Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

MEALCİLİK NEDİR ?

D Çevrimdışı

Deceitful Memories

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
MEALCİLİK NEDİR ?

MEAL:Sözlükte “bir şeyin varacağı gaye, bir şeyi eksiltmek” demektir.
Istılahta, Kur’ân âyetlerini her yönü ile aynen çevirme iddiası olmaksızın, başka bir dile aktarmak anlamında kullanılır. Kur’ân’ın kelime ve cümlelerini kelimesi kelimesine, hiçbir anlamını eksik bırakmadan başka bir dile çevirmek mümkün olmadığı için Kur’ân’ın başka dillere çevirisine meâl ismi verilmiştir. Bu kelime ile yapılan çevirilerde eksik olabilir, bu anlam, âyetin, kelimenin "yaklaşık manasıdır" demek istenir.
türkçe'de "yakın mana,yaklaşık mana,yakın anlam" manasında kullanırız.

MEALCİLİĞİ bizler "hadis-sünnet inkarcılığının,menhecsiz,metodsuz Kur'anı anlamak isteyenlerin,heva ve heveslerine göre tefsir yapmak isteyenlerin sıfatı ,ismi olarak kullanıyoruz.

İslam tarihinde hadis inkarcılığı yeni bir konu değildir.ilk hadis inkarcıları İmam Şafii'nin Er-Risale isimli kitabından anladığımıza göre rafıziler olmuştur.rafızilerin hadis inkar etmeleri makul karşılanır.çünkü onlar 3-5 sahabe dışında bütün ashabın hz.Ali'nin hilafetini gizledikleri için mürted olduklarına inanırlar.hadisin ilk ravileri ashabı aradan çıkarınca onların rivayetlerini inkar etmekten başka bir yol kalmıyor.günümüzdede hadis inkarcılarının rafızi-şiilerin kitablarını,hadis inkar ve şüphelerini kullandıklarını görüyoruz.kısa bir süre internette dolaşsanız şiilerin sitelerinde,forumlarında,bloglarında hadis inkarlarını görmeniz mümkündür.
Rafızilerden sonra hadis inkarında mu'tezileyi görüyoruz.onlar aklı Kur'an ve sünneti anlamada tek kaynak olarak gördüler.ve akla uymayan ayetleri tevil edip hadisleri inkar ettiler..


Yaşadığımız yüzyılda hadis inkarcılığı İngiliz sömürgesindeki Hindistan ve Pakistanda ortaya çıkmıştır.bunların en meşhurları şunlardır:
Abdullah Çakralvi (1870-1914), Mevlevi Ahmeddüddin Emratseri (1861-1936), Ahmed Din (1936), Hafiz Muhammed Eslem Ceracpuri (1955) ve Gulam Ahmed Perviz (1985).

Ahmet Perviz: Eserinin adı Makam-ı Hadis (Lahor, 1953) İddiaları:

1. Hz. Peygamberin görevi sadece Kur’an’i teblig etmektir.

2. Hz. Peygamber Kur’an disinda bir hüküm ortaya koyamaz.

3. Hukuki hadisler Kur’an’in hükmü ile tezat halindedir.

4. Hz. Peygamberin söz ve fiillerini ihtiva eden hadis kitaplari dinden bir parça degildir.

5. Hz. Peygamberin vefatindan sonra bazi kimseler kendi özel istekleriyle bu hadisleri, yazili vesikalardan degil. sifahi olarak toplamislardir.

6. Bes vakit namaz ve kilinis sekli gibi mütevatir hadisler reddedilmelidir. Kur’anda sadece namazi dosdogru kilinmasi emredilmektedir. Bunun sekli ise, devlet idaresine birakilmistir.

7. Kur’anda geçen salat kelimesi, Allah’in emirlerine uymak anlamina gelir. Sadece belirli vakitlerde yapilan bir sekil olmayip bütün hayat için geçerlidir.

8. Sünnet hukuk kaynagi degildir. (Pakistan Yüksek Mahkemesi Yüksek Hakimi Muhammed Safii’nin iddiasi)

- Ahmet Perviz ve Ehl-i Kur’an, Tulu Islâm dergisini çikararak, orada sadece Kur’an’la yetinme fikirlerini islemislerdir.

