Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Günün Nasihati

Ümmü Yasir Çevrimdışı

Ümmü Yasir

İşlerimizin hepsini düzelt Allah’ım...
İslam-TR Üyesi
IMG_5192.JPG
 
H Çevrimdışı

Hatve

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Namaza ilk başladığım yıllar şeytan sürekli "kıl kıl nereye kadar" falan diye vesvese veriyordu. Bende bu (Hicr/99) ayeti çerçeve yapıp odama asmıştım. Sizde bu tür ayet, hadis veya bir dava adamının nasihatlerini odanıza çerçeve yapıp asabilirsiniz.

tumblr_n85mf5HvD41twm08wo1_500.jpg
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
FAYDALI İLMİ UNUTMAK

Dr. İyâd Kuneybî:
“Kızım bana sordu: “Deccalin durumu biliniyor, Nebimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Onu bize beyan etmiş ise o çıktığında Müslümanlardan kimileri nasıl ona tabi olabilecek?

Ona dedim ki: “Günahların cezasından biri de faydalı ilmi unutmaktır.”

Ve İbn Teymiyye’nin (rahimehullah) “Mecmûu’l-Fetâvâ”daki şu sözünü getirdim:

“Günahlardan öyleleri vardır ki faydalı ilmin veya onun bazısının gizlenmesine/görünmemesine sebep olur. Hatta bilinen şeylerin unutulmasına ve hakkın batılla karışmasına sebep olur.”

Öyle alimler gördük ki, önceden insanları kendisinden sakındırdıkları şeylerin kendisine düştüler ve ümmetin çok önemli meselelerinde insanların zihinlerini karıştırdılar. Öyle ki önceden dedikleri onlara adeta tamamen unutturulmuş.

Rabbimiz! Bizi fitnelerden kurtar."



Tercüme: Ömer FARUK @l_ilm
 
H Çevrimdışı

Hatve

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bir horoz varmış. Her sabah ezan okuyormuş. Sahibi demiş ki;
-Tekrar tekrar ezan okuma! Yoksa tüylerini yolarım.

Bu tehdit karşısında horoz korkmuş ve kendi kendine demiş ki;
'Zaruretler mahzurları mübah kılar. Canımı kurtarmak için ezan okumaktan vazgeçmeliyim. Nasıl olsa benden başka horozlar var. Her halükarda onlar ezan okur.'
Horoz ezan okumayı bırakmıştır artık...

Bir hafta sonra sahibi tekrar gelir ve der ki;
-Eğer tavuklar gibi gıdaklamazsan senin tüylerini yolarım...

Horoz bu tehdit üzerine horozluktan da vazgeçer ve tavuklar gibi gıdaklamaya başlar...
Horoz tam bir ay gıdakladıktan sonra sahibi tekrar gelir ve bu kez şöyle der;
-Şimdi de tavuklar gibi yumurtlamazsan eğer yarın seni keserim!!!

Bunun üzerine horoz ağlamaya başlar ve der ki;
-Keşke ezan okurken ölseydim!!!

İşte günümüz müslümanlarının hali bu.
Yahudi ve hristiyanlar, dinlerine girmediğimiz sürece asla bizden razı olmayacaklar...
شكرًا للكاتبة الشجاعة احسان الفقيه
 
hamza01 Çevrimdışı

hamza01

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
toplumsall bir inkilap

"İslâm'ın tevhide ve bir tek Allah'ın ibadetine çağrısı, hiç bir zaman bir kelam (felsefe) davası şeklinde olmamıştır. Veya sadece kutsal bir akide şeklinde de olmamıştır. Yani sair kutsal inanç veya mezheplere benzer bir şekilde olmamıştır. Çünkü İslâm davası oldum olası toplumsal bir inkılaba (Social Revolution) çağrı biçiminde gerçekleşmiştir. İşe başlar başlamaz, ilahlık makamının iddiasında bulunup çeşitli hile ve oyunlarıyla insanları köleleştiren kimselerin kökünü kazımak istemiştir.

Kim dir bu kimseler?

Eskinin kahin ve put bakıcıları..

Krallık ve yönetimi ellerinde tutarak insanların boynuna binenler..

Servetin kaynaklarını ve yeryüzü zenginliklerini tekellerinde bulunduran, böylece insanları karın tokluğuna ve bir lokma ekmeğe muhtaç bir şekilde köleleştiren kimseler..

İşte İslâm davası, tüm bunları ortadan kaldırıp köklerini kurutmak istemektedir.

