مَثَلُ الَّذ۪ينَ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللّٰهِ اَوْلِيَٓاءَ كَمَثَلِ الْعَنْكَبُوتِۚ اِتَّخَذَتْ بَيْتًاۜ وَاِنَّ اَوْهَنَ الْبُيُوتِ لَبَيْتُ الْعَنْكَبُوتِۢ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ
Allah’ın dışında veliler edinenin misali, kendisi için yuva edinen örümceğin durumu gibidir. Hiç şüphesiz evlerin en zayıfı, örümceğin evidir. Keşke bilselerdi.
(29/Ankebût Suresi, 41)
Ekli dosyayı görüntüle 34673Allah’ın (cc) dışında bazı varlıkları dost edinip onların şefaatini, himmetini, yardım ve desteğini umanlar, dayanacakları en zayıf şeye sırtlarını dayamışlardır. Oysa asıl dost/veli Allah’tır (cc). Çünkü O, bakî; O’nun dışındaki her şey fanidir. O kuvvetli ve kâdir, O’nun dışındakiler acizdir. O, hiçbir şeye muhtaç olmayan, O’nun dışındakiler ise fakirdir. O, her şeyden yücedir. O’nun dışındaki her şey O’na boyun eğip teslim olmuştur. Bütün güzel isimlerin ve yüce sıfatların sahibini bırakıp, aciz ve zayıf varlıkları veli edinmek ve onlara dayanmak tevhid ve akıl nimetinden yoksun insanların yapacağı bir şeydir. Ayrıca bk. 6/En’âm, 14)
Bu dediğiniz Ayet:
"Allah’ın dışında veliler edinenin misali, kendisi için yuva edinen örümceğin durumu gibidir. Hiç şüphesiz evlerin en zayıfı, örümceğin evidir. Keşke bilselerdi."
tefsir açısından günümüzde çok farklı bakanlar var.
Yani neden onca örneğe rağmen örümcek ağına benzetmesi yapılmış olabilir diye düşünüp Ayetin günümüze bakan ilginç bir manası olduğunu öne sürüyorlar.
Şöyle bir sonuca varıyorlar. İslâm tarihi boyunca (belki insanlık tarihi boyunca) bugüne kadar çıkan en büyük fitne, dünyanın küreselcilerin elinde olan mecralara hapsedilmesi ve insanlığın kısa sürede bozulmasıdır.
Onlar bu mecralara, sosyal medya mecralarına, fıtratı hedef alan içeriklere ücretsizce erişebilmemizi ücretsiz hesap kurup dilediğimiz gibi kullanabilmemizi sağladılar, peki bunu babamızın hayrına mı yaptılar?
Yoksa tüm verilerimiz onların eline geçti ve dünyayı da aşama aşama planları doğrultusunda istedikleri fikirlere doğru çektiler mi?
İslâm tarihi boyunca Müslümanlar daha büyük, hızlı ve kapsamlı böyle bir fitneyle karşılaşmamıştır ki bu fitne insanların dinini, ahlakını, yaşantısını, aileleri hedef aldı ve kısa sürede dünyayı mahvetti.
Bu hadisede örümcek, insanlığa karşı bu tuzağı kuran fıtrat düşmanlarıdır.
Kurdukları ağ ise, tüm dünyayı cihazlar aracılığı ile birbirine bağlayan internet ve sosyal medya ağlarıdır, adeta tüm dünya bu şekilde örümcek ağı gibi birbirine bağlanmıştır ve insanlar da bu örümcek ağlarına yapışmıştır, bugün biz bu ağlardan kurtulamıyoruz. İstesek de bizi kendine çekiyor, istemesek de zaten kendimiz daha da yapışmış oluyoruz. Herkes bu ağdan uzaklaşınca kafasının rahatladığının, mutluluğa erdiğinin farkında ama kimse bu ağdan kurtulamıyor.
"..Şüphesiz evlerin en zayıfı, örümceğin evidir. Keşke bilselerdi."
Onların kurduğu bu tuzak aslında düşündüğümüz kadar zorlu değildir. Çünkü örümcek ağını alt etmek iki şeye bakar.
Birincisi ağı kuran örümceği öldürüp ortadan kaldırmak ve onun işleri yürüttüğü yeri mahvetmek suretiyle işi kökten çözmek, ikincisi de ağı bir daha düzelemeyeceği şekilde kökten kaldırmaktır.
Geçenlerde microsoft olaylarında Müslüman bir kadın bunlara isyan etmişti hatırlarsınız. İşte cesurca bir kalkışma lazım. Benim, yukarıda anlattığım şeyler, sadece cesaret, biraz da delilik istiyor.
Şeyh Usame rahimehullah, bu deliliği 11 eylül planı ile göstermiş ve işi kökten çözmenin önemini bize hatırlatmıştı. Ancak bu deliliğin devamı gelmedi ve o olay son oldu
Ayetin tefsirine dönersek, en doğru yorumunu Allah Subhanehu ve Teâlâ bilir.