Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Haber Iki Yüzlülerin Pakistan Talibanı’nı Ve Eylemlerini Eleştirmeye Hakkı Yoktur!

Sayfullah at-Turki Çevrimdışı

Sayfullah at-Turki

حَسْبُنَا ٱللَّهُ وَنِعْمَ ٱلْوَكِيل
İslam-TR Üyesi
Ben Taliban'ı değil bakış açısını eleştiriyorum..
Kaynaksız en ufak Işid videosu yayılsın kaynak sorana bile neler yapılıyor.
Burda binbir tevil yapılıp virgülün kaynağı soruluyor.
Hatalı olsun olmasın Müslümanların hepsine eşit hüsnü zanla emrolunduk elhamdülillah.

Akhi IŞİD ile Tahrik-i Talibani kiyaslaman hata, Tahrik-i Taliban diğer mücahid gruplara bakarak sert olmakla birlikte menfaatine göre ümmeti tekfir etmiyor, hiç bir müslümani tekfir ederek müslüman öldürmeye teşebbüs etmedi, hatalarını düzeltmek için nasihat eden alimleri, ihtilafin çözülmesi için seri mahkemede muhakeme olmaya çağıran alimleri cahillik ve belamlikla suçlamıyor. İhtilafin olabilecegi, strateji, güç ve vaka farklılığından kaynaklanan meşru degerlendirmeler ve ihtilaflarla, ümmeti tekfir eden, hatalarından dönmesi için alimler tarafından uyarilipta kendi bildigine göre hareket etmeye devam eden bir grup arasında fark var. Ayrıca şayet onlar yapmislarsa da , çocukları kasten öldürdüğüne inanmıyorum, bir hata meydana gelmiştir, planlandigindan farklı birşey ortaya çıkmış olabilir veya bu saldırıyı fırsat bilip çocukları kafirler öldürmüş ancak Taliban öldürmüş gibi göstermiş olabilir, her şeyi düşünmek lazım, hüsnü zan yapmak lazım. IŞİD'de bu hüsnü zan maalesef yapılamıyor çünkü hem adalet vasfina sahip alim ve mucahidlerin haberleri bu yönde hem de isidin kendi itiraflarıyla bazı haberler inkar edilemez.
 
I Çevrimdışı

islamicworld

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Şehid Abdullah Azzam rahimehullahın meşhur bir sözü var; "cihada gitmeyen, barut kokusu, bomba sesi altında olmayan alimden cihad fetvası sorulmaz" diye.

Burada kimse kimseyi tanımıyor, yazılardan birbirimizi tanıyoruz ki, anlaşıldığı kadarıyla Mucahidleri bu şekilde gaddarca ve zalimâne şekilde kınayıp eleştirenlerin büyük çoğunluğu; mûkim olub, yanında bir kardeşinin şehadetinin acısına şahid olmamış, sıcak ortamın tecrübesinden mahrum olmasına rağmen, iş ahkam kesmeye geldiği zaman oldukça cüretkar davrananlardır!

Burada ahkam kesenler; Hele bir gidin de kafanıza varil bombaları, 8 tonluk B 12 bombaları atılırken, elinizdeki kumpasla kaç mm hata yapmadan cihad edilir bir pratiğini bizlere gösterin!

Eyvallah,
Hepimiz için bu geçerlidir. Her grup mücahidini eleştiren, kendi grubu için bunu yazar. Herkesin kullanacağı bir yorumdur, benim dediğimin aleyhine bir şey göremiyorum..
 
hebbit kerrih Çevrimdışı

hebbit kerrih

İslam-tr Mudâvimi
Site Emektarı
Demin cubbeliyi dinledim sinir katsayim artti bu yaziyi heryerde paylasmak lazim. Adi herif bik bik konusmus.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Eyvallah,
Hepimiz için bu geçerlidir. Her grup mücahidini eleştiren, kendi grubu için bunu yazar. Herkesin kullanacağı bir yorumdur, benim dediğimin aleyhine bir şey göremiyorum..
Yazıma, Mucahidleri öldüren sapkın guruplar dahil değildir!
 
hebbit kerrih Çevrimdışı

hebbit kerrih

İslam-tr Mudâvimi
Site Emektarı
Sacmalamis yani. Hayir biz yapioruz bu adam yikiyor pis herif. O kadar millete cihad anlattik haklisin dediler anladilar bu adam sacma sapan konusunca milletin kafasi karisiyor ne bicim bi adamsin sen yahu madem allamesin git cihad meydanina orda fetva ver. Gerci oraya gitsen direk kelleni alirlar o da var en iyisi trilyonluk evinde rabitaya ve mahmut efendine azrail kovdurtmaya devam.
 
