Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Islam'a Göre Tesettur Ve Tesetturun Şartları Nelerdir ?

E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
kaldiki hic bir hadisi serif ayeti kerimeyi iptal edemez..

kardeş konuyu okumadın sanırım avet ayette el ayak ve yüzü kapatmak farz değil lakin kapatmamakda farz değil anlatabiliyormuyum yani ALLAH u teala illa kapatın demiyor fatak hadislerdende anlamamız gerekirki kapatmak takva bakımından daha uygun. takvalı ve ALLAH a yakın olmayı kim istemez??


{ … Aişe r.anha dan.Buyurdular ki : " Biz Rasulullah'la birlikte ihramlı olduğumuz zaman süvariler yanımızdan gelip geçiyorlardı. Tam hizamıza geldikleri vakit her birimiz abalarımızı başımıza ve yüzümüze örterek yan tarafa sarkıtıyorduk. Bizi geçtikleri vakit tekrar açıyorduk." }


Ahmed : 6/30 - Ebu Davud ve Beyhaki Hac mevzuunda zikretmişlerdir.
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
Kuran da namaz kılın diyor ALLAH azze ve celle fakat nasıl kılınacağını hadisten öğrenmek gerekir, oruç tutun diyor fakat nasıl tutacağını öğrenmeniz için size RASULÜMÜ ve sünnetlerini gönderdim diyor tesettür konusuda bunun gibi......
 
Nusaybah Çevrimdışı

Nusaybah

Üye
İslam-TR Üyesi
Bismillaah,
Teymullah, Pece takinmak farz degildir diyorsun, Talip kardesimiz bir kac delil gösterdi, mesela Shaikhul Islam ibn Taymiyyah rahimahullah diyorki, bir bayanin Yüzüde avrettir. Buna ne diyorsun?

Farz veya Mustahab, ihtilaf vardir bu konuda ama Farzdir diyen alimlerin delilleri var, ama Mustahab diyen alimlerden ben bir delil görmedim o yüzden yazmistim, burda Pecenin Mustahab oldugunu, farz olmadigini diyen kardesler var ise, onlara sormak isterim, hangi delil böyle diyor.
Ben farz olduguna inaniyorum cünki o kardeslerin yolladiklari yazilari okursak, farz oldugunu anlatirlar wa Allaahu ta3ala 3alam
 
T Çevrimdışı

tewhid-el-hak

Üye
İslam-TR Üyesi
Yüzü Örtmenin Delilleri
Ahzab 59. Ayeti:
Allah Teala şöyle buyurmuştur: “Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle (Herhangi bir ihtiyaç için dışarı çıkarken) dış örtülerini üzerlerine alıp örtünsünler Bu onların başkaları tarafından tanınıp rahatsız edilmemeleri için daha uygundur. Allah, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.” (Ahzab 59) Bu ayet, cilbab (dış örtü) giyme ve idna (üzerinden sarkıtma) emrini içermektedir. Bu da yüzü örtmeyi kapsar. Zira ayetin devamında “Tanınmamaları için” buyrulmuştur. Bu ayet, cariyelere bir emir değil, sadece hürleredir. Zira “Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle” buyruluyor. “ma meleket yemiynik: elinin altındaki (cariye)ler” demiyor. Cariyeler müminlerin hanımlarından da değildir. Önemli ikaz: Hicab emri ile cilbab emri birbiriyle alakalı iki emirdir; Hicab ayeti: Ahzab 53. Ayetidir: 53 “Onlardan (kadınlardan) bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz olanıdır…” (Ahzab 53) Alimler bu ayette kastedilenin tamamen örtünmek olduğu hususunda ihtilaf etmemişlerdir. Dolayısıyla yüz de görülmez. Tam anlamıyla örtünerek müminlerin annelerine perde arkasında olmak emri, müminlerin kadınlarına da bir atıftır. Cilbab (dış örtü) emri ise Ahzab 59. Ayetindedir.
Ahzab 59. Ayetindeki Emrin Lugavi Tahlili:
“İdnâ” kelimesi elbise giyinmek demektir. “alâ” edatıyla muteaddi (geçişli) olmaz. Bilakis “lam”, “min” ve “ila” edatlarıyla muteaddi olur. Eğer “ala” edatıyla geçişli yapılırsa o zaman başka bir anlama delalet eder ki, o da; “irhâ”dır. İrha fiili bir şeyin üzerinden sarkıtmak demektir. Dolayısıyla ayette geçen “Cilbablarından idna etsinler” emri, başlarından yüzleri üzerine sarkıtarak örtsünler demektir. Yüzleri üzerine denmesinin sebebi; irha fiilinin ancak bir uzuv üzerine olması gerekmesindendir. Açık olarak anlaşılır ki bu ancak yüz üzerine sarkıtılmakla olur. Şayet mana alın üzerine olsaydı, bu eksik kalır ve irha fiili gerçekleşmiş olmazdı. Bunu destekleyen hususlardan birisi de şudur: İdna ile irha kastedilmesi, sadece et-tecelbüb (cilbab giyinme) fiili ile olmamış, Allah Azze ve Celle “min” kelimesini de zikretmiştir. Bu da teb’izîdir. Yani bu sarkıtma cilbabın bir parçasıyla olacaktır.

