Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Talak Suresi İniş Sebebi

Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
65- TALÂK SÛRESİ


Medine-i Münevvere'de ve İnsân Sûresinden sonra nazil olmuştur.[1]

1. Ey Peygamber, kadınları boşayacağınız zaman onları iddetleri içinde boşayın, iddeti de sayın. Rabbınız olan Allah'tan takva üzere olun. Apaçık bir hayâsızlık yapmaları hali bir yana, onları evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah'ın hadleridir. Kim Allah'ın hadlerini aşarsa şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilmezsin belki Allah bunun ardından bambaşka bir durum meydana getiriverir.
a) Enes'ten rivayetle Katâde der ki: Hz. Peygamber (sav), hanımlarından Hafsa'yı bir talâk ile boşamıştı. Allah Tealâ bunun üzerine bu âyet-i kerimeyi indirdi.[2] ve ona: "Onun nikâhına dön; çünkü o çok oruç tutan, geceleri çok kıyamda duran bir hanımdır ve o, cennette senin hanımlarındandır." Denildi.[3]
b) Süddî ise bu âyet-i kerimenin Abdullah ibn Ömer hakkında nazil olduğu görüşündedir. O, karısını o hayızlı iken boşamış, bu âyet-i kerimenin nüzulü üzerine Hz. Peygamber (sa), "karısını geri almasını, hayızdan temizleninceye kadar nikâhı altında tutmasını, sonra da onunla cinsel temasta bulunmaksızın hayızsız haldeyken boşamasını emretmişti.[4]
c) İbn Ebî Hâtim'in Mukâtil'den rivayetine göre ise Abdullah ibn Ömer gibi hanımlarını onlar hayızlı iken boşayan Abdullah ibn Amr ibnu'l-As, Tufeyl İbnu'l-Hâris, Amr İbn Saîd İbnu'l-As[5] ve Utbe ibn Ğazvân[6] haklarında nazil olmuştur.[7]

2....Kim Allah'tan takva üzere olursa ona bir çıkış yolu ihsan eder.
3. Ve onu beklemediği yerden rızıklandırır.
Vâhıdî'nin kendi isnadıyla Câbir ibn Abdullah'tan rivayetinde o şöyle anlatıyor: "Kim Allah'tan takva üzere olursa ona bir çıkış yolu ihsan eder. Ve onu beklemediği yerden rızıklandırır." âyet-i kerimeleri Eşcai kabilesinden bir adam hakkında nazil oldu. Fakir ve eli dardı, aile efradı da çoktu. Rasûlullah (sa)'a gelip O'ndan yardım istedi. Rasûlullah (sa) da ona: "Allah'tan takva üzere ol ve sabret." buyurdu. Ailesine dönüp geldiğinde: "Allah'ın Rasûlü (sa) ne verdi?" dediler. "Bir şey vermedi, Allah'tan takva üzere ol ve sabret, buyurdu." dedi. Bu halde çok kalmadılar. Bir oğulları koyunlarla çıkageldi. O oğulları düşman tarafından esir edilmişti. Rasûlullah (sa)'a gelip olanları haber verdi ve o koyunlardan istifade edip edemeyeceklerini sordu da Rasûlullah (sa): "Onlardan istifade edin." Buyurdular.[8] Zehebî bu hadisin münker olduğunu, bununla birlikte şahidi bulunduğunu kaydeder.[9] Câbir'den gelen başka bir rivayette Eşcai kabilesinden olan bu sahabinin adı Avf ibn Mâlik, oğlunun adı da Salim olarak verilmektedir. Kelbî'den gelen bir rivayette de Salim'in, birlikte sürüp getirdiği ve düşmana ait hayvanlar 50 deve olarak zikredilmiştir.[10]
Vahidî der ki: Bu âyet-i kerime Avf ibn Mâlik el-Eşcaî hakkında nazil oldu. Müşrikler, onun bir oğlunu esir almışlardı. Hz. Peygamber (sa)'e gelerek elinin darlığından şikâyet etti ve: "Düşman oğlumu esir etti, annesi feryad ediyor, bana ne emredersin?" dedi. Hz. Peygamber (sa): "Allah'tan takva üzere ol ve sabret. Sana ve hanımına çokça "lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh" demenizi tavsiye ederim." buyurdular. Evine döndü ve hanımına: "Allah'ın Rasûlü bana ve sana "lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh"ı çokça söylememizi emretti." dedi. Hanımı da "Rasûlullah'in söylediğini yapalım." dedi. Karı-koca bu sözü söylemeye başladılar da çok geçmeden oğulları düşmanlarının koyunlarını sürerek babasına geldi. Sürüp geldiği koyunlar dört bin koyun idi. İşte bunun üzerine bu âyet-i kerime nazil oldu.[11]

4. Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanların iddeti, eğer şüphe ederseniz, üç aydır. Henüz âdet görmemiş olanlar da böyle. Gebe kadınların süresi ise yüklerini vaz'etmeleri, doğurmalarıdır. Kim Allah'tan takva üzere olursa O, işinde bir kolaylık yaratır.

Mukatil der ki: (Bakara Suresindeki) "Boşanmış kadınlar üç hayız iddet beklerler..." (âyet: 228) âyet-i kermesi nazil olunca Hallâd ibnu'n-Nu'mân ibn Kays el-Ansârî: "Ey Allah'ın elçisi, peki hayız görmeyen, henüz hayız görmemiş ve hâmile kadınların iddeti nedir?" diye sordu da Allah Tealâ bu âyet-i kerimeyi indirdi.[12] Râzî, bu soruyu soranın Muâz bin Cebel olduğunu söyler.[13]
Muhammed ibn İshâk el-Mukrî kanalıyla Ebu Osman Amr ibn Salim'den rivayette o şöyle anlatıyor: Bakara Suresindeki boşanan ve kocası ölmüş olan kadınların beklemeleri gereken iddeti getiren âyet nazil olduğunda Übeyy ibn Ka'b: "Ey Allah'ın elçisi, Medine kadınları: "Hakkında bir şey zikredilmeyen kadınlar var." diyorlar." dedi. Hz. Peygamber (sav): "Hakkında hüküm olmayan kadınlar kimlermiş?" diye sordu. Übeyy: "Henüz hayız görmemiş küçükler, hayızdan kesilmiş kadınlar ve hamile kadınlar." dedi ve işte bunun üzerine bu âyet-i kerime nazil oldu.[14]


[1] Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/893.
[2] Vahidî, age. s. 310; Taberî, age. XXVIH,85; Ebu Davud, Talâk, 38, hadis no: 2283; İbn Mâce, Talâk, ı, hadis no: 2016; Dânmî, Talâk, 2, hadis no: 2269.
[3] İbn Kesîr, age. vm, 168.
[4] Vahidî, age. s. 310.
[5] Suyûtî, Lübâbu'n-Nukûl, 11,172.
[6] Râzî, age. xxx,29.
[7] Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/893.
[8] Vahidî, age. s. 3ii.
[9] Suyûtî, Lubâbun-Nukûl, h,i73.
[10] Kurtubî, age. xvııı,iO6.
[11] Vahidî, age. s.310-311;İbnu'l-Esîr,Üsdü'l-Ğâbe,V,41.
Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/894.
[12] Vahidî, age. s. 3ii.
[13] Bak: Mefâtîhu'l-Ğayb, XXX,35.
[14] Vahidî, age. s. 311; İbn Kesîr, age. Vin,175.
Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/895.
 
Üst Ana Sayfa Alt