Hazreti Kelimesi Çok Tehlikeli Söz

Р Çevrimdışı

Ринат

Üye
İslam-TR Üyesi
Arkadaşlar bizim bir sorunumuz da kulaktan dolma ya da ehil olmayan kaynaklardan delilsiz alınan bilgilerle inanmak ve yaşamaktır.

Hazret kelimesi Arapça bir kelimedir. Kur'an'da da geçmektedir. Dolayısı ile Rağıb el-İsfehani vb Kur'an Arapçası mütehassıslarının kitaplarına müracaat edilerek cevaplanmalıdır.

Buyrun bu kelimenin kökü olan ha dad ra maddesinde bu kelimeyi açıklarken hangi ayetlerden yararlanmış:


وَإِذَا حَضَرَ الْقِسْمَةَ أُولُو الْقُرْبَىٰ وَالْيَتَامَىٰ وَالْمَسَاكِينُ فَارْزُقُوهُمْ مِنْهُ وَقُولُوا لَهُمْ قَوْلًا مَعْرُوفًا


4-Nisa -8 (Mirastan payı olmayan) yakınlar, yetimler ve yoksullar miras taksiminde hazır bulunursa bundan, onları da rızıklandırın ve onlara güzel söz söyleyin.

وَأَعُوذُ بِكَ رَبِّ أَنْ يَحْضُرُونِ

23 -müminun-98Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım, Rabbim.

Şimdi Müslümanlar bu kelimeyi sayın anlamında kullanıyor olabilir. Ama bu, kelimenin aslına aykırı olduğu gibi dinde de sonradan ortaya çıkmıştır. Üstelik bunu ilk ortaya atanların da sayın anlamında değil "hazır bulunan, maneviyatı ile aramızda olan" anlamlarında kullandıklarına eminim. Ne de olsa ölülerden medet ummayı, onların her an bizi murakabe ettiklerine inanmayı tevhid sananlar oldukça fazla. Türkiye'deki bir kısım insanlar bunu "Hızır, hazır, nazır" diye ifade ederler

Şunu da bir internet sitesinde buldum eklyeyim dedim:
Mürşidi Kâmilin bedeni ölür, ruhu ölmez Mürşidi Kâmilin ruhu, kınındaki kılıca benzer Ölümünden sonra ise cismani alakalardan soyulduğu için kınından çıkmış kılıç gibi olur Ruhaniyetleri anıldığı yerde hazır olur.

Şimdi çeşitli din büyüklerine Hz diye hitap etmenin altındaki akidevi tehlike anlaşılmıştır umarım.
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Şimdi Müslümanlar bu kelimeyi sayın anlamında kullanıyor olabilir. Ama bu, kelimenin aslına aykırı olduğu gibi dinde de sonradan ortaya çıkmıştır. Üstelik bunu ilk ortaya atanların da sayın anlamında değil "hazır bulunan, maneviyatı ile aramızda olan" anlamlarında kullandıklarına eminim. Ne de olsa ölülerden medet ummayı, onların her an bizi murakabe ettiklerine inanmayı tevhid sananlar oldukça fazla. Türkiye'deki bir kısım insanlar bunu "Hızır, hazır, nazır" diye ifade ederler

Şunu da bir internet sitesinde buldum eklyeyim dedim:
Mürşidi Kâmilin bedeni ölür, ruhu ölmez Mürşidi Kâmilin ruhu, kınındaki kılıca benzer Ölümünden sonra ise cismani alakalardan soyulduğu için kınından çıkmış kılıç gibi olur Ruhaniyetleri anıldığı yerde hazır olur.

Şimdi çeşitli din büyüklerine Hz diye hitap etmenin altındaki akidevi tehlike anlaşılmıştır umarım.

Bunlar doğruysa peygamberler için de HZ. dememiz yanlış öyleyse...?
 
ibnikayyim Çevrimdışı

ibnikayyim

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
sofileri hiç kouşmayalım...konu hazreti ise...şunu söyleyebilirim...kelime o dönemki arap toplumunda farklı manalarda kullanılıyor olabilir...lakin günümüzde çok farklı manada kullanılıyor...değişime uğramış olabilir...ben kullanılmasında bir behis görmüyorum ama Allahualem....toplum indinde değere sahip olan için kullanılıyor...Allah c.c nun dahi ism ve sıfatını zikrederken bu kelime kullanılıyor...
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Haklısın ama "hazret" kelimesi arapça bir kelime ise, arapçada ne manaya geliyorsa, esas olan o olmalı. Yukarıda arkadaşın verdiği ayetlerde "hazret" kelimesi geçiyor ve mealine baktığımızda gerçekten de "hazır bulunmak" şeklinde tercüme edilmiş.

