Soru Müslüman’nın Mülkiyet Hakkı Anlayışı Nasıl Olmalıdır?

Selamun Aleyküm

Mülkiyet üzerindeki tasarruf hakkını belirleyen beşeri kanunlara İslam neden ayak uyduruyor ve “hak ediş” kısmında beşeri kanunları baz alıyor?

Mesela ağaçta ki elmayı alıp yemek neden haram olsun? Ağacın yetiştiği toprak hepimizin değil mi? Bir adamın o toprağın etrafına çit çekip tasarruf hakkında sahip olması beşeri kanunların icadı değil mi?

Hepimizin olan toprağın etrafına çit çekmesi bence o elmada benim hakkım olmadığı anlamına gelmez.

Burada toprak-ağaç-elma bir örnektir.

Bana onun evini niye yıktın diye sorulursa “hepimizin olan toprağın üzerinde ki ev nasıl onun oluyor?” deme hakkım olmuyor mu?

İslam mükemmel olduğuna göre bize anlatılmayan nedir? En sağlam hoca yada beşeri kanun savunucu felsefeci bile bu tartışmada patlıyor.

salticidae' Alıntı:

Selamun Aleyküm

Mülkiyet üzerindeki tasarruf hakkını belirleyen beşeri kanunlara İslam neden ayak uyduruyor ve “hak ediş” kısmında beşeri kanunları baz alıyor?

Mesela ağaçta ki elmayı alıp yemek neden haram olsun? Ağacın yetiştiği toprak hepimizin değil mi? Bir adamın o toprağın etrafına çit çekip tasarruf hakkında sahip olması beşeri kanunların icadı değil mi?

Hepimizin olan toprağın etrafına çit çekmesi bence o elmada benim hakkım olmadığı anlamına gelmez.

Burada toprak-ağaç-elma bir örnektir.

Bana onun evini niye yıktın diye sorulursa “hepimizin olan toprağın üzerinde ki ev nasıl onun oluyor?” deme hakkım olmuyor mu?

İslam mükemmel olduğuna göre bize anlatılmayan nedir? En sağlam hoca yada beşeri kanun savunucu felsefeci bile bu tartışmada patlıyor.

Genişletmek için tıkla ...

Bu dunyada Emek vererek elde ettiğin herşey senindir.Bak bu bir özgürlüktür.!!!

Daha sonra bir başkasının da emek vererek elde ettiği şey onundur.Bu da onun özgürlüğü..!

Sen gidip bu adamın emek vererek elde ettiği zamanını harcadığı ugruna belkide maddi manevi olarak zarara ugradığı bir şey için

BEN BUNUN MALINI NASIL OLSA TOPRAK HEPIMIZIN DIYIP ALAYIM CALAYIM İSTİYORSUN.

BUNUN ADI
çalmak olur başkasının emeğini gaspetme olur.Bizim dinimizce bu haramdır.!
Kafirde olsa musluman da olsa her seyın bır bedelı vardır.

Evet dunya herkeze yetebilecek olan bir yerdir.Lakın bu dunyada çalışan kazanır.
yatıpda başkasının elde ettiklerine bedavadan konmaya çalısan zıhnıyet ıse hastalıklı bir zihniyettir.Sonu da kendi gibi elem doludur.

salticidae' Alıntı:

Selamun Aleyküm

Mülkiyet üzerindeki tasarruf hakkını belirleyen beşeri kanunlara İslam neden ayak uyduruyor ve “hak ediş” kısmında beşeri kanunları baz alıyor?

Mesela ağaçta ki elmayı alıp yemek neden haram olsun? Ağacın yetiştiği toprak hepimizin değil mi? Bir adamın o toprağın etrafına çit çekip tasarruf hakkında sahip olması beşeri kanunların icadı değil mi?

Hepimizin olan toprağın etrafına çit çekmesi bence o elmada benim hakkım olmadığı anlamına gelmez.

Burada toprak-ağaç-elma bir örnektir.

Bana onun evini niye yıktın diye sorulursa “hepimizin olan toprağın üzerinde ki ev nasıl onun oluyor?” deme hakkım olmuyor mu?

İslam mükemmel olduğuna göre bize anlatılmayan nedir? En sağlam hoca yada beşeri kanun savunucu felsefeci bile bu tartışmada patlıyor.

Genişletmek için tıkla ...

We aleykum esselam kardeşim,
Böyle bir anlayışa nasıl vardın? Dikkat et "izm"ler hayatını karartabilir Allah muhâfaza..

Konuya gelecek olursak; insanlar daha önce yerleşke bulunmayan yerlerde kimseye zarar vermeden kendilerine yaşam alanı belirleyebilir ekebilir ve etrafını çevirebilir, aynı şekilde emek harcayıp böyle yerleri satın alabilir, bu ğayet normal bir fıtratın getirisidir.
Elbette mal biriktirip insanları heder etmek için değil, yaşamak için bunlar yapılır.

(Ayrıca zâhid olmak insanların sırtına yük olup mezbelelerde çamurlarda yatıp kalkmak değildir!)

