ŞİA ; CENNETLE MÜJDELENMİŞ ÖMER'İ (r.anh) ŞEHİD EDEN MECUSİ EBU LU'LUE'NİN LEŞİNİ TÜRBE YAPTILAR !!
Ömer'in (r.anh) katilinin türbesini yıkın
İslam tarihinin adeletiyle ünlü halifesi Ömer'in şehadet yıldönümü yaklaşırken, Ömer'in katili Ebu Lü'lüe El-Mecusi adına İran'ın Keşan kentinde inşa edilen türbenin yıkılması yönünde yapılan çağrılar çoğalıyor.
Ömer, daima Medine'de ölmek için dua ederdi. Duasında "Allah'ım! Beni senin yolunda şehid eyle ve benim ölümümü Rasulünün şehrinde kıl" derdi.
Allah Teâlâ onun bu duasını kabul etti ve Peygamber Efendimiz'in Mescidi'nde mihrabda sabah namazı kılarken Mecusi Ebu Lü'lüe'nin hançer darbeleri ile şehid oldu.
Olay Hicri 23. senenin Zilhicce ayının 23. günü meydana geldi. İki tarafı keskin ve zehirli bir hancerle darbelenen Ömer olduğu yere yıkıldı. Ve vücudundan kanlar akarak evine götürüldü. Zaman zaman ayılıyor daha sonra bayılıyordu.
Namaz vakti geldi denince ayılıyor ve Müslümanların durumunu soruyordu. Namazlarını vaktinde kılıyordu. Kendisini hançerleyenin Mecusi Ebu Lülüe olduğunu öğrenince "Elhamdulillah, ölümüme bir Müslüman sebep olmamış" diye Allah'a şükrediyordu.
Ömer, Ebu Lü'lüe El-Mecusi tarafından hançerlendikten sonra üç gün daha yaşadı ve Zilhicce ayının bitimine 4 gün kala Çarşamba günü ruhunu teslim etti.
Ebu Lü'lüe Türbesi
Hz. Ömer'i hançerledikten sonra kaçarken öldürülen veya bir rivayete göre yakalanacağını anlayınca intihar eden ve Medine'ye gömülen Ebu Lü'lüe Feyruz El-Mecusi adına İran'ın Keşan kentinde büyük bir türbe inşa edilir.
Şiilerin bir kısmı "Baba Şucaeddin" dedikleri Ebu Lü'lüe'nin Medine'den kaçarak kurtulduğuna ve Keşan'da öldüğüne, adına inşa edilen simgesel mezarda gerçekten gömülü olduğuna inanmaktadır.
Mecusi olarak ölmesine rağmen Şiiler tarafından Müslüman olduğu öne sürülen Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin Keşan'daki türbesi yerli ve yabancı Şiilerin akınına uğramaktadır.
Allah'ın veli kulu olduğuna inandıkları Ebu Lü'lüe için Allah'tan rahmet dileyen Şii ziyaretçilerin, ahirette Ömer' (r.anh)'in katiliyle birlikte haşrolmak için dua ettikleri görülmektedir.
Mueyyid: Ebu Lü'lüe Türbesi yıkılmalı
Ömer'i şehid eden Mecusi Ebu Lü'lüe'nin İran'daki görkemli türbesinin yıkılması talebi sadece Sünniler tarafından dile getirilmiyor. Şiilerden bazıları da bu konuda Sünnilerin görüşüne katılıyor.
Ocak 2007'de Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen İslami Mezhepler Diyalog Konferansı'nın kapanış oturumunda konuşan Iraklı Şii din adamı Hüseyin El-Müeyyid, Sünni-Şii yakınlaşmasının sağlanabilmesi için somut adımlar atılması gerektiğini ve bunlardan birinin de Ömer'in katili adına Keşan'da inşa edilen türbenin yıkılması olduğunu dile getirdi.
Müeyyid, "Bu kafirin kabrini korumak, Sünni-Şii yakınlaşmasını engelleyen kışkırtıcı davranışlardan biridir" şeklinde konuştu.
Iraklı Şii din adamı, Doha'da düzenlenen konferans sonrası El-Cezire sitesine verdiği röportajda da aynı talebini yineledi.
