Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Molla Ömer'in bayram mesajının tam metni

Hilafet Sancağı Çevrimdışı

Hilafet Sancağı

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Molla Ömer'in bayram mesajıTaliban lideri Molla Muhammed Ömer bayram nedeniyle bir tebrik mesajı yayınladı. Aynı zamanda Taliban’ın şu anki durumu, direniş metodu ve gelecek stratejisine dair önemli uluslar arası bir belge konumundaki açıklamada hareketle alakalı bir çok önemli konuya değinildi.

Taliban lideri Molla Muhammed Ömer bayram nedeniyle bir tebrik mesajı yayınladı. Aynı zamanda Taliban’ın şu anki durumu, direniş metodu ve gelecek stratejisine dair önemli uluslar arası bir belge konumundaki açıklamada hareketle alakalı bir çok önemli konuya değinildi.
Açıklama’da Taliban’ın büyük bir zaferin gününün şafağında olduğunu belirten Molla Ömer: “Afganistan’ın bağımsızlığı ve Şeriat’ın tesis edilmesi, İslam Emirliği’nin üzerinde müzakere etmeyeceği değerlerdir. İşgal, barış gücü veya stratejik işbirliği gibi isimlerle adlandırılsa da, Afgan halkı ülke tamamen bağımsız oluncaya kadar yabancı işgalcilere karşı Cihad etmeyi sürdürecektir.” Dedi.
Burma haklkına yapılan haksızlıkları da kınayan ve Arap devrimleri yapılan ülkeleri kutlayan Molla Ömer açıklamasını şöyle sürdürdü. “Afganistan İslam Emirliği, Afganistan’ın bütün Afganlılar için ortak bir mesken yeri olması ve bu topraklar üzerinde birlik ve beraberlik içinde yasam sürmelerini sağlamak için, isgacilerin geri çekilmesinden hemen sonra bütün Afganlıları içine alacak olan, halkın benimsediği ve bütün Mucahidlerin, sehidlerin, yetimlerin ve dul kadınların çıkarlarına hizmet edecek İslami bir sistemin kurulması hususunda farklı Afganlı gruplar ile mutabakat sağlamak için elinden gelen bütün çabayı gösterecektir.”
Molla Ömer gelecek Taliban yönetiminde bütün kesimlerin hükumete katılımının sağlanacağını belirtti. “İslam Emirliği, iktidar gücünü tekelleştirmeyi düşünmemektedir. Afganistan bütün Afganlıların vatanıdır. Ülkede yaşayan bütün vatandaşlar ülkenin korunması ile yükümlü olduğu için, yetenek sahibi kişilerin hükümete katılma hakları vardır.
Taliban lideri Molla Muhammed Ömer Taliban savaşçılarına da sivillerin canlarını tehlikeye atmamaları ve bu konuda ihmalkâr davrananların cezalandırılacağını hatırlattı. Molla Ömer savaşçılarına maneviyatlarını yüksek tutmaya davet etti.
Cihadı faaliyetlerinizi yürütürken sıradan vatandaşların canına ve malına zarar vermeyen taktikler kullanın. Sivil kayıpları önlemek için size verilen talimatlara uymanız sizin üzerinize dini bir görevdir. Sivil kayıplara neden olan herhangi bir saldırı, bu dünyada ve ahrette bizim için bir kayıp demektir. O yüzden sizi sivil kayıplar hususunda kesinlikle çok dikkatli olmaya ve bunu bir sorumluluk olarak kendi üzerinize almaya çağırıyorum.
Emirlerinize itaat edin ve Kuran okumayı günlük programınızın bir parçası yapın. Allah’ı çokça zikredin, Peygamberimizin (s.a.v) hayatini ve onun öğrettiği duaları okuyun. İlminizi artırmak için kitaplar okuyun.