Bu yüzden “Tesettürde Ölçüler” adlı çalışmamda bir kısmını naklettiğim gibi başta lügat konusunda imam olan Zemahşeri ve Ebu Hayyan olmak üzere müfessirler ve diğer alimler bu ayete başları üzerinden yüzü örtmek anlamını vermişler, bu konuda arap dilini bilenler ihtilaf etmemişlerdir. Şeyh Safiyurrahman Mubarekfuri der ki; bu ayetin yüzü örtmek gerektiğini ifade ettiğine muhalif hiçbir müfessir bilinmemektedir.1 “İdna” genel bir ifadedir, yüzün örtülmesini de, örtülmemesini de ifade eder görüşüne gelince, şayet bu ayete yüzün açık bırakılacağı şekilde anlam verilirse, Peygamber hanımlarının da yüzünün açık olacağı anlamı çıkar ki bu görüş batıldır. Zira Peygamber hanımlarının yüzlerini örtmeleri vaciptir. Ahzab 53. Ayetini yukarıda kaydetmiştim. Şayet bu ayet, yüzün örtülmesini gerektirecek şekilde tefsir edilirse, peygamber hanımlarının yüzlerini örtmelerini emreden diğer ayete (Ahzab 53) uygun olur. Diğer bir husus, emrin “yudniyne” şeklinde muzari gelmesidir. Malumdur ki muzari emir vaciplik ifade eder ve vacip olan emri tekid eder. Ayette geçen “celabib” kelimesi, cilbabın çoğuludur. Cilbab ise hımar denen başörtüsünden daha büyük, kadının tüm bedenini örten bir örtüdür. Nitekim Ümm Atiye radıyallahu anha Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'e; "Ey Allah’ın Rasulü! Olur ki birimiz tüm bedenini örten örtüyü bulamaz, bu takdirde ne olur?" diye sordu bunun üzerine; "Ona kız kardeşi kendi cilbabından giydirsin" buyurmuştur.2 Pek çok muhakkikin de belirttiği gibi arap lügatinde cilbab; vücudun tamamını örten örtü demektir.
İbn Teymiye şöyle demiştir: “Hicab ayetinden önce kadınlar cilbabsız olarak çıkıyorlardı. Elleri ve yüzlerini erkekler görüyorlardı. O sıralarda yüzünü ve ellerini açması caiz olduğundan bunlara bakmak da caizdi. Allah Azze ve Celle hicab ayetini (Ahzab 59.) indirince kadınlar erkeklere karşı örtündü.”3 Ayetteki “zalike: bu” zamiri, üzerlerine cilbablarının bir kısmından sarkıtsınlar emrine racidir. Yani bu tanınıp eziyete uğramamaları için daha uygundur. Zira ayetin nüzul sebebi, cariyelere sataşılmasıdır. Hür kadınlardan tanınmayanlar da cariye zannedilip sataşılırdı. Sadece başın örtülmesi konuşmalardan alıkoymaz. Kadın ancak yüzünü örterse bundan korunabilir. Zira yüzün açık olması konuşmayı kolaylaştırır. Nitekim bir şair şöyle demiştir: Bir bakış, bir gülüş, ardından selam ve kelam görüşme vaadidir.



1 İbrazu’l-Hak (s.43) 2 Buhari (hayz 23) Müslim (İydeyn 10) Ebu Davud (1136) Nesai (3/180) İbni Mace (1308) Humeydi (361) Elbani Sahiha (2/152) Fethul Bari (1/459) Ahmed (4/84) Darimi (salat 223) Tirmizi (Cuma 36) 3 El-Fetava (22/110) Kurtubi Tefsiri (14/243-244)





Bu Ayetten Sahabeler Yüzün Örtülmesi Gerektiğini Anlamıştır
Abdurrazzak, Ma’mer – İbn Huseym – Safiyye bt. Şeybe – Ümm Seleme radıyallahu anha isnadıyla rivayet ediyor:
“Bu ayet (Ahzab 59) nazil olunca Ensar kadınları başlarında karga varmış gibi sükûnet içinde oldular üzerlerinde siyah çarşaflar vardı.”4



Aişe radıyallahu anha’dan gelen rivayette; “Allah ilk muhacir hanımlara rahmet eylesin. “Ey peygamber, hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle…” ayeti nazil olunca elbiselerinin bir parçasını yırtarak yüzlerini örttüler. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in arkasında başlarında kargalar varmış gibi namaz kıldılar.”5