Bu kimseler ki gah apaçık bir şekilde ilahlık davasında bulunmaktadırlar gah da alt oldukları bir sınıfın iktidarıyla, bu işi yapmaktadırlar. Ama ne olursa olsun amaçları; atalarından miras aldıkları bir takım haklara (!) dayanarak etraflarındaki insanlara tahakküm etmek, emirlerine boyun eğdirmek ve zorbaca yönetmektir.

"Sizin için kendimden başka bir ilâh bilmiyorum" (el-Kasas: 38),

"Sizin en yüce Rabbiniz benim" (en-Naziat: 24)

"Ben de yaşatır ve öldürürüm" (el-Bakara: 258)

"Bizden daha güçlüsü var mı?" (Fusilet: 15)...
gibi ve benzeri sözler söyleyen müstekbir kimselerdir bunlar.

Olanca azgınlık ve densizlikleriyle ilahlık iddiasında bulunmaya cüret gösteren, insanların aptallık ve cehaletinden yararlanan kimseler, icad ettikleri put, anıt ve heykellerin arkasına saklanarak insanları bunlara tapınmaya, bu şekillere karşı ubudiyyet gösterisinde bulunmaya davet eden ve böylece onların aklıyla oynayan, onları - fark ettirmeden - hedef ve şehvetlerinin hizmetine amade eden kimselerdir bunlar...

Açıkça görülüyor ki;

- İslâm'ın tevhid davası,

- bir tek Allah'ın ubudiyyetine çağrısı,

- küfrü ve Allah'a şirk koşmayı reddetmesi,

- put ve tağutlardan sakındırması,


Evet tüm bunlar, kurulu düzenlerle, bu düzen yöneticileriyle, hedeflerine varma ve ihtiyaçlarını gidermede bu düzenlerden yardım ve destek gören kimselerle temelinden çelişip çatışmaktadır.

Ne zaman bir peygamber gelip insanları açıkça davet etmiş ve kendilerine:

"Ey kavmim! Sadece Allah'a ibadet edin, sizin için ondan başka bir ilâh yoktur" ilanını yapmışsa bu söz konusu kimselerin ona karşı kesin bir cephe almalarının nedeni işte buydu.

Yani en başta o çağların egemen iktidarlarıydı, ülkenin servet kaynaklarını kemirenlerdi, bu servetleri zulmen ve haksız yere ceplerine atanlardı davaya karşı koyanlar. Onlardır tüm imkanlarıyla dava yolunu tıkayanlar.

Çünkü İslâm davası, akidenin felsefi planda anlatılmasından veya metafizik bir meseleyi "metaphysical proposition" açıklamaktan ibaret bir dava değildir.

O bir çağrıdır. Evrensel ve toplumsal bir inkılabın çağrısı..

Siyasî patlamaların kokusunu yıllar öncesinden alan servet kaynaklarının sömürücüleri, makam ve iktidar sahiplerince sonuç ve tehlikeleri gizli kalmayan bir çağrı..

Kaynak: Seyyid Kutub, Davet Yolu
 
!sLaM4eVeR Çevrimdışı

!sLaM4eVeR

لا اله الا الله
Admin
Bir horoz varmış. Her sabah ezan okuyormuş. Sahibi demiş ki;
-Tekrar tekrar ezan okuma! Yoksa tüylerini yolarım.

Bu tehdit karşısında horoz korkmuş ve kendi kendine demiş ki;
'Zaruretler mahzurları mübah kılar. Canımı kurtarmak için ezan okumaktan vazgeçmeliyim. Nasıl olsa benden başka horozlar var. Her halükarda onlar ezan okur.'
Horoz ezan okumayı bırakmıştır artık...

Bir hafta sonra sahibi tekrar gelir ve der ki;
-Eğer tavuklar gibi gıdaklamazsan senin tüylerini yolarım...

Horoz bu tehdit üzerine horozluktan da vazgeçer ve tavuklar gibi gıdaklamaya başlar...
Horoz tam bir ay gıdakladıktan sonra sahibi tekrar gelir ve bu kez şöyle der;
-Şimdi de tavuklar gibi yumurtlamazsan eğer yarın seni keserim!!!

Bunun üzerine horoz ağlamaya başlar ve der ki;
-Keşke ezan okurken ölseydim!!!

İşte günümüz müslümanlarının hali bu.
Yahudi ve hristiyanlar, dinlerine girmediğimiz sürece asla bizden razı olmayacaklar...
شكرًا للكاتبة الشجاعة احسان الفقيه

süper...
 
Üst Ana Sayfa Alt