Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yeryüzünde Bozgunculuk Çıkartmak

samanpan Çevrimdışı

samanpan

.
Site Emektarı
Razı olduğu fiilleri yerine getirerek ve haramlarından uzak durarak Allah’tan korkun ki Allah’ın takva sahibi kullarından olun. Rableri onları dünyada başarılı ve mutlu kılmış, ahirette de en güzel karşılığı vermiştir.

Allah’ın kulları! İnsanlar arasında hayra kapı açanlar olduğu gibi şerre kapı açanlar da vardır. İki grup da dünya ve ahirette yaptığının karşılığını alır. Nebi sallallah u aleyhi ve sellem şöyle buyurur: “Hayra kapı açana ve şerrin kapısını kapatana ne mutlu! Hayrın kapısını kapatana ve şerre kapı açana ise yazıklar olsun!”

Hayrın tamamı; İslam Dini’nin davet ettiği ve emrettiği şeylerdir. Şerrin tamamı ise, İslam Dini’nin yasakladığı ve sakındırdığıdır. Allah Teâlâ, hayırlı insanların ve şerlilerin sıfatlarını zikredere k şöyle buyurur: (Rahman’ın kulları onlardır ki, yeryüzünde vakar ile yürürler ve kendini bilmez kimseler onlara laf attığında “Selam” derler. Gecelerin i Rablerine secde ederek ve kıyamda geçirirler. Ve şöyle derler: “Rabbimiz! Cehennem azabını üzerimizden sav. Doğrusu onun azabı gelip geçici değil, devamlıdır. Orası cidden ne kötü bir yerleşme ve ikamet yeridir! Onlar harcadıklarında ne israf ne de cimrilik ederler; ikisi arasında orta bir yol tutarlar. Yine onlar ki Allah ile beraber başka bir tanrıya yalvarmaz lar. Allah’ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan, günah ile (cezası ile) karşılaşır. Kıyamet günü azabı kat kat artırılır ve onda alçaltılmış olarak devamlı kalır.) (25/el-Furkan/63-69) Aynı şekilde; yaptıkları amellerde n sakınmamız için bozguncul uğa yol açan suçluların sıfatlarını da zikredere k şöyle buyurur: (Onlara: “Yeryüzünde fesat çıkarmayın”, denildiği zaman, “Biz ancak ıslah edicileri z” derler. Şunu bilin ki, onlar bozguncul arın tâ kendileri dir, fakat anlamazla r.) (2/el-Bakara/11-12)

Yeryüzünde bozguncul uğun en büyüğü, ibadette Allah Teâlâ’ya şirk koşmak, heva ve heveslere tabi olmaktır. Çünkü heva ve heveslere uymak, kişiyi haktan alıkoyar. Ve; Allah azze ve celle’nin haram kıldığı masum cana kıymaktır. Allah Teâlâ, bütün şeriatlarda haksız yere cana kıymanın tehlikesi ne işaret ederek şöyle buyurur: (İşte bu yüzdendir ki İsrailoğulları’na şöyle yazmıştık: “Kim bir cana veya yeryüzünde bozguncul uk çıkarmaya karşılık olmaksızın bir cana kıyarsa bütün insanları öldürmüş gibi olur. Her kim bir canı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibi olur.”) (5/el-Maide/32) Tevrat’ta Musa aleyhisse lam’a yapılan on vasiyette şöyle denir: “Ne gökyüzünde ne de yeryüzünde benden başka ilah edin! Annene ve babana ikram et! Adam öldürme, zina etme, hırsızlık yapma! Yakının aleyhine yalancı şahitlik yapma! Tarlasına, öküzüne ve eşeğine göz dikme!”

Allah’ın kulu ve İsrailoğulları’na gönderdiği elçisi İsa aleyhisse lam da bu on vasiyeti teyit etmiştir. Davud aleyhisse lam ve İsrailoğulları’nın peygamber lerinden diğerleri de bunu teyit etmiştir.