Y Çevrimdışı

yoldaki_muhendis

NEVER GIVE UP!!
İslam-TR Üyesi
Sacmalamis yani. Hayir biz yapioruz bu adam yikiyor pis herif. O kadar millete cihad anlattik haklisin dediler anladilar bu adam sacma sapan konusunca milletin kafasi karisiyor ne bicik bi adamsin sen yahu madem allamesin git cihad meydanina orda fetva ver. Gerci oraya gitsen direk kelleni alirlar o da var en iyisi trilyonluk evinde rabitaya ve mahmut efendine azrail kovdurtmaya devam.

akhi onlari dinleyip kendini üzme:( biz yigilmadan onlarin inadina anlatmaya devam edecegiz inchaAllah
unutma Rabbimiz bizimle
dünya bize karsi olsa ne yazar, savasimiz zor olacak ama kazanan biz olacagiz bi-iznillah:kedicik:
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Yahudi silüetli seni!

Önce sorularıma cevab ver!

Savaşta öldürülebilecek en alt yaş sınırı kaçtır?
Erginliğin (raşid) göstergesi olan cinsel bölge kılları kaç yaşında çıkmaya başlar?

Yeri geldi mi, sıcak ülkelerde kızlar erken yaşta ergenleşip bluğa giriyorlar, bu sebeble Rasulullah (s.a.v.), Aişe (r.anha) ile 9 yaşında nikahlanarak zifaf yapmıştı diye anlat; yine benzer sıcaklıktaki ülkede erkekleri bluğa erdirme!


---------------

Kurayzaoğulları Gazası:

Allah Rasûlu (s.a.v.) sancağı Ali b. Ebî Tâlib'e verdi. Medine'de yerine vekil olarak îbn Ummi Mektum'u bıraktı. Kurayzaoğullannın kalelerinin karşısına gelip karargâhını kurdu. Onları yirmi beş gece kuşatma altında tuttu.

Kuşatma kendilerine iyice güçlük çıkarmaya başlayınca reisleri Kâ'b b. Esed, yahudilere şu üç teklifte bulundu:
"Ya müslüman olur Muhammed'in dinine gireriz,
ya çocukları ve kadınları öldürür, kılıçları çeker savaşmak için onun karşısına çıkar, muzaffer oluncaya yahut hiçbir fert sağ kalmamak üzere öldürülünceye kadar vuruşuruz;
ya da cumartesi günü Allah Rasûlü ve ashabına hücum eder onlan sıkıştırırız; çünkü onlar bugünde kendileriyle savaşmayacağımızdan emindirler."
Yahudiler, reislerinin bu tekliflerinden herhangi birini kabul etmeye yanaşmadılar. Peygamber'e (s.a.v.): "Bize kendisiyle istişare etmemiz için Ebu Lubâbe b. Abdulmunzir'i gönder!" diye haber yolladılar.
Yahudiler Ebu Lubâbe'nin geldiğini görünce karşılamak için ayağa kalktılar, ağlıyorlardı.
"Ey Ebu Lubâbe! Ne diyorsun, Muhammed'in hükmüne razı olalım mı?' dediler.
O da: "Evet" cevabını verdi ve bunun boğazlanmak anlamına geldiğini söylemek için eliyle boğazını işaret etti.
Sonra derhal Allah'a ve Rasûlu'ne (s.a.v.) hiyanet ettiğinin farkına vardı. Başını öne eğerek oradan çekip gitti. Allah Rasûlü'nün (s.a.v.) yanına dönmedi. Doğruca mescide, Medine mescidine gitti. Kendisini mescidin direğine bağlattı ve Allah Rasûlü (s.a.v.) kendi eliyle çözmedikçe ipini çözdürmeyeceğine, Kurayzaoğulları arazisine ebediyen girmeyeceğine yemin etti.
Bu durum Allah Rasûlu'ne (s.a.v.) ulaşınca: "Allah tevbesini kabul edinceye kadar onu bırakın." buyurdu.
Sonra Allah tevbesini kabul etti de Allah Rasûlü (s.a.v.) kendi eliyle onun ipini çözdü.

