Şia Gerçegi (delilleri Ile)

esselamu aleykum ,arkadaşlar burada elimden geldigince arap sitelerinden topladıgım belgeler ile şianın çirkin yüzünü ortaya koymaya çalışacagım ;ilk fotograflar Ömer (r.a.)ı şehit eden ebul lü'lüü nün İrandaki kabrinden ve ikinci sırada olan ise o mecusinin ismini hazreti ebul lü'lüü diyerek duvarlara yazdıkları resimdir ,üçüncü sıradaki resimde ise cibt olarak kastedilen Ebu bekir (r.a.)tagut olarak kastedilen Ömer (r.a.)ve na'sel olarak kastedilende Osman (r.a.)dır.ve sonuncu resimdede Ömer (r.a)ı şehit eden mecusiye yazılmış ve onu salih evliyalardan (!)sayan bir dua :






devamı gelecek ...

ve şiilerin Necefteki kabesi (!):

devamı var ...

ve peygamberimize (s.a.v) atfetmiş oldukları resim (Allaha sıgınırım ):


daha bitmedi ...

kabirperestler ;insan ancak bu kadar şaşırmış ve bu kadar dalalete düşmüş olur.

ister şeyh ol ister ulema her yemekten sonra yak bir cigara :

aşagıdaki görüntü mezbahaneden degil ,arkadaşlar Hüseyin (r.a.)ın şehadetini anıyorlar :

buda şianın kelimeyi şehadeti :

arkadaşlar bu resimler ile bu güzel sitenin sayfalarını kirlettigim için özür dilerim ama insanların bunların kimler oldugunu iyice kavraması gerekir.

enes kardeşim bu resimlerle anlatmaya çalıştıgın şu olmalı bunu sormamda sakınca yopktur sanırım..!!!

şiiler kafirmidir ?

bizim toplulumuzda bu resımler yokmudur namazlarımızda bile şirk işleyen bir toplumuz.

resululah'ı bilmeden de olsa ona övgü adına haaşşa ALLAH cc önüne koyabiliyoruz farzları sona atıp

sünetleri en öne geçırıyoruz mutlak şudur kalplerin sahibi kalplerede olanlar ve olacakları iyi bilir .

selam ve dua ile.

Kardeş buradaki amacımız birilerini tekfir etmek ,cehenneme göndermek (hariciler gibi)yada onları uçurarak kısa yoldan cennete sokmak (mürcie gibi )degildir.Biz peygamberimizi (s.a.v)ve onun güzel sahabesinin yolunu yani selefi salihinin yolunu izleriz ki onlardada bu tür şeyler bidat sayılmıştır.Benim buradaki amacım bu ümmetin başına bela olmuş ve her ortamda takiye silahını en güzel şekilde kullanmış olan bu zümrenin azda olsa çirkin yüzünü ortaya koymaktır.Selam ve dua ile.

.

Şia ile ilgili güzel bir çalışma ortaya koymuş bir kardeşimiz.Uzun bir eser.İndirip okumak için tıklayın

?ian?n Gerçek Yüzü.docx - 4shared.com - online file sharing and storage - download

Enes malik kardeş sağol öncelikle.
Ancak şunu belirtmek isterim ki nasıl mezhep dediğimiz kavramlar sonradan çıkmışlar ve bunu sonradan din haline getirmiş iseler insanlar bu sünni şii ayırımı için de geçerlidir.
Biliyoruz ve kabul ediyoruz ki onlar delalet için dedirler.Hz. Ali yi peygamber hatta ve hatta Allah'ın (tövbe) haşa konumuna yükseltiyorlar.Vakit namazlarını 3 vakit kılıyorlar.Daha bir çok sapıklık ve aşırılık.Ancak şunu da belirtmek isterim ki bu tarz delalet ve sapıklığa düşmemiş olsalardı ehli sünnet çizgisinde yaşayıp imamlarını Hz. Ali kabul etselerdi kendilerine de şii deselerdi bizim şafilerden hanifilerden hanbelilerden yada malikilerden bir farkları yoktu.Nitekim baktığın zaman imam Şafii bir imam ama Hz. Ali hem Efendimizin(sav) damadı hem de 4. halife.Ve ben yinede kendine şii diyip çok güzel sünnetleri uygulayanları ve sapıtmayanların da olduğu kanaatindeyim.

Şunu da belirtmeliyim ki Ben Şii değilim.Ben Müslümanımım ve ismimin başına herhangi(şafi,selefi,vahabi,muvahhid,....) isim leri takmam.Ben sadece Ve sadece tüm İslama uyanlar gibi Müslümanım.

