Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Nafile veya Tek Başına Namaz Kılarken Kıraatin Ses Miktarı En Az Nedir?

E Çevrimdışı

ebu islam

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
asvbk bugun bir hoca namazı hiç dudaklrını oynatmadan ve kendi duyacak kadar okumayanın namazı sahıh degıldır dedi dogru yanlı ise neden ?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Aleykum selam we rahmetullah

Namazda sura veya duaları okurken dil ile söylemek gerekir. Kalbimizden geçirmek yeterli değildir. Yüksek sesle yani kulağımızla işitecek şekilde okumak şart değildir. Yani okuduğumuz duaları hissedecek şekilde okumalıyız.
Yalnız başına namaz kılan kimse sabah, akşam ve yatsı namazlarını dilerse aşikare bir okuyuşla ve dilerse gizli bir okuyuşla (muhayyerdir) kılar. Geceleyin kılacağı nafile namazlarda da hüküm böyledir. Fakat öğle ve ikindi namazlarında ve gündüz kılacağı nafile namazlarda gizli okuması vacibtir.
Fatiha ve diğer suraleri, namazda dili kıpırdatmaksızın ve ses çıkartmaksızın zihinden tekrarlama (düşünerek) okuma (kıraat) sayılmaz, yani böyle yapmakla namazın ruknu olan kıraat yerine getirilmiş olmaz.
Kişinin kendi duyabileceği bir sesle, fısıldar gibi, harfleri yerlerinden çıkartarak (dudakları -dili kımıldamalı) ve eğer yanında başkaları varsa onları namazda rahatsız etmeyecek bir şekilde okuması gerekir. Kıraatte dilin oynaması şarttır.

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِيِّ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ح و حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ الصَّبَّاحِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ إِسْحَقَ أَخْبَرَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِيِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ رَبَاحٍ عَنْ أَبِي قَتَادَةَ أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ خَرَجَ لَيْلَةً فَإِذَا هُوَ بِأَبِي بَكْرٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ يُصَلِّي يَخْفِضُ مِنْ صَوْتِهِ قَالَ وَمَرَّ بِعُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ وَهُوَ يُصَلِّي رَافِعًا صَوْتَهُ قَالَ فَلَمَّا اجْتَمَعَا عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ يَا أَبَا بَكْرٍ مَرَرْتُ بِكَ وَأَنْتَ تُصَلِّي تَخْفِضُ صَوْتَكَ قَالَ قَدْ أَسْمَعْتُ مَنْ نَاجَيْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ وَقَالَ لِعُمَرَ مَرَرْتُ بِكَ وَأَنْتَ تُصَلِّي رَافِعًا صَوْتَكَ قَالَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أُوقِظُ الْوَسْنَانَ وَأَطْرُدُ الشَّيْطَانَ زَادَالْحَسَنُ فِي حَدِيثِهِ فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَا أَبَا بَكْرٍ ارْفَعْ مِنْ صَوْتِكَ شَيْئًا وَقَالَ لِعُمَرَ اخْفِضْ مِنْ صَوْتِكَ شَيْئًا
Rasulullah (s.a.v.); Ebu Bekir'e gizlice okuyarak teheccud namazı kılarken, Ömer'e açıktan okurken, Bilal'e de bir sureden bir sureye geçerken rastladı. Sabah olunca onların bu halini sordu.
Ebu Bekir (r.anh); "Yakardığım zata işittiriyordum",
Ömer (r.anh); "Uykuda olanı uyandırıyor ve şeytanı kovuyordum" ,
Bilal (r.anh); "Bir bahçeden bir bahçeye geçiyordum" dedi.
Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.), Ebu Bekir'e : "Sesini birazcık yükselt", Ömer'e : "Sesini biraz kıs", Bilal'e: "Bir sureye başlayınca onu tamamla" buyurdu.
(Ahmed bin Hanbel, Musned, 1 / 109; Abdurrazzak, Musannef, II/495; Ebu Davud, Tatavvu, 25; Tirmizi, Salat, 212; İbn-i Huzeyme; İbni Hibban; Hakim; Beyhaki; Fıkhu's Sunne, Seyyid Sabık, C. 1, Namazz bahsi)

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِيِّ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ح و حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ الصَّبَّاحِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ إِسْحَقَ أَخْبَرَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِيِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ رَبَاحٍ عَنْ أَبِي قَتَادَةَ أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ خَرَجَ لَيْلَةً فَإِذَا هُوَ بِأَبِي بَكْرٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ يُصَلِّي يَخْفِضُ مِنْ صَوْتِهِ قَالَ وَمَرَّ بِعُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ وَهُوَ يُصَلِّي رَافِعًا صَوْتَهُ قَالَ فَلَمَّا اجْتَمَعَا عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ يَا أَبَا بَكْرٍ مَرَرْتُ بِكَ وَأَنْتَ تُصَلِّي تَخْفِضُ صَوْتَكَ قَالَ قَدْ أَسْمَعْتُ مَنْ نَاجَيْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ وَقَالَ لِعُمَرَ مَرَرْتُ بِكَ وَأَنْتَ تُصَلِّي رَافِعًا صَوْتَكَ قَالَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أُوقِظُ الْوَسْنَانَ وَأَطْرُدُ الشَّيْطَانَ زَادَ الْحَسَنُ فِي حَدِيثِهِ فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَا أَبَا بَكْرٍ ارْفَعْ مِنْ صَوْتِكَ شَيْئًا وَقَالَ لِعُمَرَ اخْفِضْ مِنْ صَوْتِكَ شَيْئًا
Ebû Katâde (r.anh)'den rivayet olunmuştur: Nebi (s.a.v.) bir gece (dışarı) çıktı. (Yolu) kısık bir sesle namaz kılmakta olan Ebû Bekr'e uğrayıverdi.
(Ebû Katâde) dedi ki: Bir de Ömer b. Hattab'a uğradı. O da namazı yüksek sesle kılmakta idi. İkisi de Peygamber (s.a.v.)'in yanında bir araya gelince;
Nebi (s.a.v.): "Ey Ebâ Bekr, Ben Sana uğradım, Sen sesini kısarak namaz kılıyordun (niçin böyle yapıyorsun?)" buyurdu.
O da: Ey Allah'ın Rasulü, Ben (sesimi) kendisine munâcâtta bulunduğum zâta işittiriyorum, diye cevab verdi.
(Rasûl-u Ekram) Ömer'e de (şöyle) buyurdu: "Sana uğramıştım. Sen de yüksek sesle namaz kılıyordun! Niçin böyle yapıyorsun?"
O da (şöyle) cevab verdi: Uyuklamakta olan kimseyi uyandırmak ve şeytanı kovmak için (böyle yapıyorum).

(Ebu Davud, Tatavvu, Bab 25, Hadis no: 1329)
(Râvi) el-Hasen hadise (şunları da) ilâve etti: Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.) Ebû Bekir'e; "Ey Ebâ Bekr, sesini biraz yükselt!" buyurdu. Ömer'e de: "Sesini biraz kıs" dedi.





 
Üst Ana Sayfa Alt