Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Tekfir Hususundaki Karmaşa Hakkında?

Tevhid yolunda Çevrimdışı

Tevhid yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Esselamu aleykum.Son bir haftadır tekfir ahlakıyla ilgili kitaplar okumaya çalışıyorum. Forumda baktığım zaman tekfirde aşırılıktan sakınılması gerektiği yönünde bilgiler verilmekte.
şimdi benim izlenimlerime göre örneğin ebu said, abdullah yolcu, ubeydullah arslan gibi isimler bu foruma göre mürciye irca ehli, onların görüşüne göre bu forumdakilerin akidesi haricilere çok yakın, bir diğer grup ise (Murat gezenler, ebu hanzala taifesi) yukardaki isimleri ve bu forumdaki akidedeki kardeşleri mürciye hatta mürted görebiliyor. Bu forumdakiler de murat gezenler ve ebu hanzala taifesini tekfirde aşırı olduğunu hatta harici olduklarıni belirtiyor. Peki bu orta yol nasıl bulunacak?
Mürcieler kendisinden olmayana harici, tekfirde aşırı denilenler ise diğerlerine irca ehli dediği sürece ben ve benim gibi kafası karışık olan insanlar sahih akideyi orta yolu nasıl ve neye göre bulacak?
 
عبد الرحمن Çevrimdışı

عبد الرحمن

قُل آمَنتُ بِاللهِ ثُمَّ استَقِم
İslam-TR Üyesi
Tekfirin akideyle ilgisi yok kardeşim, orta yolu bulmana da gerek yok çünkü tekfir avamın işi değildir. Herkes kendisini küfürden korusun yeter.

Orta yolu bulmak da mümkün gözükmüyor alimler arasında, herkes kendi deliline sarılıyor. Üçüncü fırkayı bir kenara koyduğumuzda geriye kalan iki görüş asırlardan beri farklı şekillerde var olmuştur. Bu beraber çalışmaya engelmidir? Bence değildir ve olmamalıdır.
 
M Çevrimdışı

Muvahhid Mücahid

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Tekfirin akideyle ilgisi yok kardeşim, orta yolu bulmana da gerek yok çünkü tekfir avamın işi değildir. Herkes kendisini küfürden korusun yeter.

Orta yolu bulmak da mümkün gözükmüyor alimler arasında, herkes kendi deliline sarılıyor. Üçüncü fırkayı bir kenara koyduğumuzda geriye kalan iki görüş asırlardan beri farklı şekillerde var olmuştur. Bu beraber çalışmaya engelmidir? Bence değildir ve olmamalıdır.
Hak bir tanedir kardeş.Farklı grupların olması orta yolun bulunmayacağı anlamına gelmez.Geçmiş ve gelecek alimlerin sözleri bütün olarak incelendiğinde iki görüş ortaya çıkıyor :
1- Cehalet mazerettir
2-Cehalet mazeret değildir.

Cehalet mazerettir diyen alimler yukarıda bahsettiğin mürcielerin yaptığı gibi cehaleti mutlak olarak mazeret görmüyor.Bu mazeretliği her amele, kimseye, olaya indirgemiyor.Bunu naslara göre yapıp sınıflandırıyor.Bu da vasat bir akidedir.

Cehalet mazeret değildir diyen alimler ise cehalet mazeret değildir derken bunda açık ve kapalı meseleler ayrımına gidiyor.Bazı meselelerde yukarıdaki alimlerle orta yolda buluşuyor bazı meselelerde ayrılıyor.Kapalı meselelerde(oy meselesi gibi) hüccet ikamesini şart koşuyorlar.Yukarıda sayılan aşırı taifenin yaptığı gibi olayı mutlaklaştırmıyor her önüne geleni tekfir etmiyorlar.Cehalet mazerettir diyen(vasat) alimler için bidat ehli diyenlere bile karşı çıkıyorlar.Bunu da vasat bir akideyle yapıyorlar.


