Pakistan ile Afganistan’da ağırlaşan kış şartları nedeniyle Taliban hareketi, “şeriat devleti” ilanıyla sonuçlanacağını ilan ettiği saldırılarını askıya aldı. Bir yandan Pakistan-Afganistan sınırındaki mülteci kamplarına çekilen Taliban direnişçileri, diğer yandan da intihar saldırıları ve vur-kaç eylemlerine devam edeceğini açıkladı. Taliban, bir sonraki aşamanın, “Afganistan İslami İntifadası” olacağını ileri sürüyor.
Ayaklanma fikrinin El Kaide lideri Usame Bin Ladin’in yardımcısı Eymen Zevahiri ve Taliban’ın kilit lideri Molla Mahmud Allah Hakyar tarafından ortaya atıldığı biliniyor. İngilizce, Arapça, Urduca ve Peştunca bilen, Afganistan işgalinden önce Irak’a eğitim amacıyla gönderilen ve 2004 yılında Afganistan’a dönen gerilla lideri Hakyar, ülkedeki gelişmeleri Asia Times dergisine anlattı.
Taliban ne zaman şeriat devleti ilan etmeyi planlıyor?
Molla Mahmud Allah Hakyar: Emin olun ki bütün İslam alemi, Afganistan’da şeriat devletinin ilan edilmesini bekliyor. Bu, biraz zaman alacak, fakat gerçekleşecek. Zira, Taliban mücadelesini de bunun için veriyor.
Taliban direnişinin durumuyla ilgili bilgi verebilir misiniz?
Mücadelemiz ilk aşamasını tamamladı. Şimdi sıra, taktik ve karar bölümünde. Direnişimizin ulaştığı noktayı, ABD ve müttefiklerinin yakınmalarından da görebilirsiniz. NATO güçlerine yönelik saldırılar rutinleşti. İntihar saldırıları, hiç olmadığı kadar yaygın.
Bugün itibarıyla Taliban, Güney Afganistan’ı neredeyse kontrolü altında tutuyor. Fakat, zafer için ülkenin batı bölgelerinde ve özellikle stratejik önemi bulunan Celalabad’da direnişin yükseltilmesi şart. Bu, ne zaman olacak?
Taliban’ın sadece Güney Afganistan’la sınırlı olduğu görüşüne kesinlikle katılmıyorum. Taliban, bugün ülkenin dört bir yanındaki irili, ufaklı mücahid örgütleriyle sağlam ilişkilere sahip ve işgal güçlerine, bu gruplar sayesinde saldırılar düzenliyor.
Gelinen noktada, Taliban liderlerinden Molla Celaleddin Hakkani, Batı Afganistan’da mevzilendi. Celalabad’ı da kapsayan yeni örgütlenme aracılığıyla Hakkani, işgalcilere yönelik saldırılar gerçekleştiriyor. Batı bölgesi de, diğer bölgelerde olduğu gibi Taliban’ın güçlü olduğu bölgeler arasında.
Hareketiniz üzerinde El Kaide lideri Usame Bin Ladin ile yardımcısı Eymen Zevahiri’nin nasıl bir etkisi var?
El Kaide ile özelde ve genelde ittifak halindeyiz. Mücahidler, dünyanın neresinde şeytani güçlere karşı direniyorsa, Bin Ladin ve Zevahiri, bu direnişte kilit rollere sahiptir.
Bu haliyle Taliban, ABD ve müttefiklerine karşı direnen ulusal bir güç mü? Yoksa uluslararası niteliğe mi sahip?
Taliban direnişi ilk günlerinde, yerel bir niteliğe sahipti. Fakat, şimdi başta Irak olmak üzere dünyanın birçok yerindeki mücahid hareketleriyle ilişki içinde.
Taliban’ın, Gülbeddin Hikmetyar tarafından yönetilen Hizb-i İslami veya Hizb-i İslami Afganistan (Halis) ile ilişkileri ne düzeyde?
Hikmetyar’ın Hizb-i İslami örgütüyle Taliban, ortak strateji çerçevesinde mücadele veriyor ve birbirini destekliyor. Hikmetyar’ın oğlu tarafından yönetilen Halis ile de, Batı Afganistan komutanı Hakkani’nin sıkı ilişkileri var.
Taliban’ın silah durumu nasıl? Halen eski Rus silahlarını mı kullanıyor? Yoksa yenilerini edindi mi?
Taliban, son teknoloji silahlarının tamamına sahip. Afganistan ayrıca, bir silah deposu olarak bilinir. Bu doğrudur. Diğer yandan bir zamanlar bize şimdiki işgal güçlerince verilmiş silahlar, bugün onlara karşı kullanılıyor.
Taliban bir süre önce, Kuzey İttifakı komutanlarıyla bir araya geldi. Bu görüşmelerin sonucu nedir?
İlk görüşme bundan 1,5 sene önce oldu. Kuzeydeki gruplar görüşmek istediklerini bildirdi. Biz de, bunu Taliban liderlerinden Molla Muhammed Ömer Akhun ile masaya yatırdık. Ardından da, Kuzey İttifakı ile görüşmeye karar verdik. İlk görüşme Kuzey Afganistan’da yapıldı ve görüşmeye Taliban’ı temsilen ben katıldım. İttifak’a bağlı birçok grup, işgale karşı tepkilerini dile getirdi ve Taliban liderliğinde bir direnişe destek vereceklerini bildirdi. Bir başka toplantı ise, diğer bazı gruplarla yapıldı. Onlar da, benzer taleplere dile getirdi ancak, bir sonuca varılamadı. Görüşmeler sürüyor.
Aşiret liderlerinin direnişteki rolü nedir?
Aşiret liderleri, her zaman Taliban’ın yanındaydı ve olmaya da devam edecekler. Nasıl olmasınlar ki? ABD, köylerini bombalıyor ve binlerce aşiret üyesinin canını alıyor. Kukla Devlet Başkanı Hamid Karzai ve hükümeti ise, sessizliğini koruyor. Sadece aşiretler değil, tüm Afgan halkı işgal güçlerinin saldırılarından bıktı. ABD tiranlığı ve günlük bombardımanlar, halkın Taliban’a olan desteğini yükseltti. Şu an biz de, bu desteği örgütlemeye çalışıyoruz. Ömer Anhun’un girişimiyle geçen sene birçok aşiret lideriyle görüştüm ve bu seneki mücadelenin temellerini oluşturdum. Tüm Taliban liderleri, beni destekleri konusunda ikna ettiler. Bugün, herkesin gördüğü bariz bir destek var.
Taliban’ın mali sorunlarını uyuşturucu ticareti üzerinden çözdüğü iddia ediliyor.
Taliban’ın, para için uyuşturucu ticaretini kullandığını söylemek büyük bir utançtır. Bu, büyük bir iftira. Zira, paraya pek de ihtiyacımız olmuyor. Olsa bile bunu sınırlı kaynaklarımızı kullanarak hallediyoruz.