Fazlür Rahman (1919-1988) İddiaları:

1. Hz. Peygambere atfedilen hadisler azdir. Ancak genelde ibadetlere iliskin hadisler, Hz. Peygambere aittir.

2. Ilk dönemlerde hadislerin büyük bir kismi, Hz. Peygambere ait olmayip bu ilk nesillere aittir.

3. Hadisler aslinda Nebevi Sünnetin yorumlanmasi sonucu olusturulan canli ve dinamik bir yapi arzeden yasayan sünnetin önüne senet zinciri eklenmek suretiyle Hz. Peygamber’e istinat edilmis formülasyondan baska bir sey degildir. Hadis, genellikle çok kisa olan ve Hz. Peygamberin söyledikleri, yaptiklari, tasvip yada reddettikleri veya sahabelerin özellikle yasli olanlari ve daha özel olarak ilk dört halife hakkinda bilgi vermeyi amaçlayan bir haberdir.

4. Hadis, yasayan sünnetin sözlü bir sekilde yansimasidir. Veya hadis, Nebevi ögretimin yorumlanmis ruhunu yasayan sünnet temsil etmektedir.

5. Yasayan sünnet ise, ilk Müslüman cemaatinin Hz. Peygamber modelinin ruhuna uygun olarak ortaya koydugu tatbikattir. Ya söze dayanan takriri, yada yasayan gelenektir ki, bu da Hz. Peygamber’e dayanir.

6. Sahabe ve tabiinin davranislari da sünnet kapsamindadir.

7. Gayb hadisleri, belli bir gün ve yere isaret eden hadisler uydurmadir.

8. Kelami, siyasi grup ve hiziplesmeyle ilgili ortaya çikacak haberler uydurmadir.

9. Gelecekte ortaya çikacak fitneleri bildiren hadisler uydurmadir.

10. Mucizelerden haber veren hadisler de uydurmadir.

11. Mehdi ve mesih’den haber veren, irade hürriyeti ve kaderden bahseden, faizle ribayi ayni gören siyasetle ilgili olan bütün hadisleri ve kiyamet alametlerini haber veren fiten hadisleri uydurmadir.

12. Dinden dönenin öldürülecegi, kelime-i tevhidi getirenin cennete gidecegini bildiren hadisler uydurmadir.

13. Sünnetin Kur'an gibi baglayiciligi yoktur.

- Fazlurrahman, hadislerin olusan süreci diye bir gelisme varligi tezini ortaya atmistir.

Tevfik Sıdki’nin İddiaları:

1. Hz. Peygamberin bütün yaptiklari ve söylediklerinin hiçbir bagliligi yoktur veya sadece yasadigi asirdaki insanlari baglar. Diger insanlar ise, Kur'an’dan hüküm çikararak ihtiyaçlarini giderirler.

2. Hz. Peygamberin yerlestirdigi hukuk sistemi, belli bir zamana mahsus hazirlik dönemi seriatidir.

- Hadis inkarcilarindan biride, hicri 1350 yilinda Misir’da sünnetin tarihi ile ilgili bir kitap yayinlayan Ismail Ethem’dir. Buna göre, hadisin temelde varligi kesin degildir.

- Misir müftüsü Muhammed Abduh’ta sadece Müslümanlarin üzerinde ittifak ettikleri hadislerin kabul edilmesi, sünnet ve hadisin büyük bir kisminin reddedilmesinin gerekli oldugunu savunur.

- Misir’da ilk olarak, sünnet etrafinda ortaya konulmaya çalisilan süpheleri derleyip toparlayarak bir kitap halinde nesreden ilk sahis Mahmud Ebu Reyye’dir. Kitabini1958’de Edvaun ale’s-Sünneti’l-Muhammediye ismiyle yayinladi.

Ebu Reyye’nin İddiaları:

1. Hadis külliyatinda sahih diye isimlendirilen hadisler azdir.

2. Hz. Peygamberin agzindan çiktigi sekliyle nakledilip bize ulasan hadislerin sayisi da azliktadir.

3. Sadece kisa hadislerin bazilarinda nadiren aslina bagli olarak kalmis, bir takim lafizlar bulunabilmektedir.

4. Sahih diye tanimladiklari nakledilen hadislerin sihhati, aslinda ravilerin nazarinda olup, söz konusu nakillerin kendilerinde (metinlerinde) degildir.

