Cok Vesvese olan kardeslere bir öneri

Ummu Aişe' Alıntı:

Ve aleykum selam ve rahmetullah,

"Kişi seçtiği yönde bırakılır" Nisa 115. ayetten çıkarım.

Şeytan ise, bizi yönlendirecek olan seçimlerimizi bulandırmak için vardır.

Kalbe gelen vesveseler fark edildikten sonra "euzu besmele" çekerek, İbrahim aleyhisselam'ın oğlunu kurban etmeye giderken, şeytan karşısına çıktıkça yaptığını yapmak gerekir: ona kulak tıkayıp, yoluna odaklanmak. Eğer İbrahim aleyhisselam, şeytana karşı cevap üstüne cevap vermeye koyulsa idi, şeytan ya onu kandırır veya işini yapma yerine, cevap vermeyle uğraştığı için vakit kaybettirdi.

Bu açıdan, şeytanın vesvesesi olduğu anlaşıldıktan sonra, o fikir üzerinde hiç durmamak "kişiyi vesvesenin zararından korur."

Ancak kişi, vesvese henüz yeni iken bu tuzağa bilinçsizce düştüyse ve vesveselerin yönlendirmesi ile bir seçime girdiyse, işte o zaman "seçilen yolda bırakılır" ve vesvese hali kişide kökleşmeye başlar. Bu aşamadan sonra dönüş yolu var mı var. Ancak, kişide alışkanlık halini almış bir düşünce/davranış/duygu sarmalı var artık. İşte bunu kırmak için ise:


1. Yukarıdaki farkındalığın aynısı yine gerekiyor.

2. Bununla birlikte, alışkanlık kırılana kadar, eziyetine sabrederek "pozitif tutuma" ısrarla devam etmek gerekiyor.

Bu işe yarar mı? Yarar. Nitekim Nisa 115'ten anlaşılan "kişinin seçtiği yönde bırakılışı", her yeni seçim için geçerlidir. Kişi yanlış seçim yapmıştı, yanlışa adım adım yöneldi; şimdi ise ısrarla doğru seçim yaparak adım adım doğruya yönelecek inşaAllah. "Sabredenleri müjdele"

Not: Alışkanlıkların beyinde nasıl işlendiğini araştırın. Tırnak yemeyi bırakmak için gereken irade ile, bir takıntıdan kurtulmak için gereken irade arasında fark yok. Konular farklı, yöntemler hep aynı:

Kötü fikre ısrarla sırt çevirin (onunla mücadele etmeyin, susturmaya çalışmayın; daha çok güçlenir. Sadece kötü fikri fark edin ve ondan yüz dönün)

Doğru fikre ısrarla tutunun.

Gerisi sadece zaman ve sabır.

Spoiler: İlgili Konu

Nisa 115 Rehberliğinde Dünya ve Ahiret Saadetinin Sırrı

Nisa 115 Rehberliğinde Dünya ve Ahiret Saadetinin Sırrı Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla “Kim, kendisine hidayet (doğru yol) besbelli olduktan sonra peygambere karşı çıkar, mü’minlerin yolundan başkasına uyarsa, onu yöneldiği yolda bırakırız ve cehenneme sokarız. Orası ne kötü bir varış...

islam-tr.org

Son olarak süreci daha kolay kılmak için:

Tevbe istiğfar, dua, tesbihatı artırmak.

Genişletmek için tıkla ...

Allah razı olsun abla.

"Kötü fikre ısrarla sırt çevirin (onunla mücadele etmeyin, susturmaya çalışmayın; daha çok güçlenir. Sadece kötü fikri fark edin ve ondan yüz dönün)"

Bu çözüm önerisi verimli duruyor. Çünkü gerçekten kötüyü farkediyorum ama boğuşuyorum. Lakin hep bir "ya gerçekten öyleyse" ihtimali zorluyor öte taraftan

Azeribirmuvahhid' Alıntı:

Abi toplum öyle iğrenç ve fitnekar bir hale gelmiş durumda ki bunun hastalık olduğunu bile anlayamıyor insan. Çocukken bende de 4 sene falan ağır olmuştu bazen kafayı yiyordum. Ama anladım ki toplumun yaptığı psikolojik baskılar ve derslerden oluyor bu. O yüzden okulda hoca bir şey anlatırken sadece yatıp zevkimi alıyorum. Bende kendiliğinden geçti gitti ama aşabilmek zordu. Çünkü aile bile sana deli muamelesi yapıyor. 10 yaşında bir çocukken deli muamelesi gördüğüm andan itibaren bu ‘türk’ milliyetinin son 100 yılda yaşadığı (kötü) evrimi anladım.