Allah Teâlâ, Peygamber lerin Efendisi Muhammed sallallah u aleyhi ve sellem’e, şeriatın asıllarında diğer peygamber lerin şeriatlarıyla birleşen ve kendinden önceki şeriatların hükmünü ortadan kaldıran, Kıyamet Gününe kadar Kitabı’nı ilave ve eksiltmed en koruduğu yüce şeriatta on vasiyette bulunur. Allah Teâlâ, bu on vasiyette şöyle buyurur: (Gelin Rabbiniz’in size neyi haram kıldığını okuyayım: “O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın, ana-babaya iyilik edin, fakirlik korkusuyl a çocuklarınızı öldürmeyin. Sizin de, onların da rızkını biz veririz; kötülüklerin açığına da gizlisine de yaklaşmayın ve Allah’ın yasakladığı cana haksız yere kıymayın! İşte bunlar Allah’ın size emrettikl eridir. Umulur ki düşünüp anlarsınız. Rüşt çağına erişinceye kadar yetimin malına, sadece en iyi tutumla yaklaşın; ölçü ve tartıyı adaletle yapın. Biz herkese ancak gücünün yettiği kadarını yükleriz. Söz söylediğiniz zaman yakınlarınız dahi olsa adaletli olun. Allah’a verdiğiniz sözü tutun. İşte Allah size iyice düşünesiniz diye bunları emretti. Şüphesiz bu, benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun, başka yollara uymayın. Zira o yollar sizi Allah’ın yolundan ayırır. İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti.) (6/el-En’am/151-153) Bu vasiyette, Allah Teâlâ haksız yere cana kıymayı haram kılmıştır. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Kim bir mü’mini kasden öldürürse cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemd ir. Allah ona gazap etmiş, onu lanetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.) (4/en-Nisa93) Nebi sallallah u aleyhi ve sellem de, hadis-i şerifte şöyle buyurur: “Kişi, haram bir kana isabet etmedikçe dininde genişliktedir.” Bu hadisi Buhari, İbni Ömer radıyallahu anh kanalıyla rivayet eder. Yine Nebi sallallah u aleyhi ve sellem şöyle buyurur: “Kim bir muahid veya zımmi öldürürse cennetin kokusunu alamaz.” Bu asırda eman verilen muahid, imam ya da yardımcıları tarafından kendisine oturum hakkı verilen gayri müslimdir. Öldürülmesiyle ilgili bu ağır tehdit, Müslümanı ona el uzatmakta n alıkoyar. Bu günlerde, Riyad’da meydana gelen ve Müslümanlarla kafirleri n öldüğü olaylar örfün kabul etmediği bir suçtur. İslam, bu davranışlardan uzaktır. Bunu yapanlar yeryüzünde bozguncul uk çıkaran suçlulardır ve büyük bir suç işlemişlerdir. İslam buna şiddetle karşıdır ve en ağır bir şiddetle kınar. Bu yıkımı, her ilim ve akıl sahibi kimse kabul etmez. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar.) (16/en-Nahl/90)

O bozguncul ar; hem kendi canlarına hem de eman verilen başka canlara kıymışlardır ki bu karanlık üstüne karanlıktır. Allah Teâlâ kendi canına kıyanı cehennemd e elem verici bir azapla tehdit etmiştir. Ya, haram kılınan cana haksız yere kıyanın hali nice olur? Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz ki Allah sizi esirgeyec ektir. Kim bir düşmanlık ve haksızlık ile bunu yaparsa onu ateşe koyacağız; bu ise Allah’a çok kolaydır.) (4/en-Nisa/29-30) Ebu Hureyre radıyallahu anh, Nebi sallallah u aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu rivayet eder: “Kim bir dağdan (yüksek bir yerden) kendisini aşağıya atıp öldürürse, bu intihar eden kimse cehennem ateşinde ebedi ve daimi surette kendisini yüksekten aşağıya bırakır (bir halde azap olunur). Kim zehir içer ve canına kıyarsa; zehiri elinde, içer bir halde ebedi ve daimi bir surette cehennem ateşinde (azap olunacak)tır. Kim de kendisini (bıçak gibi) bir demir parçasıyla öldürürse; o demir parçası elinde, karnına vurarak ebedi ve daimi surette cehennem ateşinde (azap olunacak)tır.” Bu hadisi Buhari ve Müslim rivayet eder.

Bu davranış ihanettir . (Çünkü Allah hainliği meslek edinmiş günahkarları sevmez.) (4/en-Nisa/107) Güvende olan insanları korkutmak tır. Eğitim programla rımız bu suçla savaşmaktadır. Bu ülkenin alimleri, Harameyn-i Şerifeyn’in imamları ve tüm toplumumu z ona karşıdır.