Taliban liderinin açıklamasının tam metni.
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
Kim Allah'ı, O'nun Resulünü ve müminleri dost edinirse, (iyi bilsin ki) Allah'ın taraftarları galip geleceklerdir. (Maide, 56)
Kuşkusuz ki hamd, Allah’a mahsustur. O’na hamd eder, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerriden, amellerimizin kötülüğünden O’na sığınırız. Allah kimi hidayete erdirirse onu saptıracak yoktur, kimi de saptırırsa onu hidayete erdirecek yoktur. Allah’tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. O tektir ve ortağı yoktur. Ve yine şehadet ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve rasûlüdür.
Bunu dedikten sonra,
Kovulmus Şeytan’ın şerrinden Allah’a sığınırım
Ramazan bayramı münasebeti ile Mucahid Afgan halkını ve bütün İslam Ümmetini oruç ibadetleri ve Cihad alanındaki başarılarından dolayı tebrik ediyorum. Allah Azze ve Celle tutmus olduğunuz oruçları, vermiş olduğunuz sadakaları ve Hak uğrunda yapmış olduğunuz emsalsiz hizmetlerinizi ve fedakarlıklarınızı katında kabul buyursun. Allah Azze ve Celle’nin bu rahmet ve ibadet ayında size ibadetlerinizi hakkıyla ifa etme imkânı verdiğini umuyorum. Allah Azze ve Celle canlarını feda eden ve Ramazan ayında aç ve susuz oldukları halde mevkilerinden ayrılmayan bütün Mucahidlere bu dünyada ve ahret hayatında saadet versin.
Allah Azze ve Celle, düşmanın elinde esir olan kardeşlerimizin kurtulmalarına vesile olacak sebepler yaratsın. Allah Azze ve Celle, Hak yolunda şehid olan mübarek şehidlere, Firdevs cennetinde yüksek mevkiler versin, yaralılara acil sıhhat nasip etsin ve aile fertlerini kaybeden yiğitlere güçlü bir sabır, bol ecir, sevinç ve mutluluk versin. Mübarek Ramazan bayramı vesilesi ile sizlerle bazı önemli meseleler hakkındaki görüşlerimi paylaşmak istiyorum.
Cihadi projenin genel durumu:

  1. Cihadi faaliyetler düzenli bir şekilde ve modern taktikleri kullanarak sağlam adımlarla ilerliyor. Bu büyük basarı sadece Allah’ın yardımıyla, Müslümanların desteğiyle ve mücahid Afgan halkının birliği ve dayanışması ile elde edildi.
  2. Bu yılki ‘El Faruk’ operasyonları en yakın yerlerden en uzak yerlere kadar bütün bölgelere ulaşarak diğer operasyonlardan daha ayrı bir özelliğe sahip olmuş oldu. Mucahidlerin kayıpları azalırken buna paralel olarak düşmanın kayıpları ve hüsranı daha da arttı. Düşman artık büyük şehirlerde, kırsal bölgelerde ve hatta kendi üslerinde nefes alamaz hale geldi. Mucahidler savaşın inisiyatifini kendi ellerine aldılar. Düşman, bütün mevkilerle savunma konumuna geçmeye zorlandı ve birçok askerini şehir merkezlerinden çekmek zorunda kaldı. Bu, düşman tarafından da zaman zaman itiraf ediliyor.
  3. Geçen sene kendilerine verilen talimat uyarınca Mucahidler, düşmanın saflarına cok zekice sızdılar. Düşman safındayken gerçeği anlayan bir cok şuurlu Afganlı, Mucahidlere yardım etmeye yönelik isteklerini çok akıllı ve kurnaz bir şekilde gösterdiler. Bunun sonucu olarak kahraman askerler, yabancı işgalcilere ve işbirlikçilere kendi askeri üslerinde yıkıcı darbeler indirdiler. Tarihe adını yazdıran bu cesur kahramanları takdirle karşılıyoruz ve bütün Afgan halkı onları övgüyle anıyor. Düşman safında yer alan diğer askerlerden de aynı cesareti ve şuuru göstermelerini bekliyoruz. Mucahidlerin düşman saflarına sızması neticesinde Mucahidler, düşmanın üslerine, ofislerine ve istihbarat merkezlerine güvenli bir şekilde giriş yapabiliyor. Düşman saflarına sızan mucahidler daha sonra kolayca koordineli saldırılar düzenliyor ve düşmana ağır can ve mal kaybı yaşatıyorlar. Ayrıca düşman saflarından ayrılan çok sayıda asker, silahları ve mühimmatları ile birlikte Mucahidlerin safına geçiyorlar. Mucahidler onları hürmetle kabul ediyor ve koruma altına alıyor. Son günlerde hepimiz bu olaylarla sıkça sahit olduk.
  4. Sömürgeciler, Afganistan savaşı sebebiyle geniş bir ekonomik kriz ve halk muhalefeti ile karşı karşıyalar. Hatta kendi askerleri bile yürütülen yanlış politikalara karşı öfkelerini ifade ediyorlar. Buna örnek olarak Afganistan’da görev yapmış askerlerin Chicago konferans binasının önünde düzenlediği gösterileri verebiliriz. Aynı şekilde savaş karşıtı gösteriler bütün dünya genelinde arttı ve halen artmaya devam ediyor. Bunun sonucu olarak sömürgeciler birbiri ardına, Afganistan’daki güçlerini geri çekmek zorunda kaldılar. Bu, mübarek Cihadımızın başarısından ve zaferinden başka bir şey değildir.
  5. İşgalciler sadece siyasi, ekonomik ve askeri alanda değil, aynı zamanda ahlak yönünden de mağlup oldular. Bütün dünya, işgalcilerin hiç bir insani değer tanımadıklarına şahit oldu. Onlar hiç bir savaş etiğine sahip değiller. İnsan haklarını ve insan onurunu çiğniyorlar, kutsal değerlere küfrediyorlar, sehidlerin cesetlerine saygısızlık ediyorlar, çocuklara ve gençlere ahlaki acıdan saldırıyorlar, Zangavat ve Sajavand’da olduğu gibi geceleri evleri basarak kadınları, yaslıları ve çocukları katlediyorlar. Köyleri, evleri, şehirleri, camileri, dini törenleri, okulları, cenaze merasimlerini ve bayram törenlerini bombalıyorlar. Bütün bunları utanmadan insan hakları ve insanlık hakkında konuşurken yapıyorlar.
  6. Mucahidlerin Badakşan’dan Helmand’a ve Nangarhar’dan Herat’a kadar bütün bölgelerde tek bir saf, tek bir sancak ve tek bir emir altında kardeşçe Cihad etmeleri bütün Müslümanları ve özellikle bütün Mücahidleri çok memnun etmektedir. Zaferin sırrı bunun altında yatıyor. Bu, düşman için bunalım ve korkunun bir sebebidir.
Düşmanın Kurduğu Komplolar:

