el-Cüreyrî kimdir?
Saîd b. İyâs el-Basrî el-Cüreyrî
Künyesi Ebû Mesud’dur.
Ebu’t-Tufeyl Âmir b. Vâsile, Abdullah b. Büreyde, Hasan el-Basrî, Abdullah b. Şekîk gibi şahsiyetlerden hadîs almıştır.
Kendisinden de Yezîd b. Harun, İsmail b. Uleyye, Hammâd b. Zeyd, Hammâd b. Seleme, Süfyân es-Sevrî, Şu’be b. Haccâc, Abdullah b. Mübarek, Ma’mer b. Râşid gibi kişiler hadîs nakletmişlerdir.
İclî (Ebü'l Hasan) ve Zehebî sika, Ebû Hâtim hasenu’l-hadîs lafızlarıyla kendisini ta’dîl etmişlerdir.Mizzi sikadır demiştir.İmam Müslim ve Ebu Davudda onun rivayetlerini eserlerine almıştır.Acurrinin aktardığına göre Ebu Davud onun hakkında "Eyyuba yetişenlerin hepsinin El-Cüreyriden dinledikleri hadisler ceyyiddir." demiştir.Zaten Süneni Ebu Davudda el Cüreyriden rivayet aktarmıştır.
(Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, III, 456; İclî, Târîhu’s-sikât, s. 181; İbn Ebû Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl, IV, 2; Mizzî, Tehzîbü’l-kemâl, X, 338-341; Zehebî, Siyer, VI, 153.)
Kuteybe bin Said>Bişr bin Mufaddal>Cureyri>Abdullah ibn Şakik el Ukayli
Tirmizi de geçen senet böyle.Bu rivayetle ilgili senin eleştirdiğin kısım Cureyrinin ihtilata uğradığını aktarmışsın.Evet bunu bizde kabul ediyoruz.Lakin bir kişinin ihtilata uğraması önceki dönemde aktardığı hadislerin güvenilir olmadığı manasına gelmez.
Yahya el Kattan,İbn Main,Ebu Hatim,İbn Hanbel gibi alimlerin aktardığı durum ihtilat olduktan sonraki durum içindir.Öncesi için hiç biri böyle bir ifade kullanmamıştır.
Ayrıca
Ebu Davud,İmam Müslim de sahih hadis kitablarında ondan nakil yapmışlardır.Sahihi Müslimden bir kaç örnek vereyim:
1- Bize Amr b. Muhammed b. Bukeyr b. Muhammed en-Nakid tahdis etti. Bize İsmail b. Uleyye, Said el-Cureyri'den tahdis etti. Bize Abdurrahman b. Ebu Bekre babasından şöyle dediğini tahdis etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında idik. Üç defa: "Size büyük günahların en büyüğünü bildireyim mi? Allah'a ortak koşmak, anne babaya karşı gelmek, yalan şahitlik etmek -yahut yalan söz söylemek-" buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaslanırken oturuverdi. Bunu o kadar çok tekrar etti ki biz, keşke sussa, dedik.
(Sahihi Müslim İman 255)
2- Bize Yahya b. Halef El-Bâhilî rivayet etti. (Dediki): Bize Abdü'l-A'lâ, Saîd El-Cüreyrî'den, o da Ebû'l-A'lâ'dan naklen rivayet etti ki,
Osman b, Ebi'l-Âs Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e gelerek:
— Yâ Resûlallah! Muhakkak şeytan benimle namazımın ve kıraatimin arasına girdi. Onu bana karıştırıyor, dedi. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de:
«Bu Hinzeb denilen bir şeytandır. Onu hissettiğin vakit ondan Allah'a sığın ve sol tarafına üç defa tükür.» buyurdu. Osman: Ben bunu yaptım; Allah da onu benden giderdi, demiş.
(Sahihi Müslim,Selam 68)
3- Bize Züheyr b. Harb rivayeti etti. (Dedi ki: Bize Habban b. Hilal rivayet etti. (Dedikî): Bize Vüheyb rivayet etti. Bize Saîd El-Cüreyrî, Ebû Abdillah El-Cisrî'den, o da İbni Sâbit'den, o da Ebû Zer'den naklen rivayet şunu söyledi:
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e hangi söz en faziletlidir, diye sorulmuş:
“Allah’ın melekleri yahut kulları içirt içerir: [Sübhanallahi ve bi-Hamdihi] = Allah’ı hamdiylâ tenzih ederim sözüdür.” buyurmuşlar.
