بسم الله الرحمن الرحيم
Allah izin verirse bununla alakalı bir rivayet nakletmek istiyorum. İbn Qayyım el-Cevziyye Ruh adlı eserinin 14. sahifesinde (Şamile Programına Göre) sahih olarak gördüğü şu haberi bizlere nakletmiştir;
وَصَحَّ عَن حَمَّاد بن سَلمَة عَن ثَابت عَن شهر بن حَوْشَب أَن الصعب بن جثامة وعَوْف ابْن مَالك كَانَا متآخيين قَالَ صَعب لعوف أى أخى أَيّنَا مَاتَ قبل صَاحبه فليتراءا لَهُ قَالَ أَو يكون ذَلِك قَالَ نعم فَمَاتَ صَعب فَرَآهُ عَوْف فِيمَا يرى النَّائِم كَأَنَّهُ قد اتاه قَالَ قلت أى أخى قَالَ نعم قلت مَا فعل بكم قَالَ غفر لنا بعد المصائب قَالَ وَرَأَيْت لمْعَة سَوْدَاء فِي عُنُقه قلت أى أخى مَا هَذَا قَالَ عشرَة دَنَانِير استسلفتها من فلَان الْيَهُودِيّ فهن فِي قَرْني فَأَعْطوهُ إِيَّاهَا وَأعلم أَن أى أخي انه لم يحدث فِي أهلى حدث بعد موتى إِلَّا قد لحق بى خَبره حَتَّى هرة لنا مَاتَت مُنْذُ أَيَّام وَاعْلَم أَن بنتى تَمُوت إِلَى سِتَّة أَيَّام فأستوصوا بهَا مَعْرُوفا فَلَمَّا أَصبَحت قلت إِن فِي هَذَا لمعلما فَأتيت أَهله فَقَالُوا مرْحَبًا بعوف أهكذا تَصْنَعُونَ بتركة إخْوَانكُمْ لم تقربنا مُنْذُ مَاتَ صَعب قَالَ فَأتيت فأعتللت بِمَا يعتل بِهِ النَّاس فَنَظَرت إِلَى الْقرن فأنزلته فأنتثلت مَا فِيهِ فَوجدت الصرة الَّتِي فِيهَا الدَّنَانِير فَبعثت بهَا إِلَى الْيَهُودِيّ فَقلت هَل كَانَ لَك على صَعب شَيْء قَالَ رحم الله صعبا كَانَ من خِيَار أَصْحَاب رَسُول الله صلى الله عَلَيْهِ وَسلم هى لَهُ قلت لتخبرني قَالَ نعم اسلفته عشرَة دَنَانِير فنبذتها إِلَيْهِ قَالَ هى وَالله بِأَعْيَانِهَا قَالَ قلت هَذِه وَاحِدَةقَالَ فَقلت هَل حدث فِيكُم حدث بعد موت صَعب قَالُوا نعم حدث فِينَا كَذَا حدث قَالَ قلت اذْكروا قَالُوا نعم هرة مَاتَت مُنْذُ ايام فَقلت هَاتَانِ اثْنَتَانِ قلت أَيْن أبنة أخى قَالُوا تلعب فَأتيت بهَا فمسستها فَإِذا هى محمومه فَقلت اسْتَوْصُوا بهَا مَعْرُوفا فَمَاتَتْ فِي سِتَّة أَيَّام
Rasulullah صلي الله عليه و سلم Sa'b bin Cessame ve Avf bin Malik رضي الله عنهما'yı kardeş ilan etmişti. Sa'b, Avf'a dedi ki;
-Ey kardeşim! Hangimiz önce vefat edersek vefat eden hayatta kalanı ziyaret etsin!
Avf bin Malik de;
-Böyle bir şey mümkün mü?
diye sorunca Sa'b'da evet cevabını verir. Sa'b vefat etti ve Avf onu rüyasında sanki yanına gelmişçesine gördü. Akabinde Avf kendisine;
-Ey kardeşim! dedi. Sa'b da evet cevabını verdi. Avf;
-Sana nasıl muamele ettiler? deyince; Sa'b;
-Birtakım musibetler sonrasında bana mağfiret ettiler.
Avf sonra Sa'b'ın boğazında siyah bir leke gördü ve şöyle söyledi;
-Kardeşim bu nedir? Sa'b cevaben;
-On dinar borç almıştım bir yahudiden bu para şimdi karn'da o paraları git yahudiye ver.