  1. Geride bıraktığımız son 11 sene boyunca düşman, bütün gücüyle medya gücünü kullanarak Afgan halkını kendi tarafına çekmeye çalıştı. Allah’a hamd olsun bu amaçlarına ulaşamadılar. Bunun sebebi insanların ve bütün dünyanın görebildiği mevcut gerçeklerdir. Onların şeytani komploları önlendi ve casusluk yapan ajanlar adına çalışan sözde bağımsız medyanın gerçek yüzü ortaya çıkartıldı. Onların abartılı reklamları ve propagandaları sonuçta kendi itibarlarına zarar verdi. Simdi onların insanlar gözünde hiçbir inandırıcılıkları kalmadı. İnsanlar onların yayınladıkları her bir rapora artık sadece bir söylenti, propaganda veya Mucahidlere karsı bir komplo gözüyle bakıyor. İnsanlar artık satılmış medyanın kendilerini finanse edenlerin kayıplarını gizlediğini ve Mucahidlerin kayıplarını olduğundan daha yüksek gösterdiğini ve Mucahidlerin zaferlerini göz ardı ettiğini biliyorlar.
  2. Düşman, şeytani istihbarat ağları sayesinde bir kaç gencin sapıklığını ve cehaletini kullanarak insanlar arasında kaos çıkarmaya çalıştı. Onlar ülkeyi 90’li yıllarda komünist hükümetin düşmesinden sonra oluşan karışık konuma döndürmek istediler. Allah’a hamd olsun, bu şeytani komplo henüz ilk devrelerinde iken başarısız oldu. Onların tiksindirici faaliyetlerini gören insanlar, Mucahidlere daha da yaklaştı ve düşmanın gizli komplolarına karşı daha da uyanık oldular.
  3. Devlet yönetiminin güçsüz Kabil hükümetine devredildiği sözde geçiş sureci, işgalcilerin başlattığı diğer bir aldatma oyunu oldu. Böyle yaparak kendi yenilgilerini gizlemek istediler. Aynı zamanda Afganlılara güvendiklerini ve sivil ve askeri yönden ülkelerinin geleceğini onlara bırakmak istediklerini iddia ederek Afgan halkını ve dünyayı aldatmaya çalıştılar. Bu şeytani süreç hakkındaki görüşümüz, bunun işgalcilerin halkı aldatmak ve şaşırtmak amacıyla yaptıkları diğer saptırıcı girişimler gibi başarısız bir girişim olduğudur. Bu girişimin yapıldığı bütün bölgeler güvenlik açısından, askeri ve idari açıdan düşmanın elinde olan yerlerdir. Verdikleri sözlere rağmen yönetimleri altında olan bölgeleri gece baskınları ve acımasız saldırılar düzenlemek için kullanıyorlar.
Stratejik Anlaşma, Askeri Üsler ve Faydasız Konferanslar:

