Y
Çevrimdışı
Aday memurluktan kadroya geçerken yemin metni imzaltıldı (öğretmenim / psikolojik danışman)
O dönemde bu tarz bir metnin imzalanarak kabul edilmesinin küfür olacağını buradan ( satır satır konudum ezberimde )ve başka kaynaklardan okumuştum. Bazı kaynaklar da ise haram bir iş olduğu yazıyordu. Küfür olduğu görüşü bence daha ağır basıyordu. İmzalamam asla dedim.
İşin sonucunda bu metni türlü vesveseler(o zaman evli değildim ve baba evine dönemem gibi gelmişti. zaten tesettüre girmek için atanıp kaçmıştım evden. geçin sıkıntısı vs bir çok klasik seytan vesvesi işte.) ile imzalamış bulundum. Kalben bu kadar yıkım yaşadığım başka bir dönem yaşamadım. üzerinden 8 sene geçti. geldik bu seneye. ben hala aynı işteyim. bir şekilde istifa edemedim (kimi zaman borçlar çoğu zaman nefs). İstifa etmeden tövbemin kabul olmayacağı söylendi. Cehalet mazeretim olmadığı gerekçesi ile.
Sormak istediğim şu ki kendimi neredeyse tekfir etmiş bulunuyorum. hala tesettürlüyüm (seviyorum esasen) sadece o da peçeyi falan çıkardım. normal geleneksel hal üzereyim evli olmasam onu da çıkarırım sanırım.
Oruç tutuyorum ama sevap beklentim yok. belki iman varsa borç kalmaz diyorum bir de etraf ne der diye düşünürüm.
Namaz kıldığım dönemler oluyor ama asla ibadet şevki yok. belki iman vardır diyerek borç olmasın düşüncesi. uzun zamandır da kılmıyorum. Çünkü 'müslüman olmadığımı'düşünüyorum.
Sadaka veririm ama asla kabulunü beklemem. işte belki oğlum için onun hatrı için ona bir yararı olur düşüncesi.
Dua etmem genelde. İşte dünyalık için ederim. Ahiret için asla. neden edeyim Çünkü Allah benden nefret ediyor. ( ölmek için dua ediyorum ama. yaşamaktan nefret ediyorum.Her şey çok zor)
Bir oğlum var sadece çaresiz noktalarda onun için dua ederim. o da Allah onun hatrı için ona yardım eder diyerek. Dine dair bir şey öğretmedim henüz. çünkü ben neyim ki kime ne öğreticem. sorarsa bildiğimi anlatıyorum.
Savunmasız ve güçsüzüm. Çünkü Allah en son benimle olur diye düşünüyorum.
Sonuç olarak elimde avucumda imana dair bir şey kalmadı bu süreçte. Yaşamak için yaşayıp, belki bir umut tövbem kabuldür diye dönemsel iman coşkunluğu ile (en fala 1 ay) ibadete döndüğüm yeme içmede helal harama dikkat ettiğim bir hayatta neyim kimin diye düşüne düşüne yaşıyorum. bundan yıllar önce şu hale geleceksin deseler kederden kanser olurdum. kanser bile olmadım şu süreçte sıkıntıya rağmen.
istifa edecek gücüm yok. ha şimdi ha yarın istifa edicem diye diye geçti yıllar. nefsim bu konuda çok azgın. kendimden nefret ederek bu zulmü kendime senelerdir yapıyorum. istifa edince ibadet ederim deyip senelerdir edemiyorum. haliyle senelerdir kalbim kapkara. istifa etmek konusunda nefsim seytan zorluyor ağlıyorum. imansız ibadetsiz yaşıyor olmak fikri ayrı zorluyor ağlıyorum.
İstifa etmeden tövben geçersiz boşuna çabalama istifa et ve öyle ibadete başlar düşüncesi ile istifa edersem yaşayabileceğim sorunların kurguları arasında kalbim hapis olmuş durumda. ne istifa edebiliyorum ne ibadet !!!
sormak istediğim ben neyim?