(Sahihi Müslim,2731)
4- Bize Yahya b. Yahya Et-Teymî ile Katan b. Nuseyr rivayet ettiler. Lâfız Yahya'nındır. (Dedilerki): Bize Ca'fer b. Süleyman, Saîd b. İyâd El-Cüreyrî'den, o da Ebû Osman En-Nehdî'den, o da Hanzalate'l-Useyyidî'den naklen haber verdi. —Bu zât Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in kâtipleriııdendi.— Demiş ki:
Bana Ebû Bekr tesâdüf etti de :
— Nasılsın yâ Hanzale! dedi. Ben :
— Hanzale münafık oldu! dedim.
— Sübhânellah! Sen ne söylüyorsun? dedi.
— Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Selleın)'in yanında bulunuyoruz. Bize cenneti, cehennemi hatırlatıyor, hattâ onu gözle görmüş gibi oluyoruz. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'m yanından çıktıktan sonra ise zevcelerle, çocuklarla, geçim dalgalarıyla meşgul oluyoruz. Bu sebeple çok şey unuttuk, dedim. Ebû Bekr :
-- Vallahi biz böyle şeylere raslıyoruz, dedi. Ebû Bekr ve ben yürüdük ve Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in yanına girdik. Ben:
— Hanzale münafık oldu yâ Resûlallah! dedim. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Ne o?» diye sordu.
-- Yâ Resûlallah! Senin yanında bulunuyoruz. Bize cenneti ve cehennemi hatırlatıyorsun. O derecede ki, gözümüzle görmüş gibi oluyoruz. Senin yanından çıktığımız vakit zevcelerle, çocuklarla ve geçim dalgalarıyla meşgul oluyoruz. Çok şey unuttuk, dedim. Bunun üzerine Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Nefsim elinde olan (Allah)’a yemin ederim ki, siz benim yanımda bulunduğunuz hal üzere ve zikretmeye devam ederseniz, sizinle melekler döşeklerinizin üzerinde ve yollarınızda musafaha ederler. Ve lakin ya Hanzale! Bazı zaman şöyle, bazı zaman böyle.» buyurdu. Bunu üç defa tekrarladı.
(Sahihi Müslim 2750)
5- Bana Züheyr b. Harb rivayet etti. (Dediki): Bize Hâşim b. Kaâsım rivayet etti. (Dediki): Bize Süleyman b. Muğire rivayet elti. (Dediki): Bana Said El-Cüreyri, Ebû Nadra'dan, o da Useyr b. Câbir'den naklen rivayet etti ki,
Kûfeliler Ömer'e gelmişler. İçlerinde Uveys'le alay eden bir adam varmış. Ömer:
— Burada Karanilerden kimse var mı? diye sormuş. Hemen bu adam gelmiş. Ömer:
— Şüphesiz ki, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Size Yemen'den Uveys denilen bir adam gelecek. Yemen'de bir annesinden başka kimse bırakmıyor. Kendisinde beyazlık vardı. Allah'a duâ etti de onu kendisinden giderdi. Yalnız bir dinar veya dirhem yeri kadar kaldı. İmdi ona sizden kim rastlarsa sizin için istiğfar ediversin!» buyurdular, demiş.
(Sahihi Müslim,Fedailu's sahabe 223,(2542))
Ayrıca Süneni Ebu Davud da El-Cüreyrinin rivayetleri vardır. Örneğin bir tanesi şöyle:
Said el-Cüreyrî dedi ki: Ebu'tTufeyl:
Ben Rasûlullah (s.a.)'ı gördüm, dedi. Ben:
Onu nasıl gördün? diye sordum,
Beyaz tenli, sevimli idi. Yürürken sanki yokuş aşağı inermiş gibiydi, cevabını verdi.