4 Ebu Davud (4101-4) Taberi (22/29) Beyhaki (2/234, 7/88) Ahmed (6/30) Hakim (2/397) Tefsiru Abdurrazzak (2/101) İbn Ebi Hatim (10/3154) Cessas (3/372) İbnu Katan Kitabu’n-Nazar (s.175) Cemu’l-Fevaid (5730) Suyuti Durru’l-Mensur (8/208) en-Nihaye (3/352) İbni Kesir (6/482) Kayrevani Cami (210) Belazuri (1/574) 5 Buhari (4759) Ebu Davud (4102) Taberi (18/94) Beyhaki (7/88) İshak b. Rahuye (1280) Hakim (2/431, 4/216)) İbnu Katan Kitabu’n-Nazar (s.173) İbn Ebi Hatim Tefsir (8/2575) Fethu’l-Bari (8/490) İbni Habib Gaye ve Nihaye (s.213) Durru’l-Mensur (8/209) Zemahşeri Keşşaf (4/401)





Muhammed b. Sîrîn diyor ki: "Ben, Ubeyde es- Selmâni radıyallahu anh’e bu âyetten (Ahzab 59. Ayetinin manası hakkında) sordum. Ubeyde bir milhafeyi (tüm vücudu örten örtü) kaldırdı, başını kaşlarına kadar tamamen örttü, yüzünü de örttü. Sadece yüzünün bir kısmından sol gözünü ve gözünden çok az bir yeri açıkta bıraktı." 6 İsnadı sahihtir.
6
Taberi; Ali – Ebu Salih (Leys’in katibi) – Muaviye (b. Salih) – Ali (b. Ebi Talha) – İbn Abbas radıyallahu anhuma isnadıyla rivayet ediyor: Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma diyor ki:
"Allah, müminlerin kadınlarına, bir ihtiyaçları için evlerinden çıktıklarında, başlarının üzerinden örtecekleri örtüleriyle yüzlerini örtmelerini ve sadece bir gözlerini açmalarını emretmektedir."7 İsnadı hasendir. Ali b. Ebi Talha’nın İbn Abbas’tan işitmemiş olması sebebiyle isnadına itiraz edilmiştir. Lakin onun Mucahid ve ikrime yoluyla İbn Abbas’tan rivayette bulunduğu sabit olmuştur. Bu ikisi ise güvenilir ravilerdir. Senedindeki kopukluk illeti böylece zail olmuştur. İsnadında Leys’in kâtibi Abdullah b. Salih vardır. İmam Buhari onun Muaviye b. Salih – Ali b. Ebi Talha – İbn Abbas yoluyla rivayet edilen sahifesine itimad etmiştir. Abdulmelik b. Şuayb, İbn Main ve bir cemaat onun güvenilir olduğunu belirtmişlerdir. İbn Hacer onun hakkında: “saduk (dürüst), çok hata eder. Yazıyla rivayetinde sağlamdır. Kendisinde gaflet vardı” demiştir. Bu rivayet ise ezberinden değil, yazıyla rivayettir. Eğer başka güvenilir ravilerin rivayeti ona muhalif olmazsa, sahife ile rivayeti makbuldür. İbn Abbas ra.’dan bu ayetin anlamı hakkında diğer bir görüş daha gelmiştir. Bu konuda doğru olanı Nebi sav.’den yüzün örtülmesine dair sabit delillerdir. Zira kadın avrettir buyrulmuştur. Avret ise yabancıya gösterilmemesi gereken şeydir. Abdullah Bin Mes’ud Radıyallahu anh’den; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

Kadın avrettir. Dışarı çıktığı zaman şeytan, bakışları ona çevirtir. Kadının Rabbine en yakın olduğu yer, evinin ortasıdır.”8


6 Taberi (20/325) İbn Ebi Hatim (10/3154) Cessas (3/458) Suyuti Durru’l-Mensur (8/209) İbni Kesir (6/482) Begavi Tefsiri (6/376) sahihtir. 7 Taberi (20/324) İbn Ebi Hatim (10/3153) Durru’l-Mensur (8/208) İbn Kesir (6/481) Şevkani Fethu’l-Kadir (6/82) Tefsiru’l-Begavi (6/376) 8 İbni Huzeyme (3/93) İbni Hibban (12/412, 413) Bezzar (5/489, 492) Taberani (9/295, 10/108) Deylemi (6713) Abdulhak İşbili Ahkam (2/46) Hatib Tarih (8/451) Darekutni İlel (5/314) “hasen, sahih” kaydıyla Tirmizi (1173) Mecmauz Zevaid (2/35) mevkuf olarak da rivayet edildi İbni Ebi Şeybe (2/157) lakin Darekutni merfu olarak rivayetinin sahih olduğunu belirtti. Münziri ve Heysemi dediler ki; “Bunu Taberani Evsat’ta İbni Ömer radıyallahu anhuma’dan sahih isnad ile rivayet etti.” Bkz.: Mecmauz Zevaid (4/314) Tergib ve Terhib (1/304) Elbani de sahih olduğunu belirtmiştir.






