Arkadaşlar üzmeyin birbirinizi. Bu mesele kanaatimce gayet basit bir mesele. Dinimizi hangi hocadan öğreniyorsak onun mezhebindeniz. Eğer ben dinimi Ankara'da değil de, siirtin bir köyünde öğrenseydim İmam Şafiinin ictihadlarıyla amel edecektim. Yapmam gereken ise, İmam Şafiinin neden bu böyledir diye önüme sunduğu delilleri incelemek olacaktı. Bundan ötesine gitmem zaten mümkün değil. Hem yaşadığım zaman hem yaşadğım mekan buna imkan sağlamıyor. Ben 6 yaşında hafız olmadım. 14 yaşında kütübi sitte ezberlemedim. Müthiş sivri bir zekam yok. Birkaç kitap okumakla alimlerin ictihadları önüme koyup nasıl bir tercih yapabilirim. Diyelim ki bu ehliyete sahibim ki bu imkansız gibi bir şey. Ne olacak? Yeni bir mezhep mi kurucam. Yeni bir fıkıh ekolü mü oluşturucam. Ben mi onbinlerce ictihad yapıcam? Kendi ictihadlarıma göre talebeler mi yetiştirecem? Bu olsa olsa bir şeytan tuzağı olur. Buna ne vaktimiz var ne de enerjimiz. İhtilafları ortadan kaldırmak bir kere fıtrata ters bir şeydir. Rabbimiz bizden böyle bir şey istemiyor. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in ashabı O'nun yanında bile ihtilaf etti. Hani şu meşhur Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in ''İkindi namazını Beni Kurayza'da kılın'' talimatı vardı ya. Ne olmuştu o gün? Bazı sahabeler ikindi vakti çıkmak üzere diye namazı oldukları yerde kıldı. Bazıları Peygambere itaat maksadıyla varınca kazasını kıldı. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem de hiçbirine kızmadı, kınamadı.
Bugün, Tepemizde kapkpara fitne bulutları dolaşıyorken, müslümanlar yaşadıkları hiçbir yerde rahat bir nefes bile alamıyorken, şeytan günde bin kere kelime tevhid getirenin bile zihnini şüphelerle kuşatmışken, siyonizmle savaşıyım derken; yahudiler, kabolalar aracılığıyla müslümanların evine kadar girmişken, müslümanlar dinin en temel meselelerini bile uygulamakta sıkıntı çekiyorken, zulümler, hastalıklar, afetler, boş işler, hedefsiz gençler, dünya sevgisi - ölüm korkusu toplumun kanseri haline gelmişken, şu tartıştığınız mesele en son ama en son meselemiz olması gerekir heralde.
İman, akide, ihlas gibi kavramlar bile çürümeye yüz tutmuşken, bırakın asırlar önceki alimlerin birbirleri hakkında söylediklerini. Onların yaşadıkları dönemle bugün bir mi Allah aşkına. Her şey ama her şey değişti. Bu eski meseleleri tekrardan alevlendirmek şeytana yatırım yapmaktan başka bir işe yaramaz. Ümmet olarak tek yürek olmamız gerekiyorken, 3-5 kişilik bir forumda bile, öncelikli olmayan konularda bile aramızdaki kardeşlik bağını zedeleyecek tavırlarda bulunabiliyoruz. Rabbim bizi ıslah etsin.