Bu yazılmış olan yazıları okuyup resimlere bakınca, insanın Hıristiyanlara, Yahudilere hele neredeyse putperest Hindulara, şunlara bunlara rahmet okuyası geliyor. Ne fena adamlarmış bu Şiiler! Müslüman için en büyük rakip Şii Müslümanlar demek ki...

Özellikle günümüzde, Ortadoğu'da bu Sunni - Şii çatışması Batılı güçler tarafından fazlaca tezgahlanıyor. Biliyorlar ki Müslümanları o veya bu şekilde ayrı gayrı düşürürlerse, bu Müslümanlar yine bir araya gelemez ve yüzyıllardır sürdüğü gibi bilimden, ilimden ayrı düşer ve geri kalırlar. Çünkü biliyorlar ki, kurmuş oldukları bu şeytani kapitalist sistemin önünde durabilecek tek güç İslam'dır, Allah'ın kitabı Kuran'dır.

Ben bu başlığı açan arkadaşımızın saflığı yüzünden böyle bir başlık açtığını, ard bir niyeti olmadığını düşünmek istiyorum. Yoksa insan ard niyetli düşünmek istese, hiç derdimiz kalmadı, Allah'a İsa Allah'ın oğludur diyen müşrikleri geçtin, Yüce Yaradan'ı milli bir Tanrı yapan lanetli bir milleti geçtin, putperestler bitti, kala kala kardeşin mi kaldı diye sormak gerekir ki böyle bir soru bu arkadaşımızı mağdur edeceği gibi, eminim ki zekasını da hafife almak olurdu. O yüzden iyi niyetimizi kaybetmeden, ben müslümanım diyen her kardeşimizi sorgulamadan, doğruyu ancak Rabbim bilir diyerek kardeşimiz sayalım ve yok o cemaat, yok bu mezhepten önce, hepimizin İslam olduğunu bilelim. Biz İslam için ne yapabiliriz, nasıl bizden sonraki kuşaklara daha güzel bir dünya bırakırız, nasıl İslam'ı daha iyi anlatabiliriz, bunları konuşalım. Bize yakışan bu olur.

hamdiabi' Alıntı:

Ben bu başlığı açan arkadaşımızın saflığı yüzünden böyle bir başlık açtığını, ard bir niyeti olmadığını düşünmek istiyorum. Yoksa insan ard niyetli düşünmek istese, hiç derdimiz kalmadı, Allah'a İsa Allah'ın oğludur diyen müşrikleri geçtin, Yüce Yaradan'ı milli bir Tanrı yapan lanetli bir milleti geçtin, putperestler bitti, kala kala kardeşin mi kaldı diye sormak gerekir ki böyle bir soru bu arkadaşımızı mağdur edeceği gibi, eminim ki zekasını da hafife almak olurdu. O yüzden iyi niyetimizi kaybetmeden, ben müslümanım diyen her kardeşimizi sorgulamadan, doğruyu ancak Rabbim bilir diyerek kardeşimiz sayalım ve yok o cemaat, yok bu mezhepten önce, hepimizin İslam olduğunu bilelim. Biz İslam için ne yapabiliriz, nasıl bizden sonraki kuşaklara daha güzel bir dünya bırakırız, nasıl İslam'ı daha iyi anlatabiliriz, bunları konuşalım. Bize yakışan bu olur.

Genişletmek için tıkla ...

hristiyanların ve yahudilerin kafirlikleri tescillidir. onların sapkınlıklarıyla mücadele etmek üzerimize farzdır zaten. işin bu kısmında bir tereddüt yok. peki...

müslüman sıfatını kullanıp da bu kafirlerin yaptıklarını yapanlara ne diyeceğiz? "olsun siz sapık da olsanız müslüman olduğunuz için sizi mazur görüyoruz" mu diyeceğiz?
'ne sapıklıkları varmış' diye soracak olursan da eğer başta bu başlıkta yazılanlar olmak üzere sitede konuyla ilgili yazzılanları okumanı tavsiye ederim.

Şüphe yok ki, iman edenler, yahudiler, hıristiyanlar ve Sabiiler; bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve iyi bir amel işlerse, elbette bunların Rableri yanında mükafatları vardır. Bunlara bir korku yoktur ve bunlar mahzun da olmayacaklardır. ( Bakara,62)

Göreceğiniz üzere, hıristiyanların ve yahduilerin hepsini kastederek kafirlikleri tescillidir demek, Kuran'ın açık ayetinin inkarı demek olur ki öyle sanıyorum, bu sapkınlığın da ötesinde bir had bilmezlik anlamına gelecektir. Hal böyleyken, nasıl olacak da kardeşlerimizin sapkınlığını dile getireceğiz? Ama Salah ad Din kardeşim, sizin de son derece iyi niyetli ve saf bir kardeşimiz olduğunuzu düşünerek, had aşma durumunuzu Kuran'ın ilgili ayetlerini okumamanıza bağlıyorum.