Sonra yahudiler Allah Rasulu'nün hükmüne boyun eğdiler.
Evs kabilesi mensubları Peygamber'e (s.a.v.) başvurdular ve: "Ey Allah'ın Rasûlu! Kaynukaoğulları hakkında bildiğin uygulamada bulundun. Onlar, kardeşlerimiz Hazreclilerin muttefiki idiler. Bunlar ise bizim muttefiklerimizdir. Bunlara iyilikte bulun." dediler.
Peygamber (s.a.v.): "Onlar hakkında sizden birinin hüküm vermesine razı olmaz mısınız?" buyurdu.
Onlar da: "Evet, razıyız." dediler.
Peygamberimiz: "Hüküm verme Sa'd. Muaz'a havale edildi." deyince
Evsliler: "Razı olduk." dediler.
Peygamber (s.a.v.) gelmesi için Sa'd b. Muaz'a haber saldı. Sa'd, aldığı bir yaradan dolayı sefere katılamamış, Medine'de kalmıştı. Onu bir eşeğe bindirdiler. Allah Rasulu'nün (s.a.v.) yanına geldi.
Yolda etrafını çeviren Evsliler kendisine: "Ey Sa'd! Muttefiklerine iyilik, güzellik düşün. Onlara iyilikte bulun. Allah Rasûlu (s.a.v.), onlara iyilikte bulunasın diye seni hakem tayin etti." diyorlar; o ise susuyor, onlara herhangi bir karşılık vermiyordu.
Evs'liler baskılarını artırdıkları vakit: "Vallahi, Sa'd'ın Allah yolunda hiçbir kınayıcının kınamasına aldırmayacağı an gelmiştir." dedi.
Onun bu sözünü işittiklerinde bazıları Medine'ye dönüp halka Kurayza yahudilerinin ölüm haberini ilettiler.

Sa'd, Peygamber'in (s.a.v.) yanına yaklaşınca Peygamber (s.a.v.) sahabeye: "Kalkın, efendinizi karşılayın!" buyurdu.
Sa'd'ı yere indirdiler. "Ey Sa'd! Bu kavim senin hükmüne razı oldu." dediler.
Sa'd: "Hükmüm onlara geçerli mi?" diye sordu.
"Evet" dediler.
"Peki müslümanlara geçerli mi?" diye sordu.
Yine "Evet" cevabını verdiler.
Saygı ve hürmet olsun diye Allah Rasûlu (s.a.v.) tarafını işaret ederek ve yüzünü o tarafa çevirerek: "Peki şurada bulunan zata da geçerli mi?" diye sordu.
Peygamber (s.a.v.): "Evet, bana da." cevabını verdi.
Bunun üzerine Sa'd: "Erkeklerin öldürülmesine, kadınların ve çocukların esir alınmasına ve malların paylaştırılmasına hükmediyorum!" diyerek hükmünü ilan etti.
Allah Rasûlu (s.a.v.) bu hüküm üzerine: "Sen onlar hakkında Allah'ın yedi kat gök üstündeki hükmüne uygun hüküm verdin!" buyurdu."
(İbn Hişâm es-Sîre, 2/240.
Bu hadis sahîh-murseldir. Buharî ve Muslim'in metinleri ise: "Onlar hakkında Allah Teâlâ'nın hükmüyle hükmettin" şeklindedir.)
O gece kaleden inmeden önce bir grup yahudi müslüman oldu. Amr b. Sa'd kaçıp gitti. Nereye gittiği öğrenilemedi. Andlaşmayı bozanlar arasına katılmamakta diretmişti. Haklarında bu şekilde hüküm verilince Allah Rasûlu (s.a.v.) kendilerine ustura dokunan (ergenlik çağına giren) bütün yahudilerin öldürülmesini emretti. Tüyü bitmeyenler ise kadınlar ve çocuklar arasına katıldı."
(Ebu Davud, 4404; Tirmizî, 1584; Nesâî, 6/155; Ibn Mâce, 2541. Senedi hasendir)