Ama mürcieler ve hariciler bu iki grup alimin mutlak olan sözlerine sarılarak cehaleti mazeret olmayan kimselere bile cehalet mazerettir diyorlar ya da cehaleti mazeret olan kimselere bile cehaleti mazeret değildir diyorlar.Bu da onların bidat ehli olarak görülmesine yol açıyor.Yukarıda sayılan isimlerin hepsi bidat ehli isimler.Rabbim bizlere vasat bir akideyi nasip etsin, yolunda sabit kılsın.
 
عبد الرحمن Çevrimdışı

عبد الرحمن

قُل آمَنتُ بِاللهِ ثُمَّ استَقِم
İslam-TR Üyesi
Hak bir tanedir kardeş.Farklı grupların olması orta yolun bulunmayacağı anlamına gelmez.Geçmiş ve gelecek alimlerin sözleri bütün olarak incelendiğinde iki görüş ortaya çıkıyor :
1- Cehalet mazerettir
2-Cehalet mazeret değildir.

Cehalet mazerettir diyen alimler yukarıda bahsettiğin mürcielerin yaptığı gibi cehaleti mutlak olarak mazeret görmüyor.Bu mazeretliği her amele, kimseye, olaya indirgemiyor.Bunu naslara göre yapıp sınıflandırıyor.Bu da vasat bir akidedir.

Cehalet mazeret değildir diyen alimler ise cehalet mazeret değildir derken bunda açık ve kapalı meseleler ayrımına gidiyor.Bazı meselelerde yukarıdaki alimlerle orta yolda buluşuyor bazı meselelerde ayrılıyor.Kapalı meselelerde(oy meselesi gibi) hüccet ikamesini şart koşuyorlar.Yukarıda sayılan aşırı taifenin yaptığı gibi olayı mutlaklaştırmıyor her önüne geleni tekfir etmiyorlar.Cehalet mazerettir diyen(vasat) alimler için bidat ehli diyenlere bile karşı çıkıyorlar.Bunu da vasat bir akideyle yapıyorlar.


Ama mürcieler ve hariciler bu iki grup alimin mutlak olan sözlerine sarılarak cehaleti mazeret olmayan kimselere bile cehalet mazerettir diyorlar ya da cehaleti mazeret olan kimselere bile cehaleti mazeret değildir diyorlar.Bu da onların bidat ehli olarak görülmesine yol açıyor.Yukarıda sayılan isimlerin hepsi bidat ehli isimler.Rabbim bizlere vasat bir akideyi nasip etsin, yolunda sabit kılsın.

Hak bir tanedir diyorsun ama bidat ehli olmayan iki tane görüşten bahsediyorsun. Hak birdir doğru, ama biz onu her daim kati surette keşfedemediğimiz için hak olmaya talip birden fazla görüş tezahür ediyor.

1- "Cehalet mazerettir diyen alimler" Mürcienin aksine bu mazereti her amele geçerli kılmıyorlar diyorsun. Ancak mesele hangi amelin (mazeretli mazeretsiz) küfür olduğudur. Namazı terk edene kafir demeyen Mürcie midir? Mazeretin hangi amelde geçerli olup, hangisinde olmadığına kim karar verecek? Bu konudaki istidlal zannidir, o yüzden karşı tarafı tarihi muallak bir fırkaya nisbetle yaftalayarak kendi görüşünü üste çıkarmaya çalışmak verimsiz bir çabadır, ancak husumet yayar. Mürcie yaftası çoğunluk ulemanın benimsediği "iman tasdik ve ikrardır" tarifine binaen sürdürülüyor, sanki buradaki tasdikten kasıt mücerret marifetmiş gibi! Tasdik iltizama taahhüde şamildir. Kimse sarih bir nassın küfür olarak vasıf ettiği bir amele küfür değildir dememiştir.

2- "Cehalet mazeret değildir" diyen alimler kim oluyor, bu görüşü biraz daha açarmısın? Ne için hüccet ikametini şart koşuyorlar? Benim bildiğim cehalet mazeret değildir diyen alim yok, ki sen de bunu mutlak surette söylemediklerini söylüyorsun, öyleyse neden bu şekilde sınıflandırılıyorlar?

* * *

Türkiye'de savaş yok, herkes davetçi konumunda. Laik bir nizamı benimsemenin veya mecliste Allah'ın şeriatını ilga edici hükümler çıkartmanın şirk dolayısıyla küfür olduğu konusunda herkes müttefik. Öyleyse bunun ötesinde niçin hükumete karşı farklılaşan tutumlar bazında bir husumet sürdürülüyor aynı davanın yolcuları arasında?