Bu arada hazret kelimesinin anlamı buysa "HZ.ALLAH" demenin bir sakıncasının olduğunu sanmıyorum, çünkü O (C.C) her zaman her yapılanı görür, bilir, duyar.
 
A Çevrimdışı

Ahl Sunnah

Misafir
Hazret kelimesi Türkçeye Arabcadan değil Farscadan geçmiştir. Bugün de Arablar değil Farslar kullanır bu kelimeyi

Ben şahsen hazret kelimesini kullanmıyorum, Sahabeler için Radıyallahu anh, Rasulullah için Sallallahu aleyhi ve sellem, diğer peygamberler için Aleyhisselam, vefat etmiş Müslümanlar için Rahimahullah demeyi tercih ediyorum. Bu şekilde onlara dua edilmiş olur, hem de bize ecir yazılır inşaAllah...

Bu kelimenin hazır bulunma manasından geldiğine dair şahsen benim bir bilgim yok, anladığım kadarıyla siz tahmini olarak yazmışsınız, bir de bu kelime Farsca, gerçi bir ihtimal Farscaya da Arabcadan geçmiş de olabilir

eğer muteber bir kaynakla da bu dediğinizi doğrularsanız veya doğrusunu bilen bir kardeş açıklamada bulunursa sevinirim, zaten kullanmıyordum ama eğer burada bahsedilen manada ise bu sözden sakındırırız.
 
ibnikayyim Çevrimdışı

ibnikayyim

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
hazret kelimesi anlamı / hakkında bilgiler :
(Huzur. dan) Ön. Kurb. Pişgâh Hürmet maksadı ile büyüklere verilen ünvan; "Hazreti Kur'an, Hazreti Peygamber, Hazreti Üstad, Paşa Hazretleri" gibi Kutsal sayılan kimselerin adlarının başına getirilen unvan Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılır Bir seslenme sözü Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

hazret
Anlam 1 : Kutsal sayılan kimselerin adlarının başına getirilen unvan.
Anlam 2 : Bir seslenme sözü.
Anlam 3 : Adısöylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılır.

kendinizi gereksiz şeylerle yormayın derim....
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Hazret kelimesi

İleti Metni:

Peygamberlerin isminin önüne eklenen hazret kelimesinin anlamı nedir? Bu kelimenin peygamberlerin ve diğer insanların isimlerinin önüne koyulması doğru mudur? Bu konuda kuran ışığında bilgi verirseniz sevinirim. Saygılar ve sevgilerle

“HAZRET” ne demektir?

Müslüman gençliğin, toplumda bilinçsizce kullanılan sözcükleri sorgulamaları bizleri gerçekten heyecanlandırıyor. Zira bu sayede, halis (ana sütü gibi tertemiz; Allah’tan başkasının ilkesi girmemiş) olması gereken İslam dinine bulaştırılmış tozlar birer birer siliniyor. Konumuz olan “Hazret” ifadesi de bu kapsam dâhilindedir.

Türkçe okuma ve söyleyişlerimizdeki, “HAZRET” ifadesi, Arapçada iki kökten kabul edilebilir.

Birincisi; bu sözcük, “ ح ز رH z r” harflerinden gelmiş olabilir. Buna göre anlamı, “malın; her nesnenin iyisi” demektir. Bu Araplarda nesneler için kullanılır, “hazreti falan, hazreti filan” gibi kullanılmaz. “Bana göre hazret; iyi olan şey, şudur”, “filana göre hazret; iyi olan şey budur” şeklinde kullanılır.

Demek oluyor ki, Türkçemizdeki, “Hazreti Allah”, “Hazreti Peygamber”, “Hazreti Kur’an”, “Papa hazretleri”, “Paşa Hazretleri”, “Mevlana hazretleri” vs. gibi saygı maksadı ile kullanılan “hazret” ifadesi bu kökten gelen değildir.

İkincisi; “ ح ض رH D (Dad), R” harflerinden gelmiş olabilir. Bu sözcüğün anlamı, “Hazır olmak, mevcut bulunmak, göz önünde olmak” demektir. Bu sözcüğün türevlerinden bazıları (Hazır, hazırlık, hazır olmak, hakkı huzur, huzurda bulunmak gibi) öz anlamıyla Türkçemizde de kullanılır. Söylenişine dikkat edilmese de Arapça metinlerde “Hazret” ifadesi “حضرت” şeklinde “ حH, ضDad ve رR” harfleriyle yazılır. Kök sözcüğün sonundaki “ تT” harfi, mübâleğa (abartı) için eklenmiştir.

İşte üzerinde durulması gereken bu kökten gelen “Hazret” ifadesidir. Bu ifade ilk önce Allah için kullanılmış olmalıdır ki, “Allah hazretleri, Hazreti Allah” denince, “Her zaman ve her yerde var olan Allah” denilmek istenmekteydi. Bu ifade “Allah, Hâzır ve Nâzır’dır” şeklinde de söylenip gelmektedir.