  1. Afganistan’ı satmak amacıyla stratejik anlaşmalar adı altında başlattıkları ve halen devam etmekte olan oyun, kahraman Afgan halkı acısından kesinlikle kabul edilemez. Kendileri tarafından kurulan zayıf bir rejim ile yaptıkları anlaşmaların hiç bir yasal geçerliliği yoktur.
  2. Afganistan’ın bağımsızlığı ve Şeriat’ın tesis edilmesi, İslam Emirliği’nin üzerinde müzakere etmeyeceği değerlerdir. İşgal, barış gücü veya stratejik işbirliği gibi isimlerle adlandırılsa da, Afgan halkı ülke tamamen bağımsız oluncaya kadar yabancı işgalcilere karşı Cihad etmeyi sürdürecektir.
  3. Yardım kisvesi altında düzenlenen konferansta, yozlaşmış Kabil yönetimine milyarlarca dolar yardım taahhüdünde bulunuldu. Yabancı işgalcilerin yaptığı bütün bu taahhütler, çökmekte olan ve can çekişen zayıf Kabil rejimini ayakta tutabilmek için yapıldı. Para yardımı yapan ülkeler ve milletler bu yardımların Afgan halkına ulaşmadığını, aksine Kabil yönetiminde bulunan belli şahısların ceplerine ve banka hesaplarına girdiğini bilmelidirler. Bu batmakta olan yolsuz ve hasta rejim ve bu rejimin yöneticileri sadece yabancıların çıkarlarını korumaktadırlar.
Görüşmeler ve Müzakereler:

  1. Biz bağımsız, İslami ve milli bir güç olarak her zaman Afganistan hakkında ve diğer küresel meseleler hakkında kararlar verdik ve sunu açıkça gösterdik ki bizler İslami bir sistemin kurulması için, toprak bütünlüğünü korumak için ve ülkenin bağımsızlığı için cihada ediyoruz. Afganistan İslam Emirliği, Afganistan’ın bütün Afganlılar için ortak bir mesken yeri olması ve bu topraklar üzerinde birlik ve beraberlik içinde yasam sürmelerini sağlamak için, isgacilerin geri çekilmesinden hemen sonra bütün Afganlıları içine alacak olan, halkın benimsediği ve bütün Mucahidlerin, sehidlerin, yetimlerin ve dul kadınların çıkarlarına hizmet edecek İslami bir sistemin kurulması hususunda farklı Afganlı gruplar ile mutabakat sağlamak için elinden gelen bütün çabayı gösterecektir.
  2. Bazı konular hakkında Amerika ile müzakerelerin başlaması ve daha sonra askıya alınması sebebiyle şuna da değinmek istiyorum. Bizim Amerika ile yaptığımız görüşmeler ve müzakereler kesinlikle boyun eğme veya hedeflerimizden vazgeçme anlamında değildir. Bundan ziyade biz, esirlerin takasını başlatmak, siyasi bir ofis açmak ve hedeflerimize ulaşmak için böyle bir adım attık.