5. Sünnet, Hz. Peygamber ve sahabe zamaninda yazilmamistir.

6. Ebu Hureyre hadis uyduran birisidir.

7. Hadislerin istenileni alma veya birakma konusunda herhangi bir zorlugu veya günahi yoktur.

8. Mütevatir sünnet, ameli olan sünnetlerdir. Hadislerin tamamini içine alacak derecede sünneti onlara samil kilmak, muhdes bir istilahtir.

9. Sahabiler birbirlerini tenkid ettikleri halde, cerh ve tadil alimleri onlari tenkid ameliyesine tabi tutmamislardir. Halbuki onlar masum degildirler.

10. Buhari ve Müslim’de iki yüzü askin garib ve fert hadisler vardir.

Mustafa Siba’i, Ebu Reyye’nin bu eserindeki kaynaklarini söyle siralar:

1. Mutezile imamlarindan yapilmis nakilleri içeren bazi kitaplar.

2. Sii bagnazlarin kendi düsüncelerine yer vermis olduklari kitaplar.

3. Müstesiklerin kendi kitaplari yani sira, Islâm ansiklopedisine yerlestirdikleri görüsler.

4. Bazi edebiyat kitaplarinda yer alan asilsiz hikayeler.

5. Uzun yillar boyunca, yazarin zihninde dolasan kimi gizli düsünce ve gayeler.

Muhammed Gazzali ve Hadis İnkârcılığı: İddiaları:

1. Kur'an’a ters düstügü iddia edilen hadisler reddedilmeli.

2. Ahad haberler zan ifade ettigi için istidlalde delil degildir.

3. Sarki ve türkü dinlemeyi haram kilan hadisler,

4. Hz. Peygambere sihir yapildigini iddia eden hadisler,.

5. Hz. Musa’nin ruhunu almaya gelen melekle ilgili hadis,.

6. Ölü, ailesinin aglamasi üzerine azap olunur hadisi reddedilmelidirler.

7. Buhari ve Müslim’in bazi hadisleri illetlidir.

8. Hadislerin sadece isnadlarinin degil, metinlerinin de nazari itibare alinarak yeniden yorumlanmasi gerekir.

9. Sarkiyla ilgili bütün hadisler sahih degildir.

10. Hadis, kesin ilmi, ya da tarihi hakikat ile çelisirse reddedilir. Çünkü bu çesit hadisler zan ifade ederler. Kesin bilgi ise, zanni bilgiden önce gelir.

Ahmed Emin’in Hadis İnkârcılığı: İddiaları:

1. Mütevatir hadisler yedi sayisini geçmez.

2. Hadisler, hafizalarda kalip uzun müddet yaziya geçirilmedigi için güven duyulmaz.

3. Hadisler, Hz. Peygamberin sagliginda bile uydurulmaya baslanmistir.

4. Hz. Peygamberin döneminden sonraki dönemlerde hadislerin artma sebebi uydurma hareketinden kaynaklanmaktadir.

5. Sahis, yer, kabile faziletleri ile ilgili bütün hadisler uydurmadir.

6. Muhaddisler, hadislerin metin tenkidini yapmamislar. Hadislerin vakaya uyup uymadigi üzerinde durmamislardir.

7. Hadisçiler cerh ve tadil kaidelerinde çok ihtilaf etmisler, dolayisiyla hadislere hüküm bina etmede ihtilaf edilmistir.

- Ahmed Emin eserlerinde, Goldziher’in fikirlerini tamamen kabul edip kendi görüsleriymis gibi takdim eder.