İnşallah Allah'ın yüce Kitab'ının Türkçesini sık sık okumaya gayret ederek Rabbimizin direkt olarak biz kullarına ne dediğini iyice anlamaya gayret edelim. Onla bunla mücadeleden önce en büyük mücadelemiz kendi nefsimizle ve enaniyetimizle olan mücadelemiz olsun ki yarın Allah katında mağdur olmayalım.

1)Allah'ın bir ayetini alıp diger ayetleri görmezden gelmek sanırım dogru bir hareket degildir ve tahminim bu ayetler sizin nazarınızdan kaçmış olabilir ki size bunları hatırlatmak istedim :

“Doğrusu Allah katında din ancak İslâm’dır” (Âl-i İmran suresi, 19) âyetinin açık hükmüne göre, beşer aklının mahsulü olan batıl dinler gibi, Tevrat ve İncil’in tahrifiyle semavîlik vasfını kaybeden Yahudilik ve Hıristiyanlık da Allah indinde geçerli değildir.

“Kim, İslâm’dan başka bir din ararsa, o kimseden bu din asla kabul edilmez ve o, âhirette kaybedenlerden olur.” (Âl-i İmran suresi, 85)

“Allah, üçün üçüncüsüdür diyenler, elbette inkâr ettiler. Halbuki bir tek ilâhtan başka ilâh yoktur.” (Mâide suresi, 73)

Demek ki, teslise inananlar inkâra sapmış ve haktan uzaklaşmış oluyorlar.

“O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü onundur. Ondan başka ilâh yoktur. Hem diriltir, hem öldürür.” (A’raf suresi, 158)



Yahudiler Üzeyr’e, Hıristiyanlar da İsa’ya Allah’ın oğlu dediler. Daha önce kâfir olmuş kişilerin sözlerini taklit ediyorlar. Allah onları kahretsin. [Tevbe 30] (Ehl-i kitap, diğer kâfirleri taklit ettikleri için kötülenmektedir.)

Ehl-i kitap [İslâm’a] iman edip, [kötülükten] sakınsalardı, kötülüklerini örter ve onları nimetleri bol cennete sokardık. [Maide 65] (İslam’a inanmadıkları için iman etmiş olmazlar.)

Ey iman edenler, Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin! Onlar, [İslâm düşmanlığında] birbirinin dostudur. Onları dost edinen de onlardan [kâfir] olur. Allahü teâlâ, [kâfirleri dost edinip, kendine] zulmedenlere hidâyet etmez.[Maide 51] (Ehl-i kitap kâfir olduğu için dost olmaz.)

Müminler, kâfirleri dost edinmesinler! Onları dost edinenler, Allah’ın dostluğunu bırakmış olur. [Al-i İmran 28] (Kâfirlere kucak açanlar da, Allah’ın dostluğunu bırakmış olur.)

[Senden önce peygamberlere] iman edenler, Yahudi, Hıristiyan ve Sabiinlerden Allah’a ve ahirete inanıp salih amel işleyenler için elbette Rablerinin katında mükâfatlar vardır. [Bakara 62]
Hazret-i Musa zamanında, ona inanan Yahudiler ve Hazret-i İsa zamanında ona inanan Hıristiyanlar, elbette cennete gidecektir; çünkü bütün peygamberler gibi, Hazret-i İbrahim gibi, Hazret-i Musa da, Hazret-i İsa da müslümandı.
2)şiiler ile ilgili ortaya koydugum belgeleri görmezden gelip Aişe (r.a)ya ve sahabeyi kirama (r.a)a söven bu kişiler sizin kardeşiniz olabilir ama onlar benim kardeşlerim degildir.Birinci resimdeki türbenin üstünde Ömer (r.a)ı şehit eden zındık için aynen şu ifade geçiyor:
Şucaattini ebul lu lu'u firuzi (dinin kahramanı ebul lulu)
hatırlatmak istedim.

Hocam öncelikle hitap tarzınız ve tartışmaya olan katkınızdan ötürü sizi tebrik etmek isterim. Genelde bu tarz tartışmalar görüş alışverişi gibi algılanmak yerine bir haysiyet meselesi gibi algılanıyor ve bir müslümana yakışmayacak biçimde ağır hitaplara varacak yanlışlıklara düşülebiliyor. Şükürler olsun ki böyle bir hataya düşmüyoruz.