Afganistan’ın Geleceği:

  1. İslam Emirliği, iktidar gücünü tekelleştirmeyi düşünmemektedir. Afganistan bütün Afganlıların vatanıdır. Ülkede yaşayan bütün vatandaşlar ülkenin korunması ile yükümlü olduğu için, yetenek sahibi kişilerin hükümete katılma hakları vardır. İslam Emirliği, hükümetteki pozisyonları göreve layık olan ve yolsuzlukları ortadan kaldırma gücüne sahip kişilere dağıtmak için elinden geleni yapacaktır.
  2. İslam Emirliği, insanların eğitimini, bu dünya hayatında gelişimleri ve ilerlemeleri için ve ahret hayatında da saadetleri için önemli bir faktör olarak görmektedir. İslam Emirliği, hatırlanacağı üzere geçmişteki iktidarı zamanında bütçenin büyük bir bölümünü eğitime ayırmıştı. Bugün İslam Emirliği’nin bünyesinde, halka eğitim hizmetleri götürmek için çalışan eğitim komisyonu bulunmaktadır. Birçok kez Mucahidlerin bazı okulları yakmakla veya öğrencileri zehirlemekle suçlandığına şahit olduk. Bütün bunlar yenilmekte olan düşmanın Mucahidlere çamur atmak için düzenledikleri gizli komploların bir parçasıdır.
  3. Biz, İslami prensipler, milli çıkarlar ve kültürümüz ışığında, kadınlara bütün yasal haklarını vermeye azmettik. işgalcilerin ülkeye girmesinden bu yana kadınlar basta olmak üzere, insanların çeşitli zorluklarla boğuşmak zorunda kalması çok üzüntü vericidir. Hatta birçok kadın kendisini kurban vermiş, şehid edilmiş veya namusu çiğnenmiştir. Bu acımasız gidişat halen devam etmektedir. İslam Emirliği’nin geçmişteki iktidarı döneminde kadınlar böylesi vahşetlere karşı korunma altındaydı.
  4. İslam Emirliği, yurt içinde veya yurt dışında yasayan bütün vatandaşlarının profesyonel ve akademik tecrübelerini ülkelerinin ve Afgan halkının refahı yönünde kullanmaları için gereken bütün imkânları hazırlayacaktır.
  5. İslam Emirliği, ülkenin yeniden yapılandırılması, tarımın geliştirilmesi, yolların, köprülerin ve hastanelerin yapımı üzerine odaklanacaktır. Kısaca, altyapının inşa edilmesi, mayınların toplanması, kurak bölgelerin rehabilitasyonu, ülkenin sanayileştirilmesi ve teknolojik bilginin elde edilmesi üzerine yoğunlaşacaktır.
  6. Ülkenin parçalanması için plan yapanlar sunu bilsinler ki İslam Emirligi, halkın yardımıyla bu şeytani planların başarıya ulaşmasına ve ülkenin etnik köken veya coğrafi bölge adına bölünmesine izin vermeyecektir.
Dış Politika:

  1. İslam Emirliği, dünya ülkeleri ve özellikle İslam dünyası ve komsu ülkeler ile İslami yasalar, milli çıkarlar, karşılıklı saygı ve ortak işbirliği ışığında iyi ilişkiler ve karşılıklı etkileşim istemektedir. İslam Emirliği, başka ülkelerin içişlerine karışmayı amaçlamadığı gibi başka ülkelerin de kendi içişlerine karışmalarına izin vermez. İslam Emirliği, Afganistan topraklarının herhangi bir ülke aleyhine kullanılmasına izin vermez ve İslami kanunlar ve milli çıkarlar ışığında uluslararası hukuka ve prensiplere de saygı gösterir.
  2. Son Arap devrimleri sonucu oluşan yeni hükümetleri ve ulusları tebrik ediyoruz. Allah Azze ve Celle’den dileğim onlara bütün cephelerde ilerleme imkânı vermesi ve İslam’ın hükümlerinin gözetildiği güzel bir gelecek nasip etmesidir. Ailelerinden ve topraklarından ayrılarak göç etmek zorunda kalan mazlum Müslümanların yeniden ailelerine ve topraklarına kavuşmaları memnuniyet verici bir gelişmedir.
  3. Burma’da devletin vesayeti altında Müslümanlara yönelik gerçekleştirilen vahşet, bir Müslüman olarak ve insani duygular gereği bütün Afgan halkına büyük bir endişe ve üzüntü vermektedir. İslam Konferansı Örgütüne ve dünyadaki İnsan Hakları savunucularına çağrıda bulunarak, insani sorumlulukları gereği, bu vahşeti durdurmak için acil adımlar atmaya çağırıyoruz.
Mücahid Kardeşlerim:

