Sapıklıkta Devrim

Kendilerine ehli Sünnet diyorlar, adamlar direk Allah'a cc bağlanamıyorlarmış! aracı lazımmış! Allah svt hidayet versin bu kıt akıllılara!

ALLAH hidayet versin... iki kelime arapça öğrenmiş, gariban birini de karşısına almış tabiri caiz ise döktürdüğünü sanıyor...

Kuranda ufak bir araştırma ile;
(Ey nebi!) sen ölürsünde onlar baki mi kalır?
....o ölse veya öldürülse...
gibi efendimize sav ve genel olarak insanlığa ölümden bahseden onca ayet var.Bu hala "kimse ölü değil" diyor.Delilde "ahiret".

Bu arada okuduğu hadisin sonunuda kendince uyduruyor.Normalde "Onu bana,beni ona şefaatçi kıl" diyen sahabeye "Yüzü suyu hürmetine" dedirtiyor.

ve yine İbn mace 824de doğmuş 15 yaşında hadis ezberine başlamış,yani yaklaşık 840 yılında,İmam buhari ise o sırada 30 yaşında,kim bilir ne kadar hadis var ezberinde.İbn Mace'nin Buhari'nin hocası olması zor bir ihtimale benziyor.Tabi güvenilir kaynak varsa başka...

Bunlara siz önce vahdet-i Vücüt şirkini kabul edin gerisini sonra konuşuruz diyeceksin. Bunu kabul ettiğinde zaten diğerleri çorap söküğü gibi gelir.

hata onu doğruya davet eden adamda, abi bilgim yoktur bilmiyorum diyor,çocukta kendini iyice olaya kaptırıp ben doğruyum onu susturdum havasına giriyor tabi.yeterince donanım olmadan karşına sapığın tekini almamak lazım bence.

adam sadece bilmediği ve delil olmayan konuda yorum yapmıyor diye direk vahhabi diyorlar cahil cesurdur lafı boşuna değil

Ümmü Yasir' Alıntı:

Kendilerine ehli Sünnet diyorlar, adamlar direk Allah'a cc bağlanamıyorlarmış! aracı lazımmış! Allah svt hidayet versin bu kıt akıllılara!

Genişletmek için tıkla ...

Allah bu tür kimselerin şerrinden bizi korusun.İzlerken bile zulme uğradığımı hissettim.

Ümmü Yasir' Alıntı:

Kendilerine ehli Sünnet diyorlar, adamlar direk Allah'a cc bağlanamıyorlarmış! aracı lazımmış! Allah svt hidayet versin bu kıt akıllılara!

Genişletmek için tıkla ...

Bide keyfiyeti meçhul sözünden kendisine nasıl da paye çıkarıyor...
İmam Malik demiyor mu ki "Manası ma'lum,keyfiyeti meçhuldür."

السلام عليكم ورحمة الله وبركاته

Paylaştığın için Allah Razı olsun. Allah Teala bu sapıklarla karşılaştırmasın, karşılaştırırsa da galip eylesin inşallah. Şeriat olsa kadıya gidersin, ama yenilmişlik hissiyle oradan ayrılmak çok fena. Allah hiç bir Ehl-i Sünnet'e bu duyguyu tattırmasın.

السلام عليكم ورحمة الله وبركاته

"Peygamberler ölü değildir,kabirlerinde namaz kılıcıdırlar." hadisinin kaynakları : Ebu Ya'la,Beyhaki

. Peygamberleri haksız yere öldürmelerindendi (yaktulune)... (Bakara Suresi, 61)

Ayette geçen "öldürmelerindendi" kelimesinin Arapçası "yaktulune" şeklindedir ve yine aynı şekilde katele kelimesinden türemiştir. Ve çeviride de açıkça ifade edildiği gibi "öldürmek" anlamına gelmektedir.

Aşağıda peygamberlerin ölümünü açıklayan bazı ayetlerde "katele" fiilinin ne şekilde kullanıldığı belirtilmektedir. Parantez içinde anlamları bildirilen tüm kelimelerin fiil kökleri KATELE'dir:

... Onların bu sözlerini ve peygamberleri haksız yere öldürmelerini (katlehum) yazacağız... (Al-i İmran Suresi, 181)

... Büyüklük taslayarak bir kısmınız onu yalanlayacak, bir kısmınız da onu öldürecek misiniz? (taktulune) (Bakara Suresi, 87)

... De ki: "Eğer inanıyor idiyseniz, daha önce ne diye Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz?" (taktulune) (Bakara Suresi, 91)

Allah'ın ayetlerini inkar edenler, peygamberleri haksız yere öldürenler (yaktulune) ve insanlardan adaleti emredenleri öldürenler; (yaktulune)... (Al-i İmran Suresi, 21)

... Eğer, siz doğru idiyseniz, o halde onları ne diye öldürdünüz?" (kateltumuhum) (Al-i İmran Suresi, 183)

Böylece onun (Süleyman'ın) ölümüne (el mevte) karar verdiğimiz zaman, ölümünü (mevtihi), onlara, asasını yemekte olan bir ağaç kurdundan başkası haber vermedi... (Sebe Suresi, 14)

Aynı kökenden gelen bir diğer kullanım ise Hz. Yahya'ya yönelik olarak kullanılmaktadır:

... Ona selam olsun; doğduğu gün, öldüğü gün (yemutu) ve diri olarak yeniden-kaldırılacağı gün de. (Meryem Suresi, 15)

Bu ayette "öleceği" şeklinde çevrilen kelimenin Arapçası "Yemutu" kelimesidir. Aynı kelime Hz. Yakub'un ölümü ile ilgili ayetlerde de geçmektedir. Bakara Suresi'nde şu şekilde geçer:

Yoksa siz, Yakub'un ölüm anında (el mevte) orada şahidler miydiniz?.. (Bakara Suresi, 133)

Bu ayette geçen "el mevte" kelimesi de yine aynı kökten gelmekte ve ölüm anlamı taşımaktadır.

Hz. Muhammed sav ile ilgili bir ayette ise "katele" ve "mate" fiilleri aynı anda kullanılmaktadır:

Muhammed, yalnızca bir elçidir. Ondan önce nice elçiler gelip-geçmiştir. Şimdi o ölürse (mate) ya da öldürülürse, (kutile) siz topuklarınız üzerinde gerisin geriye mi döneceksiniz?... (Al-i İmran Suresi, 144)

Senden önce hiçbir beşere ölümsüzlüğü (el hulde) vermedik; şimdi sen ölürsen (mitte) onlar ölümsüz mü kalacaklar? (Enbiya Suresi, 34)

yaw şu belamları ciddiye almayın. bahsettiği nasların hepsi tartısılmış. tartışma usulunude bilmiyor bu arkadaş. inşaallah bir gun ilim ehil birine denk gelir. şu zındıkların bozuk itikadını yerin dibine sokar.

http://hadber.com/haber/427090843/ehli-sünnet-tv-muhabiri-böyle-şişlendi.htm

işte kendilerine ehli sünnet diyen zındıklar bunlar