(Süneni Ebu Davud,4864)
Kısacası İmam Müslim ve Ebu Davud gibi alimler Cüreyrinin nakillerini almışlar.Yazının en başında belirttiğim diğer alimlerde ondan hadis nakletmiştir:
Yezîd b. Harun, İsmail b. Uleyye,
Hammâd b. Zeyd, Hammâd b. Seleme, Süfyân es-Sevrî, Şu’be b. Haccâc, Abdullah b. Mübarek, Ma’mer b. Râşid,Yezid bin Zurey'
Senin bahsettiğin Yahya el-Kattan, İbn Main, Ebu Hatım, Nesai gibi alimler
veba salgını döneminde olan ihtilattan sonra ondan rivayet almamışlar.Alınmasını da doğru bulmamışlar.
Ki bu da gayet doğal bir şey.Örneğin günümüzde bir kişinin hafızası çok iyi olsa ama bir gün Alzheimer olsa elbette bizde o saatten sonra onun dediklerini hadis diye almayız.Çünkü hastalıktan dolayı karıştırabilir.
İşte o alimlerde bu sebepten dolayı ihtilattan sonra ondan hadis almamışlardır ve bu yönde bir eleştiri getirmişler.Örneğin:
İbn Ebi Hâtim babasından şöyle nakleder: “
Saîd el-Cüreyrî’nin hıfzı, ölmeden önce
bozuldu. Eskiden ondan hadis yazanların hadisi doğrudur. Çünkü o hadiste
iyiydi.
(İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl, Ⅳ, 2)
Ahmed b. Hanbel de İbn ‘Uleyye’ye Cüreyrî’nin hadisleri karıştırmasıyla
ilgili soru sorunca İbn ‘Uleyye şu cevabı verir: “Şeyhin yaşı ilerleyince hadiste
zayıfladı.”
(İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl, Ⅳ, 2)
İbrahim el-Cüzcani şöyle dedi: Ahmed bin Hanbel'in şöyle dediğini duydum: Yahya bin Said bana fısıltıyla şöyle dedi: Veba günlerinde onu yalanladık - yani el-Ceririyi.
(İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl 4/1)
Ebu Talib dedi ki: Ahmed dedi ki: Cüreyri Basra halkının muhaddisidir.
(İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl 4/61)
Sahibinin hepsinden işitmese bile en az 4,5 sahabiden işitmiştir.Sahabi bizim için 3 imamdan daha önceliklidir.Bunu da kafanızın bir köşesine yazın.
Ayrıca sadece Abdullah ibn Şakik el-Ukayli icma aktarmamıştır.Eyyüp ibn Ebi Temime Es Sihtiyani,İshak bin Rahaveyh ve Muhammed bin Nasr el-Mervezi de icma aktarmıştır.
Ayrıca icmalar haricinde de tek tek sahabelerden küfür olduğu ile alakalı görüş aktarılmıştır.
İşte en garipsedigim kısımlarda bunlar.Sen ve senin gibiler Hz.Ömer,İbn Mesud,İbn Avf,Muaz bin Cebel vb.sahabilerin sözlerini mezhep imamları kadar önemsemiyorsun.Görende zannedecek ki 4 İmam bunlardan önce yaşamış gibi bir algı var.
4 İmam ilk 3 hayırlı dönemde yaşayan alimlerden sadece dördüdür.Onlar dışında yaşayan binlerce alim var.
4 imamın fıkhı öğrencileri tarafından sistemleştirip nesilden nesile aktarıldığı için şu an 4 mezhep var.4 İmam dışında alim yokmuş gibi bir kafa yapısından herkesin kurtulması lazım.
Ayrıca peygamberin yanında yıllarca yaşayıp onunla vakit geçiren sahabeler namazın terki küfür müdür meselesini anlamadı 3 İmam anladı.

)
Ki biz iki görüşü savunanlara da objektif olarak baktığımızda da Kur'an ve sünnetten gelen deliller namazın terkinin küfür olduğunu gösteriyor.Aksi şekilde getirilen görüşlerin hepsi bizim getirdiğimiz delillerle çok rahat çürütülüyor.Yani deliller sizin değil bizim lehimize.
Sahabe haricinde de birçok imam küfür demiştir.
Bu linkten bakabilirsin.