  1. Kıymetli ve sevgili Mücahid Kardeşlerim!
Allah Azze ve Celle’nin dinine hizmet için bizleri seçmiş olması ve bize Cihada ibadetini nasip etmesi çok sevindirici bir durumdur. Dininizi, halkınızı ve ülkenizi koruma adına göstermiş olgunuz kararlılık ve her türlü fedakârlığa her zaman istekli olmanız sizin güçlü imanınızı, yüksek şevkinizi, sabit kararlılığınızı ve onurlu olmaya olan arzunuzun bir göstergesidir. Gerçekte siz, bütün dünya için ve özellikle İslam Ümmeti için ve onurlu olmayı seven halkınız için bir gurur timsalisiniz. Sizler 21. yüzyılın özgürlük ve kurtuluş öncülerisiniz, yiğitliğin ve mertliğin seçkin kahramanlarısınız.
Sevgili Kardeşlerim:
Eğer Peygamberimiz (s.a.v) ve onun sahabeleri (r.a) gibi Cihad edersek bizim Cihadımız ve fedakârlığımız verimli sonuçlar verecektir.

  1. Mazlum insanlarımızın canını, malını ve onurunu korumaya çok büyük özen gösterin. Peygamberimizin (s.a.v) güzel huyunu ve ahlakını takip ederek siz de insanlara karsı merhametle, sevgiyle, saygıyla ve şefkatle yaklaşın. Güzel ahlak ile insanların kalplerini kazanmaya çalışın. İnsanlara sıkıntı vermekten kesinlikle uzak durun ve insanlara sıkıntı verenleri emirlerinize bildirin.
  2. Cihadı faaliyetlerinizi yürütürken sıradan vatandaşların canına ve malına zarar vermeyen taktikler kullanın. Sivil kayıpları önlemek için size verilen talimatlara uymanız sizin üzerinize dini bir görevdir. Sivil kayıplara neden olan herhangi bir saldırı, bu dünyada ve ahrette bizim için bir kayıp demektir. O yüzden sizi sivil kayıplar hususunda kesinlikle çok dikkatli olmaya ve bunu bir sorumluluk olarak kendi üzerinize almaya çağırıyorum.
  3. Cihadı faaliyetlerinizi İslam Emirliği’nin genel yönetmeliğine uygun olarak organize edin. Etkili bir şekilde ilerleyebilmek, düzenli bir hareket oluşturabilmek ve yavaş adımlarla hedefe ulaşabilmek için birbirinizin işlerine müdahale etmekten kesinlikle sakının. Herkes kendi sorumluluklarına odaklanmak ve verilen görevi yerine getirmek zorundadır.
  4. Emirlerinize itaat edin ve Kuran okumayı günlük programınızın bir parçası yapın. Allah’ı çokça zikredin, Peygamberimizin (s.a.v) hayatini ve onun öğrettiği duaları okuyun. İlminizi artırmak için kitaplar okuyun.
Kabil Hükümeti Çalışanlarına:

  1. Kabil yönetiminin bütün çalışanlarını ve özellikle polisleri, askerleri, subayları ve istihbarat biriminde çalışanları, dininize ve ülkenize karsı savaşan işgalcilerin saflarını terk etmeye ve düşmana yıkıcı darbeler indiren diğer kahraman meslektaşlarınız gibi Mücahidlerin saflarına katılmaya çağırıyorum. Ülkenizi özgürleştirmek ve yabancı işgalcileri kovmak için yürütülen ve Allah’ın izniyle zaferin esiğinde olan bu mücadeleye katılın. Bu size hem dünyada hem de ahrette mutlu ve onurlu bir hayat yaşatacak, Yaradan’ın sevdiği bir kul ve yaratılmışların en hayırlısı yapacaktır.
  2. Bu fırsatı değerlendirmek sizin için simdi daha da uygun çünkü işgalci düşmanın Afganistan’ı terk edeceği gün uzak değil. İslam Emirliği bünyesinde ‘Davet ve Hidayet, Kalplerin ısındırılması ve Entegrasyon’ adı altında yeni bir bolum kurulmuştur. Bu bölümün dalları bütün ülkede faaliyet göstermektedir ve diğer hizmetler ile birlikte düşmanın safından ayrılıp Mucahidlerin safına geçmenizde size yardımcı olacaktır.
Dünya İnsanlarına ve Afganistan’ı İşgal eden Ülkelere:

