E
Çevrimdışı
Ebu & Dücane
Misafir
Eklenme Tarihi : 29 Ocak 2013 Salı 09:36
Mısır’ın önde gelen cihad şeyhlerinden Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh Mali işgalini değerlendirdiği bir yazı kaleme aldı. Şeyh Ebu’l Fettuh bu yazısının sonuna ise vela ve bera konusuna ilişkin 100 yıllık bir fetva iliştirdi
Küresel Haber / Haber Merkezi
El Beyan Medya, Mısır’ın önde gelen cihad şeyhlerinden ve Et Taliatu’s Selefiyye El Mücahide Hareketi’nin kurucularından Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh’un ‘İtici sebepleri ve skandalları arasında Mali Savaşı’ başlıklı yazısını yayınladı. Şeyh Ebu’l Fettuh bu yazısında Fransa’yı Mali’yi işgale iten gerçek sebepleri, savaşın başlamasıyla ortaya çıkan skandalları ve Mali konusunda Müslümanların neler yapması gerektiğini sıraladı. Yazısının sonunda ise Şeyh Ahmed Şakir’in (Allah ona rahmet etsin) İslam düşmanlarıyla işbirliğinin hükmü hususundaki fetvasına yer verdi.
Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh, savaşa iten sebepler kısmında şöyle dedi: ‘Farklı ırkları ve renkleriyle küfür ve şer güçlerinin Mali’ye karşı savaş kararı almasının gerçek ve özdeki nedeni, Mali’deki Müslümanlar tarafından İslam şeriatına başvurulması ve hayatın her alanında bu şeriatın uygulanmasıdır. İşte bu kabul edilmesi gereken gerçektir.
Küfür ve şer güçlerinin, özellikle dünya ülkeleri ile dış ilişkileriyle ilgili konularda olmak üzere; kitap ve sünnete bağlı gerçek bir İslami devletin kurulması karşısında sessiz kalması mümkün değildir. Onlar kaynaklarını ve zenginliklerini yağmalayabilmek için kendilerine tabi, alçak, zayıf, kırılgan bir Mali istiyor.
Müslüman, dış ilişkilerini bağımsızlık, eşitlik temeli, vela ve bera kuralı, Allah yolunda cihad farzı üzerine kuran bir Mali istemiyorlar.’
Şeyh Ebu’l Fettuh yazısının bu bölümünün sonunda Batı’nın dayattığı demokrasi yalanına kanan Müslümanların kendilerine demokratik düzende şeriat kurallarını uygulama izni verileceğini sanmalarının en büyük yanılgı olduğuna işaret ederek ‘keşke demokrasi aracılığıyla şeriatı uygulama gerekçesiyle demokrasi sistemine karışan İslamcılar uyanıp da Mali’de olanlardan ders alsalar’ dedi.
Mali savaşıyla ortaya çıkan skandalları ise şöyle sıraladı:
- Küresel küfrün uşağı olan ve Müslüman Mali’ye karşı savaşlarında kafirleri destekleyen hain yöneticiler skandalı.
- Küresel küfür güçlerinin bir ülkeyi işgal edip kaynak ve zenginliklerini yağmalamak istediğinde kendisine sığındığı uluslararası meşruiyet skandalı.
- Çifte standart politikası skandalı. Bu noktada Mali’ye hemen müdahale ile Suriye’ye müdahalenin aşırı ağırdan alınmasını kıyaslamaya çağırıyor.
- Arap ve İslam halklarını yöneten rejimler skandalı. Şeyh Ebu’l Fettuh bu şıkta ise Fransa ile diplomatik ilişkilerin hala devam ettiğine işaret ederek ‘Müslüman Mali’ye destek ve dostluk (vela) vacibinin yerine getirilmesi nerede’ diye soruyor.
- Kahire’deki Fransa büyükelçiliği önünde düzenlenen barışçıl protestoya İslami hareketlerden bir çoğunun katılmaması skandalı.
Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh savaşa iten sebeplerle savaşla birlikte ortaya çıkan skandal durumları sıraladıktan sonra ise şu halde Müslümanların ne yapması gerektiğini açıklayarak şöyle diyor:
‘Öncelikle: Allah’ın küfür ve zulüm güçlerine karşı Mali’deki mücahit kullarına yardım etmesi için içtenlik ve ısrarla dua etmek.