Genişletmek için tıkla ...

Hepimizin varmış bir hikayesi. Bu ders baskısı gerçekten bende de korkunç boyuttaydı ancak o günler geride kaldı. Hayırlısı olsun. Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete

Culeybib Horasani' Alıntı:

Sana şunları tavsiye edebilirim:
Kesinlikle abdestsiz gezme
Sabah Akşam zikirlerini aksatma
Bakara suresini hem oku hem dinle.

Genişletmek için tıkla ...

Allah razı olsun.

Az önce bir saate yakın Kur'an dinledim

Abdesti de birazdan alacağım İnşaAllah

Azeribirmuvahhid' Alıntı:

4 yıl boyunca okb yaşadığımı şu an öğreniyorum. Horasan alevi çok teşekkür ederim vesilenle öğrendim

Genişletmek için tıkla ...

Horasan alevi > Metanol alevi ve Grejuva ateşi

güzel isim oldu Horasan alevini beğendim. Bence bir tür ateş bulalım biz de farklı bir mahiyete sahip ve bu adı verelim

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Burada psikoloji veya insan beyniyle hususen ilgilenen birilerinin el atması güzel olur

Genişletmek için tıkla ...

Ben. Yıllardır bu tür konularda uğraşıyorum.

Destek olduğum kişiler arasında fayda gören 14 yıllık depresyon, anksiyete hastası bir hanım; bir başka panik atak hastası; unutkanlık sorunu olan annem; hastalık hastası olan bizzat kendim; öfke kontrol bozukluğu olan bir yakınım. Son zamanlarda beni en çok zorlayanlardan biri olan DEHB üzerinde çalışıyorum ve elhamdülillah yolu yarıladım. İstişare için birlikte çalıştığım hanım da fayda gördüğünü iletti.

Ve DEHB de dahil olmak üzere, komplesinin sebebi:

Yanlış seçimlerimiz.

Ki hepsi kapılınmış vesvese kaynaklı...

Kalbin akletmesi ve beynin işleyişini anlamak, hepsinin ilacı. Bu arada takıntıların da geçmişte yanından geçtim, neye benzediğini biliyorum ve vaktinde fark etmeseydim neye dönüşeceğini de. Nitekim tekraren: beynimizi seçimlerimiz yönlendiriyor ve asla, hiçbir zaman ilk günkü basitliğinde kalmıyor, her geçen an daha da çok kökleşiyor. Sadece bu, "geri dönüş yolunu zorlaştırmak haricinde" bir öneme sahip değil. Doğru tutumla bu olumsuza ilerleyiş, olumluya ilerleyişe dönebiliyor; sadece yorucu ve vakit alıcı bir durumu oluyor mu oluyor.

Ummu Aişe' Alıntı:

Ben. Yıllardır bu tür konularda uğraşıyorum.

Destek olduğum kişiler arasında fayda gören 14 yıllık depresyon, anksiyete hastası bir hanım; bir başka panik atak hastası; unutkanlık sorunu olan annem; hastalık hastası olan bizzat kendim; öfke kontrol bozukluğu olan bir yakınım. Son zamanlarda beni en çok zorlayanlardan biri olan DEHB üzerinde çalışıyorum ve elhamdülillah yolu yarıladım. İstişare için birlikte çalıştığım hanım da fayda gördüğünü iletti.

Ve DEHB de dahil olmak üzere, komplesinin sebebi:

Yanlış seçimlerimiz.

Ki hepsi kapılınmış vesvese kaynaklı...

Kalbin akletmesi ve beynin işleyişini anlamak, hepsinin ilacı. Bu arada takıntıların da geçmişte yanından geçtim, neye benzediğini biliyorum ve vaktinde fark etmeseydim neye dönüşeceğini de. Nitekim tekraren: beynimizi seçimlerimiz yönlendiriyor ve asla, hiçbir zaman ilk günkü basitliğinde kalmıyor, her geçen an daha da çok kökleşiyor. Sadece bu, "geri dönüş yolunu zorlaştırmak haricinde" bir öneme sahip değil. Doğru tutumla bu olumsuza ilerleyiş, olumluya ilerleyişe dönebiliyor; sadece yorucu ve vakit alıcı bir durumu oluyor mu oluyor.

Genişletmek için tıkla ...

