Müslüman Kadınların Kahramanlığı; Hz. Safiyye'nin (radıyallahu anha) Yahudiyi Öldürmesi
Rasulullah ﷺ, Bedir ve Uhud harbinden sonra kabilelerin savaş için yeniden yola çıktıklarını öğrenince Selman-ı Fârisi ona, Medine'nin çevresinde geniş ve derin bir hendek kazılmasını tavsiye etti.
Rasulullah'ın ﷺ şöyle bir âdeti vardı: Bir harbe karar verdiğinde, Medine'den birisinin kötülük etmesinden çekindiği için kadın ve çocukları kalelere bırakırdı.
Peygamber ﷺ Hendek harbinde hanımlarını, halasını ve diğer kadınları Hassan b. Sabit'in kalesine yerleştirdi. Çünkü o Medine kalelerinin en iyilerindendi ve alınması en güç kalelerinden birisiydi...
Safiyye (Radıyallahu Anhâ) şöyle anlatır: "Hendek kazıldığı sırada Hassan b. Sabit, kadın ve çocuklarla birlikte kaledeydi.. Oraya bir yahudi erkeği sabah karanlığında geldi ve kalenin etrafında dolaşmaya ve kalenin içindeki kadınları gözetlemeye ve araştırmaya başladı."
Safiyye onun, kalenin içindeki kadın ve çocukları koruyacak erkek bulunup bulunmadığını öğrenmek için gelen bir yahudi casusu olduğunu anladı. Kendi kendisine şöyle dedi: "Kureyza oğulları diğer kabilelerle birlikte müşriklere yardım için savaşa girişmiş ve onlarla Rasulullah ﷺ arasındaki anlaşma bozulmuştu. Artık bizi onlara karşı koruyacak hiç kimse yoktu. Rasûlullah ﷺ ve müslümanlar, düşmanlarıyla boğaz boğazayken onları bırakıp bizi korumaya gelemezlerdi. Eğer ALLAH'ın düşmanı bizim gerçek durumumuzu kavmine götürebilirse, yahudiler kadınları ve çocukları esir alırlar ve böylece müslümanların başına belâ olurlar."
Safiyye (Radıyallâhu Anhâ), Hassan b. Sabit'e: "Hassan! Şu yahudi, gördüğün gibi kalenin etrafında dolaşıyor. Onun bizim kadınlarımızı bir yahudiye gösterip göstermeyeceğinde emin değilim. Kaleden in ve onu öldür." Dedi.
O da şöyle cevap verdi: "Abdulmuttalib'in kızı ALLAH sana mağfiret etsin! Vallahi, sen biliyorsun ki ben bu işin ehli değilim."
O böyle söyleyince Safiyye hemen eşarbını sıyırdı. Elbiselerini beline topladı. Omzuna bir direk aldı. Kalenin kapısına kadar indi. Sabır ve ustalıkla kapıyı araladı. Kapının aralığından dikkat ve temkinle ALLAH'ın düşmanına bakmaya başladı. Onun işini bitirebileceği bir pozisyonda olduğuna kanaat getirince, kesin ve ihtiyatlı bir saldırıda bulundu. Başına direkle vurdu ve onu yere fırlattı...arkasından birinci darbeyi ikincisi ve üçüncüsüyle destekledi ve nihayet işini bitirdi, onu öldürdü. Bundan sonra yanına gidip bıçağıyla başını kesti ve kalenin tepesinden fırlattı. Adamın başı kalenin eteklerinden yuvarlandı ve aşağıda beklemekte olan yahudilerin önünde durdu.
Yahudiler arkadaşlarının başını görünce, birbirlerine şöyle dediler:
"Muhammed'in kadın ve çocukları koruyucusuz bırakmadığını kesin olarak öğrendik."
Geldikleri yoldan geri döndüler...
Böylece Safiyye (Radıyallâhu Anhâ) müşrik bir erkeği öldüren ilk kadın olmuştur. Hz. Safiyye, Hendek savaşındaki bu kahramanlığı 58 yaşındayken yapmıştır.
