütün bilimsel eğitim ve çalışmaların ilaç endüstrisinin kontrolü altında olmasıdır. İlaç endüstrisi eğitimi ve bilimsel yayınları finanse ederek bütün sektörü kontrol altında tutuyor. Dolayısıyla bilimsel çalışma yaptığını iddia eden tıp, aslında bağımsız bilimsel çalışma yapmıyor ve bugünkü tıp aslında tıp bilimi değil, ilaç firmalarının bilimidir” dedi.

‘ECELİ GELDİ, ÖLDÜ DENİYOR’

Avrupa’da her yıl 197 bin, Amerika’da yılda 100 bin yani, her 5 dakikada 1 kişinin advers reaksiyon (ilaç yan etkisi) nedeniyle öldüğünü, yeterli bildirim olmadığı için Türkiye’de bununla ilgili istatistik tutulmadığını belirten Aktaş, “Nüfusa orantılayarak Amerika’nın dörtte biriyiz dersek, Türkiye’de de her yıl 20 bin, yani 20 dakikada 1 kişinin ilaç yan etkileri nedeniyle öldüğünü söyleyebiliriz. Ama bizde istatistik, kesin veri yok, yani ‘eceli geldi öldü’ denen insanların kaçının ilaç yan etkileri yüzünden öldüğü bilinmiyor” ifadesini kullandı.
Konuyla ilgili çalışmalara atıfta bulunan Aktaş, British Medical Journal’da 2004’te yayınlanan araştırmada; hastanelere yapılan başvuruların %7’sinin ilaç yan etkileri kaynaklı olduğunu, ABD’de ise ilaç toksikasyonuna bağlı ölümlerin, hastaneye yatış sebepleri arasında 4. sırada bulunduğunu söyledi.

BİTKİSEL İLAÇLARDA RİSK YOK MU?

Kimyasal ilaçlardaki bu yan etki riski, bitkisel ilaçlar için de geçerli değil mi? Bu soruya bir fitoterapist (bitkilerle tedavi uzmanı) olarak Dr. Aktaş’ın cevabı şöyle: “Hep bitkisel ilaçların yan etkilerinden bahsedilir ama hastaneye yatışlar bitkilerden değil, kaçak ham maddeler nedeniyle olmuştur. Yani onay almış ve ruhsatlı bitkisel ürünlerle böyle bir yan etki olmaz ama adam içine kaçak madde koymuş da bitkisel ilaç diye pazarlamışsa yan etki olabilir. Dolayısıyla klinik fitoterapiste danışmadan ve nereden geldiği bilinmeyen bitkisel ilaçların da kullanılmaması gerekir.”
Akut karaciğer yetmezliği yani karaciğer toksikasyonlarının %50’sinin ilaçlara bağlı geliştiğini dile getiren Aktaş, “Örneğin; parasetamol etken maddeli ilaçlar dünyada en fazla karaciğer intoksikasyonuna yol açan ağrı kesicilerdir. Amerika’da marketlerde bile satılıyor ama intoksikasyon yapar” dedi.

‘MUCİZE DİYE SUNULUYOR, ‘PARDON’ DENEREK GERİ ÇEKİLİYOR’

“Dünya tıp tarihinde ‘mucize’ diye nitelendirilen milyonlarca ilaç var ve bunlar bir süre sonra ‘pardon’ denilerek piyasadan çekilmiştir” ifadesini kullanan Dr. Aktaş’a göre, bazı ilaçlar yan etkilerinin bilinmesine rağmen piyasadan çekilmiyor: “20 yıl önce tıp fakültesinden mezun olduğumda antibiyotiklerin kalbe zararlı olabileceğine dair herhangi bir yayın veya şüphe yoktu. Ancak zamanla antibiyotiklerin ani kalp ölümlerine yol açtığı gösterildi. Üstelik öyle az görülen bir şey de değil bu, piyasadaki birçok antibiyotik için bu risk var. Örneğin geçen yıl Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), azitromisin etken maddeli antibiyotiklerin ani kalp ölümlerine ve aritmiye neden olabileceğine dair uyarı yayınladı. (FDA uyarısına ulaşmak için tıklayınız) Bu etken maddeli antibiyotikler tüm dünyada hala çok yazılıyor. Ben doktorluk hayatım boyunca verdiğim antibiyotiklerle kaç kişinin ani ölümüne veya kalp sorunu yaşamasına yol açmış olabilirim, bilemiyorum. Böyle bir etki tespit edilmişse ilacın hızla piyasadan çekilmesi gerekir ama çekilmiyor.

‘BİNLERCE BEBEK KOLSUZ, BACAKSIZ DOĞDU’

Talidomid nedeniyle anomaliyle dünyaya gelen çocuklara “flipper babies (yüzgeçli bebekler)” denmişti.
Mesela 1961’de bir talidomid faciası oldu. İlacın hamilelik bulantılarında etkili ve güvenli olduğuna dair makale yayınlandı. Sonuçta binlerce bebek kolsuz, bacaksız doğdu ve firma ‘pardon’ dedi. Şu anda yalnızca Almanya’da talidomid kurbanı olmuş 5 bin birey yaşıyor. Sonra yanıltıcı olmasıyla dillere düşen ünlü VIGOR çalışması var. Yani tıp tarihinde bunlar gibi çok sayıda örnek mevcut.”

YÜZGEÇLİ BEBEKLER

Daha önce de bir ilaç nedeniyle anomaliyle dünyaya gelen çocuklara “flipper babies (yüzgeçli bebekler)” denmişti.


***
İngilizcem iyi olsa, bahsedilen FDA raporlarını da orjinal haliyle bulup eklemek isterdim. Ama her halde "bu raporlarda var" diyenler hayal uydurmuyor; yoksa ingilizce bilen biri de çıkıp "öyle bir rapor yok" derdi değil mi?

İngilizce bilenler varsa, özetle ne diyorlar burada? Güncel olmasa da, FDA'nın "ilaç yan etkileri istatistikleri" anladığım kadarıyla.. Bir de ingilizcem iyi olsa..

Ummu Aişe' Alıntı:

İngilizce bilenler varsa, özetle ne diyorlar burada? Güncel olmasa da, FDA'nın "ilaç yan etkileri istatistikleri" anladığım kadarıyla.. Bir de ingilizcem iyi olsa..

Ekli dosyayı görüntüle 26252

FDA's Adverse Event Reporting System (FAERS)

Adverse event and medication error reports: Learn more about FDA's Adverse Event Reporting System (FAERS).

www.fda.gov

FAERS Reporting by Patient Outcomes by Year

www.fda.gov

Genişletmek için tıkla ...

ADR : ilaç yan etkileri
İlaçların yan etkilerini neden bilmemiz gerektiğinden bahsediyor.
- Yılda 2 milyonu aşkın kişide yan etkiler gözüküyor
- Yıllık 100.000 ölüm
- Yan etki nedeniyle ölüm, ölüm nedenlerinin arasında 4. Sıradaymış (akciğer hastalıkları, diyabet, AIDS, zatürre, kazalar ve otomobil kazalarından önce geliyormuş)
- Bu yan etkileri ayakta geçiren kaç hasta olduğu bilinmiyor
- Huzurevi hastalarında yıllık 350.000 ADR oranı görülüyormuş.

** Yanlış ya da eksik varsa daha iyi bilenler düzeltebilirler.