Ebu Hüreyre radıyallahu anh; “Kadın tırnağına kadar avrettir” demiştir.9 Aynısını Ebu Bekir Abdurrahman b. Haris b. Hişam10, Ahmed b. Hanbel11 ve İmam Malik12 de söylemiştir.
Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma’dan: “Hür kadınlar da cariyeler gibi giyiniyordu. Bunun üzerine Allah müminlerin kadınlarına bu örtüleriyle kaşlarının üstüne kadar olan bölümü örtmelerini emretti.”13
Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh halifeliği zamanında peçeli cariye bırakmadı ve şöyle dedi: “Peçe yalnız hürlerin eziyete uğramamaları içindir.”14 Elbani, hür bir Müslüman kadının tesettürü ile Müslüman cariyenin tesettürü arasında fark görmeyerek, elleri ve yüzleri dışında vücutlarını örtmelerinin farz olduğunu söylüyor. Hür kadın ile cariyenin tesettürünün farklı olduğunu söyleyen ümmetin cumhurunu kınıyor! Sonra "Üzerlerine cilbablarını (dış örtülerini) salsınlar"(Ahzab 59) ayetinin tefsiri olarak Katade radıyallahu anh'ın şu sözünün sahih olduğunu belirttiğini görüyoruz;
"Allah, kadınların dışarı çıktıkları takdirde kaşları üzerine peçelerini örtmelerini emrediyor."
9 İbni Habib el-Gayetun ve’n-Nihaye (s.216) İbnu Katan Kitabun Nazar (s.139) Ahmed Bin Hanbel Ahkamun Nisa (s.30) İbni Abdilberr Temhid (6/365) 10 İbn Ebi Şeybe (3/467) Kurtubi (7/83) İbn Adil Tefsiru’l-Lubab (7/308) Durru’l-Mensur (7/289) İbnu’l-Munzir el-Evsat (7/309) Elbani; Reddu’l-Mufhim (s.31) İbn Receb Fethu’l-Bari (3/68) Şerhu İbn Battal (3/37) İbn Kudame el-Mugni (3/54) 11 Kurtubi (7/83) İbn Adil Tefsiru’l-Lubab (7/308) İbn Muflih el-Füru (1/476) el-İnsaf (2/227) İbn Teymiyye Hicabu’l-Mer’e (s.15) Mecmuul Fetava (5/110) 12 İbn Teymiyye Hicabu’l-Mer’e (s.15) Mecmuul Fetava (5/110) 13 Taberi (20/325) 14 Durru’l-Mensur (8/208) İbn Ebi Şeybe (2/42)
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
Bismillaah,
Teymullah, Pece takinmak farz degildir diyorsun, Talip kardesimiz bir kac delil gösterdi, mesela Shaikhul Islam ibn Taymiyyah rahimahullah diyorki, bir bayanin Yüzüde avrettir. Buna ne diyorsun?

Farz veya Mustahab, ihtilaf vardir bu konuda ama Farzdir diyen alimlerin delilleri var, ama Mustahab diyen alimlerden ben bir delil görmedim o yüzden yazmistim, burda Pecenin Mustahab oldugunu, farz olmadigini diyen kardesler var ise, onlara sormak isterim, hangi delil böyle diyor.
Ben farz olduguna inaniyorum cünki o kardeslerin yolladiklari yazilari okursak, farz oldugunu anlatirlar wa Allaahu ta3ala 3alam
bak şimdi kardeş farz nedir?ALLAH azze ve cellenin yapın dediğini yapmak sakının dediğinden sakınmak değilmi
sünnet nedir? RASULLAH S.A.V in yaptığı veye söylediği şeyler.....
islamda zaten sünnet ve farz vardır müstehab diye kavram yoktur......KURAN da belirtildiği gibi :Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar
deniyor farkında isen farz değil tabiki bende kapatılması yönündeyim çünkü RASULLAH s.av in hanımları bunu yapmış
günümüzde sünnet yapsanda olur yapmasanda diye algılanıyor fakat sünnet bu değil sünnetin yapılmasıda farz kadar kesindir çünkü bunu ALLAH azze ve celle RASULÜME uyun sözü ile vurgulamaktadır peygambere sünnetide ALLAH azze ve celle öğretmiştir......
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
yukarda Farzdir diyen alimlerin delilleri var demişsiniz delilleri alabilirmiyim?????
 
