ben evlendiğimde 3 televizyon 1 bilgisayarım vardı, hiçbirini evime getirmedim
düşününki bir ev ve iki kişi, konuş konuş biryere kadar
6 ay sonra interneti açtırmamak şartıyla bilgisayarı ve tv getirdim. basit birkaç oyun vardı arada oynuyordum
ve ilk çocuğumuz oldu...1390 gram el kadar bir bebek
22 gün küvöz'de kaldı,işim esenyurtda ev dudulluda bebek üsküdarda ben ise tasavvufcu misali kanatsız uçmaya başladım
hastane kapılarında sabahlayıp ayakta uyuyarak işe gidiyordum
3 saat arayla hastanede olmamız lazım ve evden hastane tek yön yarım saat sürüyor
hastane çay ocağında kalorifer peteğine elimi koyup üzerine uyumuşum, uyandığımda elimin içindeki ağrıdan kıvranıyordum.
en az 3 ay her fırsatta elimin içini ovalıyordum.
çocuğu hastaneden çıkardığımızda iki kilo kadardı ve inanın zorlukları anlatılamıyacak kadar çok.
düşününki uykusuzluktan sayıklar haldeyim ve tam uykuya daldığım sırada eşim panikle beni uyandırdı ve kurduğu cümle aynen şu
''kalk çocuk nefes almıyor'' vallahi bu cümleyi yazarken bile gözlerim yaşarıyor.
el kadar bebek, ne yapabilirsinizki
çocuğu silkeleyince gözleri açıldı
doktor sorduğunda 3 dakika nefes almadı dedim
doktor güldü , sanırım yanılmışız
şimdi oğlum 6 yaşında, iki tanede kardeşi var, büyüyünce ne olacaksın dediğimde mücahit olacam diyen 3 tane erkek
o sıkıntılı günlerimin bana ve yuvama bir nimet olarak huzur getirdiğine inanıyorum.
yuvamın huzurunu sıkıntıların içine gizleyip bana bulduran Allah subhanehu ve teala'ya binlerce kere şükürler olsun
bir insanın evli olupta çocuk istemeyişinin tek nedeni mutluluktan yüz çevirmesidir