Sıralamış olduğunuz ayetleri elbette biliyorum, zaten iman etmemek gibi bir hususu konuşmak bile abesle iştigal etmek olur. Ancak belirtmek isterim ki, meallerde parantez içinde yapılan açıklamalar/eklemeler ayetlere ilişkin geniş perspektiften bakabilme hususuna zarar vermektedir. Bu açıdan, parantezler içindeki izahları dikkate alırken iki kere düşünmek gerektiği kanaatindeyim.

Elbette ki teslis inancı içinde olup yüce Yaradan'ı millileştirme gibi küfre giren insanları sıralamış olduğunuz ayetler çerçevesinde ele almak gerekmektedir. Elden gelen, yüce Yaradan'dan bu insanlara hidayet nasip etmesini dilemek olur.

Şiiler konusunun daha da üstüne gitmek ve derinleştirmek hoş olmaz diye düşünüyorum. İnsanın olduğu her yerde siyaset olur, İslam'ın en yeni ve genç zamanında bile. Bu da ayrı bir imtihandır. Yüzyıllar öncesinden günümüze kalan bu siyasi konular maalesef günümüzde de biz müslümanları bölmekte, birbirimizi suçlar durumlara getirmektedir. Oysa, kendine sunni diyen müslümanlara saldıran şiiler, sunni bir aileden doğmuş olsalar, yine bu kanatte olurlar mıydı?

Konuyu bu çerçevede ele alarak, kendisine müslüman diyen ve yüce Kuran'ı kitabı olarak kabul eden herkesle bir gün bir yerlerde buluşuruz hayırlısıyla. Küresel güç, Allah'ın izniyle, Batı'dan tekrar Asya'ya, bize geçmenin emarelerini göstermektedir. Böyle bir zamanda, hiç olmadığı kadar, birliğe ihtiyacımız vardır. aile içi konularımızı bir tarafa bırakıp bütün azmimizle ne iş yapıyorsak onu en iyi şekilde yerine getirerek layıkıyla bir müslüman ve kul olabilmeyi Allah hepimize nasip etsin. Gelecek, müslümanlarındır.

hamdiabi' Alıntı:

Şüphe yok ki, iman edenler, yahudiler, hıristiyanlar ve Sabiiler; bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve iyi bir amel işlerse, elbette bunların Rableri yanında mükafatları vardır. Bunlara bir korku yoktur ve bunlar mahzun da olmayacaklardır. ( Bakara,62)

Göreceğiniz üzere, hıristiyanların ve yahduilerin hepsini kastederek kafirlikleri tescillidir demek, Kuran'ın açık ayetinin inkarı demek olur ki öyle sanıyorum, bu sapkınlığın da ötesinde bir had bilmezlik anlamına gelecektir. Hal böyleyken, nasıl olacak da kardeşlerimizin sapkınlığını dile getireceğiz?

Genişletmek için tıkla ...

Kâfirlerin faydalı işleri fırtınalı bir günde rüzgarın savurduğu küller gibidir. Ahirette o işlerin hiç faydası olmaz. [İbrahim 18]

Kâfirlerin iyi işleri engin çöllerde görünen seraba benzer. Susayan kimse onu uzaktan su sanır. Ama yanına varınca, umduğunu bulamaz. Kâfirler de, kıyamette, dünyada yaptıkları iyilikleri serap gibi yapan, yani yok eden Allah’ı bulur ve hesabını Ona verir. [Nur 39]

Kâfirlere ahirette yalnız Cehennem vardır. Emekleri boşa gider. [Hud 16]

Kâfir olarak ölenin yapmış olduğu bütün iyi işleri yok olur. Dünya ve ahirette fayda vermez. [Maide 57]

Gerek kitap verilenlerden, gerekse müşriklerden küfredenler, muhakkak cehennem ateşindedirler, orada ebedi kalacaklardır. Onlardır bütün insanların en şerlileri! [Beyyine 6]

Göreceğiniz üzere, mesih putuna tapanların ve yahudilerin hepsini kastederek cennetlikleri tescillidir demek, Kuran'ın açık ayetlerinin inkarı demek olur ki öyle sanıyorum, bu sapkınlığın da ötesinde bir had bilmezlik anlamına gelecektir.

hamdiabi' Alıntı:

Şüphe yok ki, iman edenler, yahudiler, hıristiyanlar ve Sabiiler; bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve iyi bir amel işlerse, elbette bunların Rableri yanında mükafatları vardır. Bunlara bir korku yoktur ve bunlar mahzun da olmayacaklardır. ( Bakara,62)

Göreceğiniz üzere, hıristiyanların ve yahduilerin hepsini kastederek kafirlikleri tescillidir demek, Kuran'ın açık ayetinin inkarı demek olur ki öyle sanıyorum, bu sapkınlığın da ötesinde bir had bilmezlik anlamına gelecektir. Hal böyleyken, nasıl olacak da kardeşlerimizin sapkınlığını dile getireceğiz? Ama Salah ad Din kardeşim, sizin de son derece iyi niyetli ve saf bir kardeşimiz olduğunuzu düşünerek, had aşma durumunuzu Kuran'ın ilgili ayetlerini okumamanıza bağlıyorum.

