Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Davetçinin Yapmaması Gereken Hatalar

M Çevrimdışı

Mustafa Sabri

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İnsanlarda bir takım kişilik ile ilgili bireysel yada toplumsal bazı bozukluklar bulunmaktadır ancak bu tür hastalıkları müslümanların üzerinde gördüğümüz zaman dahada bir üzücü oluyor.
Bu başlığı açmaktaki amacım bu tür hastalıkları burada yazarsak belki farkında olmadan üzerimizde taşıdığımız bu özelliklerin yanlışlığını öğrenmek ve düzeltme yoluna gitmektir.Bazen direk uyarmak karşıdakinin nefsine ağı geldiğinden ters tepebiliyor ve faydadan çok zarar veriyor.
Ben aklıma gelen bir kaç şeyi yazayım devamında sizlerde eklersiniz inş.

Örneğin:1-Müslümanların birbirinin hatalarını söylerlerken üslup hataları amacı kardeşinin hatasını düzeltmek olduğu halde üsluptan dolayı karşısındakini kırıp hiç bir şey anlatamaması.
2-İslamı yeni öğrenen arkadaşların aslında yolun çok başında olmasına rağmen haddini bilmeyerek bilmediği konularda bile ahkam kesmesi hatta mezhep imamlarını bile kendi görüşüyle eleştirmesi
3-Bir konu hakkında tartışırken amacı doğruyu öğrenmek olması gerekirken ne pahasına olursa olsun sadece nefsi tatmin için tartışmayı kazanmak olması v.s. Ben ilk etapta aklıma gelen bir kaç şeyi yazdım eğer sizlerde faydalı olacağına inandığınız başlıkları kişiselleştirmeden tartışmaya sokmayacak şekilde yazarsanız sevinirim



not:Yönetici arkadaşlar eğer konuyu yeterince açıklayamamış olabilirim.Siz benim yazdıklarımı eğer önemli bulduysanız daha derli toplu bir başlığa çevirebilirsiniz şimdiden Allah razı olsun
 
M Çevrimdışı

Mustafa Sabri

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
bu saydıklarınız beni de rahatsız eden şeyler, kendimi bulaşmış hissediyorum bu saydıklarınızdan birkaçına malesef Allah affetsin.

Bu tür şeyleri malesef müslüman kardeşlerimizde üzülerek görüyoruz (kendimi kesinlikle olayın dışında tutmuyorum benimde düştüğüm hatalar vardır kiminden kurtuldum kiminden kurtulmaya çalışıyorum kimininde farkında değilim :) ) ama hatalar biz insanlar için, önemli olan bu hatalarda ısrar etmemek.
 
M Çevrimdışı

Mustafa Sabri

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Hz. Hasan ve Hüseyin birgün çölde gidiyorlardı. Bir ihtiyarın abdest aldığını gördüler. Abdesti doğru almıyor, şartlarına uymuyordu. Yaşlı olduğu için, “Böyle abdest sahih olmaz” demeye sıkıldılar. Yanına giderek dediler ki: - Mübarek efendim! Birbirimizden daha iyi abdest aldığımızı söylüyoruz. Birer abdest alalım. Hangimizin haklı olduğunu bize bildirir misiniz? Önce Hz. Hasan, sonra Hz. Hüseyin güzel bir abdest aldılar. Aldıkları abdest tamamen birbirinin aynıydı. İhtiyar, dikkatle baktı ve sonra dedi ki: - Evlatlarım! Aldığınız abdestin birbirinden hiçbir farkı yok. Aslında ben abdest almasını bilmiyormuşum. Abdest almasını şimdi sizden öğrendim




Bu arada başlığı değiştirenden Allah razı olsun bu şekilde daha güzel olmuş
 
M Çevrimdışı

Mustafa Sabri

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bir kardeşimizin hatasını başkalarının yanında nefsine ağır gelecek şekilde ifşa etmemek mümkünse yalnızken anlatmak (Şunuda unutmamak gerekir muhattabımız bize hakkı yanlış bir üslup ile söylesede sırf nefsimize yenik düşerek haktan yüz çevirmememiz gerekir)
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
ALLAH Resulu (s.a.v) İş ehline verilmedi mi !,Kıyameti Bekle buyuruyor

Bu yüzden Davetçi yim diyen bir kimse buna ne kadar ehil olduğunu bir sorgulasın

Yoksa ALLAH Resulu (s.a.v) Mushab Bin Umeyre'yi (r.a) medineye göndermesi bizler için bir derstir....
 