T Çevrimdışı

tewhid-el-hak

Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Hüreyre radıyallahu anh; “Kadın tırnağına kadar avrettir” demiştir.9 Aynısını Ebu Bekir Abdurrahman b. Haris b. Hişam10, Ahmed b. Hanbel11 ve İmam Malik12 de söylemiştir.
Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma’dan: “Hür kadınlar da cariyeler gibi giyiniyordu. Bunun üzerine Allah müminlerin kadınlarına bu örtüleriyle kaşlarının üstüne kadar olan bölümü örtmelerini emretti.”13
Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh halifeliği zamanında peçeli cariye bırakmadı ve şöyle dedi: “Peçe yalnız hürlerin eziyete uğramamaları içindir.”14 Elbani, hür bir Müslüman kadının tesettürü ile Müslüman cariyenin tesettürü arasında fark görmeyerek, elleri ve yüzleri dışında vücutlarını örtmelerinin farz olduğunu söylüyor. Hür kadın ile cariyenin tesettürünün farklı olduğunu söyleyen ümmetin cumhurunu kınıyor! Sonra "Üzerlerine cilbablarını (dış örtülerini) salsınlar"(Ahzab 59) ayetinin tefsiri olarak Katade radıyallahu anh'ın şu sözünün sahih olduğunu belirttiğini görüyoruz;
"Allah, kadınların dışarı çıktıkları takdirde kaşları üzerine peçelerini örtmelerini emrediyor."
9 İbni Habib el-Gayetun ve’n-Nihaye (s.216) İbnu Katan Kitabun Nazar (s.139) Ahmed Bin Hanbel Ahkamun Nisa (s.30) İbni Abdilberr Temhid (6/365) 10 İbn Ebi Şeybe (3/467) Kurtubi (7/83) İbn Adil Tefsiru’l-Lubab (7/308) Durru’l-Mensur (7/289) İbnu’l-Munzir el-Evsat (7/309) Elbani; Reddu’l-Mufhim (s.31) İbn Receb Fethu’l-Bari (3/68) Şerhu İbn Battal (3/37) İbn Kudame el-Mugni (3/54) 11 Kurtubi (7/83) İbn Adil Tefsiru’l-Lubab (7/308) İbn Muflih el-Füru (1/476) el-İnsaf (2/227) İbn Teymiyye Hicabu’l-Mer’e (s.15) Mecmuul Fetava (5/110) 12 İbn Teymiyye Hicabu’l-Mer’e (s.15) Mecmuul Fetava (5/110) 13 Taberi (20/325) 14 Durru’l-Mensur (8/208) İbn Ebi Şeybe (2/42)
 
T Çevrimdışı

tewhid-el-hak

Üye
İslam-TR Üyesi
Taberi; Ali – Ebu Salih (Leys’in katibi) – Muaviye (b. Salih) – Ali (b. Ebi Talha) – İbn Abbas radıyallahu anhuma isnadıyla rivayet ediyor: Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma diyor ki:
"Allah, müminlerin kadınlarına, bir ihtiyaçları için evlerinden çıktıklarında, başlarının üzerinden örtecekleri örtüleriyle yüzlerini örtmelerini ve sadece bir gözlerini açmalarını emretmektedir."7 İsnadı hasendir. Ali b. Ebi Talha’nın İbn Abbas’tan işitmemiş olması sebebiyle isnadına itiraz edilmiştir. Lakin onun Mucahid ve ikrime yoluyla İbn Abbas’tan rivayette bulunduğu sabit olmuştur. Bu ikisi ise güvenilir ravilerdir. Senedindeki kopukluk illeti böylece zail olmuştur. İsnadında Leys’in kâtibi Abdullah b. Salih vardır. İmam Buhari onun Muaviye b. Salih – Ali b. Ebi Talha – İbn Abbas yoluyla rivayet edilen sahifesine itimad etmiştir. Abdulmelik b. Şuayb, İbn Main ve bir cemaat onun güvenilir olduğunu belirtmişlerdir. İbn Hacer onun hakkında: “saduk (dürüst), çok hata eder. Yazıyla rivayetinde sağlamdır. Kendisinde gaflet vardı” demiştir. Bu rivayet ise ezberinden değil, yazıyla rivayettir. Eğer başka güvenilir ravilerin rivayeti ona muhalif olmazsa, sahife ile rivayeti makbuldür. İbn Abbas ra.’dan bu ayetin anlamı hakkında diğer bir görüş daha gelmiştir. Bu konuda doğru olanı Nebi sav.’den yüzün örtülmesine dair sabit delillerdir. Zira kadın avrettir buyrulmuştur. Avret ise yabancıya gösterilmemesi gereken şeydir. Abdullah Bin Mes’ud Radıyallahu anh’den; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

Kadın avrettir. Dışarı çıktığı zaman şeytan, bakışları ona çevirtir. Kadının Rabbine en yakın olduğu yer, evinin ortasıdır.”8


emir nedir akhi ?
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
Allah Resulü s.a.v Mekke de işkence edilirken kızı Zeyneb’in yanına geliş şeklini ve Resulullah’ın da ona söylediği ifadeleri.