Bu lanet olası işten istifa etmediğim sürece ben neyim?
O dönemde bu tarz bir metnin imzalanarak kabul edilmesinin küfür olacağını buradan ( satır satır konudum ezberimde )ve başka kaynaklardan okumuştum. Bazı kaynaklar da ise haram bir iş olduğu yazıyordu. Küfür olduğu görüşü bence daha ağır basıyordu. İmzalamam asla dedim.
İşin sonucunda bu metni türlü vesveseler(o zaman evli değildim ve baba evine dönemem gibi gelmişti. zaten tesettüre girmek için atanıp kaçmıştım evden. geçin sıkıntısı vs bir çok klasik seytan vesvesi işte.) ile imzalamış bulundum. Kalben bu kadar yıkım yaşadığım başka bir dönem yaşamadım. üzerinden 8 sene geçti. geldik bu seneye. ben hala aynı işteyim. bir şekilde istifa edemedim (kimi zaman borçlar çoğu zaman nefs). İstifa etmeden tövbemin kabul olmayacağı söylendi. Cehalet mazeretim olmadığı gerekçesi ile.
Sormak istediğim şu ki kendimi neredeyse tekfir etmiş bulunuyorum. hala tesettürlüyüm (seviyorum esasen) sadece o da peçeyi falan çıkardım. normal geleneksel hal üzereyim evli olmasam onu da çıkarırım sanırım.
Oruç tutuyorum ama sevap beklentim yok. belki iman varsa borç kalmaz diyorum bir de etraf ne der diye düşünürüm.
Namaz kıldığım dönemler oluyor ama asla ibadet şevki yok. belki iman vardır diyerek borç olmasın düşüncesi. uzun zamandır da kılmıyorum. Çünkü 'müslüman olmadığımı'düşünüyorum.
Sadaka veririm ama asla kabulunü beklemem. işte belki oğlum için onun hatrı için ona bir yararı olur düşüncesi.
Dua etmem genelde. İşte dünyalık için ederim. Ahiret için asla. neden edeyim Çünkü Allah benden nefret ediyor. ( ölmek için dua ediyorum ama. yaşamaktan nefret ediyorum.Her şey çok zor)
Bir oğlum var sadece çaresiz noktalarda onun için dua ederim. o da Allah onun hatrı için ona yardım eder diyerek. Dine dair bir şey öğretmedim henüz. çünkü ben neyim ki kime ne öğreticem. sorarsa bildiğimi anlatıyorum.
Savunmasız ve güçsüzüm. Çünkü Allah en son benimle olur diye düşünüyorum.
Sonuç olarak elimde avucumda imana dair bir şey kalmadı bu süreçte. Yaşamak için yaşayıp, belki bir umut tövbem kabuldür diye dönemsel iman coşkunluğu ile (en fala 1 ay) ibadete döndüğüm yeme içmede helal harama dikkat ettiğim bir hayatta neyim kimin diye düşüne düşüne yaşıyorum. bundan yıllar önce şu hale geleceksin deseler kederden kanser olurdum. kanser bile olmadım şu süreçte sıkıntıya rağmen.
istifa edecek gücüm yok. ha şimdi ha yarın istifa edicem diye diye geçti yıllar. nefsim bu konuda çok azgın. kendimden nefret ederek bu zulmü kendime senelerdir yapıyorum. istifa edince ibadet ederim deyip senelerdir edemiyorum. haliyle senelerdir kalbim kapkara. istifa etmek konusunda nefsim seytan zorluyor ağlıyorum. imansız ibadetsiz yaşıyor olmak fikri ayrı zorluyor ağlıyorum.
İstifa etmeden tövben geçersiz boşuna çabalama istifa et ve öyle ibadete başlar düşüncesi ile istifa edersem yaşayabileceğim sorunların kurguları arasında kalbim hapis olmuş durumda. ne istifa edebiliyorum ne ibadet !!!
sormak istediğim ben neyim?
Bu lanet olası işten istifa etmediğim sürece ben neyim?