İnşallah Allah'ın yüce Kitab'ının Türkçesini sık sık okumaya gayret ederek Rabbimizin direkt olarak biz kullarına ne dediğini iyice anlamaya gayret edelim. Onla bunla mücadeleden önce en büyük mücadelemiz kendi nefsimizle ve enaniyetimizle olan mücadelemiz olsun ki yarın Allah katında mağdur olmayalım.

Genişletmek için tıkla ...

Evvela; cenab-ı Allah’ın kitabının Türkçesi diye bir kitap bilmiyorum. Benim bildiğim cenab-ı Allah tarafından muhafaza edilmiş tek kitap Kur’an dır. O da Arapçadır. Farklı farklı dillerde mealleri vardır. Onlar da adı üstünde ‘meal’dir. Yani birebir Kur’an ın eşdeğeri değildir. Tabii ki Arapça bilmeyenlerin yapacakları en iyi şey mealleri okumaktır. Çoğu zaman bizim yaptığımız gibi… fakat eline tek bir meal alıp hakkında hiçbir fikir sahibi olmadığı kişilere ilim dersi verdiğini zannetmek ancak cahillere yakışır.

Bize meal –pardon kur’an ın Türkçesini (estağfirullah)- okumamızı tavsiye eden bu arkadaş anlaşılan tefsir ve hadis kitaplarından bîhaber yaşıyor. Öyle olmasaydı buraya yazdığı ayetin tefsirini ve ayetle ilgili hadisleri araştırıp daha sonra alimliğe soyunurdu. Arkadaşa tavsiyem öncelikle ilgili ayetin tefsirlerine göz gezdirmesidir -tabii “dialog”cuların yazıkları bir tefsir kitabı var ise ve oradan ilham alıyorsa peş peşin söyleyeyim: orada kadim tefsir kitaplarında yazılanları bulamaz- daha sonra sahih hadisleri incelemesi, olmadı alimlerin yazıkları ve üzerinde icma var olan kitaplardan faydalanmasıdır.

Bir fikir vermesi amacıyla bir ayeti ve akabinde resulallah(salat ve selam olsun)’ın birkaç hadisini aşağıya yazıyorum. Belki okuyup ibret alan olur!

Kim İslâm'dan başka bir din ararsa ondan asla kabul edilmeyecek ve o ahirette de zarar edenlerden olacaktır.(ali İmran /85)


Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Muhammed'in nefsini kudret eliyle tutan zâta yemîn ederim ki, bu ümmetten her kim -Yahudî olsun, Hristiyan olsun- beni işitir, sonra da bana gönderilenlere inanmadan ölecek olursa mutlaka cehennem ehlinden olacaktır".(Müslim, İman 240, (153)).

" Ehl-i Kitaba bir şey sormayınız. Çünkü onlar, sapıtmış oldukları için sizi hidayete eriştiremezler. Eğer siz böyle yaparsanız, ya batıl sözü doğrular, ya da doğru bir sözü yalanlamış olursunuz. Allah'a yemin olsun ki, eğer Musa bile hayatta olsaydı, O'nun bile bana uymaktan başka yapacağı bir şey yoktur. " (Müsned, İİİ.338 / Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim, İ.386 / ed-Durru'l-Mensur, İİ.85 / Ruhu'l-Meani, İİİ. 210)
" Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin olsun ki, eğer Musa Peygamber sizin aranızda olsaydı da, O'na tabi olup beni terketseydiniz; sizler bu halde, kesinlikle sapıtanlardan olurdunuz. Halbuki, Musa(a.s.) hayatta olup yaşasaydı, O'nun bile bana tabi olmaktan başka yapabileceği birşey olmazdı. " (Darimi, Sünen, Mukaddime, bab: 46 / ed-Durru'l-Mensur, İİ.84 / Ruhu'l-Meani, İ.244)


Son söz:
… Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Şu halde içinizden böyle yapanlar, netice olarak dünya hayatında perişanlıktan başka ne kazanırlar, kıyamet gününde de en ş i ddetli azaba uğratılırlar. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir. (bakara/85)