Mahmud M. Taha’nın İddiaları:

1. Hz. Peygamberin söz ve tasvipleri sünnet olmayip seriattir. Geçerliligi zamanla sinirlidir.

2. Seriat sadece onun yasadigi döneme hastir.

Türkiye’de Hadis İnkârcılığı:

5012d1387277434-mealcilik-nedir-islamoglu-bayindir.jpg


BURAYA DİKKAT


Türkiyede hadis inkarcılığı maalesef ilahiyat fakülteleri özellikle Ankara ilahiyat ile revaç bulmuştur.bunların öncüleri Hüseyin Atay,Yaşar Nuri Öztürk,Hayri Kırbaşoğlu, Abdulaziz Bayındır,Mehmet Okuyan,Süleyman Ateş,Bayraktar Bayraklı ve benzerlerini sayabiliriz.
üniversite dışındaki isimlerin öncülüğünü ise Mustafa İslamoğlu ve Edip Yüksel yapmaktadır.

Yaşar Nuri Öztürk’ün Hadis İnkârcılığı: İddiaları:

1. Otuz veya elli hadis disinda kalan hadisler uydurmadir.

2. Sahabe ve alimler de dahil olmak üzere Kur'an’a sahip çikmadiklari için suçludurlar.

3. Hz. Peygamberin vefatindan sonra Kur'an devre disi birakilmistir.

4. Kur'an’dan uzaklasma hicri dördüncü yüzyilda meydana gelmistir.

5. Kur'an’dan baska kaynak kabul etmek sirktir. Çünkü Kur'an disinda hiçbir kaynagin korunma garantisi yoktur.

6. Mirac hadisi çeliskilerle doludur.

7. Yaziyi emreden rivayetler uydurmadir.

8. Hadis diye yazilanlar Resulullah’in sözleri diye ona isnad edilmistir.

9. Hadisler hicri iki yüz yilindan sonra yaziya geçirilmistir.

10. Hadisler baglayici degildir. Hüküm kaynagi da olamaz çünkü çeliskilerle doludur.

11. Iki türlü sahabi vardir; a) Hz. Muhammed’in Sahabisi yani, inanmis olarak Peygamberi gören kimsedir. b) Allah Resulü Hz. Peygamberin Sahabisi yani, ruhani sevgiyle Peygamberimizin gerçek kisiligine dost olanlardir. Ikinci tür sahabi birincisinden daha büyüktür.

12. Size iki emanet birakiyorum hadisinde sünni çevreler, Allah’in kitabi yanina sünnet kelimesini eklemislerdir.

13. Orta namaz sabah namazidir.

14. Adetli olan kadinlar namaz kilip oruç tutabilirler.

15. Kadinin sesinin haramligi konusunda Kur'an ve sünnette delil yoktur.

16. Insanlara sadece Kur'an ve mütevatir hadisler nakledilmelidir.

- Sünnete misna tabirini kullanmaktan çekinmiyor.

- Görüslerinde, genelde Ebu Reyye’yi taklit ediyor.

- Simdiye kadar pek çok hadis aliminin uydurma dedigi hadisleri isine geldigi zaman delil olarak kullaniyor. Ayrica itibar edilmeyen kitaplardan nakiller yapiyor.

- Hadisleri inkâr ettigi halde esbab-i nuzül’le ilgili rivayetleri nakletmekten çekinmiyor.

- Nakilde tahrif, sözlerinde çarpitma görülmektedir.

Hayri Kırbaşlioğlu ve Sünnet/Hadis İnkârcılığı: İddiaları:

1. Sünnet problemlerin asil kaynagidir.

2. Yapilan sünnet tanimlari; 1. Sadece akademik ihtiyaçlara göre yapilmistir. 2. Sünnetin toplumsal boyutundan çok ferdi boyutuna agirlik verilmistir. 3. Baglayicilik yönünden sünnet siniflandirilmamistir. 4. Kur'an, tanimlarin disinda birakildigi için bu tanimlar yetersizdir.

3. Ona göre Sünnet, “Hz. Peygamberin kendi döneminde Islâm toplumunu, akide, ibadet, teblig, egitim, ahlak, hukuk, siyaset, ekonomi gibi çesitli alanlarda; kisacasi bireysel, toplumsal ve evrensel olmak üzere hayatin her alaninda, yönlendirilip yönetmede Kur'an basta olmak üzere esas aldigi ilke ve prensipler bütününün olusturdugu bir zihniyet ya da dünya görüsüdür”.