(Sahabe Hayatından Notlar)
Rasulullah ﷺ, Bedir ve Uhud harbinden sonra kabilelerin savaş için yeniden yola çıktıklarını öğrenince Selman-ı Fârisi ona, Medine'nin çevresinde geniş ve derin bir hendek kazılmasını tavsiye etti.
Rasulullah'ın ﷺ şöyle bir âdeti vardı: Bir harbe karar verdiğinde, Medine'den birisinin kötülük etmesinden çekindiği için kadın ve çocukları kalelere bırakırdı.
Peygamber ﷺ Hendek harbinde hanımlarını, halasını ve diğer kadınları Hassan b. Sabit'in kalesine yerleştirdi. Çünkü o Medine kalelerinin en iyilerindendi ve alınması en güç kalelerinden birisiydi...
Safiyye (Radıyallahu Anhâ) şöyle anlatır: "Hendek kazıldığı sırada Hassan b. Sabit, kadın ve çocuklarla birlikte kaledeydi.. Oraya bir yahudi erkeği sabah karanlığında geldi ve kalenin etrafında dolaşmaya ve kalenin içindeki kadınları gözetlemeye ve araştırmaya başladı."
Safiyye onun, kalenin içindeki kadın ve çocukları koruyacak erkek bulunup bulunmadığını öğrenmek için gelen bir yahudi casusu olduğunu anladı. Kendi kendisine şöyle dedi: "Kureyza oğulları diğer kabilelerle birlikte müşriklere yardım için savaşa girişmiş ve onlarla Rasulullah ﷺ arasındaki anlaşma bozulmuştu. Artık bizi onlara karşı koruyacak hiç kimse yoktu. Rasûlullah ﷺ ve müslümanlar, düşmanlarıyla boğaz boğazayken onları bırakıp bizi korumaya gelemezlerdi. Eğer ALLAH'ın düşmanı bizim gerçek durumumuzu kavmine götürebilirse, yahudiler kadınları ve çocukları esir alırlar ve böylece müslümanların başına belâ olurlar."
Safiyye (Radıyallâhu Anhâ), Hassan b. Sabit'e: "Hassan! Şu yahudi, gördüğün gibi kalenin etrafında dolaşıyor. Onun bizim kadınlarımızı bir yahudiye gösterip göstermeyeceğinde emin değilim. Kaleden in ve onu öldür." Dedi.
O da şöyle cevap verdi: "Abdulmuttalib'in kızı ALLAH sana mağfiret etsin! Vallahi, sen biliyorsun ki ben bu işin ehli değilim."
O böyle söyleyince Safiyye hemen eşarbını sıyırdı. Elbiselerini beline topladı. Omzuna bir direk aldı. Kalenin kapısına kadar indi. Sabır ve ustalıkla kapıyı araladı. Kapının aralığından dikkat ve temkinle ALLAH'ın düşmanına bakmaya başladı. Onun işini bitirebileceği bir pozisyonda olduğuna kanaat getirince, kesin ve ihtiyatlı bir saldırıda bulundu. Başına direkle vurdu ve onu yere fırlattı...arkasından birinci darbeyi ikincisi ve üçüncüsüyle destekledi ve nihayet işini bitirdi, onu öldürdü. Bundan sonra yanına gidip bıçağıyla başını kesti ve kalenin tepesinden fırlattı. Adamın başı kalenin eteklerinden yuvarlandı ve aşağıda beklemekte olan yahudilerin önünde durdu.
Yahudiler arkadaşlarının başını görünce, birbirlerine şöyle dediler:
"Muhammed'in kadın ve çocukları koruyucusuz bırakmadığını kesin olarak öğrendik."
Geldikleri yoldan geri döndüler...
Böylece Safiyye (Radıyallâhu Anhâ) müşrik bir erkeği öldüren ilk kadın olmuştur. Hz. Safiyye, Hendek savaşındaki bu kahramanlığı 58 yaşındayken yapmıştır.
(Sahabe Hayatından Notlar)