{ … Gamid kabilesinden Haris 'in oğlu Haris'den, diyor ki : Biz Mina’da iken babama “ bu cemaat nedir “ diye sordum, babam dedi ki, onlar bir müneccim için toplanmışlardır. Haris diyor ki : Biz indik " başka bir rivayette de geldik " baktık ki, Rasulullah s.a.v insanları tevhide ve imana davet ediyordu. Oradaki kalabalık ise Rasulullah'ın sözünü reddedip ona eziyet ediyorlardı. Gün yarıya varıp yanındaki kalabalık çekilince gerdanlığı görünen bir kadın ağlıyarak Rasulullah'ın yanına geldi. Kadının elindeki kadehte su bulunuyordu, bir elinde de mendil vardı. Onu Rasulullah'a sundu, Rasulullah sudan içti, abdest aldı. Sonra başını kadına doğru kaldırarak buyurdu ki :

" Ey kızım gerdanını ört. Babanın mağlup ve zelil olacağından korkma " “ Kimdir bu kadın ? ” dediğinde, “ O kızı Zeyneb’tir ” dediler. }


Tabarani Mu’cemül kebir : 1.C. 245.S - İbni Asakir Şam tarihi : 4.C.46.S



İşte bu ve emsali deliller, Müslüman kadınların Mekke’de iken yüz-lerinin açık ama örtülü olduklarını isbat etmektedir…. Hicab Ayet’i ise Medeni’dir ve yüzün örtülmesi için gelmiştir.

Bunun en açık ve en güzel delillerinden birisi, Aişe annemizin ıfk hadisesinde kullanmış olduğu şu ifadelerdir :

“ ……. Ben Zekvan’ın “ inna lillahi ve inna ileyhi raciun “ sözlerini işitince, hemen fereceme bürünüp yüzümü örttüm, halbu ki bu zat beni hicabtan önce tanırdı. “

Buhari : 10.c.4598.s - Müslim : 8.c.2770.n

İşte bu açık ve net ifadeler, hicaptan önce kadının yüzünün açık olduğunu ve hicap emrinin ise kadının yüzünü örtmesi hususunda indiğini bildirmektedir.

{ … Allah resulü s.a.v şöyle buyurdular : " İhramlı olan kadın yüzüne peçe takmasın eline de eldiven giymesin "


Buhari : 4.c.1730.s – Ebu Davud : 5.c.1826.n

Şeyhül islam İbni Teymiye r.h " Nur suresinin tefsiri " adlı eserinin 56. sayfasında şöyle diyor :

" Bu da gösteriyor ki peçe ve eldiven o gün ihramlı olmayan kadın-ların giyimleri arasındaydı. Ve herkesçe maruftur. Böylece kadın-ların yüzlerini ve ellerini örtmeleri gerekir. "


{ … Aişe r.anha dan.Buyurdular ki : " Biz Rasulullah'la birlikte ihramlı olduğumuz zaman süvariler yanımızdan gelip geçiyorlardı. Tam hizamıza geldikleri vakit her birimiz abalarımızı başımıza ve yüzümüze örterek yan tarafa sarkıtıyorduk. Bizi geçtikleri vakit tekrar açıyorduk." }


Ahmed : 6/30 - Ebu Davud ve Beyhaki Hac mevzuunda zikretmişlerdir.




 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
bakın dediğim gibi kesinlikle kapatılması taraftarıyım ve verdiğim bilgilerde kapatılması yönünde ayrıca sahih deliller lakin buna farz diyemezsiniz.......
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
Bütün bu hadislerden açıkça anlaşıldığı gibi Peygamber s.a.v’in dev-rinde gerek peygamber hanımlarının ve gerekse diğer mü’min kadınların yüzleri peçeli idi….

Ve tabiki daha sonra gelen fazilet sahibi kişiler de onların yolunu takip ederek peçe kullanmış ve yüzlerini örtmüşlerdir.

{ … Asım oğlu Ahvel anlatıyor : " Biz Sirin'in kızı Hafsa’nın yanına vardığımızda abasını hep şu şekilde yapardı : " Yüzünü ve gözünü örterdi. Biz ona derdik ki, " Ey Allah'ın rahmeti üzerine olasıca kadın. Allah'u Azze ve Celle Kur'an’ı keriminde buyurmuyor mu ki :

“ Evlenme arzusu kalmamış oturan – ihtiyar – kadınlara,süslerini açığa vurmamak şartıyla,dış esvaplarını çıkarmaktan ötürü sorum-luluk yoktur……. “ Nur : 60

Hafsa ise bunda ne var diyordu. Biz ayetin devamını okuyup " Şayet iffetlerini takınırlarsa kendileri için daha hayırlıdır " dediğimiz zaman. Ve o : " İşte hicabın şart olduğunu beliren hüküm budur." diyordu. }

Beyhaki : 7 / 83 – Albani Hicab : 48.s

Hulasa değerli müslümanlar ! yukarıda Kur’an ve Sünnet’ten derle-yerek sunduğumuz bu delillerden açıkça anlaşıldığı gibi, kadının tepeden tırnağa örtünmesi onun üzerine vacip olan bir görevdir.
 