Ve dahi kardeşim şunu bil ki ben öldükten sonra ailemde ne olup bitiyorsa hepsinden haberdar oluyorum. Hatta birkaç gün önce ölen kedimin haberi dahi bana ulaştı.
ve kardeşim şunuda bilesin ki altı gün içersinde kızım ölücek git ona güzellikle vasi ol...
ila ahiri'l-hadis...
HABERDEN ÇIKARILAN NETİCELER
1. Rüya dahilinde ölüler ve dirilerin ruhları buluşabilir ve kendi ihtiyarınca hasbihal edebilirler.
2. Ölünün ruhu diriye gaybi haberlerden birtakım haberler serdedebilir.
3. Ölüler dünyadan irtihal ettikten sonra dünyada yaşayanların ahvaline, amellerine ve fiillerine muttali olabilir.
Konu Bağlamında Bir Hadis-i Şerif
Bir hadis-i şerif rivayetine göre de Allah Rasulu صلي الله عليه و سلم şöyle buyurmuştur;
حياتي خيرٌ لكم وموتي خيرٌ لكم تُعرَضُ عليَّ أعمالُكم فما كان من حسَنٍ حمَدتُ اللهَ عليه وما كان من سيِّءٍ استغفرتُ اللهَ لكم
Hayatım tıpkı ölümüm gibi sizler için hayırlıdır. Yaptığınız işler bana arız olur. Güzel amellerinizi görürsem Allah'a hamd ederim. Kötü amellerinizi görürsem Allah'a sizler için istiğfar ederim. (Suyuti, Hasaisu'l-Kübra, 2/281, İsnadı Sahih - Elbani, Fazlu's-Salat, 26, Bu tarik başkadır ve Ceyyittir Ricali de Müslim Ricalidir - Kastallani, İrşadu's-Sari, 2/440, İsnadı Ceyyid - İbn Iraki, Tarhu't-Tesrib, 3/297, İsnadı Ceyyid - Heysemi, Mecmau'z-Zevaid, 9/27, Ricali Sahihtir)
Şimdi düşünecek olursak amellerimiz Rasulullah صلي الله عليه وسلم dahi olmak üzere birtakım vefat etmiş ruhlara arız olmaktadır. Kötü veya iyi bir amel olması bir kenara ölüye seslenmek dahi bir fiildir ve fiilden kasıt amellerdir. Bu şekilde düşünecek olursak nidamızın da iletilebileceğinin kanaatindeyim.
Hatta bununla alakalı bir sahabe kerameti nakletmek istiyorum;
وَعَنْ عَزَّةَ بِنْتِ عِيَاضِ بْنِ أَبِي قِرْصَافَةَ قَالَ: أَسَرَتِ الرُّومُ ابْنًا لِأَبِي قِرْصَافَةَ، فَكَانَ أَبُو قِرْصَافَةَ إِذَا حَضَرَ وَقْتُ كُلِّ صَلَاةٍ صَعِدَ سُورَ عَسْقَلَانَ، وَنَادَى: يَا فُلَانُ الصَّلَاةَ، فَيَسْمَعُهُ وَهُوَ فِي بَلَدِ الرُّومِ
Ebu Kursafe'nin kızı Azze bint-i İyad'dan naklen; Rumlar Ebu Kursafe'nin رضي الله عنه bir oğlunu esir almışlardı. Her namaz vakti girdiğinde Askalan kalesinin surlarına çıkar ve şöyle seslenir;
-Ey Falanca Namaz!
Netice de oğluda Rum beldesinde olmasına rağmen bu sesi işitiyordu! (Heysemi, Mecmau'z-Zevaid, 9/396, Heysemi Taberinin rivayet ettiğini ve ricalinin sika olduğunu belirtmiştir.)
Madem keramet icabı uzaktaki iki diri kimse birbirlerine vasıtasız olarak seslerini bi-iznillah iletebilmektedir. Bu kerametin ölü ve diri kimseler arasında da vaki olabileceğini düşünebiliriz.
----------
Abdulmuizz Fida :
Ölüler Konuşulanları Duyar mı?
Şeyh Allame Muhammed Hasan ed-Dedev eş-Şankiti