İhtilaf olması doğal, münazara da yapılsın ama bu Mürcie-Harici polemiği ekseninde dönmemeli.
 
Muharrem Celik Çevrimdışı

Muharrem Celik

Üye
İslam-TR Üyesi
Şirkül ekberde Cehalet manzaret midir degilmidir mevzusunu ilk teferruatli ele alan Ali bin Hudayrin Kitabul hakaiki fit tevhid şerhini dinlemenizi tavsiye ederim bu konuyu gelmis gecmis kimse tam olarak bu alimden baskasi ele almamis ve bunuda güzelce aciklayan Tarik hocanin şu derslerini herkezin dinlemesini tavsiye ediyorum .
Zira bu meselenin detayimda esma ve ahkam isim ve sifatların öncelikle anlaşılması gerekiyor zira istilahda bir amelin bir ismi var ve bu ismin bir risalet öncesi var birde risalet sonrasi bu konuyu burda yazamam cünki tafsilata muhtaç, misal misak ve fitrat, akıl ve Risalet hüccetlerini delillerle önce görmek gerekiyor, ben dersleri cok kere dinledim ve sizlerde dinleyince kafanizdaki soru isaretleri gidecek sayfaya vpnle baglanmamiz gerekdigini sanirim biliyorsunuzdur toplam 23 ders ,dersler cok teferruatli oldugundan şirkin ilk nasil başladigi ile başliyor sakın bildigimiz konular diye atlamayin ve hafife almayin cünki zincirleme ilerliyor 23 derside sabirla dinleyin arti böyle degerli ciddi ilim iceren bir dersi Tarik hocadan baskasi yapmadi kardeşler buyrun

 
M Çevrimdışı

Muvahhid Mücahid

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Hak bir tanedir diyorsun ama bidat ehli olmayan iki tane görüşten bahsediyorsun. Hak birdir doğru, ama biz onu her daim kati surette keşfedemediğimiz için hak olmaya talip birden fazla görüş tezahür ediyor.

1- "Cehalet mazerettir diyen alimler" Mürcienin aksine bu mazereti her amele geçerli kılmıyorlar diyorsun. Ancak mesele hangi amelin (mazeretli mazeretsiz) küfür olduğudur. Namazı terk edene kafir demeyen Mürcie midir? Mazeretin hangi amelde geçerli olup, hangisinde olmadığına kim karar verecek? Bu konudaki istidlal zannidir, o yüzden karşı tarafı tarihi muallak bir fırkaya nisbetle yaftalayarak kendi görüşünü üste çıkarmaya çalışmak verimsiz bir çabadır, ancak husumet yayar. Mürcie yaftası çoğunluk ulemanın benimsediği "iman tasdik ve ikrardır" tarifine binaen sürdürülüyor, sanki buradaki tasdikten kasıt mücerret marifetmiş gibi! Tasdik iltizama taahhüde şamildir. Kimse sarih bir nassın küfür olarak vasıf ettiği bir amele küfür değildir dememiştir.

2- "Cehalet mazeret değildir" diyen alimler kim oluyor, bu görüşü biraz daha açarmısın? Ne için hüccet ikametini şart koşuyorlar? Benim bildiğim cehalet mazeret değildir diyen alim yok, ki sen de bunu mutlak surette söylemediklerini söylüyorsun, öyleyse neden bu şekilde sınıflandırılıyorlar?

* * *

Türkiye'de savaş yok, herkes davetçi konumunda. Laik bir nizamı benimsemenin veya mecliste Allah'ın şeriatını ilga edici hükümler çıkartmanın şirk dolayısıyla küfür olduğu konusunda herkes müttefik. Öyleyse bunun ötesinde niçin hükumete karşı farklılaşan tutumlar bazında bir husumet sürdürülüyor aynı davanın yolcuları arasında?

