Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Iddet Bekleyen Kadın Için Haram Olan Şeyler

I Çevrimdışı

islami bilgiler

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
İddet Bekleyen Kadın İçin Haram Olanlar:


1- Ona evlenme teklifi yapmanın hükmü:
a- Ric’î talak dolayısıyla iddet bekleyen kadına açık ya da üstü kapalı ifadelerl e evlenme teklifind e bulunmak haramdır. Çünkü böyle bir kadın evli kadın hükmündedir. Herhangi bir kimsenin ona evlenme teklifind e bulunması caiz değildir. Çünkü hala kocasının nikahı altında gibidir.
b- Ric’î olmayan talak dolayısıyla iddet bekleyen kadına üstü kapalı ifadelerl e değil de açıktan evlenme teklifind e bulunmak haramdır.
Yüce Allah şöyle buyurmakt adır: “İddet bekleyen kadınlara üstü kapalı talip olmanızda veya içinizde (onlarla evlenme isteğini) saklamanızda size bir günah yoktur” (el-Bakara, 2/235)
Açıktan evlenme teklifi, onunla evlenme arzusunu açıkça ifade etmektir. Seninle evlenmek istiyorum demek gibi. Çünkü böyle bir teklif sebebiyle kadının evlenme isteği kendisini fiilen iddeti sona ermeden önce iddetinin sona erdiğini bildirmes ine sebep olabilir. Üstü kapalı ifade ise onunla evlenmek hususunda açık bir ifade değildir. Bundan hem bir mahzur ortaya çıkmaz; hem de ayet-i kerime bunu böyle ifade etmektedi r
Üstü kapalı ifadeye örnek: Ben senin gibi birisini beğenebilirim, türünden sözler söylemektir. Ric’î olmayan talak dolayısıyla iddet bekleyen kadının yine bu üstü kapalı ifadeye üstü kapalı şekilde cevap vermesi de mübahtır. Ancak açıkça yapılan teklife cevap vermesi helal olmaz. Ric’î talak dolayısıyla iddet bekleyen bir kadının ise kendisine evlenme teklifind e bulunan kimseye ne açık ne de üstü kapalı bir şekilde cevap vermesi mübah değildir.
2- Başka bir kocadan iddet bekleyen kadına akit yapmak haramdır
Çünkü yüce Allah: “İddet sona erinceye kadar nikâh akdini bağlamaya azmetmeyi n” (el-Bakara, 2/235) buyurmakt adır. İbn Kesir, Tefsir’inde şöyle demektedi r: “Yani sizler iddet sona erinceye kadar nikâh akdi yapmayınız. İddet süresi içerisinde yapılacak akdin sahih olmayacağını ilim adamları icma halinde ifade etmişlerdir.”
İki Hatırlatma
a- Kendisiyl e gerdeğe girilmede n önce kocası tarafından boşanan kadının iddet bekleme yükümlülüğü yoktur. Nitekim yüce Allah şöyle buyurmakt adır:
“Ey iman edenler, mü’min hanımları nikâhlayıp sonra kendileri ne dokunmada n onları boşarsanız, sizin için onlar aleyhine sayacağınız bir iddet olmaz.” (el-Ahzab, 33/49)
İbn Kesir, Tefsir’inde şunları söylemektedir: “Bu ilim adamları tarafından icma ile kabul edilmiş bir husustur. Kadın kendisi ile gerdeğe girilmede n önce boşanacak olursa onun iddet bekleme yükümlülüğü yoktur. Hemen istediği kimse ile evlenebil ir.”
b- Kendisi ile gerdeğe girilmede n önce boşanıp da mehri tayin edilmiş olan kadının, belirlenm iş mehrin yarısını alma hakkı vardır. Eğer mehri tayin edilmemiş ise giyim ve buna benzer (kocanın) kolayına gelen bir şey ile onu faydalandırması (müt’a vermesi) gerekir.
Kendisi ile gerdeğe girildikt en sonra boşanan kadın, mehir almayı hak eder. Yüce Allah şöyle buyurmakt adır: “Kendileri yle temas etmediğiniz veya kendileri ne mehir tayin etmemiş olduğunuz hanımları boşarsanız (bunda) üzerinize günah yoktur. Onları zengin olan kendi halince, fakir olanınız da kendi halince güzel bir şekilde faydalandırınız.” (el-Bakara, 2/236)
Nihayet yüce Allah şöyle buyurmakt adır: “Kendileri ne mehir tayin etmiş olduğunuz hanımları onlara dokunmada n önce boşarsanız tayin ettiğinizin yarısını onlara verin.” (el-Bakara, 2/237)
Yani ey erkekler topluluğu, sizler kadınları kendileri ne dokunmada n ve onlar için bir mehir tayin etmeden de boşayabilirsiniz. Eğer bundan dolayı onun kırgınlığı söz konusu ise, bu ona verilecek bir müt’a ile telafi edilir. Müt’a ise her erkeğin kolaylık ve zenginliğine göre ve bu husustaki örfe uygun bir şekilde uygun bir bağışta bulunmaktır. Daha sonra yüce Allah mehri tayin edilmiş olan kadını söz konusu ederek ona bu mehrin yarısının verilmesi ni emretmiştir. Hâfız İbn Kesir Tefsir’inde şöyle demektedi r: “Bu durumda mehrin yarısının verileceği hususu ilim adamları tarafından icma ile kabul edilmiştir. Bu konuda aralarında herhangi bir görüş ayrılığı yoktur.”
 
H Çevrimdışı

Habibullah

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
canim kardesim kaynaksiz iki demiri birbirine nasilsaglikli tutturamaz isen bunlarinda kaynaklarini gostermez isen bos olur .....
 
Üst Ana Sayfa Alt