İran: "Türbeyi kapattık"
Ocak 2007'de Katar'ın başkenti Doha'da konunun gündeme getirilmesiyle yoğunlaşan baskıların ardından İran, Temmuz 2007'de Ebu Lü'lüe El-Mecusi Türbesi'nin kapatıldığını açıkladı.
Kapatılma haberi hakkında İran basınında hiçbir haber yer almaması da Tahran yönetimi tarafından, "Aşırı Şiilerin tepkilerinden çekinildiği için haber İran içine duyurulmadı" şeklinde açıklandı.
İran'ın bu kararı doğru yönde atılmış olumlu bir adım olarak değerlendirilmesine rağmen Müslüman kamuoyu tarafından yeterli bulunmadı.
İslami kamuoyunda Ömer'in katili adına Keşan'da yaptırılan türbenin geçici olarak ziyarete kapatılmasının soruna çözüm olmadığı dile getirilirken, imar planında üzerinden yol geçmesini bahane ederek Sünni camilerini yıkmaktan çekinmeyen Tahran yönetiminin aşırı Şiilere karşı da aynı cesareti göstermesi talep ediliyor.
Mecusi'yi ziyaret duası
Rebiulevvel ayının 9. gününü "Beklenen Mehdi"nin taç giydiği gün olarak "Ferhatuz-Zehra" (Fâtıma'nın Sevinci) adıyla kutlayan Şiilerden bazıları Ömer'in bu günde öldürüldüğüne inanmakta ve Fâtıma'nın intikamının alındığını öne sürmektedir.
Şiilerin en önemli forumlarından sayılan
"Yâ Hüseyin" sitesinde
Ali'nin sahabisi olarak nitelendirdikleri Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin Keşan'daki türbesini ziyaret teşvik edilmekte ve "Yüce Sahabi (!) Ebu Lü'lüe"ye şöyle selam verilmesi tavsiye edilmektedir:
"Ey salih kul! Allah'ın rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun. Ey lanetlenmiş o kişiye rağmen cennetle müjdelenen! Sana selam olsun! Ey dünya kadınlarının intikamını alan! Sana selam olsun! Ey Mü'minlerin kalbine sevinç girdiren! Sana selam olsun! Ey munafıkların gücünü kıran! Sana selam olsun! Ey putlara tapanı (Ömer'i kastediyor) öldüren! Sana selam olsun! Ey mucizeyle Keşan'a taşınan! Sana selam olsun!
Seni ziyarete geldim. Yaptığına şükretmeye geldim. Allah senin elinle düşmanını ve Rasulü'nün düşmanını helak etti. Fâtımatu'l-Betül'ün duasını kabul etti, Peygamber'in ve ailesinin gözünü aydın eyledi. Şirkin ve sapıklığın binasını yıktı. Böylece Şiilerin övünç kaynağı ve beraatin şahidi oldun. Allah mü'minler adına seni ihsan sahiblerinin mukafaatıyla mukafaatlandırsın.
Ey Ebu Lü'lüe! Şehadet ederim ki sen Nasıbilerin (Şiilerin Ehli Sünnet'e verdiği isim) ve münafıkların kalbini kederle doldurdun. Hayatlarını zehir ettin. Seni asılsız ihtamlarla ve sözlerle suçladılar. (Onlar tuzak kurarken Allah da tuzak kuruyordu. Hiç kuşkusuz Allah en etkili tuzak kurucudur.) (Enfâl Suresi; Ayet:30)
Allah'ın laneti dört putun (Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Muaviye'yi -r.anhum- kastediyor) ve dört kadının (Aişe, Hafsa, Muaviye'nin kardeşi Ummu'l-Hakem, Muaviye'nin annesi Hind'i kastediyor - r.anha), onlara uyanların ve onların tarafını tutanların, onların yaptıklarına radı olanların üzerine olsun. Umeyye oğullarının hepsine Allah lanet etsin. Allah'ın laneti Muhammed'in ve Muhammed ailesinin hakkını vermeyen ilk kişiye (Ebu Bekir'i kastediyor) ve ona tâbi olana (Ömer'i kastediyor) olsun.
Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun ey Ebu Lü'lüe!