Semure ibnu Cundeb (radıyallahu anh) anlatıyor: ''Rasulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
''Muşriklerin yaşlılarını öldürün, fakat tıfıllarına yani henüz tüyü çıkmayanlara dokunmayın.''
(Ebu Davud, Cihâd 121, (2670); Tirmizi, Siyer 28, (1583)

Atıyye el Kurazî (r.anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir:
“Kurayza savaşı günü Rasûlullah (s.a.v.)’e gösterildik sakal ve bıyığı olanı öldürüyor, sakal ve bıyığı çıkmayanı serbest bırakıyordu. Ben sakal ve bıyığı çıkmamış olanlardandım da beni serbest bırakmıştı.”
(Ebû Dâvûd, Hudud: 18; İbn Mâce, Hudud: 4)
ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup, sakal, bıyık, etek, koltuk tüylenmesini ergenlik çağı olarak kabul etmişlerdir. Yaşı ve ihtilam olup olmadığı bilinmeyen çocukların ergenlik çağı tüylenmelerinden bilinir demektedirler. Ahmed ve İshâk bunlardandır.


Medine çarşısında onlar için hendekler kazdırdı. Yahudilerin boyunları vuruldu. 600-700 kişi kadardılar. Bir tek kadın dışında hiç kadın öldürülmedi. O kadın ise Suveyd b. Sâmit'in başına değirmen taşını atmış ve onu öldürmüştü. Adamlar hendeklere grup grup getiriliyorlardı.
(İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/168-173)



Kasıtlı Olarak Masum Kafirleri (sivil, Kadın, Çocuk) Öldürmenin Hukmu?
https://www.islam-tr.org/konu/kasit...eri-sivil-kadin-cocuk-oldurmenin-hukmu.23822/
 
hebbit kerrih Çevrimdışı

hebbit kerrih

İslam-tr Mudâvimi
Site Emektarı
bu adam yüzünden tüm emekler boşa gidiyor millet bu adamı dinliyor hep delirmemek elde değil.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Y Çevrimdışı

yoldaki_muhendis

NEVER GIVE UP!!
İslam-TR Üyesi
Ben artık iyicene kanaat getirdim. Bu Cübbeli Ahmed yahûdi ve hristiyanlardan daha kâfir.

züppeli bayraklı ahmet iti inşeAllah seni de tararlar-patlatırlar pislik herif hemen mürtedleri korumaya soyunuyor belki de asrın belamıdır bu herif

akhiler bu serefsize bir lakap taksaniz, ben çok utaniyor ve üzülüyorum ismimden dolayi:uzgnm::uzgnm::uzgnm:
ona dediginizi biliyorum ama kendim için, ahmed ismi için üzülüyom:(:(
 
Ebu Mervan Çevrimdışı

Ebu Mervan

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
nekadar cok isterdim bu adamin boynunun vurulmasini. Allah nasip etsin. bu son zamanlarda cok ötmeye basladi. Allah dilini koparsin.
 
zindabad Çevrimdışı

zindabad

زينداباد
İslam-TR Üyesi
Yahudi silüetli seni!

Önce sorularıma cevab ver!

Savaşta öldürülebilecek en alt yaş sınırı kaçtır?
Erginliğin (raşid) göstergesi olan cinsel bölge kılları kaç yaşında çıkmaya başlar?

Yeri geldi mi, sıcak ülkelerde kızlar erken yaşta ergenleşip bluğa giriyorlar, bu sebeble Rasulullah (s.a.v.), Aişe (r.anha) ile 9 yaşında nikahlanarak zifaf yapmıştı diye anlat; yine benzer sıcaklıktaki ülkede erkekleri bluğa erdirme!


---------------

Kurayzaoğulları Gazası:

Allah Rasûlu (s.a.v.) sancağı Ali b. Ebî Tâlib'e verdi. Medine'de yerine vekil olarak îbn Ummi Mektum'u bıraktı. Kurayzaoğullannın kalelerinin karşısına gelip karargâhını kurdu. Onları yirmi beş gece kuşatma altında tuttu.