4. Bize sadece, yasayan sünnet sahih olarak ulasmistir. Diger hadislerin de tamaminin uydurma oldugu söylenemez.

5. Hadislerin aklanmasinda sadece isnad degil, metninin de göz önünde bulunduran saglikli bir metot uygulamak suretiyle aklanir.

6. Senet ve metin açisindan saglam olan hadislerin akaid disinda kullanmak mümkündür.

- Kirbaslioglu görüslerini net olarak maddeler halinde toplamistir. Bunlarin bazilarini söyle zikrediyor:

7. Hadisleri toptan kabule oldugu kadar, toptan redde de karsiyiz.

8. Dinde otoritelerin görüslerine deger vermekle birlikte onlari mutlak dogru kabul etmiyor, onlarin elestirilebilir olduklarina inaniyoruz.

9. Hadisleri elestirmek, yada reddetmek, Hz. Peygamberi elestirmek yada reddetmek degil, bu hadislerin ona nispetini elestirip reddetmek demektir.

10. Sünnetin sadece bireysel boyuta indirgenmesi yanlistir. Onun toplumsal ve evrensel boyutlarinin bireysel boyutu tarafindan gölgelendigini bu sebeple bu iki boyutunu ön plana çikarilmasi gerektigini düsünüyoruz.

11. Sünnetin tamaminin gayri metluv vahiy olduguna dair görüse katilmiyoruz. Bilakis sünnetin büyük bir kisminin Hz. Peygamberin Kur'an’a dayali içtihatlari oldugunu, vahiy tarafindan zimnen tastikinin, onlarin vahyi ürünü oldugu anlamina gelmeyecegini savunuyoruz.

12. Sünneti – ve tabii Kur'an’i – anlarken lafizciligin asilip, lafzin altinda yatan ilkelere inilmesi ve bunlarin günün sartlari içerisinde yeniden yorumlanmasi taraftariyiz.

13. Sonuç itibariyla sünneti reddetmedigimizi, ancak sünneti anlamada basvurulan hadislere elestirel ve seçmeci yaklastigimizi açikça vurguluyoruz.

Mustafa İslamoğlu ve Hadis-Sünnet inkarcılığı:

1. Hadisler Kur'an gibi korunmayıp yazılmadığı için şüphelidir.

2. islamoğlu, kader konusunda geçen bütün hadislerin emeviler zamanında uydurulduğunu söylüyor..

3. islamoğlu, islamda evlinin recmedilmesiyle ilgili bütün hadisleri inkar ediyor.

4. islamoğlu, islamda mürtedin öldürülmesiyle ilgili hadisleri inkar ediyor..

5. islamoğlu,miracı inkar ediyor.

6. islamoğlu,cennette mü'minlerin rabblerini görmesini inkar ediyor.

7. islamoğlu,kabir azabıyla ilgili hadilseri inkar ediyor.

8. islamoğlu,İsa as. kıyametten önce nüzuluyla ilgili hadisleri inkar ediyor.

9. islamoğlu,mehdi as. hadislerini inkar ediyor.

10. islamoğlu,kıyamet alametlerini bildiren,ğaybi konulardaki,geçmiş kavimleri anlatan bütün hadisleri inkar ediyor.

11. adem as. ve eşinin cennetten değil dünyadaki bir bahçeden geldiğini söylüyor.

12. islamoğlu,deccali inkar ediyor.

13. islamoğlu,ye’cûc ve me’cûcü inkar ediyor.

14. islamoğlu, sahabelere dil uzatıyor.ebu hureyre hakkında alaycı ifadeler kullanıyor.

15. islamoğlu, buhari,müslim ve diğer hadis müelliflerini yalancılıkla suçluyor.







islamoglu-bayindir.jpg
 
E Çevrimdışı

El Makdisi

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Allah onları hayırla tevbe ettirip doğruyu söyleyenlerden etsin ve takipçilerine bunu beyan edenlerden... eğer bu olmayacaksa Allah zındık elebaşlarını helak etsin, canlarını sıksın, onları iki cihandada rezil rüsvay etsin. Amin
 
Üst Ana Sayfa Alt