Dehb in ne olduğu hakkında hiçbir fikir sahibi değilim ama bu vesveseler benim üzerimde ciddi zararlar tesirler bıraktı diyebilirim. Ve kökleşiyor farklı farklı türevleri ortaya çıkıyor. Üç sene önce bu bende ilk başladığı dönemler arkadaşın biri telefonda aramıştı beni konuşuyordu. Sürekli geçiştiriyor ve genelde fazla konuşmuyordum çünkü kafamı meşgul ediyordu. En son benim konuşmadığımı anlayınca hadi görüşürüze bağladık muhabbeti kapattık. Hayat kalitesini gerçekten çok kötü etkiliyor ve ben buna tecrübesiz ve bilgisiz şekilde yakalandım. Üç dört sene bende bu sürdü/sürüyor. Beyni gerçekten çok yoruyor ve çok vakit kaybettiriyor. Bir sürü planımı programımı projelerimi bundan ihmal etmişimdir. "Ya öyle değilse" "Ya böyleyse" gibi vesveselerle yıllar harcanıyor. Bu kötüyle uğraşmama ama iyiye tutunma yöntemini bir deneyeyim İnşaAllah

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Allah razı olsun abla.

"Kötü fikre ısrarla sırt çevirin (onunla mücadele etmeyin, susturmaya çalışmayın; daha çok güçlenir. Sadece kötü fikri fark edin ve ondan yüz dönün)"

Bu çözüm önerisi verimli duruyor. Çünkü gerçekten kötüyü farkediyorum ama boğuşuyorum. Lakin hep bir "ya gerçekten öyleyse" ihtimali zorluyor öte taraftan

Genişletmek için tıkla ...

Amin ecmain kardeşim. Bu konuyu izah ederken (her tür vesvese için) şu benzetmeyi sıklıkla kullanıyorum:

Yolda araba kullanırken başımızı çevirip arkaya bakmayız, önümüze bakarız. Önümüze bakarız, ki yolumuzda doğru şekilde ilerleyebilirim.

Önümüze bakmadan arkaya, sağa sola bakıp dursak muhakkak bir kaza yaparız; kaza olmasa bile durmak zorunda kalırız.

Zihnimizin odağını da, şeytanın sağdan soldan gelen vesveselerine bakarak kaydırırsak ilerleyemeyiz. Rabbimiz bize irade vermiş ve bu irade bizi (kalbimizi, nefsimizi, zihnimizi) yönlendirmek için verilmiş. Hakim biziz ve biz ne istersek, neyi seçtiysek o olacak. İyiyi seçene iyi yol, kötüyü seçene kötü yol kolaylaştırılır ve bu prensip dünyalık konular için de aynen geçerli. Örnek olsun diye:

Misal kişi matematikte ilerlemeyi seçer, matematikte günden güne gelişir;

Bir başkası ise zorbalığı seçer ve günden güne zorbalıkta gelişir.

Takıntılara dalmayı seçersek de, takıntılar gelişir.

Kendi odağımızı korumayı seçersek de odağımız gelişir.

Ve benzer ne varsa, hepsi.

Depresyonda kişi "hayat anlamsız" der, hayatın anlamsızlığı çoğalır;

Anksiyetede kişi "ya şu olursa, bu olursa?" düşüncelerine değer vermeyi seçer ve bunlar çoğalır;

Takıntıda da benzer.

Ve DEHB, şu an uğraştığım. Zaman yönetimi: "acil-acil olmayan; önemli-önemli olmayan; şimdi veya sonra" seçimleri yanlış olanların ödediği bedel. Nerelerde hata yaptığımı fark ettim önce ve şu anda da zihnimin buna uyum sağlaması sürecindeyim. Çözüm yolu belirlendi yani, ancak beyin bunu bir çırpıda alıp uygulamıyor. Sancılı bir süreç, bol kafa karışıklığı eşliğinde: sürekli bir şekilde "doğru olan seçimlerimi" odağımda tutmalıyım. Zaman zaman unutuyorum, bazen geriler gibi oluyor ama bu sorun değil; nitekim beyin "hep ileri hep ileri" şekilde gelişmiyor. Bazen yoruluyor, bazen yeni düşünceyi hayata nasıl adapte edeceği üzerinde hesaplar yapıyor (bilinçaltı dönüşümü) ve bu aşamalarda yer yer tamamen boşluk duygusu da kaplayabiliyor insanı ama hepsi geçici. Yolun engelleri bunlar ama sabır ve istikrarın sonunda elhamdülillah zihin feraha çıkıyor. Ve tekraren dua, istiğfar, tesbihatlar en büyük desteğimiz. Biz kendimizi kaybettiğimizde de, bizi yol üstünde devamen tutan Rabbimize hamd olsun.