M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
Rasulullahın (as) tebliğ için onlarca faziletli sahabenin arasından seçtiği Musab b. ümeyr i örnek almamız gerekir...Bir konuyu yüz yüze tebliğ ederken ihlas, üslup,sabır,saygı,tevazu,karşıdakine hayr dua etmek ve konuya olan hakimiyet çok önemli Allah korusun yarım alim dinden eder haklı olduğumuz halde karşıdakine delilleri iyi sunamassak durum vahim olabiliyor
 
ibnikayyim Çevrimdışı

ibnikayyim

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
en etkili yumşak huylu olmak, ve herşeyden önemlisi hatta ilimden bile önemli ilgili olmak... eğer ilgili olmazsak ilimin bir faydası olmaz... ve tabiki sözü özü bir olmak, söyledikleri ile amellerin çelişmemesi... yani inandığı gibi yaşayanların sözleri daima daha etkili olmuştur... zaten inandığımız gibi yaşamayınca yaşadığımız gibi inanmaya başlıyoruz....Allahım bizi muhafaza ve aff eyhlesin...Allahumme amiiiiiiiiin
 
M Çevrimdışı

Mustafa Sabri

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Tartışma Adabı

İnsanız biz, hepimizin ayrı düşünceleri, ayrı dünya görüşleri, ayrı duyguları, ayrı istekleri var da varHal böyle olunca tartışma kaçınılmaz oluyor. Tartışma gayet insani ve medeni bir haldir. Usulünce olunca da keyfine varılmaz. Tartışma ya da eski dilde münazara, bir mevzu üzerinde değişik fikirlerin sunumuyla başlayan, tüm fikirlerin mantık süzgecinden geçirildiği, tezler ve antitezler ile tahkim edilerek ilerleyen yada gelişen düşünce buluşmasıdır. İşin belki de en keyifli yanı farklı farklı düşünce dünyalarında seyahat ediliyor olmasıdır kanımca. Tartışmayı yapan kişinin kesinlikle tahlil yeteneği gelişmelidir. Eğer bir kişiyi tenkit ediyor ve karşı fikir beyan ediyorsa ortada dönen mevzuyu çok iyi algılaması lazım. Şimdilerde tartışma adabı çok hafife alınıyor, belki de çok gereksiz görülüyor yaygın bir şekildeAma eskiden beri var olan “adabu'l-bahs ve'l-münazara” Osmanlının vazgeçilmez derslerinden biriydi. Belki de tartışma adabının öğretilmesine ders müfredatlarıyla başlamalı. Toplumumuzda sürekli çatışmaların, ufak tartışmalar yüzünden çıkan kanlı bıçaklı hallerin ne boyuta geldiğini hepimiz biliyor ve görüyoruz. Hatta net ortamında tartışıp bunu gerçek hayata taşıyan insanlar da mevcut. Demek ki ciddi bir sorunumuz var tartışmayla ilgiliKonuları karşılıklı gözden geçirip incelersek, hoşgörülü olursak, biraz daha dikkatli incelersek yazılanları, zihnimizdeki duygusal duvarlardan bir nebze olup sıyrılarak var olanı görebilirsek o zaman tartışma adabını sağlamış olacağız.

Tartışmanın hedefi istişare yani fikir alışverişidir. Amaç, doğruyu ortaya koymaktır. Her zaman ortaya bir sonuç çıkacak mı! Hayır tabi ki, bazen ucu açık kalan tartışmalarda olacaktır. Tartışma adabını zedeleyen en büyük sıkıntılardan birisi de bel altı vuruşları ya da aldatmaca, saptırma, düşünceye hile katmadır. Eğer karşı taraf bize böyle bir girişimde bulunuyorsa tartışma adabına göre buna izin verilir kesinlikle bu sorun edilmez. Eğer sorun edilir ise işte adabı münazara dediğimiz tanımın dışına çıkarız. Eskilerin bir sözü aklıma geliyor“bir saat münazara bir ay mütalaadan iyidir” yani bir saatlik fikir alışverişi bir aylık incelemeden, okumadan, düşünmeden üstündür.

Tartışmalar içinde çokça kullanılan yöntem ise cedeldir. Aslında cedel,ispatlama yada aksine çürütme yetisini geliştiren bir metottur. Buyöntemin en büyük faydası karşı fikirden olan ya da bizim tasvip etmediğimiz düşüncelerin şaibeli taraflarını belirleme ve düzeltme açısından çok pragmatik olmasıdır. Yine işin nihai bağlandığı ve tüm dayanağının yegane merkezi mantıktır. Mantık dahilinde olmayan tüm kanıtların, fikirlerin, tezlerin kabul edilmesi söz konusu olamaz.

Özetleyecek olursak münazara, cedel, tartışma fikirlerin arenaya çıkma olayıdır. Burada elbette ki fikrini galip getirme kastıyla beyan verilebilir. Ama bu beyin fırtınası ve zihin egzersizi olarak algılanmalı saygı çerçevesini asla aşmamalıdır. Hele hele küsmek,darılmak, duygusal olarak kabuğuna çekilmek, ölçüyü kaçırıp rencide etmek, gereksizce lafları uzatmak, hakaret etmek, inatlaşmak, ego tatmini haline getirmek vs. adaba aykırı durumlardır. Bunları başarırsak tüm tartışmalar emin olun keyif verecektir.

(ALINTI)

“De ki: Eğer sahiden doğru söylüyorsanız delilinizi getirin” (Bakara / 111)

"Din nasihattir, din nasihattir, din nasihattir." Hadis-i Şerif
 
Üst Ana Sayfa Alt