Eğitim programla rımız, Allah’ın hak sözü ve Rasululla h’ın hak sözü üzerine kuruludur . Hakkın tümü; insanlık için hayırdır. Üzerine bâtıl bina edilmez.b u düşüncenin dışına çıkanın bu yaptığı –İslam’da kaide olduğu gibi- kendi üzerinedir. Allah Teâla şöyle buyurur: (Hiçbir günahkar başkasının günah yükünü üstlenmez.) (17/el-İsra/15) Ve şöyle buyurur: (Kim bir günah kazanırsa onu ancak kendi aleyhine kazanmış olur.) (4/en-Nisa/111)

Bal arılarından bir kaçı zehirli ürün topladı diye bütün bal arıları suçlanabilir mi? Bu ülkenin yöneticileri, adam öldürmeye ve yıkıma veya güvenliği hedef alan bozguncul uğa kalkışanı gözlemektedir. Bunu yaparken İslam Şeriatı’nın; insanların kanlarının, mallarının ve haklarının korunmasını vacip kılmasından yola çıkmaktadırlar ve şeriatın hükümlerini uygulamak tadırlar.

Ey insanlar! Ülkemizin güvenliği hepimizin üzerine görevdir. Şeriatça, tahribata hazırlanan bir kişinin yerini bilen, insanlard an onun kötülüğünü engelleme k için, yetkilile re onu bildirmel idir. Onu gizlemek caiz değildir. İmamları tekfir eden ve kendileri ne uymayanla rı tekfir eden harici düşünceye aldanan bazı gençleri de uyarıyoruz. Allah; Allah’a isyan olmayan işlerde yöneticilere itaati emretmiştir. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygamber e ve sizden olan idarecile re de itaat edin.) (4/en-Nisa/59) İbni Abbas radıyallahu anhuma, Rasululla h sallallah u aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu rivayet eder. “Emirinin bir şeyinden hoşlanmayan sabretsin; çünkü sultandan bir karış çıkan cahiliye ölümü üzerine ölmüştür.” Bu hadisi Buhari ve Müslim rivayet eder. Ebu Hureyre radıyallahu anh, Rasululla h sallallah u aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu nakleder: “Kim bana itaat ederse Allah’a itaat etmiştir. Kim bana isyan ederse Allah’a isyan etmiştir. Kim de emire isyan ederse bana isyan etmiştir.” Bu hadisi Buhari ve Müslim rivayet eder. Ebu Bekra radıyallahu anh, Rasululla h sallallah u aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu rivayet bildirir: “Kim sultanı hor görürse, Allah da onu hor görür.”

Nebi sallallah u aleyhi ve sellem’in hariciler i nasıl kötülediğine bak! “Onların namazı yanında namazınızı, orucu yanında orucunuzu, (Kur’ân) okumaları yanında (Kur’ân) okumanızı küçük görürsünüz. Okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkarlar.” Kur’ân ve Sünnet’i ilimde derinleşen alimlerde n öğrenmek ve Selef-i Salih'in anlayışına sarılmak harici düşünceden kurtuluşun yoludur.

Biz Müslümanlar, Müslümanlardan aykırı düşüncelere sapanları İslam Şeriatı gereği İslam’ın hükümlerine göre hesaba çekmekle yükümlüyüz. Öyle ki, bu hükümler, haddi aşanı sınırında durdurur ve insanlard an şerrini alıkoyar. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Allah, bozguncul uğu sevmez.) (2/el-Bakara/205)

Aynı şekilde Müslümanlar; Batı'dan da, kendileri nden olanları, Filistinl iler’e karşı işledikleri terör olayları üzerine hesaba çekmelerini talep etmektedi r. Filistinl iler’in ülkelerinde, güvenlik ve saygınlık içinde yaşama haklarının garanti altına alınmasını talep etmektedi r. Çünkü Batı, Filistin’de olanlarda n tarih önünde sorumludu r. Biz Müslümanlar; geçtiğimiz dönemlerde sıkıntılar yaşayan Irak’a fırsat verilmesi ni ve dinini , güvenliğini ve çıkarlarını koruyacak bir hükümeti özgürce seçmek üzere Irak halkının serbest bırakılmasını Batı’dan talep ediyoruz. Tâ ki Irak halkı, çıkarlarını tehdit edecek terör olaylarına maruz kalmasın.