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Dehb in ne olduğu hakkında hiçbir fikir sahibi değilim ama bu vesveseler benim üzerimde ciddi zararlar tesirler bıraktı diyebilirim. Ve kökleşiyor farklı farklı türevleri ortaya çıkıyor. Üç sene önce bu bende ilk başladığı dönemler arkadaşın biri telefonda aramıştı beni konuşuyordu. Sürekli geçiştiriyor ve genelde fazla konuşmuyordum çünkü kafamı meşgul ediyordu. En son benim konuşmadığımı anlayınca hadi görüşürüze bağladık muhabbeti kapattık. Hayat kalitesini gerçekten çok kötü etkiliyor ve ben buna tecrübesiz ve bilgisiz şekilde yakalandım. Üç dört sene bende bu sürdü/sürüyor. Beyni gerçekten çok yoruyor ve çok vakit kaybettiriyor. Bir sürü planımı programımı projelerimi bundan ihmal etmişimdir. "Ya öyle değilse" "Ya böyleyse" gibi vesveselerle yıllar harcanıyor. Bu kötüyle uğraşmama ama iyiye tutunma yöntemini bir deneyeyim İnşaAllah

Genişletmek için tıkla ...

Vesveseden çok kendi kendine zarar bu hastalık. Vesvese bile 2 yıla falan geçiyor.

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Dehb in ne olduğu hakkında hiçbir fikir sahibi değilim ama bu vesveseler benim üzerimde ciddi zararlar tesirler bıraktı diyebilirim. Ve kökleşiyor farklı farklı türevleri ortaya çıkıyor. Üç sene önce bu bende ilk başladığı dönemler arkadaşın biri telefonda aramıştı beni konuşuyordu. Sürekli geçiştiriyor ve genelde fazla konuşmuyordum çünkü kafamı meşgul ediyordu. En son benim konuşmadığımı anlayınca hadi görüşürüze bağladık muhabbeti kapattık. Hayat kalitesini gerçekten çok kötü etkiliyor ve ben buna tecrübesiz ve bilgisiz şekilde yakalandım. Üç dört sene bende bu sürdü/sürüyor. Beyni gerçekten çok yoruyor ve çok vakit kaybettiriyor. Bir sürü planımı programımı projelerimi bundan ihmal etmişimdir. "Ya öyle değilse" "Ya böyleyse" gibi vesveselerle yıllar harcanıyor. Bu kötüyle uğraşmama ama iyiye tutunma yöntemini bir deneyeyim İnşaAllah

Genişletmek için tıkla ...

3 yıl yine az ahi, elhamdülillah erken müdahele sayılır bu.

Benim DEHB (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu) belirtileri eskiden hafif olsa da, yaklaşık 13 yıldır tırmanışa geçti; nitekim yanlış kararların alâsını o kadar zaman önce almışım. Ancak yanlış olabileceği aklımın ucundan geçmezdi, çünkü şeytan benim seçimimde sağdan yaklaşmış ve bunun sonucu olarak seçtiğim yolda "ideal olanı bu" zannı ile ilerlemişim. Ancak yıllar geçtikçe, hayatım zorlaştıkça "ne oluyor, niye böyle" vs diye araştırdıkça gördüm ki belirtilerim bu rahatsızlık yönünde. Bunu yakın zamanda fark ettim, bu açıdan üzerinde de anca çalışmaya başladım. Allah'a şükür ki zihin yönetimi işini önceden öğrenmişim, aksi halde "DEHB'nin tedavisi yok" denilip duruluyor.

Ummu Aişe' Alıntı:

3 yıl yine az ahi, elhamdülillah erken müdahele sayılır bu.

Benim DEHB (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu) belirtileri eskiden hafif olsa da, yaklaşık 13 yıldır tırmanışa geçti; nitekim yanlış kararların alâsını o kadar zaman önce almışım. Ancak yanlış olabileceği aklımın ucundan geçmezdi, çünkü şeytan benim seçimimde sağdan yaklaşmış ve bunun sonucu olarak seçtiğim yolda "ideal olanı bu" zannı ile ilerlemişim. Ancak yıllar geçtikçe, hayatım zorlaştıkça "ne oluyor, niye böyle" vs diye araştırdıkça gördüm ki belirtilerim bu rahatsızlık yönünde. Bunu yakın zamanda fark ettim, bu açıdan üzerinde de anca çalışmaya başladım. Allah'a şükür ki zihin yönetimi işini önceden öğrenmişim, aksi halde "DEHB'nin tedavisi yok" denilip duruluyor.