Allah'ım! Gurbetinde ona rahmet et, onun yalnızlığını gider ve ona ünsiyet ver. Onu korkudan emin kıl. Ona rahmetinden öyle bir rahmet ver ki, senin rahmetinden başkasına ihtiyacı olmasın. Onu dost edinenleri de ona kavuştur."
Sitede verilen bilgide bu selamlamadan ve duadan sonra yedi kere Kadir Suresi'nin okunarak Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin ruhuna hediye edilmesi gerektiği bildiriliyor.
Söz konusu sitede Şii din adamlarından Ayetullah El-Vahid El-Horasani'nin "Masum imamlardan sonra bu şahıstan (Mecusi Ebu Lü'lüe'den) daha çok saygıya layık kim olabilir?" dediği nakledilmektedir.
Sapık Şia; Ömer'i (r.anh) şehid eden Mecusi Ebu Lu'lue'nin leşine Türbe yaptı
Ebu Lü'lüe El-Mecusi ziyaretgahı
HABERLER : http://www.nebeonline.com/haber/sahabeye-hakaret-krizi-buyuyor-656.htm
-------------------------------------------------------------------
Şiiler, Cennetle müjdelenmiş ŞEHİD Ömer (r.anh) ile İblis'i aynı kefeye koyarak küfürlerini kustular!
Resme dikkatle bakarsanız Muaviye ve Ömer (r.anhuma), iblisin grubunda diğer tarafta ise peygamberimiz Muhammed (s.a.v.) Fatima (r.anha) Ali ve Huseyin (r.anhuma) mehdi (a.s.) varÖmer'in (r.anh) katilinin türbesini yıkın
Ömer, daima Medine'de ölmek için dua ederdi. Duasında "Allah'ım! Beni senin yolunda şehid eyle ve benim ölümümü Rasulünün şehrinde kıl" derdi.
Allah Teâlâ onun bu duasını kabul etti ve Peygamber Efendimiz'in Mescidi'nde mihrabda sabah namazı kılarken Mecusi Ebu Lü'lüe'nin hançer darbeleri ile şehid oldu.
Olay Hicri 23. senenin Zilhicce ayının 23. günü meydana geldi. İki tarafı keskin ve zehirli bir hancerle darbelenen Ömer olduğu yere yıkıldı. Ve vücudundan kanlar akarak evine götürüldü. Zaman zaman ayılıyor daha sonra bayılıyordu.
Namaz vakti geldi denince ayılıyor ve Müslümanların durumunu soruyordu. Namazlarını vaktinde kılıyordu. Kendisini hançerleyenin Mecusi Ebu Lülüe olduğunu öğrenince "Elhamdulillah, ölümüme bir Müslüman sebep olmamış" diye Allah'a şükrediyordu.
Ömer, Ebu Lü'lüe El-Mecusi tarafından hançerlendikten sonra üç gün daha yaşadı ve Zilhicce ayının bitimine 4 gün kala Çarşamba günü ruhunu teslim etti.
Ebu Lü'lüe Türbesi
Hz. Ömer'i hançerledikten sonra kaçarken öldürülen veya bir rivayete göre yakalanacağını anlayınca intihar eden ve Medine'ye gömülen Ebu Lü'lüe Feyruz El-Mecusi adına İran'ın Keşan kentinde büyük bir türbe inşa edilir.
Şiilerin bir kısmı "Baba Şucaeddin" dedikleri Ebu Lü'lüe'nin Medine'den kaçarak kurtulduğuna ve Keşan'da öldüğüne, adına inşa edilen simgesel mezarda gerçekten gömülü olduğuna inanmaktadır.
Mecusi olarak ölmesine rağmen Şiiler tarafından Müslüman olduğu öne sürülen Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin Keşan'daki türbesi yerli ve yabancı Şiilerin akınına uğramaktadır.
Allah'ın veli kulu olduğuna inandıkları Ebu Lü'lüe için Allah'tan rahmet dileyen Şii ziyaretçilerin, ahirette Ömer' (r.anh)'in katiliyle birlikte haşrolmak için dua ettikleri görülmektedir.
Mueyyid: Ebu Lü'lüe Türbesi yıkılmalı
Ömer'i şehid eden Mecusi Ebu Lü'lüe'nin İran'daki görkemli türbesinin yıkılması talebi sadece Sünniler tarafından dile getirilmiyor. Şiilerden bazıları da bu konuda Sünnilerin görüşüne katılıyor.
