En son: Türkiyenin Siyasi ve İktisadi Manzarası, Yusuf Kerimoğlu
İki bölümden oluşuyor.
1. Türkiyenin siyasi manzarası
Birinci bölüm daha büyük. İlk bölümde Türkiyedeki ''laiklik'' ve ''demokrasi'' hakkında bahsediliyor. Devletin dine müdahale ettiği için Türkiye de laikliğin gerçek anlamda var olmadığı açıklanıyor. Aynı şekilde her kurulan partinin resmi ideolojiye tabii olması gerektiğinden ve böylece partilerin iktidara gelseler bile siyasi rejimin keyfiyetini değiştiremiyeceği, dolayısıyla Türkiye de gerçek anlamda bir demokrasinin de olmadığı anlatılıyor. Bir başka neden olarak da Türkiyede gerçe kbir fikir hürriyetinin olmadığı gösteriliyor.
Kürt meselesi hakkında da bir konu var. Orada da ''Kürt sorunu''nun Cumhuriyet ile başladığı, Osmanlı döneminde hiç bir Kürt isyanı olmadığı anlatılarak bu mesele inceleniyor.
Bunlardan başka konular da var, mesela Anomi hastalığı, Pragmatizm mantığı, Terör meselesi vs.
2. Türkiyenin iktisadi manzarası
Burada da şu gibi konulardan bahsediliyor: G7 Ülkeleri, faiz ve enflasyon, para basımı ve paranın nasıl elde edildiği, üretim ve tüketim arasındaki denge (çözüm) vs.
Şu an: Kabile Toplumundan Akide Topluluğuna, Adnan Demircan, Beyan Yayınları
Bu kitapta Cahiliyye döneminden Islam Dönemine nelerin değiştiği 5 açıdan inceleniyor.
1. Kabileden Ümmete
Bu bölümde Araplardaki kabile yapısı ve ümmet anlayışının neleri değiştirdiği anlatılıyor. Bu konunun alt başlıkları arasında Kadın, Köle, Aile gibi başlıklar da var. Bu alt başlıklar da Kadın ve Kölelerin durumunun düzelmesi anlatılıyor. Cahiliyye dönemine ait davranışlara yeni düzenlemeler, hükümler getirilişi konusudaki ayetler de veriliyor (mesela İla, Talak, boşanma gibi konulardaki kadınların durumunu düzelten değişiklikler)
2. Şirkten Tevhide
Burada Arap yarımadasındaki inançlardan bahsediliyor, ve her konuda olduğu gibi değişen şeyler ve etkiler üzerinde burada da duruluyor.
3. Kaostan İstikrara
Yazar Mekke de gerçek bir Devletin olmadığını, sadece kabilevi yapıya dayanan bir siyasi organizasyonun varolduğu görüşünü ve İslamın gerçek anlamda bir devlet ve istikrar sağladığı anlatıyor.
4. Sömürüden Sosyal Adalete
Mekkede ve genel olarak Arap Yarımadasında güçlünün hakim olduğu, İslamın adalet ve hukuk getirdiğinden bahsediliyor.
5. Cehaletten Bilgiye
Burada sadece Raşid halifeler dönemine (tüm kitapta böyle aslında) kadar Müslümanların ilme kattıkları göz önünde tutularak okuma-yazma oranının arttığından ve İslamın ilme teşvik ettiğinden bahsediliyor.
Dinin insanlara hiç fayda etmediğini aksine sadece zarar verdiğini ve din olmasaydı her şeyin dahi olacağını savunan ateistler Islamın 23 senede gerçekleştirdiği sosyal, siyasal ve iktisadi değişiklikleri bilseler acaba hala aynı düşünürlermiydi..