"Ey iman edenler! Kendi evlerinizden başka evlere, tanışıp izin almadan ve ev halkına selâm vermeden girmeyin, bu sizin için daha hayırlıdır, umulur ki düşünüp öğüt alırsınız."
Nur 27

Tek başına bu âyet bile yeterlidir; evlerimiz olabileceğini haber verir, ayrıca bırak başkasının evini yıkmayı o eve selamsız ve habersiz girmemizi de yasaklar.

Daha birçok âyet ve hadis vardır insanların evlerinin vs olabileceğine dair..

Şu konuyu inceleyebilirsin;

Aleykum selam.

Şeriat mülkiyetin toplumsal olduğu bir anlayışa uysa, yine beşeri bir anlayışa uymuş olmayacak mı?

Her önüne gelen başkasının malından istediğini alsa, düzen kalmaz. O yüzden devlet başkanı arazileri idare eder ve uygun fiyatlara dağıtar. Fahiş fiyatlandırmalara gerektiğinde müdahale eder ve çarşıda düzeni sağlar. Hileli satışları ve faizi yasaklar. İhtiyaç sahiplerine zekât başta olmak üzere beytülmâlden bağışlar Hz. Ömer'in aciz Yahudi bir zimmiyi maaşa bağlaması gibi.

Kısacası halkın refahını sağlamak devlet başkanın görevlerindendir. Müslümanlar da israfın haram kılınması ve bagışa teşvik edilmeleri ile buna ortaktırlar.

Bununla birlikte toplumsal olan şu üç şey zikrediliyor hadiste.

الْمُسْلِمُونَ شُرَكَاءُ فِي ثَلاثٍ فِي الْمَاءِ وَالْكَلإِ وَالنَّارِ، وَثَمَنُهُ حَرَامٌ
[رواه ابن ماجه، وصححهما الألباني في صحيح ابن ماجه ]
"Müslümanlar şu üç şeyde ortaktırlar: (Sahibi olmayan yağmur, pınar ve nehir) suyunda, (hiç kimseye âit olmayan terk edilmiş arazide biten) otta ve ateşte. Bu üç şeyden alınan ücret haramdır."
(İbn-i Mâce; Rehinler, Bab 16, hadis no: 2472
Elbânî, "Sahih-i İbn-i Mâce"de 'hadis, sahihtir' demiştir.)

Genişletmek için tıkla ...

Bundan başka bir de İbn Hazm'ın bu konuda bir fetvası var, devletin fakirlerin ihtiyacını gidermek için zekatın ötesinde vergi alabileceğine dair. Bu fetva tartışmalı olabilir belki. Ama günümuzdeki imkanlar ile istekli bir hükumet eldeki araçlarla zaten temel ihtiyaçları giderme konusunda zora düşmemesi gerekir sanıyorum.

Herkesten Allah razı olsun. Kimsenin bahçesinde ki elmayı yemek gibi bir niyetim yok elbette Maddi anlamda dibe vurmuş isyankarda değilim. Herşeye tastamam hakim olan yüca Allah’ın ayetleri ve onun elçisi ne derse en doğrusu elbette o’dur.

Bazı insanların kafası farklı çalışır. O insanlar soru işaretlerini yıkamadığı için zaten bir sürü karışık felsefi akım ortaya çıkmıştır.

Sahiplik meselesine gelince her şey Allah’a aittir, Allah nimetleri yarattıkları arasında nasıl isterse öyle taksim eder. Buna iman ediyorum.

Müslümanların diğerleri tarafından belirlenen diyalektik ve kalıplara sıkışmasına değinmiştim ama konu dağıldı.

salticidae' Alıntı:

Herkesten Allah razı olsun. Kimsenin bahçesinde ki elmayı yemek gibi bir niyetim yok elbette Maddi anlamda dibe vurmuş isyankarda değilim. Herşeye tastamam hakim olan yüca Allah’ın ayetleri ve onun elçisi ne derse en doğrusu elbette o’dur.

Bazı insanların kafası farklı çalışır. O insanlar soru işaretlerini yıkamadığı için zaten bir sürü karışık felsefi akım ortaya çıkmıştır.

Sahiplik meselesine gelince her şey Allah’a aittir, Allah nimetleri yarattıkları arasında nasıl isterse öyle taksim eder. Buna iman ediyorum.

Müslümanların diğerleri tarafından belirlenen diyalektik ve kalıplara sıkışmasına değinmiştim ama konu dağıldı.

Genişletmek için tıkla ...

Herşeyin belirlenen bır nızamı var.
Bazı kurallar edeb ve ahlakla belırlenır ınsan sahıplık iç gudusu taşır.

Elbette simdiki nizam islami degil eger islamıyetın belirledıgı ölçude olsa idi su ankı nımetlerle bı yuzyıl aç kimse kalmazdı.

İşte vermekten korkunca insan kaybedınce degerını anlıyor. Dunya hepımızın yapan için bir pay yapamayanlar içinde bir pay mutlaka vardır.

Bu bize rahmanın bır hedıyesıdır.
Tabıkı de ımtıhan için bu sınav dunyasında kaybetmemek lazım bazı seyler içinde fazla kafa eskıtmemek lazım