T Çevrimdışı

tewhid-el-hak

Üye
İslam-TR Üyesi
Şeyhul islam İbn-i Teymiyye r.h kadınların yabancı erkeklere karşı örtünmesini şöyle değerlendirir :

“ İşin özü şudur ki Allah’u Teala süsü iç ve dış süs olarak yaratmıştır. Kadın, dış süsünü mahrem kişiler ve kocasının dışındakilere gösterebilir. Hicab Ayet’inin inmesinden evvel kadınlar örtüsüz dışarı çıkarlardı. Erkekler ellerini ve yüzlerini görebiliyorlardı. Bu da o zamanlar caizdi. Yani kadınlara o zamanlar bakılıyordu.

“ Ey peygamber ! Hanımlarına, kızlarına ve mü minlerin kadınlarına - bir ihtiyaç için dışarı çıkacakları zaman - dış örtülerini üstlerine almalarını söyle..... ”
Ahzab : 59

Ayeti indikten sonra kadınlar yabancı erkeklere karşı örtünmeye baş-ladılar.

Sonra şöyle devam eder : “ El, yüz ve ayaklar artık dışarıda kalamaz-lardı. Hepsi örtünecek, görünen ise sadece elbise olacaktı.”

Fetava : 2.c. 1101.s
Aynı cildin 117. ve 118. sayfasında ise şöyle der : “ Ellerin, yüz ve ayakların gösterilmesinin haramlığı sadece yabancı erkekler içindir. Kadınlar ve mahrem insanlar için söz konusu değildir.”





İbni Cerir et-Taberi’nin tefsirinde zikrettiği, İbni Abbas’ın yorumu : “ Cenab-ı Hakk buyurdu ki ; “ Ey Nebi, hanımlarına, kızlarına ve tüm müminlerin kadınlarına söyle ; cilbablarını üzerlerine bürünsünler. ” Yani Allah Teala mü’minlerin kadınlarına ; bir ihtiyaç için evlerinden çıkarken başlarından aşağı sarkıtacakları cilbablarıyla yüzlerini örtsünler. Sadece bir gözünü açık bıraksınlar.

Taberi. Tefsir : 22 - 46.







İbni Cevzi de şöyle diyor : “ Üzerlerine cilbablarını bürünsünler ” Ayet’inin anlamı, başlarını ve yüzlerini perdelesinler demektir.

Zadül- mesir : 6 - 422






Ebu Hayyan da şöyle açıklıyor : “ Bürünme “ , bütün bedeni içine alan bir ifadedir. “ Üzerlerine ” sözü ise, yüzlerine demektir. Çünkü cahiliye de gösterilen zaten yüz idi.
Tefsir : 7- 250





Fahruddin Razi ise : “ Bu Ayet, genç kadının, yabancı erkeklere karşı yüzünü örtmesinin emredildiğine açık delildir. Evden çıkarken “ örtü-sünü üzerine alsın “ ifadesiyle de iffetini ortaya koymaması emre-diliyor.”

Zemahşeri : “ Cilbablarıyla üzerlerini örtsünler ” demek ; baştan aşağı bürünsünler ve onunla yüzlerini, cazibelerini perdelesinler, demektir……
Tefsir : 3 - 560




İbnu Cevziyye de şöyle der : “ Arap kadınları, tıpkı cariyeler gibi yüzlerini açarlardı. Bu da erkeklerin kendilerine bakmasını teşvik ederdi. Bu yüzden Allah onlara cilbablarıyla yüzlerini örtmelerini emretti. İbni Abbas’a göre örtme şekli ise, yüzüne aşağı sarkıtıp peçelemekti. Öyle ki, sadece görebilsin diye bir tek gözü açık kalırdı.
Teşhil : 3 - 144.

akhi bu emirler yani sana gore bos emirmi ? yani bu kadar tefsir alimleri yanlis tefsir etmiste ibn abbas radiallahu anh gibi ebu hureyre radi allahu anh gibi sahabiler yanlis soylemiste bizmi dogru soylemisiz etme eyleme akhi yani muhalefet edeceksen akhi delil getir farz olmadigina dair emir olmadigina dair mecbur olmadigina dair Allah'in uzerine yemin edermiki egerki sahih deliller ile tefsirler ile bunun tersini gosterirsen kabul ederim yani amacamiz insh'Allah birbirmize hakki tavsiye etmektir hakki gostermektir
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
akhi bu emirler yani sana gore bos emirmi ? yani bu kadar tefsir alimleri yanlis tefsir etmiste ibn abbas radiallahu anh gibi ebu hureyre radi allahu anh gibi sahabiler yanlis soylemiste bizmi dogru soylemisiz etme eyleme akhi yani muhalefet edeceksen akhi delil getir farz olmadigina dair emir olmadigina dair mecbur olmadigina dair Allah'in uzerine yemin edermiki egerki sahih deliller ile tefsirler ile bunun tersini gosterirsen kabul ederim yani amacamiz insh'Allah birbirmize hakki tavsiye etmektir hakki gostermektir