Kuşatma kendilerine iyice güçlük çıkarmaya başlayınca reisleri Kâ'b b. Esed, yahudilere şu üç teklifte bulundu:
"Ya müslüman olur Muhammed'in dinine gireriz,
ya çocukları ve kadınları öldürür, kılıçları çeker savaşmak için onun karşısına çıkar, muzaffer oluncaya yahut hiçbir fert sağ kalmamak üzere öldürülünceye kadar vuruşuruz;
ya da cumartesi günü Allah Rasûlü ve ashabına hücum eder onlan sıkıştırırız; çünkü onlar bugünde kendileriyle savaşmayacağımızdan emindirler."
Yahudiler, reislerinin bu tekliflerinden herhangi birini kabul etmeye yanaşmadılar. Peygamber'e (s.a.v.): "Bize kendisiyle istişare etmemiz için Ebu Lubâbe b. Abdulmunzir'i gönder!" diye haber yolladılar.
Yahudiler Ebu Lubâbe'nin geldiğini görünce karşılamak için ayağa kalktılar, ağlıyorlardı.
"Ey Ebu Lubâbe! Ne diyorsun, Muhammed'in hükmüne razı olalım mı?' dediler.
O da: "Evet" cevabını verdi ve bunun boğazlanmak anlamına geldiğini söylemek için eliyle boğazını işaret etti.
Sonra derhal Allah'a ve Rasûlu'ne (s.a.v.) hiyanet ettiğinin farkına vardı. Başını öne eğerek oradan çekip gitti. Allah Rasûlü'nün (s.a.v.) yanına dönmedi. Doğruca mescide, Medine mescidine gitti. Kendisini mescidin direğine bağlattı ve Allah Rasûlü (s.a.v.) kendi eliyle çözmedikçe ipini çözdürmeyeceğine, Kurayzaoğulları arazisine ebediyen girmeyeceğine yemin etti.
Bu durum Allah Rasûlu'ne (s.a.v.) ulaşınca: "Allah tevbesini kabul edinceye kadar onu bırakın." buyurdu.
Sonra Allah tevbesini kabul etti de Allah Rasûlü (s.a.v.) kendi eliyle onun ipini çözdü.

Sonra yahudiler Allah Rasulu'nün hükmüne boyun eğdiler.
Evs kabilesi mensubları Peygamber'e (s.a.v.) başvurdular ve: "Ey Allah'ın Rasûlu! Kaynukaoğulları hakkında bildiğin uygulamada bulundun. Onlar, kardeşlerimiz Hazreclilerin muttefiki idiler. Bunlar ise bizim muttefiklerimizdir. Bunlara iyilikte bulun." dediler.
Peygamber (s.a.v.): "Onlar hakkında sizden birinin hüküm vermesine razı olmaz mısınız?" buyurdu.
Onlar da: "Evet, razıyız." dediler.
Peygamberimiz: "Hüküm verme Sa'd. Muaz'a havale edildi." deyince
Evsliler: "Razı olduk." dediler.
Peygamber (s.a.v.) gelmesi için Sa'd b. Muaz'a haber saldı. Sa'd, aldığı bir yaradan dolayı sefere katılamamış, Medine'de kalmıştı. Onu bir eşeğe bindirdiler. Allah Rasulu'nün (s.a.v.) yanına geldi.
Yolda etrafını çeviren Evsliler kendisine: "Ey Sa'd! Muttefiklerine iyilik, güzellik düşün. Onlara iyilikte bulun. Allah Rasûlu (s.a.v.), onlara iyilikte bulunasın diye seni hakem tayin etti." diyorlar; o ise susuyor, onlara herhangi bir karşılık vermiyordu.
Evs'liler baskılarını artırdıkları vakit: "Vallahi, Sa'd'ın Allah yolunda hiçbir kınayıcının kınamasına aldırmayacağı an gelmiştir." dedi.
Onun bu sözünü işittiklerinde bazıları Medine'ye dönüp halka Kurayza yahudilerinin ölüm haberini ilettiler.

