"Ey iman edenler!.. Allah'a itaat edin. Peygambere itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine (
Ulû'l-emr'e) de (itaat edin).. " (Nisa, 59) emri verilmiştir.
Daha önce geçen sahîh bir hadîste :
"İtaat ancak İyiliktedir, buyurulduğu üzre Allah'a isyan olan konularda ya*ratıklara itaat yoktur."
İmâm Ahmed der ki: Bize Abdurrahmân'ın... İmrân İbn Husayn'dan, onun da Hz. Peygamber'den naklettiğine göre; Rasulullah (s.a.v.) :
"Allah'a isyan olan konuda itaat yoktur" buyuruyor.
Peygamber (s.a.v.): "Size burnu kesik Habeşli bir köle bile hükümdar olsa dinleyin ve itaat edin!.. " buyurmuştur.
(Buhârî, Ahkam, 4)
Ebu Reca İbni Abbas'tan şu hadisi rivayet eder: Allah'ın Rasulu (s.a.v) şöyle dedi:
"Kim emirinden hoşlanmadığı bir şey görürse sabretsin. Zira kim cemaattan bir karış kadar bile olsa ayrılırsa cahiliyye ölümü ile ölmüş olur.”
(Buhari, 6531; Muslim, 3438)
Ummu Seleme'den, Rasulullah (s.a.v) şöyle dedi:
"Sizin başınıza öyle kimseler emir olacak ki, bazı davranışlarını güzel bulup memnun kalacaksınız. Bazı davranışlarını da çirkin bulacaksınız
." Onların iyi davranışlarını bilen kimse
(onların munkerinden) uzak olur. Her kim
(munkerlerine) karşı çıkarsa kurtuluşa erer. Razı olup tabi olan ise.
” Orada bulunanların: Onlarla savaşmayalım mı? diye sormaları üzerine Allah'ın Rasulu: “Namazı kıldıkları sürece hayır.” buyurdu.”
(Muslim, 3445)
Muslim'in rivayet ettiği Avf b. Malik yoluyla gelen hadiste de, şöyle denilmektedir:
"...Ey Allah'ın Rasulu! Kılıçla bunlara karşı çarpışmayalım mı?" denilince, Peygamber (s.a.v):“Aranızda namazı kıldıkları sürece hayır.” diye cevap verdi...”
(Muslim, 3445)
Ubade b. es-Samit yoluyla gelen biata dair hadis-i şerifte de şu ifadeler yer almaktadır:
"... ve yönetim hususunda yöneticiler ile çekişmemek üzere
(biat ettik) Ancak yöneticilerin açık küfür içerisinde bulunduklarına dair Allah'tan elimizde kesin bir apaçık bir küfür görmemiz mustesna.”
(Muslim)
Yöneticiye itaatin vacib olduğu alanlardan tek bir şey istisna edilmiştir ki o da masiyetle emretme halidir. Yönetici
(Halife) eğer masiyeti gerektiren bir emir verecek olursa bu hususta ona itaat söz konusu değildir. Çünkü bu, nass ile istisna edilmiştir.
Nafi'den, onun da İbn Ömer'den riayetine göre Nebi (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Müslüman kişi masiyet ile emrolunmadığı sürece sevdiği hususlarda da hoşlanmadığı hususlarda da dinleyip itaat etmelidir. Kendisine masiyet ile emrolunduğu taktirde ise dinleyip itaat etmek söz konusu değildir.”
(Muslim, 3423; Nesei, 4135)
Buradaki kasıt ise sana masiyet olan bir şeyi yapmanı emretmesidir. Yoksa bizzat kendisinin günah işlemesi değildir.
Kendisi senin önünde masiyet işleyecek ve sana bunu işlemeyi emretmeyecek olursa ona itaat icab eder.
Avf b. Malik El-Eşcai'den şöyle dediği rivayet edilmektedir:
“Rasulullah (s.a.v)'i şöyle buyururken dinledim:
"Sizin imamlarınızın hayırlıları kendilerini sevdiğiniz ve kendileri tarafından sevildiğiniz, kendilerine dua ettiğiniz ve kendileri tarafından size dua edilenlerdir. Kötü yöneticileriniz ise kendilerine buğzettiğiniz ve kendileri tarafından buğzedildiğiniz, kendilerine lanet okuduğunuz ve kendileri tarafından size lanet edilenlerdir.”
Bunun üzerine biz: “Ey Allah'ın Rasulu! Bu durumda onlara karşı koyalım mı?” dedik.
Allah'ın Rasulu: “Aranızda namazı kıldıkları sürece hayır” dedi ve ardından: “Dikkat edin! Kimin başına bir vali görevlendirilir ve onun Allah'ın masiyet kabul ettiği işlerden birini işlediğini görürse, yaptığını hoş karşılamasın. Ancak ona itaattan da elini çekmesin.”
(Muslim, 3448; Daremi, 2697)
İşte bu, "masiyetle emir"den kastın bizzat Halife tarafından onun işlenmesi olmadığı, aksine masiyetin işlenmesini emretmesi olduğunu göstermektedir. Şayet sen onun masiyet işlediğini görecek olursan, ona itaat etmemek sana helal olmaz. Sana, Allah'a isyan etmeni emredecek olursa o taktirde ona itaat etme. Çünkü yaratıcıya isyan hususunda hiçbir yaratılmışa itaat söz konusu değildir. İtaattan istisna kılınan tek hal Allah'a karşı isyan emridir.
Bu tek hal ise masiyetin emredilmesidir. Ancak, masiyet olarak kabul edilen emrin faizin alınması veya verilmesi gibi, masiyet olduğunda şüphe olmaması şarttır. Şayet kendisinin helal gördüğü senin de haram gördüğün bir şeyi sana emredecek olur ise ona itaat sana vacibtir. Bu, masiyet ile emretmek olarak değerlendirilmez. Aksine bu, helal olan bir işi yapma emridir.
Mesela, senin görüşüne göre resim çektirmek haram iken, O'nun görüşüne göre helal ise bundan dolayı da resmi işlemler için bir fotoğraf çektirmeyi emredecek olursa ona isyan helal olmaz. Çünkü onun görüşüne göre İbn Abbas'ın rivayet ettiği Hadis-i şerifte yasaklanan resim, el ile yapılan resimdir. Fotoğraf makinesi ile çekilen resimler ise hadisin kapsamına girmemektedir. Bu ise Halifenin bir delilidir, ya da delil olma ihtimalini ortaya koyan bir husustur. Bundan dolayı resmi işlemler için fotoğrafın çektirilmesine dair vereceği bir emir, masiyet sayılmaz. Bu nedenle böyle bir hususta ona itaat vacib, isyan ise haramdır.
İLGİLİ KONU :
Emire İtaatın Sınırı nedir?
https://www.islam-tr.org/konu/emire-itaatin-siniri-nedir.24084/