Bir gün adamın birisi Hasan-ı Basri’ye:
—Ey Said’in babası! Sen mümin misin, diye sorar.
Bunun üzerine Hasan-ı Basri adama şöyle cevap verir:
—Ey falan! İman iki türlüdür. Eğer sen; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, cennet ve cehenneme, dirilişe ve hesaba imanı soruyorsan, ben (bu anlamda) müminim.
Ama sen, Allah Teâlâ’nın: “Mü’minler ancak o kimselerdir ki, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir. O’nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman (bu) onların imanlarını artırır ve onlar sadece Rablerine tevekkül ederler” ayetinde bahsettiği müminlerden misin, diye soruyorsan, vallahi ben acaba onlardan mıyım, değil miyim bilmiyorum. (Bi Eyyi Qalbin Nelqâhu, sf. 53)