Genişletmek için tıkla ...

Allah yardımcın olsun abla. Allah şifa versin hepimize

Azeribirmuvahhid' Alıntı:

Vesveseden çok kendi kendine zarar bu hastalık. Vesvese bile 2 yıla falan geçiyor.

Genişletmek için tıkla ...

Vesvese bombardımanı bu

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Allah yardımcın olsun abla. Allah şifa versin hepimize

Genişletmek için tıkla ...

Amin ecmain ahi. Bunlar "hastalık/rahatsızlık" olarak anılıyor ama temelde "beyinden ötürü" denilse de, köken olarak kalbin hastalığı bunlar. Kalbimiz bizim kalemiz, irade merkezimiz ve söz hakkı bu alanda bize verilmiş. Ancak biz fark etmeden şeytanı içeri aldığımız gibi, bunun sonucunda kısmen beynimizin bazı bölgelerine bayrağını dikmiş. Bu bölgeleri kaptırmışız ama bu bir son mu? Hayır. Bilinçsizce kaptırdık ama şimdi bilinçle geri alacağız inşaAllah.

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

"Şeytan şüphesiz sizin düşmanınızdır; siz de onu düşman tutun..."

Fatır 6. Ayet.

Bu şekilde işte, bu bir savaş. O bizim düşmanımız ama biz de onun düşmanıyız. Kurbanı değil. Bir dönem o kazanmış olabilir; ama hileyi gördük, şimdi sıra bizde elhamdülillah.

Ummu Aişe' Alıntı:

Amin ecmain ahi. Bunlar "hastalık/rahatsızlık" olarak anılıyor ama temelde "beyinden ötürü" denilse de, köken olarak kalbin hastalığı bunlar. Kalbimiz bizim kalemiz, irade merkezimiz ve söz hakkı bu alanda bize verilmiş. Ancak biz fark etmeden şeytanı içeri aldığımız gibi, bunun sonucunda kısmen beynimizin bazı bölgelerine bayrağını dikmiş. Bu bölgeleri kaptırmışız ama bu bir son mu? Hayır. Bilinçsizce kaptırdık ama şimdi bilinçle geri alacağız inşaAllah.

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

"Şeytan şüphesiz sizin düşmanınızdır; siz de onu düşman tutun..."

Fatır 6. Ayet.

Bu şekilde işte, bu bir savaş. O bizim düşmanımız ama biz de onun düşmanıyız. Kurbanı değil. Bir dönem o kazanmış olabilir; ama hileyi gördük, şimdi sıra bizde elhamdülillah.

Genişletmek için tıkla ...

çözümü doğru anladım değil mi abla
yani şeytan bana beni rahatsız eden şeyin ihtimalini göstermeye çalıştığında umursamayarak doğruya tutunacağım ve ihtimallerle oyalanmayacağım
ya öyle değilse vs derse de umursamayacağım

Horasan Fedaisi' Alıntı:

çözümü doğru anladım değil mi abla
yani şeytan bana beni rahatsız eden şeyin ihtimalini göstermeye çalıştığında umursamayarak doğruya tutunacağım ve ihtimallerle oyalanmayacağım
ya öyle değilse vs derse de umursamayacağım

Genişletmek için tıkla ...

Aynen ahi.

Gaybi bir mesele ise "Gayb Allah'ın elindedir; böyle bir risk varsa önlemimi alırım, kalanını dua ile Allah'a bırakırım, geleceği tahmin etmeye çalışmam" şeklinde odağınızı korumanız yeterli.

İlmi bir konuda vesvese gelirse, onun yolu da, konuyu derin şekilde araştırdıktan sonra: "Her türlü araştırdım, aşırılıktan (ifrat ve tefritten) uzak yolu seçtim, ve son kararım budur" demek.

İnsanların bizler hakkındaki düşünceleri içinse "kalplerden geçeni sadece Allah bilir ve zannın sadece hüsnü zannı helaldir; delilsiz yere kimsenin hakkımda kötü düşündüğünü düşünmem" şeklinde sabitlenmek gerek.

