Uluslararası İslami Cephenin Kurulması
Bu gelişmeyle aynı zamanda İslami cemaatlerden liderlikler, özellikle de Afganistan’daki Mısır İslami Cemaati ve Mısır İslami Cihat Cemaati toplandılar. Pakistan’dan ve Keşmir’den çok sayıda heyetler Şeyh Usame’ye gittiler. Bu liderliklerden bir tanesi, kendisini Amerika ile savaş mefhumunu ‘Amerika’ya her yerde savaş’ kavramı şeklinde genişletmeye ikna etti. Kanaatin kapsamı, Amerika’ya savaştan, ‘savaş yaşındaki her Amerikalı’nın onlarla beraber de Yahudiler’in her zaman ve mekanda öldürülmesi’ olarak genişledi. Şeyh Usame’yi bu fikre ikna edenler, buna şer’i ve siyasi iki gerekçe koydular. Şer’i gerekçeleri ya da dayanakları şuydu: Amerikalılar Mekke ve Medine’nin bulunduğu kutsal toprakları (harameyn) işgal ediyorlar ve bunun için her Amerikan, Arap Yarımadası’nın işgalini destekleyen biri sayılıyor. Amerikalılar ve Yahudiler, her mekanda ve her zamanda Müslümanlarla savaşıyorlar ve Müslüman sivillerin kanlarını mübah sayıyorlar. Amerikalılar’ın ve Yahudiler’in öldürülmesi her zaman ve her mekanda Şer’idir. Siyasi gerekçe de; Amerika, İslam’ın birinci düşmanı oldu. Müslümanlar’ı ve İslami cemaatleri tuzağa düşürmek için fırsat kollar oldu. Onunla bu hususta yarışan başka bir güç kalmadı. Bunun için Müslümanlar’ın kendilerini Amerika düşmanı görmeleri zorunludur. Ayrıca bu dava, İslam Dünyası’nın her yerinde birinci İslami davaya dönüşmelidir.
Kanaat, 1998 yılının Şubat ayında Uluslararası İslami Cephe’nin çıkardığı ve Amerikalıların, Yahudilerin her zaman ve her yerde öldürülmesine çağıran bir beyanla bir çalışmaya dönüştü. Bu beyana Şeyh Usame ile beraber, Mısır Cihat Cemaati adına Doktor Eymen El-Zevahiri, Mısır İslami Cemaati adına Rufai Taha, ayrıca Keşmirli gruplardan birinin lideri ve meşhur Pakistanlı bir liderlik de imza attılar. Beyan dağıtıldı ve basın tarafından yayınlandı. Şeyh Usame’ye göre birçok açıdan büyük bir dönüşüm sinyali oldu: Öncelikle bu beyan, Arap Yarımadası’ndaki Amerikan güçlerine odaklanmak yerine uluslararası bir projeye atlamayı ifade etti.
İkinci olarak; bu beyan, bazılarının da belirttiği gibi, Şeyh Usame’nin Şer’i meselelerdeki ve kanları mübah kılınanların dairesini genişletme hususundaki çekintilerinden vazgeçtiğini gösterdi.
Üçüncü olarak Şeyh Usame, önceden kendi grubuyla çalışıp, diğer gruplarla yardımlaşma ve işbirliği fikrini açık ittifak yapmaksızın onayladığı, aleni ittifakları reddettiği halde ilk kez, cihadi cemaatlerle İslami ittifakta bir taraf olarak yer alıyordu.
Sayfa 93
Bu gelişmeyle aynı zamanda İslami cemaatlerden liderlikler, özellikle de Afganistan’daki Mısır İslami Cemaati ve Mısır İslami Cihat Cemaati toplandılar. Pakistan’dan ve Keşmir’den çok sayıda heyetler Şeyh Usame’ye gittiler. Bu liderliklerden bir tanesi, kendisini Amerika ile savaş mefhumunu ‘Amerika’ya her yerde savaş’ kavramı şeklinde genişletmeye ikna etti. Kanaatin kapsamı, Amerika’ya savaştan, ‘savaş yaşındaki her Amerikalı’nın onlarla beraber de Yahudiler’in her zaman ve mekanda öldürülmesi’ olarak genişledi. Şeyh Usame’yi bu fikre ikna edenler, buna şer’i ve siyasi iki gerekçe koydular. Şer’i gerekçeleri ya da dayanakları şuydu: Amerikalılar Mekke ve Medine’nin bulunduğu kutsal toprakları (harameyn) işgal ediyorlar ve bunun için her Amerikan, Arap Yarımadası’nın işgalini destekleyen biri sayılıyor. Amerikalılar ve Yahudiler, her mekanda ve her zamanda Müslümanlarla savaşıyorlar ve Müslüman sivillerin kanlarını mübah sayıyorlar. Amerikalılar’ın ve Yahudiler’in öldürülmesi her zaman ve her mekanda Şer’idir. Siyasi gerekçe de; Amerika, İslam’ın birinci düşmanı oldu. Müslümanlar’ı ve İslami cemaatleri tuzağa düşürmek için fırsat kollar oldu. Onunla bu hususta yarışan başka bir güç kalmadı. Bunun için Müslümanlar’ın kendilerini Amerika düşmanı görmeleri zorunludur. Ayrıca bu dava, İslam Dünyası’nın her yerinde birinci İslami davaya dönüşmelidir.
Kanaat, 1998 yılının Şubat ayında Uluslararası İslami Cephe’nin çıkardığı ve Amerikalıların, Yahudilerin her zaman ve her yerde öldürülmesine çağıran bir beyanla bir çalışmaya dönüştü. Bu beyana Şeyh Usame ile beraber, Mısır Cihat Cemaati adına Doktor Eymen El-Zevahiri, Mısır İslami Cemaati adına Rufai Taha, ayrıca Keşmirli gruplardan birinin lideri ve meşhur Pakistanlı bir liderlik de imza attılar. Beyan dağıtıldı ve basın tarafından yayınlandı. Şeyh Usame’ye göre birçok açıdan büyük bir dönüşüm sinyali oldu: Öncelikle bu beyan, Arap Yarımadası’ndaki Amerikan güçlerine odaklanmak yerine uluslararası bir projeye atlamayı ifade etti.
İkinci olarak; bu beyan, bazılarının da belirttiği gibi, Şeyh Usame’nin Şer’i meselelerdeki ve kanları mübah kılınanların dairesini genişletme hususundaki çekintilerinden vazgeçtiğini gösterdi.
Üçüncü olarak Şeyh Usame, önceden kendi grubuyla çalışıp, diğer gruplarla yardımlaşma ve işbirliği fikrini açık ittifak yapmaksızın onayladığı, aleni ittifakları reddettiği halde ilk kez, cihadi cemaatlerle İslami ittifakta bir taraf olarak yer alıyordu.
El-Kaide'nin İkinci Kuşağı: Zerkavi & El-Kaide'nin 20 Yıllık Planı
SalihBeratt adli kardeşimiz yeni bir kitap ekledi: El-Kaide'nin İkinci Kuşağı: Zerkavi & El-Kaide'nin 20 Yıllık Planı - El-Kaide'nin İkinci Kuşağı بسم الله الرحمن الرحيم Bu kitabın ele aldığı şahsiyet, çok çeşitli yazıların çıkmasını gerektirdi. Bir yandan okumaya, araştırmaya, incelemeye ve...
islam-tr.org