Yine Müslümanlar, Müslüman halkların çıkarlarına saygı göstermesini, Batı’nın çıkarları karşısında onları boşa götürmemesini ve görmezden gelmemesi ni talep ediyoruz. Çünkü Müslüman halkların haklarına saygı göstermek adaleti gerçekleştirir, bütün halkların ihtiyacı olan yarar değişimini sağlar. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Ey insanlar! Rabbiniz’e karşı gelmekten sakının. Ne babanın evladı, ne evladın babası namına bir şey ödeyemeyeceği günden çekinin. Bilin ki, Allah’ın verdiği söz gerçektir. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın ve şeytan, Allah’ın affına güvendirerek sizi kandırmasın.) (31/Lokman/33)

Ey Müslümanlar!.. Allah’tan hakkıyla korkun ve kopmayan kulpla İslam’a sarılın!. Allah’ın üzerinize yağdırdığı gizli ve aşikar nimetlere şükredin. O, kendisine ibadet etmeniz için size nimetler vermiş ve kendisine teslim olmanız için bağışta bulunmuştur. Rızasını talep edin ve haramlarından uzak durun diye size ihsanda bulunmuştur. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (İşte böylece Allah Müslüman olmanız için üzerinize nimetini tamamlar.) (16/en-Nahl/81)

Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin. Rabbinizi n nimetleri nden hiçbir şeyi küçük görmeyin. Çünkü Allah’ın nimetleri arasında küçük ve değersiz bir şey yoktur. Bütün nimetleri n, şükre ve sabra ihtiyacı vardır.

Biliniz ki, üzerinizde Allah’ın melekleri vardır. Amellerin izden ve niyetleri nizden hiçbir şey onlara gizli kalmaz. Allah, bunları bir kitapta toplar ve Kıyamet Günü her insana (Kitabını oku! Bugün sana hesap sorucu olarak kendi nefsin yeter.) (17/el-İsra/14) buyurur. Ve “Ey kullarım; Bunlar sizin amellerin iz!” buyurur.

Biliniz ki, cehenneme giren hiç kimseye dünyada yararlandığı nimetler fayda vermeyece k. Hiç kimseye de dünyada çektiği dertler ve sıkıntılar zarar vermeyece k. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Ne dersin! Eğer biz onları yıllarca yaşatıp nimetlerd en faydalandırsak, sonra tehdit edilmekte oldukları başlarına gelse! Faydalandırıldıkları nimetler onlara hiç yarar sağlamayacaktır.) (26/eş-Şuara/205-207) Hadis-i şerifte de, Nebi sallallah u aleyhi ve sellem şöyle buyurur: “Cehennem ehlinden, dünyada en çok nimet görmüş olanı getirilir, cehenneme daldırılır ve “Ey ademoğlu! Hiç nimet gördün mü?” denir. “Hayır vallahi, hiç bir nimet görmedim” der. Cennet ehlinden, dünyada en çok sıkıntı görmüş olanı getirilir, cennete daldırılır ve “Ey ademoğlu! Hiç sıkıntı gördün mü?” denir. “Hayır vallahi, hiç bir sıkıntı görmedim” der.”

Cehennemd en korkun ve sakının!.. Cehenneme götüren yolları terk edin. Çünkü cehennemi n sıcağı şiddetli ve dibi derindir. Cehennem ehlinin yiyeceği zakkum ve kuru dikendir. İçecekleri irinli su ve erimiş madendir. Giyecekle ri demir ve katrandır. Azapları ise ebedidir. Genişliği gökler ve yer kadar olan, nimetleri bitip tükenmeyen cenneti isteyin. Allah, cennet ehli için rahatlığı sürekli yeniler. Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Orada kendileri için diledikle ri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.) (50/Kaf/35)

Allah’ın kulları!.. Allah Teâlâ sizlere, kendi adını zikredere k başladığı bir şey emreder. Şöyle buyurur: (Muhakkak ki Allah ve melekleri peygamber e salât ederler. Ey iman edenler! Siz de O'na salât ve çokça selam eyleyin.) (33/el-Ahzâb/56)

 
Üst Ana Sayfa Alt