bak kardeş anlamadığın konu şu ikimizde aslında aynı şeyi savunuyoruz farkındaysan fakar bir kaç delil hariç diğerlerini kabul etmem çünkü sahih değil bende aynı şeyi diyorum son eklediğim konuyu okuyunca belki daha iyi anlarsın kapatılması gerekir fakat buna farz diyemeyiz farzları yapmayan hangi guruba giriyor????şimdi peçeli olmayan hanımlar bu guruptanmı????
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Misafir
Bütün bu hadislerden açıkça anlaşıldığı gibi Peygamber s.a.v’in dev-rinde gerek peygamber hanımlarının ve gerekse diğer mü’min kadınların yüzleri peçeli idi….

Ve tabiki daha sonra gelen fazilet sahibi kişiler de onların yolunu takip ederek peçe kullanmış ve yüzlerini örtmüşlerdir.


{ … Asım oğlu Ahvel anlatıyor : " Biz Sirin'in kızı Hafsa’nın yanına vardığımızda abasını hep şu şekilde yapardı : " Yüzünü ve gözünü örterdi. Biz ona derdik ki, " Ey Allah'ın rahmeti üzerine olasıca kadın. Allah'u Azze ve Celle Kur'an’ı keriminde buyurmuyor mu ki :

“ Evlenme arzusu kalmamış oturan – ihtiyar – kadınlara,süslerini açığa vurmamak şartıyla,dış esvaplarını çıkarmaktan ötürü sorum-luluk yoktur……. “ Nur : 60

Hafsa ise bunda ne var diyordu. Biz ayetin devamını okuyup " Şayet iffetlerini takınırlarsa kendileri için daha hayırlıdır " dediğimiz zaman. Ve o : " İşte hicabın şart olduğunu beliren hüküm budur." diyordu. }


Beyhaki : 7 / 83 – Albani Hicab : 48.s


Hulasa değerli müslümanlar ! yukarıda Kur’an ve Sünnet’ten derle-yerek sunduğumuz bu delillerden açıkça anlaşıldığı gibi, kadının tepeden tırnağa örtünmesi onun üzerine vacip olan bir görevdir.
 
T Çevrimdışı

tewhid-el-hak

Üye
İslam-TR Üyesi
akhi hiç bir delilde varmiki bir yabanci erkegin onunde bir kadinin yuznun açik olmasi caiz diye bir delil ? akhi biz sana demiyoruzki kadin kendi basina kimse onu gormeyince peçe mecburdur biz diyoruzki erkek kadinin yuzunu gormemesi lazim getirdigin delil bile hz aishe radiallahu anha'dan kendine bir delil canim akhim benim



Ben Zekvan’ın “ inna lillahi ve inna ileyhi raciun “ sözlerini işitince, hemen fereceme bürünüp yüzümü örttüm, halbu ki bu zat beni hicabtan önce tanırdı. “

Buhari : 10.c.4598.s - Müslim : 8.c.2770.n
İşte bu açık ve net ifadeler, hicaptan önce kadının yüzünün açık olduğunu ve hicap emrinin ise kadının yüzünü örtmesi hususunda indiğini bildirmektedir.

bak ne diyor ben zevkan'in ina lillahi we inna ilyahi raciun sozunu isitince yuzumu ortum niye ortu akhi ? akhi emir nedir ? tama kelime direk farz olarak geçmiyor ama emir nedir akhi ?


hiç bir hadiste yaziyormuki kadinin yuzunu gostemresi caiz ? veya kur'anda yaziyormuki kadin yuzunu gostermesi caiz ? veya yuz kapatmanin emir olmadigi ? yani oyle bir sey yazmiyorken akhi aksine her yerde emir oldugu yaziyor

yani akhi ne kur'an da ne hadiste goremesinki yuzu kapatmamak emir degildir akhi emir olan mecburd'ur yani bir kadin yabanci bir erkegin onunde yuzunu açik tutmamasi dogru olandir akhi mecbur olandir emir demek farz demek akhi
 
T Çevrimdışı

tewhid-el-hak

Üye
İslam-TR Üyesi
akhi egerki emir mecbur olan bir sey degilse ben anlamiyorum akhi emir'in yani emir verme manasinda sozlukte baska bir anlamimi var mi ?yani boyle bazi emir vermeler tam sana boyle mecbursun gibi emir vermek degilde ama boyle sana emir veriyorum yapmasan sakincasi yoktur gibisinden anlami varda bizim haberimizmi yok akhi ?
 
Üst Ana Sayfa Alt