İhtilaf olması doğal, münazara da yapılsın ama bu Mürcie-Harici polemiği ekseninde dönmemeli.
Kardeş mürcienin ne olduğu açık değil mi? İnkar şartı getirmesi mürcienin bir özelliği değil midir? Bana teşriyle ilgili hangi alim inkar/helal sayma şartı getirmiş bunun cevabını verebilir misin? Selef alimlerinin mürcienin ne olduğuyla ilgili ittifakı gayet açıkken ulemanın çoğunluğu diyerek bunu basitleştiremezsin.Kelime oyunu yapmamanı tavsiye ediyorum.Sen de biliyorsun ki iki tür mürcie vardır:
1- Mürcienin fukahası
2-Mürcienin gulatı
Alimlerin tekfir ettiği mürcienin gulatının küfür amellerine inkar şartı getirerek imanın tarifini öne sürüp inkar etmedikçe dinden çıkmaz demeleriyle günümüzde teşride bulunanların(ki icmaen küfürdür) küfrünü helal saymadıkça dinden çıkmazlar demeleri mürcienin gulatının özelliklerindendir.Mürcienin fukahası alimler küfür amellerini işleyenlerin küfrüne hükmederler ama bunu kişinin kalbindeki inkara bağlarlar olay bu.Şimdi birisi teşri gibi açık bir küfür ameline helal saymadıkça kafir olmaz kıstasını getirirse bu apaçık mürcie dir.Tagutları aklayan bu kişilere husumet duymamız gayet de doğrudur.Bunu kimse kınayamaz.

İbn Teymiyye rahimehullah'ın naklini de şuraya bırakayım:
"Selef, küfre düşürücü günahlar
nedeniyle tekfir hususunda, inkarı başlıbaşına bir şart olarak
kabul eden aşırı Mürcie’yi tekfir etmişlerdir"[Mecmuu’l-Fetâvâ, 7/209 ve 205]


Cehaleti mazeret sayan alimlerin de mazeret saymayan alimlerin de üzerinde ittifak ettiği meseleler vardır ki: Teşri gibi, Allah'a sövme gibi meselelerde kişinin cehaleti mazeret değildir.Dolayısıyla alimlerin ihtilafı her meselede değildir.Yani şöyle diyebiliriz ki cehalet konusu kişiye, duruma, meseleye göre değişir.İş cehaleti küfür ameli işleyen herkesi onu helal saymadıkça kafir olmayacağını düşünenin yaptığı gibi değildir.

Cehaletin mazeret olmadığını söyleyen alimlerden birisi Şeyh Ali el Hudayrdır.Şu anda Suudda hapistedir.Bu alimler hafi meselelerde bunu işletirler.

Cehaleti mazeret saymayan alimlerin kim olduğunu öğrenmek istersen Tarık Ebu Abdullah hocayı takip edebilirsin.

Mazeret sayan alimlerin usulünü öğrenmek istersen de İsmail Hoca, Musa Hoca gibi hocaları takip edebilirsin.

Hak bir tanedir dedim evet.Bunu söylerken hak bidat ehlinin görüşlerinin içerisinde değildir.Hak Ehli sünnet alimlerinin ihtilafının içerisindedir.Bidat ehlini ise ehli sünnetten saymıyoruz.Bundan bahsettim.Yukarıdaki kişiler ise ya cehaleti herkese mazeret sayanlar ya da cehaleti hiç kimseye mazeret saymayanlardandır.Bunlara da mürcie ve aşırılar hatta hariciler demek yanlış değildir çünkü bu grupların özelliklerini taşırlar.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Ehl-i sünnetin âlimleri bu konuda ihtilaf etmişlerdir.



 
Abdulafuv Çevrimdışı

Abdulafuv

Hak Ehli Susarsa Batıl Ehli Kendini Hak Zanneder
İslam-TR Üyesi
Kardeşlerim bu konuları bırakın Allah için dini için birşeyler yapın akidenizi her türlü pislikten koruyun yeter ümmetin dirilişi için yeniden köklü bir değişikliğin içine girin faydası yok bu konulara dalmanin insanlar bu konulara girdikçe ya tam haricî ya tam murcie oluyor mevzu iş yapmada amel etmede ama şu asırda ki firkalasma kadar öncekiler bu firkalasma görmedi Allahu alem
 
Üst Ana Sayfa Alt