Ocak 2007'de Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen İslami Mezhepler Diyalog Konferansı'nın kapanış oturumunda konuşan Iraklı Şii din adamı Hüseyin El-Müeyyid, Sünni-Şii yakınlaşmasının sağlanabilmesi için somut adımlar atılması gerektiğini ve bunlardan birinin de Ömer'in katili adına Keşan'da inşa edilen türbenin yıkılması olduğunu dile getirdi.
Müeyyid, "Bu kafirin kabrini korumak, Sünni-Şii yakınlaşmasını engelleyen kışkırtıcı davranışlardan biridir" şeklinde konuştu.
Iraklı Şii din adamı, Doha'da düzenlenen konferans sonrası El-Cezire sitesine verdiği röportajda da aynı talebini yineledi.
İran: "Türbeyi kapattık"
Ocak 2007'de Katar'ın başkenti Doha'da konunun gündeme getirilmesiyle yoğunlaşan baskıların ardından İran, Temmuz 2007'de Ebu Lü'lüe El-Mecusi Türbesi'nin kapatıldığını açıkladı.
Kapatılma haberi hakkında İran basınında hiçbir haber yer almaması da Tahran yönetimi tarafından, "Aşırı Şiilerin tepkilerinden çekinildiği için haber İran içine duyurulmadı" şeklinde açıklandı.
İran'ın bu kararı doğru yönde atılmış olumlu bir adım olarak değerlendirilmesine rağmen Müslüman kamuoyu tarafından yeterli bulunmadı.
İslami kamuoyunda Ömer'in katili adına Keşan'da yaptırılan türbenin geçici olarak ziyarete kapatılmasının soruna çözüm olmadığı dile getirilirken, imar planında üzerinden yol geçmesini bahane ederek Sünni camilerini yıkmaktan çekinmeyen Tahran yönetiminin aşırı Şiilere karşı da aynı cesareti göstermesi talep ediliyor.
Mecusi'yi ziyaret duası
Rebiulevvel ayının 9. gününü "Beklenen Mehdi"nin taç giydiği gün olarak "Ferhatuz-Zehra" (Fâtıma'nın Sevinci) adıyla kutlayan Şiilerden bazıları Ömer'in bu günde öldürüldüğüne inanmakta ve Fâtıma'nın intikamının alındığını öne sürmektedir.
Şiilerin en önemli forumlarından sayılan
"Yâ Hüseyin" sitesinde
Ali'nin sahabisi olarak nitelendirdikleri Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin Keşan'daki türbesini ziyaret teşvik edilmekte ve "Yüce Sahabi (!) Ebu Lü'lüe"ye şöyle selam verilmesi tavsiye edilmektedir:
"Ey salih kul! Allah'ın rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun. Ey lanetlenmiş o kişiye rağmen cennetle müjdelenen! Sana selam olsun! Ey dünya kadınlarının intikamını alan! Sana selam olsun! Ey Mü'minlerin kalbine sevinç girdiren! Sana selam olsun! Ey munafıkların gücünü kıran! Sana selam olsun! Ey putlara tapanı (Ömer'i kastediyor) öldüren! Sana selam olsun! Ey mucizeyle Keşan'a taşınan! Sana selam olsun!
Seni ziyarete geldim. Yaptığına şükretmeye geldim. Allah senin elinle düşmanını ve Rasulü'nün düşmanını helak etti. Fâtımatu'l-Betül'ün duasını kabul etti, Peygamber'in ve ailesinin gözünü aydın eyledi. Şirkin ve sapıklığın binasını yıktı. Böylece Şiilerin övünç kaynağı ve beraatin şahidi oldun. Allah mü'minler adına seni ihsan sahiblerinin mukafaatıyla mukafaatlandırsın.