Ve başka tür varsa da, bu minvalde bir mantıkla kendi doğrumuza odaklanmamız gerek. İlk zamanlar günde 50 defa geliyorsa, zamanla 40, 30, 20, 10 şeklinde geriler vesveseler. Bize düşen sadece kendi odağımıza tutunmak ve bu şekilde kendi odağımızı güçlendirmek. Pozitif yönümüz güçlendikçe, vesvese de otomatik olarak düşüşe geçecek Allah'ın izni ile.

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Vesvese bombardımanı bu

Genişletmek için tıkla ...

Bence ilk başta vesvese olsa da sonradan kendi nefsimizin problemi gibi. Aslında yenebilmek için iradeli olmak lazım. Her suçu şeytanın üzerine atmak oluyor vesvese deyip geçiştirince. Tamam bize kötülüğü şeytan hatırlatıyor ama burada kendi nefsimizle imtihan oluyoruz. Suçu şeytana atıp nasıl olsa geçer bu hastalık demek doğru olmaz bence. Şeytana karşı zafer için iradeli olacağız.

Azeribirmuvahhid' Alıntı:

Bence ilk başta vesvese olsa da sonradan kendi nefsimizin problemi gibi. Aslında yenebilmek için iradeli olmak lazım. Her suçu şeytanın üzerine atmak oluyor vesvese deyip geçiştirince. Tamam bize kötülüğü şeytan hatırlatıyor ama burada kendi nefsimizle imtihan oluyoruz. Suçu şeytana atıp nasıl olsa geçer bu hastalık demek doğru olmaz bence. Şeytana karşı zafer için iradeli olacağız.

Genişletmek için tıkla ...

Aynen ahi. Şeytanın ilk gelişi net vesvese, ancak biz bunu kabul edersek artık bizim seçimimiz oluyor. Bu aşamadan sonrasında sorumlusu biziz yani.

Ummu Aişe' Alıntı:

Aynen ahi.

Gaybi bir mesele ise "Gayb Allah'ın elindedir; böyle bir risk varsa önlemimi alırım, kalanını dua ile Allah'a bırakırım, geleceği tahmin etmeye çalışmam" şeklinde odağınızı korumanız yeterli.

İlmi bir konuda vesvese gelirse, onun yolu da, konuyu derin şekilde araştırdıktan sonra: "Her türlü araştırdım, aşırılıktan (ifrat ve tefritten) uzak yolu seçtim, ve son kararım budur" demek.

İnsanların bizler hakkındaki düşünceleri içinse "kalplerden geçeni sadece Allah bilir ve zannın sadece hüsnü zannı helaldir; delilsiz yere kimsenin hakkımda kötü düşündüğünü düşünmem" şeklinde sabitlenmek gerek.

Ve başka tür varsa da, bu minvalde bir mantıkla kendi doğrumuza odaklanmamız gerek. İlk zamanlar günde 50 defa geliyorsa, zamanla 40, 30, 20, 10 şeklinde geriler vesveseler. Bize düşen sadece kendi odağımıza tutunmak ve bu şekilde kendi odağımızı güçlendirmek. Pozitif yönümüz güçlendikçe, vesvese de otomatik olarak düşüşe geçecek Allah'ın izni ile.

Genişletmek için tıkla ...

Allah razı olsun abla. Galiba üçünü de yaşadım ve şuan üçüncünün garip bir türevindeyim. Bu kez kökten atlatacağım İnşaAllah

Azeribirmuvahhid' Alıntı:

Bence ilk başta vesvese olsa da sonradan kendi nefsimizin problemi gibi. Aslında yenebilmek için iradeli olmak lazım. Her suçu şeytanın üzerine atmak oluyor vesvese deyip geçiştirince. Tamam bize kötülüğü şeytan hatırlatıyor ama burada kendi nefsimizle imtihan oluyoruz. Suçu şeytana atıp nasıl olsa geçer bu hastalık demek doğru olmaz bence. Şeytana karşı zafer için iradeli olacağız.

Genişletmek için tıkla ...

.

İstişare alanı tam da bu konulara isabet ediyor @Ummu Aişe abla. Nisa 115'in ardından bakılması gereken bir bölüm oldu Allahu alem.

Horasan Fedaisi' Alıntı:

Allah razı olsun abla. Galiba üçünü de yaşadım ve şuan üçüncünün garip bir türevindeyim. Bu kez kökten atlatacağım İnşaAllah

Genişletmek için tıkla ...

Amin ecmain ahi. "Teşhis tedavinin yarısıdır" derler, bu durumda da aynen geçerli bu; Allah muvaffak kılsın dilerim.