Müslümanlar arasına pagan kültürü yerleşince bu ifade, yarı tanrılaştırılmış kişiler için de kullanılır olmuştur. Tarikat ve tasavvuf kültüründe belirli kişiler, “seyr-i sülüku ikmal edip vasılı illallah” olurlar. Bu mertebeye ermiş kişiler zaman ve mekan kaydından sıyrılırlar. Bunlar bir anda sayısız mekanda bulunurlar ve görülürler. Örneğin tarlasında ziraat ederken Mekke’de hacda yaparlar, köy odasında otururken cephede savaşta da bulunurlar. Bunların değişik yörelerde binlerce örneği bulunabilir. (!)

İşte, “zaman ve mekan kaydından kurtulan her yerde bulunabilen, görülebilen bu kimselere de “HAZRET” denir. (!)

On iki yaşlarımda, beynim yıkanmaya çalışılırken bize empoze edilen bir örneği paylaşmam bu konunun daha iyi anlaşılmasına yarar sağlar sanıyorum:

Anadolu’dan dört Arkadaş, alışveriş yapmak için İstanbul’a gelirler. Sultanahmet camiine cemaatle namaz kılmak için girerler. O vakit her nedense görevli imam camiye gelmemiştir. Bu durumda İmam cemaat arasından seçilecektir. İslam fıkıh kurallarına göre imam, cemaatin içinden, “Namazın hükümlerini en iyi bilen, Kur'an-ı Kerimi en güzel okuyan, En fazla günahlardan sakınan. En yaşlı olan, Ahlâkı en güzel olan, Yüzü daha çok nurlu olan, Sesi en güzel olan, Elbisesi daha temiz olan” seçilir. Bütün bu hususlarda eşit olurlarsa aralarında kur'a çekilir. Bu şartlarda imam aranırken, ahlakı takvası en güzel olan aranırken, cemaatin içinden İkindi namazının müekked olmayan (önemsenmeyen) sünnetini de hiç ihmal etmemiş bir kişi aranır. Cemaatin içinden bir zat kalkar bu özelliğin kendisinde mevcut olduğunu söyler. Ve cemaat imamı bu zat olur. Bu zat, Osmanlı Sultanlarından ll. Abdülhamid’dir.

Anadolu’dan gelen tüccarlar, cami çıkışında bu muhterem insanın elini öpme arzusuna kapılırlar. Ama caminin dört kapısı vardır, muhteremin hangisinde çıkacağı bilinmemektedir. Kendi aralarında her birinin bir kapıya gitmesi kararlaştırılır. Böylece içlerinden birisi nasıl olsa bu muhteremin elini öpme şerefine erecektir. Bu plana göre dört kapı tutulur. Cami boşaldıktan sonra hepsi de sevinç içinde buluşurlar. Hepsi de mübareğin elini öpmüştür.

Yani Osmanlı sultanı ll. Abdülhamit, zaman ve mekân kaydından sıyrılmış ve kapının dördünden de çıkmıştır. İşte “HAZRET”lik budur; tabii yiyene!!!!!!!!!!

Hakkı Yılmaz

---

Bu yazı bana yeterli göründü kardeşlerim. Temizlik imandandır, bir batılın daha sonunu gördük elhamdülillah.
 
E Çevrimdışı

ENSARİ

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Hazret kelimesinin dilller içerisinde çeşitli manalarda kullanılmasıda mahsur yoktur..ve bu çeşitli manalar içerisi içinde halen kullanılmaya devam eder..örneklerde olduğu gibi..

1. Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan: Hazreti Ali. Hazreti Fatma. 2. mec. Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz: “Bilen bilir, kolay okunan yazar değildir, hazret.” -R. Erduran. 3. mec. Kullanıldığında bir kişinin küçümsendiğini anlatan bir söz. 4. ünl. Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü: Hazret! Şu kitabı uzatır mısın?
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Hazret kelimesinin dilller içerisinde çeşitli manalarda kullanılmasıda mahsur yoktur..ve bu çeşitli manalar içerisi içinde halen kullanılmaya devam eder..örneklerde olduğu gibi..

1. Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan: Hazreti Ali. Hazreti Fatma. 2. mec. Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz: "Bilen bilir, kolay okunan yazar değildir, hazret." -R. Erduran. 3. mec. Kullanıldığında bir kişinin küçümsendiğini anlatan bir söz. 4. ünl. Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü: Hazret! Şu kitabı uzatır mısın?

Yukarıda alıntıladığım yazıya bakılırsa bahsedilen yüceliğin kaynağı "her yerde hazır bulunmak"tan geliyor. İşin aslı bu iken, şahsım adına kullanmamayı tercih ederim.
 
Üst