Ey Ebu Lü'lüe! Şehadet ederim ki sen Nasıbilerin (Şiilerin Ehli Sünnet'e verdiği isim) ve münafıkların kalbini kederle doldurdun. Hayatlarını zehir ettin. Seni asılsız ihtamlarla ve sözlerle suçladılar. (Onlar tuzak kurarken Allah da tuzak kuruyordu. Hiç kuşkusuz Allah en etkili tuzak kurucudur.) (Enfâl Suresi; Ayet:30)
Allah'ın laneti dört putun (Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Muaviye'yi -r.anhum- kastediyor) ve dört kadının (Aişe, Hafsa, Muaviye'nin kardeşi Ummu'l-Hakem, Muaviye'nin annesi Hind'i kastediyor - r.anha), onlara uyanların ve onların tarafını tutanların, onların yaptıklarına radı olanların üzerine olsun. Umeyye oğullarının hepsine Allah lanet etsin. Allah'ın laneti Muhammed'in ve Muhammed ailesinin hakkını vermeyen ilk kişiye (Ebu Bekir'i kastediyor) ve ona tâbi olana (Ömer'i kastediyor) olsun.
Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun ey Ebu Lü'lüe!
Allah'ım! Gurbetinde ona rahmet et, onun yalnızlığını gider ve ona ünsiyet ver. Onu korkudan emin kıl. Ona rahmetinden öyle bir rahmet ver ki, senin rahmetinden başkasına ihtiyacı olmasın. Onu dost edinenleri de ona kavuştur."
Sitede verilen bilgide bu selamlamadan ve duadan sonra yedi kere Kadir Suresi'nin okunarak Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin ruhuna hediye edilmesi gerektiği bildiriliyor.
Söz konusu sitede Şii din adamlarından Ayetullah El-Vahid El-Horasani'nin "Masum imamlardan sonra bu şahıstan (Mecusi Ebu Lü'lüe'den) daha çok saygıya layık kim olabilir?" dediği nakledilmektedir.
Sapık Şia; Ömer'i (r.anh) şehid eden Mecusi Ebu Lu'lue'nin leşine Türbe yaptı
Ebu Lü'lüe El-Mecusi ziyaretgahı
HABERLER : http://www.nebeonline.com/haber/sahabeye-hakaret-krizi-buyuyor-656.htm
-------------------------------------------------------------------
Şiiler, Cennetle müjdelenmiş ŞEHİD Ömer (r.anh) ile İblis'i aynı kefeye koyarak küfürlerini kustular!
Londra'daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği önünde gösteri yapan Şiiler, Ömer ile İblis'i aynı kefeye koydu.
Kuveyt'li Şii Yasir El-Habib öncülüğünde İngiliz başkentinde gösteri yapan bir grup Şii, Mekke ve Medine'nin Birleşmiş Milletler gözetimine terk edilmesini istedi.
Suudi Arabistan aleyhine sloganlar atan grup, Ömer'i, Şeytan, Firavun ve Nemrud ile aynı kefeye koyan pankartlar açtı.
Pankartta sağ tarafa "Adem, İbrahim, Musa, Muhamed, Fatıma, Ali, Hüseyin, Kazım ve Mehdi" yazan Şii göstericiler, bu isimlerin karşılarına da sırasıyla "İblis, Nemrud, Firavun, Ebu Sufyan, Muaviye, Yezid, Harun ve El-Suud" yazdılar.
Bir başka pankartta ise "Allah katiline lanet etsin ey Fatıma" yazdığı görüldü. Şiiler, Ömer'in Fatıma'yı karnındaki cenini düşürene kadar dövdüğünü ve Fatıma'nın bu nedenle hayatını kaybettiğini öne sürüyor. Iraklı Şii düşünür Ahmed El-Katib gibi bazı Şiiler ise bu tür rivayetlerin asılsız ve hurafe olduğunu söylüyor.
---------------------------------------
Şia ve Mehdi Ordusu'nun Gerçek Yüzü?
İran Gerçeği
Şia'nın Ömer Yarası! Ömer'den Nefret Sebebi ve Mecusi Şiiliğin Doğuşu
Ya Ali ! demeden Ya Allah! Dersen Muşrik Olursun!
Şiilerden, Ömer'e Lanet Bayramı
Şii namazda Dahi, Ömer'e ve sahabelere lanet Eder!
Şii Ayetullah Murtaza El Kezvini: Kur'anı Kerim Sahabeler tarafından değiştirildi!
Mustafa İ. oğlu'nun, Şia Sevgisi Eskiye Dayanır
Sapık Şii Hasan Şehhate Sahabeye Hakaret Etmesi (Lanetullahi Aleyh)