İkincisi: Müslüman Mali halkına maddi-manevi yardım sunmak için acele etmek.
Üçüncüsü: Müslümanların genelini Mali konusunda bilinçlendirmek.
Dördüncüsü: Mali’ye karşı savaşa katılan küfür ve zulüm güçlerine karşı kin oluşturma, bu kuvvetlere, güç ve kapasite ölçüsünce askeri ya da ekonomik zarar verme.
Şeyh Celaledddin Ebu’l Fettuh yazısının sonunda ise Allame Şeyh Hadisçi Müfessir Kadı Muhammed Ahmed Şakir’in yüz seneden fazla zaman önce İngilizlerin Mısır’ı işgali sırasında ‘Özellikle Mısır halkına genel olarak da Arap ve İslam Ümmeti’ne beyan’ başlıklı fetvasına yer verdi.
Şeyh Ebu’l Fettuh, İngilizlerle ne tür olursa olsun, az ya da çok her türlü yardımlaşmanın açık küfür ve riddet olduğunun, ancak cahillik ve hata edip ardından tevbe ederek müminlerin yolunu tutanların bu hükümden kurtulabileceğinin belirtildiği fetvanın bugün Fransa ile işbirliği yapanlar için de aynı şekilde geçerli olduğuna dikkat çekti. Ebu’l Fettuh şöyle dedi: ‘Onlarla yardımlaşmanın hükmü, İngilizlerle yardımlaşmanın hükmü ile aynıdır. Yani: Yardımlaşmanın türü, cinsi ne olursa olsun İslam’dan tamamen çıkma!’
Şeyh Ebu’l Fettuh daha sonra bunları, İslam ülkelerinin hükümetlerinin İslam hükümlerini kabul edip de İngiltere ya da Fransa’yla siyasi ya da kültürel veya ekonomik ilişkileri keseceğini zannettiği için değil Müslümanlara ayaklarını bastıkları yeri, Allah’ın kendilerine neyi emrettiğini, eğer akıllarını ve kendilerini Allah düşmanlarına kaptırırlarsa dünyada ve ahirette kendilerine hazırladığı azapları göstermek için açıkladığını vurguladı.
Mısır’ın önde gelen cihad şeyhlerinden Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh Mali işgalini değerlendirdiği bir yazı kaleme aldı. Şeyh Ebu’l Fettuh bu yazısının sonuna ise vela ve bera konusuna ilişkin 100 yıllık bir fetva iliştirdi
Küresel Haber / Haber Merkezi
El Beyan Medya, Mısır’ın önde gelen cihad şeyhlerinden ve Et Taliatu’s Selefiyye El Mücahide Hareketi’nin kurucularından Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh’un ‘İtici sebepleri ve skandalları arasında Mali Savaşı’ başlıklı yazısını yayınladı. Şeyh Ebu’l Fettuh bu yazısında Fransa’yı Mali’yi işgale iten gerçek sebepleri, savaşın başlamasıyla ortaya çıkan skandalları ve Mali konusunda Müslümanların neler yapması gerektiğini sıraladı. Yazısının sonunda ise Şeyh Ahmed Şakir’in (Allah ona rahmet etsin) İslam düşmanlarıyla işbirliğinin hükmü hususundaki fetvasına yer verdi.
Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh, savaşa iten sebepler kısmında şöyle dedi: ‘Farklı ırkları ve renkleriyle küfür ve şer güçlerinin Mali’ye karşı savaş kararı almasının gerçek ve özdeki nedeni, Mali’deki Müslümanlar tarafından İslam şeriatına başvurulması ve hayatın her alanında bu şeriatın uygulanmasıdır. İşte bu kabul edilmesi gereken gerçektir.
Küfür ve şer güçlerinin, özellikle dünya ülkeleri ile dış ilişkileriyle ilgili konularda olmak üzere; kitap ve sünnete bağlı gerçek bir İslami devletin kurulması karşısında sessiz kalması mümkün değildir. Onlar kaynaklarını ve zenginliklerini yağmalayabilmek için kendilerine tabi, alçak, zayıf, kırılgan bir Mali istiyor.
Müslüman, dış ilişkilerini bağımsızlık, eşitlik temeli, vela ve bera kuralı, Allah yolunda cihad farzı üzerine kuran bir Mali istemiyorlar.’
Şeyh Ebu’l Fettuh yazısının bu bölümünün sonunda Batı’nın dayattığı demokrasi yalanına kanan Müslümanların kendilerine demokratik düzende şeriat kurallarını uygulama izni verileceğini sanmalarının en büyük yanılgı olduğuna işaret ederek ‘keşke demokrasi aracılığıyla şeriatı uygulama gerekçesiyle demokrasi sistemine karışan İslamcılar uyanıp da Mali’de olanlardan ders alsalar’ dedi.
Mali savaşıyla ortaya çıkan skandalları ise şöyle sıraladı:
- Küresel küfrün uşağı olan ve Müslüman Mali’ye karşı savaşlarında kafirleri destekleyen hain yöneticiler skandalı.
- Küresel küfür güçlerinin bir ülkeyi işgal edip kaynak ve zenginliklerini yağmalamak istediğinde kendisine sığındığı uluslararası meşruiyet skandalı.
- Çifte standart politikası skandalı. Bu noktada Mali’ye hemen müdahale ile Suriye’ye müdahalenin aşırı ağırdan alınmasını kıyaslamaya çağırıyor.
- Arap ve İslam halklarını yöneten rejimler skandalı. Şeyh Ebu’l Fettuh bu şıkta ise Fransa ile diplomatik ilişkilerin hala devam ettiğine işaret ederek ‘Müslüman Mali’ye destek ve dostluk (vela) vacibinin yerine getirilmesi nerede’ diye soruyor.
- Kahire’deki Fransa büyükelçiliği önünde düzenlenen barışçıl protestoya İslami hareketlerden bir çoğunun katılmaması skandalı.
Şeyh Celaleddin Ebu’l Fettuh savaşa iten sebeplerle savaşla birlikte ortaya çıkan skandal durumları sıraladıktan sonra ise şu halde Müslümanların ne yapması gerektiğini açıklayarak şöyle diyor:
‘Öncelikle: Allah’ın küfür ve zulüm güçlerine karşı Mali’deki mücahit kullarına yardım etmesi için içtenlik ve ısrarla dua etmek.
İkincisi: Müslüman Mali halkına maddi-manevi yardım sunmak için acele etmek.
Üçüncüsü: Müslümanların genelini Mali konusunda bilinçlendirmek.
Dördüncüsü: Mali’ye karşı savaşa katılan küfür ve zulüm güçlerine karşı kin oluşturma, bu kuvvetlere, güç ve kapasite ölçüsünce askeri ya da ekonomik zarar verme.
Şeyh Celaledddin Ebu’l Fettuh yazısının sonunda ise Allame Şeyh Hadisçi Müfessir Kadı Muhammed Ahmed Şakir’in yüz seneden fazla zaman önce İngilizlerin Mısır’ı işgali sırasında ‘Özellikle Mısır halkına genel olarak da Arap ve İslam Ümmeti’ne beyan’ başlıklı fetvasına yer verdi.
Şeyh Ebu’l Fettuh, İngilizlerle ne tür olursa olsun, az ya da çok her türlü yardımlaşmanın açık küfür ve riddet olduğunun, ancak cahillik ve hata edip ardından tevbe ederek müminlerin yolunu tutanların bu hükümden kurtulabileceğinin belirtildiği fetvanın bugün Fransa ile işbirliği yapanlar için de aynı şekilde geçerli olduğuna dikkat çekti. Ebu’l Fettuh şöyle dedi: ‘Onlarla yardımlaşmanın hükmü, İngilizlerle yardımlaşmanın hükmü ile aynıdır. Yani: Yardımlaşmanın türü, cinsi ne olursa olsun İslam’dan tamamen çıkma!’
Şeyh Ebu’l Fettuh daha sonra bunları, İslam ülkelerinin hükümetlerinin İslam hükümlerini kabul edip de İngiltere ya da Fransa’yla siyasi ya da kültürel veya ekonomik ilişkileri keseceğini zannettiği için değil Müslümanlara ayaklarını bastıkları yeri, Allah’ın kendilerine neyi emrettiğini, eğer akıllarını ve kendilerini Allah düşmanlarına kaptırırlarsa dünyada ve ahirette kendilerine hazırladığı azapları göstermek için açıkladığını vurguladı.