  1. Amerika uzun vadeli siyasi ve ekonomik hedeflerine ulaşabilmek için ve hem küresel hem de bölgesel düşmanlarını ve rakiplerini ezebilmek için Afganistan’ı işgal etti. Ne yazık ki bazı ülkeler Amerika’nın çıkarları uğruna, Amerika’nın günah keçisi oldular ve Amerikan güçleri ile beraber inşalık suçları isliyorlar. Sizin ordularınız ülkemizdeki kadınları ve çocukları acımasızca sehim ediyor, köyleri ve evleri yıkıyor, kutsal dini değerlerimize hakaret ediyor, Onursuzu ve kültürümüzü yeriyor, evlerimizi, yeşil bahçelerimizi ateşe veriyor, yıkıyor ve yerle bir ediyor. Tıpkı Fransa halkının yaptığı gibi, hükümetlerinizin bunları yapmasını engellemek sizin görevinizdir. Çocuklarınızı ve çıkarlarınızı Amerika’nın çıkarları ve hevesi uğruna kurban vermeyin.
  2. Çok sayıda askerinizin bizim ülkemizde olduğunu, sakat kaldığını veya savasın stresinden dolayı çeşitli psikolojik hastalıklara maruz kaldığını bilmelisiniz. Fakat hükümetleriniz bunları sizden ve medyadan gizliyor.
  3. İslam Emirliği, İslam Konferansı Örgütünü, İslam dünyasını, İslami ulusları ve hükümetleri her yönden bu kurtuluş mücadelelerinde mazlum Afgan halkının yardımına koşmaya çağırıyor. Aynı şekilde uluslararası toplumu, insan hakları kuruluşlarını, tarafsız ve adil devlet adamlarını, yazarları, haber ajanslarını ve genelde bütün dünya insanlarını, insani sorumlulukları gereği, Afgan halkının özgürlüğü için çaba göstermeye davet ediyoruz.
İnsan Hakları Kuruluşlarına:
İnsan haklarını koruma adına çalışan bütün evrensel kuruluşları, sadece yabancı güçlerin raporlarına ve Batı medyasının haberlerine itibar etmemeye çağırıyoruz. Bölgedeki olaylar hakkında kendiniz tarafsız ve yerinde incelemeler yapın. Amerika’nın rastgele bombardımanları, evlere izinsiz yapılan baskınlar, köpeklerin çocukların ve kadınların üzerine salınması, cesetlerin üzerine bevledilmesi, hapishanelerdeki esirlere işkence yapılması, askerlerin, polislerin ve yerel milislerin kadınlara tecavüz etmesi, insanların onuruna ve malına yapılan saldırılar sonucu meydana gelen sivil zayiatlar artik insanlardan gizli kalan şeyler değil.
Son olarak dindar bütün vatandaşların ve dünya Müslümanlarının Ramazan Bayramlarını bir kez daha tebrik ediyorum ve Allah Azize ve Kelle’den onlara her iki dünyada da saadet vermesini ve düşmana karsı zafer bahsetmesini diliyorum. Bu sevinçli bayram günlerinde zengin Müslümanlara, kendi çocuklarına ve ailelerine gösterdikleri ilgiyi sehimlerin ve esirlerin çocuklarına ve ailelerine de göstermeye davet ediyorum. Onlar anne ve babalarının şefkat kanatlarından mahrumlar. Maddi ve manevi yardımlarınızla onları bağrınıza basın.
Molla Muhammed Ömer Mücahid
İslam’ın hizmetcisi
2012/8/16
1433/9/28

Pressmedya
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
ALLAH razı olsun

RABBİM,emir ve mücahidlerin ellerinde olan şerhi bir devlet nasip etsin amin

İnşaALLAH bu bayramlar buna vesile olur
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt