Soru İbn Teymiyye Vahdeti Vücutçuları Neden Tekfir Etmedi?

hutbetussahra' Alıntı:

Selamun aleykum.
Aklıma takılan bir konu var. İbn Teymiyye neden vahdeti vüvutçuları tekfir etmedi ve hangi delile dayanarak tekfir etmedi? Onların şirki açık değil miydi? Bu sorunun cevabı aslında bir açıdan pek çok soruyu da cevaplayabilir. Yani ümmetin ihtilaflarda birbirini tekfir etme/etmeme meselesini de aydınlatacaktır. Çünkü bu konuları tam anlayamadım. Örneğin makdisi mursiyi haması vs tekfir ediyor ama atiyetullah el libi etmiyor. Makdisi bunları demokrasi sebebiyle tekfir ederken atiyetullah'ın etmemesi neye dayanaraktır? Yani mursinin erdoğanın vs geçerli bir mazeretleri var mıdır ki? Yada demokrasi vb gibi direkt olarak ibadet ve şirk konularına bağlanan durumlarda tevil vs geçerli midir delili nedir?

Genişletmek için tıkla ...

uksimu' Alıntı:

şeyh makdisinin mursiyi ve haması tekfir ettiğini nereden çıkardınız?
ibni teymiyye r.a. göre cehalet mazerettir ve onlarla ilgili cehaletlerini mazeret gördüğünden doılayı tekfir etmedi. vahdeti vücutcuların sözlerinin lazımları ile onları tekfir etmek caiz değildir. lazım ile tekfir ancak tekfircilerde olur. ibni teymiye r.a. hem onalrın tevil sahibi hemde cehalet sahibi olmalarından dolayı tekfir etmedi. makdisi onları demokrasi sebebiyle tekfir etmedi sözünüzde kapalıdır. demokrasi vs gibi meselelerde elbette tevil gibi ikrah gibi mazeretler geçerlidir. ayrıca şirk yahut küfür olan meselelerin hepsinde tevil ikrah nasıl gereçrli ise yani tekfirin önündeki engeller içerisinde mazeretler nasıl geçerli ise bunlardada hayli hayli geçerlidir....

Genişletmek için tıkla ...

hutbetussahra' Alıntı:

https://islam-tr.org/konu/seyh-makdisinin-mursi-yorumu.55496/


bu linkte öyle diyor

Genişletmek için tıkla ...

Ey kardeşlerim! Hatırlarsınız ki bizim şiarımız ve menhecimiz ‘’Evvela ve daima Tevhid’’ tir. Öyleyse Mursi, Erdoğan, Hamas ve benzerleri gibi demokrasiyi menhec olarak tercih edip de bu menhec ile sapan, tebaasını saptıran ve insanları fitneye düşürenler hakkındaki duruşumuzda sebat etmemize şaşırmayın. Bundan dolayı, -insanlar bize kızsa da- Allah’ı razı etmek adına şunu ilan etmekten çekinmiyoruz: Bizler, vela ve bera terazilerinin kusurlu olduğu kimselerin onları sevdiği gibi sevmiyoruz ve bizlere onları sevmek caiz de değildir. Çünkü bize göre sevgi ve buğz tevhidin en sağlam kulplarındandır.
Onları rahmetle anmıyoruz ve onlar öldüklerinde insanları, onlara rahmet duasına çağırmıyoruz. Çünkü onların bid’atı küfre düşüren bir bid’attır. Hatta onları bu bid’at sebebiyle tekfir etmeyenlerin bile insanları, onlara rahmet okumaktan ve (cenaze) namazlarını kılmaktan alıkoyması caizdir. İşte bu anlayış tevhidin maslahatını ve açıkça ilanını, duyguların ve insanların rızasını kazanma maslahatının önüne alan kimselerin anlayışıdır. Aynı zamanda bu anlayış, muasır birçok şeyhin de kapılmış olduğu ve yeni olan ‘Palavra, Sulandırma ve Yamama Menheci’ akımına baskın tutan tarafın anlayışıdır.

Genişletmek için tıkla ...