Sa'd, Peygamber'in (s.a.v.) yanına yaklaşınca Peygamber (s.a.v.) sahabeye: "Kalkın, efendinizi karşılayın!" buyurdu.
Sa'd'ı yere indirdiler. "Ey Sa'd! Bu kavim senin hükmüne razı oldu." dediler.
Sa'd: "Hükmüm onlara geçerli mi?" diye sordu.
"Evet" dediler.
"Peki müslümanlara geçerli mi?" diye sordu.
Yine "Evet" cevabını verdiler.
Saygı ve hürmet olsun diye Allah Rasûlu (s.a.v.) tarafını işaret ederek ve yüzünü o tarafa çevirerek: "Peki şurada bulunan zata da geçerli mi?" diye sordu.
Peygamber (s.a.v.): "Evet, bana da." cevabını verdi.
Bunun üzerine Sa'd: "Erkeklerin öldürülmesine, kadınların ve çocukların esir alınmasına ve malların paylaştırılmasına hükmediyorum!" diyerek hükmünü ilan etti.
Allah Rasûlu (s.a.v.) bu hüküm üzerine: "Sen onlar hakkında Allah'ın yedi kat gök üstündeki hükmüne uygun hüküm verdin!" buyurdu."
(İbn Hişâm es-Sîre, 2/240.
Bu hadis sahîh-murseldir. Buharî ve Muslim'in metinleri ise: "Onlar hakkında Allah Teâlâ'nın hükmüyle hükmettin" şeklindedir.)
O gece kaleden inmeden önce bir grup yahudi müslüman oldu. Amr b. Sa'd kaçıp gitti. Nereye gittiği öğrenilemedi. Andlaşmayı bozanlar arasına katılmamakta diretmişti. Haklarında bu şekilde hüküm verilince Allah Rasûlu (s.a.v.) kendilerine ustura dokunan (ergenlik çağına giren) bütün yahudilerin öldürülmesini emretti. Tüyü bitmeyenler ise kadınlar ve çocuklar arasına katıldı."
(Ebu Davud, 4404; Tirmizî, 1584; Nesâî, 6/155; Ibn Mâce, 2541. Senedi hasendir)

Semure ibnu Cundeb (radıyallahu anh) anlatıyor: ''Rasulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
''Muşriklerin yaşlılarını öldürün, fakat tıfıllarına yani henüz tüyü çıkmayanlara dokunmayın.''
(Ebu Davud, Cihâd 121, (2670); Tirmizi, Siyer 28, (1583)

Atıyye el Kurazî (r.anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir:
“Kurayza savaşı günü Rasûlullah (s.a.v.)’e gösterildik sakal ve bıyığı olanı öldürüyor, sakal ve bıyığı çıkmayanı serbest bırakıyordu. Ben sakal ve bıyığı çıkmamış olanlardandım da beni serbest bırakmıştı.”
(Ebû Dâvûd, Hudud: 18; İbn Mâce, Hudud: 4)
ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup, sakal, bıyık, etek, koltuk tüylenmesini ergenlik çağı olarak kabul etmişlerdir. Yaşı ve ihtilam olup olmadığı bilinmeyen çocukların ergenlik çağı tüylenmelerinden bilinir demektedirler. Ahmed ve İshâk bunlardandır.

Medine çarşısında onlar için hendekler kazdırdı. Yahudilerin boyunları vuruldu. 600-700 kişi kadardılar. Bir tek kadın dışında hiç kadın öldürülmedi. O kadın ise Suveyd b. Sâmit'in başına değirmen taşını atmış ve onu öldürmüştü. Adamlar hendeklere grup grup getiriliyorlardı.
(İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/168-173)



Kasıtlı Olarak Masum Kafirleri (sivil, Kadın, Çocuk) Öldürmenin Hukmu?
https://www.islam-tr.org/konu/kasit...eri-sivil-kadin-cocuk-oldurmenin-hukmu.23822/
BENİ KUREYZA

 
E Çevrimdışı

ENSARİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
benim anlamadığım Afganistan Talibanının bile eleştirdiği(doğrumudur bilmiyorum) dahası bu eylem nasıl meşrumudur..kısaca..evet veya hayır şeklinde..
 
hebbit kerrih Çevrimdışı

hebbit kerrih

İslam-tr Mudâvimi
Site Emektarı
benim anlamadığım Afganistan Talibanının bile eleştirdiği(doğrumudur bilmiyorum) dahası bu eylem nasıl meşrumudur..kısaca..evet veya hayır şeklinde..
şeriate uygun maslahat açısından bizim değil mucahitlerin tartismasina açık. Biz haddimizi bilelim. Şeriat delillerini abdulmuizz abi acikladi.
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt