"Allah’ın indirdikleri ile hükmetmeyenler" (Maide :44,45,47)ifadesi nasıl anlaşılmalıdır ?

arkadaşım sen burdaki herkesi saf birşey bilmezmi sanıyorsun ayetlerin tefsirini saptırmaca bir zihniyetle ve kafana göre yorumluyorsun sonuç:cahilane ve saptırmaca.

Evet, Allah’ın indirdiği Ahkam ve Nas’ları tasdik etmeyenler “kafirlerdir” , “zalimlerdir” , “fasıklardır”. Tasdik ettiği halde , elinde olmayan nedenlerle uygulama kısıtlılığı yaşanan hükümlerde iman açısından bir mesuliyet söz konusu değildir.ALINTI ALIW.....

BUNA AVAM DILINDE KIVIRTMA DERLER YANI KAYTARMACA,...BOYLE DAVRANMA BICIMLERI ,YAKLASIMLARI,VE HAREKETLERININ,UFAK GUNAHLARI GUNAHTAN SAYMAYAN VE DEVAMINDA BIR MAHZUR GORMEYEN KISILERIN DUSTUGU DURUMDAN NE FARKI VARDIR,HUKUM UYGULAYICI KONUMA OTURAN KISILER IN NE ILE HUKUM EDECEGI KURAN ILE SABITTIR.YA UYGULAR YADA ORAYA OTURMAZ .ORNEK YA ZINA YAPARSIN YADA YAPMAZSIN ZINANIN AZI OLURMU (BURADA KI ZINA FIILI ZINADIR)...

aliw' Alıntı:

Bediüzzaman Hazretleri bahse konu Ayetleri Tefsir ederken “mellemyahkum” – hükmetmeyenler- ifadesinin “mellemyusaddık” -tasdik etmeyenler- şeklinde anlaşılması gerektiğini ifade buyurmaktadır. (1)
Elmalı Hamdi Yazır ‘da olaya benzer bir yaklaşım sergiler :” Çünkü her kim Allah'ın indirdiği kitap ile hükmetmez, onun hakimiyetini tanımazsa, işte bunlar o kâfirlerdir” diyerek , Allah’ın hükümdarlığını tanımamaya vurgu yapmaktadır. (2) Tefsirinin devamında :” Küfürleri, ilâhî hükmü inkâr etmelerinden veya hakir görmelerinden; zulümleri, ölçüsü hak olan ilâhî hükmü atıp, başka hükümler ile hükmettiklerinden; fasıklıkları da hak hükümden çıktıklarından dolayıdır. Şu halde ya bu üç vasfın hepsi birliktedir veya her biri hükümden çekinmeye ilave olan bir hâle göre bağımsız sıfatlardandır.”(3) demektedir.
Netice olarak diyebiliriz ki ; İman’da esas olan Allah’ın (C.C.) emir ve hükümlerini Kalben ve Lisanen “Tasdik“ tir. Amel diyeceğimiz hükümlerin uygulamalar ise , İmanı tahkikleştiren ve Allah’ın Rızasına vesile olan önemli bir rehberdir.
Evet, Allah’ın indirdiği Ahkam ve Nas’ları tasdik etmeyenler “kafirlerdir” , “zalimlerdir” , “fasıklardır”. Tasdik ettiği halde , elinde olmayan nedenlerle uygulama kısıtlılığı yaşanan hükümlerde iman açısından bir mesuliyet söz konusu değildir.
(1) Münazarat, Sayfa 124

(2) Elmalı Hamdi , maide 44
(3) Elmalı Hamdi , maide 47

Genişletmek için tıkla ...

tam tekfirlik bir vakasin,tekfir olmak icin sartlarin yerinde,.fazla lafa gerek yok

Sevgilim Kardeşim, bu ayetlerden çıkarmış olunan, yorum hatalı inşaAllah.
Lakin kardeşlerinde güzelce uyarmaları gerekirken, bu sert tepkilerini ve tekfir derecelerine getirmelerini yadırgadım açıkcası.
Tabi ben şuan gördüğüm tabloya göre bunları söylüyorum..
Bize cehenneme terkedilecek değil, cennnete kazandırılacak insan lazım inşaAllah.
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir''


bu ayetler hakkında ihtilaf edilmiştir ve selefden yedi görüş vardır...

bunun cem edilmiş ve sahih olan görüşü;

Eğer allahın indirdiği şeyden başkasıyla hükmeden bir kişi bunun caiz olduğuna veya allahın indirdiği ile hükmetmenin vacip olmadığına inanarak veya onun allahın hükmü olduğunu öğrendikten sonra onu hafife alarak onunla hükmetmez ise o, icma ile büyük kafir ile kafirdir..
bundan daha şiddetlisi ise allahın hükmü ile beşeri kanunu eşit seviyede görmesidir..
bundan daha kötüsü ise allahın hükümlerinin bu asra uygun olmadığı, beşeri kanunların asra daha uygun olduğu görüşünü savunmasıdır..

işte bu kimseler ''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir'' ayetinin muhatablarıdır...




Diğer ise---- diğer pek çok şeyde allahın şeriatıyla hükmettiği halde, herhangi bir meselede heva ve hevesine veya şeytana aldanarak yada bir makam ve mevki elde etmek arzusuyla veya kaybetme korkusuyla allahın şeritının hak olduğuna inanarak ve bilerek, allahın indirdiği şeyin gayrısıyla hükmettiği zaman, böyle bir durumda kafir olmaz... zalim yada fasık olur bu kim selerde
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir'' ayetlerinin muhatablarıdır...

Selam Ve Dua ile..

fecr' Alıntı:

Diğer ise---- diğer pek çok şeyde allahın şeriatıyla hükmettiği halde, herhangi bir meselede heva ve hevesine veya şeytana aldanarak yada bir makam ve mevki elde etmek arzusuyla veya kaybetme korkusuyla allahın şeritının hak olduğuna inanarak ve bilerek, allahın indirdiği şeyin gayrısıyla hükmettiği zaman, böyle bir durumda kafir olmaz... zalim yada fasık olur bu kim selerde
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir'' ayetlerinin muhatablarıdır...

Selam Ve Dua ile..

Genişletmek için tıkla ...

Bunu diyen kim ve neye dayaniyor yani? Yada tam olarak neyi kastediyorsunuz?
Seriat iel hükmeden bir kisi nefsine uyarak bir defa dahi olsa Allah'in seriatinda olmayan baska bir kanun ile hükmedebilirmi?
Yoksa sadece nefsine uyarak sözkonusu olaya Allah'in baska bir kanununu uygulayanlar icinmi zalim ve fasiktir diyorsunuz?
Yoksa küfür küfürdür bunun bir defaligi herhangi bir siniri limiti yoktur..

Shakra' Alıntı:

Bunu diyen kim ve neye dayaniyor yani? Yada tam olarak neyi kastediyorsunuz?
Seriat iel hükmeden bir kisi nefsine uyarak bir defa dahi olsa Allah'in seriatinda olmayan baska bir kanun ile hükmedebilirmi?
Yoksa sadece nefsine uyarak sözkonusu olaya Allah'in baska bir kanununu uygulayanlar icinmi zalim ve fasiktir diyorsunuz?
Yoksa küfür küfürdür bunun bir defaligi herhangi bir siniri limiti yoktur..

Genişletmek için tıkla ...

Öncelikli olarak kardeşim bu benim değil, ulemanın görüşüdür.
Olaya kalıblaşmış şekilde bakıyorsunuz, şöyle düşünün mesala size babanızdan yada yakınınızdan miras kaldı, mirasın nasıl paylaşılacağı ; İslam hukukunda bellidir.. Fakat paylaşım esnasında, paylaştıran vatandaş, bile bile nefsine uyarak, Allahın ayetlerine inandığı halde o hukuku gözardı etti ve birisine bir pay fazla vererek hükmetti.. İşte bu vatandaş kafir olmaz.. zalim ve fasık olur.. İnşaAllah verdiğim kabaca örnekle daha iyi anlamışsınızdır..
Yoksa zaten çelişkiye düşersiniz. Çünki Allah teala ''Allahın indirdiği ile hükmetmiyenleri sadece kafir olarak değil, öncesinde zalim ve fasık olarak nitelemekte''..

peki birisi allahdan başka kanun koyucunun hakim olmadığının inancında olup tağuta muhakeme oluyor ise bunun hükmü nedir? böyle bir şey olmaz o zaten küfür amel derseniz öyleyse allahın indirdiği ile hüküm olunmadığı halde nasıl müslüman diyebilirsiniz?

ben şöyle düşünüyorum allahın indirdiği ile kasıtlı ya da kasıtsız hükmetmemek ve allahın indirdiği ile kasıtlı ya da kasıtsız hüküm olunmamak küfürdür kişiyi dinden çıkaran küfürdür.fakat allahın indirdiği bir meselede islam devletinde kadı herhangi bir nefsi durumunda sadece o meseleyi rüşvet karşılığında gibi hükmetmez lehteyi aleyhte aleyhteyi lehte hükmederse fasık olur.ve allahın indirdiği ile hükmetme çabasında olup hüküm veren bir kadı elinden geleni yaptığı halde hakkı tutturamadı ise zalim olur ki kendi nefsine zulmetmiştir ve allahın rahmeti ile muamele etmesi umulur çünkü bile bile hükmetmiyor bilakis hakkı arıyor

Hacı Murat 1' Alıntı:

peki birisi allahdan başka kanun koyucunun hakim olmadığının inancında olup tağuta muhakeme oluyor ise bunun hükmü nedir? böyle bir şey olmaz o zaten küfür amel derseniz öyleyse allahın indirdiği ile hüküm olunmadığı halde nasıl müslüman diyebilirsiniz?

ben şöyle düşünüyorum allahın indirdiği ile kasıtlı ya da kasıtsız hükmetmemek ve allahın indirdiği ile kasıtlı ya da kasıtsız hüküm olunmamak küfürdür kişiyi dinden çıkaran küfürdür.fakat allahın indirdiği bir meselede islam devletinde kadı herhangi bir nefsi durumunda sadece o meseleyi rüşvet karşılığında gibi hükmetmez lehteyi aleyhte aleyhteyi lehte hükmederse fasık olur.ve allahın indirdiği ile hükmetme çabasında olup hüküm veren bir kadı elinden geleni yaptığı halde hakkı tutturamadı ise zalim olur ki kendi nefsine zulmetmiştir ve allahın rahmeti ile muamele etmesi umulur çünkü bile bile hükmetmiyor bilakis hakkı arıyor

Genişletmek için tıkla ...

Kardeşim, doğru söylediğinde var yanlış söylediğinde..
Hükmetme meselesini bence, tekrar gözden geçirin, çünki hepimiz Allahın indirdiklerine inandığımız halde, nefsimize uyup bazı meselelerde, Allahın indirdiğinın gayrısıyla hareket ediyoruz. Mesala Allah adaletli hüküm vermeyi emrederken bazen bazımız adaletsizce karar verebiliyoruz. Mesala benim aklıma şöyle bir tesbitte geliyor, faizin haram olduğuna inanan birisi, faizle bir ticaret yapıyor. Aslında bunu yapan kimse, faizin haram olduğuna inanmaktadır fakat nefsine hoş gelmiş ve faizle hükmetmiştir. Bu şahsa kafir diyebilirmiyiz ? İşte bu şekildekilere ''zalim'' ve ''fasık'' olarak nitelemek durumundayız.

Az önceki yazıyı tekrar naklediyorum bazı yerlerin altını çizecem;

''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir''


bu ayetler hakkında ihtilaf edilmiştir ve selefden yedi görüş vardır...

bunun cem edilmiş ve sahih olan görüşü;

Eğer allahın indirdiği şeyden başkasıyla hükmeden bir kişi bunun caiz olduğuna veya allahın indirdiği ile hükmetmenin vacip olmadığına inanarak veya onun allahın hükmü olduğunu öğrendikten sonra onu hafife alarak onunla hükmetmez ise o, icma ile büyük kafir ile kafirdir..
bundan daha şiddetlisi ise allahın hükmü ile beşeri kanunu eşit seviyede görmesidir..
bundan daha kötüsü ise allahın hükümlerinin bu asra uygun olmadığı, beşeri kanunların asra daha uygun olduğu görüşünü savunmasıdır..

işte bu kimseler ''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir'' ayetinin muhatablarıdır...




Diğer ise---- diğer pek çok şeyde allahın şeriatıyla hükmettiği halde, herhangi bir meselede heva ve hevesine veya şeytana aldanarak yada bir makam ve mevki elde etmek arzusuyla veya kaybetme korkusuyla allahın şeritının hak olduğuna inanarak ve bilerek, allahın indirdiği şeyin gayrısıyla hükmettiği zaman, böyle bir durumda kafir olmaz... zalim yada fasık olur bu kim selerde
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir'' ayetlerinin muhatablarıdır...

Altını çizdiğim noktaya dikkat buyrun inşaAllah. Düşünün ki siz Allahın indirdiklerine inanmaktasınız ve devamlı Allahın indirdikleri ile hükmetiyorsunuz, fakat bir meseleden dolayı nefsinize uydunuz ve Allahın indirdiğinin gayrısı ile hüküm verdiniz, işte bu durumda kafir diyemeyiz ''zalim'' ve ''fasık'' diyebiliriz..

Allah en doğrusunu bilir..

Yazınızdaki bazı yerlere eleştirim var kardeşim..


Demişsiniz ki ; ''allahın indirdiği ile hükmetme çabasında olup hüküm veren bir kadı elinden geleni yaptığı halde hakkı tutturamadı ise zalim olur ki kendi nefsine zulmetmiştir ve allahın rahmeti ile muamele etmesi umulur çünkü bile bile hükmetmiyor bilakis hakkı arıyor''

Yanlış anladıysam düzeltiniz inşaAllah..
Lakin buna katılamam çünki niyeti iyi olan bir kadı, elinden geleni yaptığı halde ve bile bile olmamak kaydı ile Allahın indirdiğinin gayrısı ile hüküm verirse; zalim olması söz konusu bile değildir. Söz konusu olan onun Allah katında 1 sevab almasıdır..

Yanlışım varsa düzeltelim inşaAllah.

Selam ve Dua ile..

hmm enteresan...bir deli kuyuya taş atıyor kırk akıllı o kuyuya belli zamanlarda tekrar tekrar gidip o taşı çıkarmaya çalışıyorlar...çok garip

fecr' Alıntı:

Öncelikli olarak kardeşim bu benim değil, ulemanın görüşüdür.
Olaya kalıblaşmış şekilde bakıyorsunuz, şöyle düşünün mesala size babanızdan yada yakınınızdan miras kaldı, mirasın nasıl paylaşılacağı ; İslam hukukunda bellidir.. Fakat paylaşım esnasında, paylaştıran vatandaş, bile bile nefsine uyarak, Allahın ayetlerine inandığı halde o hukuku gözardı etti ve birisine bir pay fazla vererek hükmetti.. İşte bu vatandaş kafir olmaz.. zalim ve fasık olur.. İnşaAllah verdiğim kabaca örnekle daha iyi anlamışsınızdır..
Yoksa zaten çelişkiye düşersiniz. Çünki Allah teala ''Allahın indirdiği ile hükmetmiyenleri sadece kafir olarak değil, öncesinde zalim ve fasık olarak nitelemekte''..

Genişletmek için tıkla ...

Kafir fasik zalim diye nasil guruplastirip ayiriyorsunuzki..Allah'in indirdikleriyle hükmetmeyenler hem kafir hem zalim hemde fasiktir..3ü bir arada yani..))
Ama Allah swt'in miras ile ilgili kanununu degistirerek kendi nefsine uyup mesela kadina ve erkege esit dagitmakla hükmeden kisi kafir olmazmi yani?

Shakra' Alıntı:

Kafir fasik zalim diye nasil guruplastirip ayiriyorsunuzki..Allah'in indirdikleriyle hükmetmeyenler hem kafir hem zalim hemde fasiktir..3ü bir arada yani..))
Ama Allah swt'in miras ile ilgili kanununu degistirerek kendi nefsine uyup mesela kadina ve erkege esit dagitmakla hükmeden kisi kafir olmazmi yani?

Genişletmek için tıkla ...

Sevgili kardeşim, soruyu eksik ve farklı soruyorsun,...

Diğer ise---- diğer pek çok şeyde allahın şeriatıyla hükmettiği halde, herhangi bir meselede heva ve hevesine veya şeytana aldanarak yada bir makam ve mevki elde etmek arzusuyla veya kaybetme korkusuyla allahın şeritının hak olduğuna inanarak ve bilerek, allahın indirdiği şeyin gayrısıyla hükmettiği zaman, böyle bir durumda kafir olmaz... zalim yada fasık olur bu kim selerde
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir'' ayetlerinin muhatablarıdır...

Altını çizdiğim noktaya dikkat buyrun inşaAllah. Düşünün ki siz Allahın indirdiklerine inanmaktasınız ve devamlı Allahın indirdikleri ile hükmetiyorsunuz, fakat bir meseleden dolayı nefsinize uydunuz ve Allahın indirdiğinin gayrısı ile hüküm verdiniz, işte bu durumda kafir diyemeyiz ''zalim'' ve ''fasık'' diyebiliriz..
Ayrıca İbn Abbasın tefsiride buna benzer bir biçimdedir..

Allah en doğrusunu bilir..

humble' Alıntı:

hmm enteresan...bir deli kuyuya taş atıyor kırk akıllı o kuyuya belli zamanlarda tekrar tekrar gidip o taşı çıkarmaya çalışıyorlar...çok garip

Genişletmek için tıkla ...

Humble, kardeşim, Deli ile akıllılar diyerek kastettiğiniz kimseleri anlıyorumda kuyu ve taş ne oluyor ?
Yani burda bildiklerimizi paylaşmaya çalışıyoruz başkada bir amacım yok şahsen.

fecr' Alıntı:

Humble, kardeşim, Deli ile akıllılar diyerek kastettiğiniz kimseleri anlıyorumda kuyu ve taş ne oluyor ?
Yani burda bildiklerimizi paylaşmaya çalışıyoruz başkada bir amacım yok şahsen.

Genişletmek için tıkla ...

yo yo yo sizle alakası yok..konuyu açan kişi ve konunun kendisiyle ilgili bir yorumdu..konuy açan şahıs..ihtilaflı mevzularda forumdakiler tartışması için mi bilmem..bu konuları açıyor...ve forumdakiler ihtilafa düşüyorlar..bunun için dedim...

humble' Alıntı:

yo yo yo sizle alakası yok..konuyu açan kişi ve konunun kendisiyle ilgili bir yorumdu..konuy açan şahıs..ihtilaflı mevzularda forumdakiler tartışması için mi bilmem..bu konuları açıyor...ve forumdakiler ihtilafa düşüyorlar..bunun için dedim...

Genişletmek için tıkla ...

Özür dilerim, kardeşim. Hakkını helal et, O zaman..

Hayırlı akşamlar..

anlamiyorum ,.tevhid inancinin cok az oldugu bu zamanda ,kalkip herkesi din kardesi göruyorsunuz.,insallah msj i anlayan olur.

herkesi düşman görmekten daha iyidir...karşındakini tevhidi zayıf bir düşman gibi görürsen..o kişiyi kazanma ve yeni şeyler anlatma şansın sıfırdır..o kişi zaten seni dinlemez...ama karşındakine iyi dille ve dostane bir yolla gidersen kaşındaki seni dinler...

araya nifak ve fesat tohumu sokmaktansa merhamet ve iyilik tohumları saçmak daha iyidir

fecr' Alıntı:

Sevgili kardeşim, soruyu eksik ve farklı soruyorsun,...

Diğer ise---- diğer pek çok şeyde allahın şeriatıyla hükmettiği halde, herhangi bir meselede heva ve hevesine veya şeytana aldanarak yada bir makam ve mevki elde etmek arzusuyla veya kaybetme korkusuyla allahın şeritının hak olduğuna inanarak ve bilerek, allahın indirdiği şeyin gayrısıyla hükmettiği zaman, böyle bir durumda kafir olmaz... zalim yada fasık olur bu kim selerde
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimerin ta kendileridir''
''allahın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir'' ayetlerinin muhatablarıdır...

Altını çizdiğim noktaya dikkat buyrun inşaAllah. Düşünün ki siz Allahın indirdiklerine inanmaktasınız ve devamlı Allahın indirdikleri ile hükmetiyorsunuz, fakat bir meseleden dolayı nefsinize uydunuz ve Allahın indirdiğinin gayrısı ile hüküm verdiniz, işte bu durumda kafir diyemeyiz ''zalim'' ve ''fasık'' diyebiliriz..
Ayrıca İbn Abbasın tefsiride buna benzer bir biçimdedir..

Allah en doğrusunu bilir..

Genişletmek için tıkla ...

Ben ne demek istediginizi anladim ama genede kafir olur..1 defa yaparsa bisi olmaz ama 4-5 defa yaparsa kafir olabilir diye birsey yok..büyük küfürse kafir olur ister 1 defa ister 10 defa..
Ibn Abbas ra.'in tefsiri ile bu durumun bir alakasinin oldugunu sanmiyorum..
Ibn Abbas o sözü haricilerin iddialarina karsi söylüyor ..Yani hz. Abbas'in bu sözü Allah swt'in indirdiklerinin gayrisiyla hükmedenler icin degil kesinlikle..Hz. Ali de sadece malum konuda gerekli hükmü degil seriatin maslahati geregi Allah'in baska bir hükmü ile hükmetmisitir..Iste hz. Abbasin sözü bunu acikliyor..
Ama Allah'in hükümlerini birakip bir defa dahi olsa baska bir kisinin veya kurumun hükümle hükmeden kisi kafir olur..
Ayrica bahsettiginiz seyi elbanin denen kafir tekfir fitnesi kitabindada bu sekilde yazmis..
"“Hayir, bu ondan bir seferlik sadir olmustur” diyecekler.
Deriz ki: “Ayni hüküm tekrar ederse veya seriata muhalif baska bir hüküm daha
verirse o zaman kâfir olur mu?” Sonra bunun üç-dört sefer tekrar ettigini söylesek,
onun ne zaman kâfir oldugunu söyleyecekler? Seriata muhalif hükümlerine bir sinir
koymaya güç yetiremezler ve sonra onu bu yüzden tekfir edemezler. "

Shakra' Alıntı:

Ben ne demek istediginizi anladim ama genede kafir olur..1 defa yaparsa bisi olmaz ama 4-5 defa yaparsa kafir olabilir diye birsey yok..büyük küfürse kafir olur ister 1 defa ister 10 defa..
Ibn Abbas ra.'in tefsiri ile bu durumun bir alakasinin oldugunu sanmiyorum..
Ibn Abbas o sözü haricilerin iddialarina karsi söylüyor ..Yani hz. Abbas'in bu sözü Allah swt'in indirdiklerinin gayrisiyla hükmedenler icin degil kesinlikle..Hz. Ali de sadece malum konuda gerekli hükmü degil seriatin maslahati geregi Allah'in baska bir hükmü ile hükmetmisitir..Iste hz. Abbasin sözü bunu acikliyor..
Ama Allah'in hükümlerini birakip bir defa dahi olsa baska bir kisinin veya kurumun hükümle hükmeden kisi kafir olur..
Ayrica bahsettiginiz seyi elbanin denen kafir tekfir fitnesi kitabindada bu sekilde yazmis..
"“Hayir, bu ondan bir seferlik sadir olmustur” diyecekler.
Deriz ki: “Ayni hüküm tekrar ederse veya seriata muhalif baska bir hüküm daha
verirse o zaman kâfir olur mu?” Sonra bunun üç-dört sefer tekrar ettigini söylesek,
onun ne zaman kâfir oldugunu söyleyecekler? Seriata muhalif hükümlerine bir sinir
koymaya güç yetiremezler ve sonra onu bu yüzden tekfir edemezler. "

Genişletmek için tıkla ...

Kardeşim, en doğrusunu Allah bilir, demiştim..
Lakin bazı müfessirler, benim az önceki yazmış olduğum yoruma benzer şeyler söylüyorlar.
İmam Cerir et-Taberi, Camiu'l Beyan'da İnandıkları halde bazı meselelerde nefse uyarak hükmedenlere "küfrün islamdan çıkma manasında değil, Allah'ın nimetini inkar, yani nankörlük manasında" olduğunu söyliyerek, ibni Abbas'tan (r.a.) şöyle bir rivayette bulunur: "Kasden inkar ederek Allah'ın hükümleriyle hükmetmeyen kimseler kafirlerdir. Kabul ettiği halde onunla hükmetmezse zalim veya fasık olur."
Fahrüddin Razi de, Tefsir-i Kebir'de "Bir kimse Allah'ın hükümleriyle hükmetmezse dahi, kalbiyle o hükümlerin doğruluğuna inanırsa kafir olmaz. Zira küfür, hak olan hükümleri kalbiyle inkar ve lisanıyla reddetmektir . Fasık, kalbiyle tasdik ettiği için mü'mindir. İmanla beraber Allah'ın hükümlerinin aksi ile hüküm vermek diğer günahlar kabilindendir. En doğru olan görüş budur." (et-Tefsirü'l-Kebir, 12:6) demekte..

Allah en doğrusunu bilir.

humble' Alıntı:

herkesi düşman görmekten daha iyidir...karşındakini tevhidi zayıf bir düşman gibi görürsen..o kişiyi kazanma ve yeni şeyler anlatma şansın sıfırdır..o kişi zaten seni dinlemez...ama karşındakine iyi dille ve dostane bir yolla gidersen kaşındaki seni dinler...

araya nifak ve fesat tohumu sokmaktansa merhamet ve iyilik tohumları saçmak daha iyidir

Genişletmek için tıkla ...

Evet bende katılıyorum.

İzlememiz gereken metodda;

Öldürmekten ziyade, diriltmeye ihya etmeye çalışmak,

Tekfir etmekden ziyade, Tebliğ etmeye çalışmak,

Nefret ettirmekten ziyade, müjdelemeye çalışmak,,

Olmalı diye biliyor ve bu bilinçle iman ediyor ve bu imanla hareket ediyor ve hareket edilmesi gerekilir diye düşünüyorum.

حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ أَبِي الرَّبِيعِ، ثنا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، ثنا مَعْمَرٌ، عَنِ ابْنِ طَاوُسٍ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ: سُئِلَ ابْنُ عَبَّاسٍ فِي قَوْلِهِ: " وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَاأَنْزَلَ اللَّهُ فَأُولَئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ " ، قال:"هِيَ كَبِيرَةٌ"

İbn Ebi Hatim Tefsirinde (4/484 no: 6468); el-Hasen b. er-Rabî’ – Abdurrazzak – Ma’mer – İbn Tavus – babası isnadıyla rivayet ediyor: “İbn Abbas’a “Kim Allah’ın indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerdir” (Maide 44) ayeti soruldu. Dedi ki: “O kebiredir (büyük günah kastedilmiştir)”

Ravileri güvenilirdir. isnadı sahihtir.

حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ الْمُقْرِئُ، ثنا سُفْيَانُ، عَنْ هِشَامِ بْنِ جُحَيْرٍ، عَنْ طَاوُسٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، فِي قَوْلِهِ: " وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَاأَنْزَلَ اللَّهُ فَأُولَئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ " ، قال:"لَيْسَ هُوَ بِالْكُفْرِ الَّذِي يَذْهَبُونَ إِلَيْهِ".

İbn Ebi Hatim Tefsirinde (4/485 no: 6467): Muhammed b. Abdillah b. Yezid el-Mukri – Sufyan – Hişam b.Huceyr–Tavus–İbn Abbas-isnadıyla;

İbn Abbas radıyallahu anhuma “Kim Allah’ın indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerdir” (Maide 44) ayeti hakkında dedi ki: “İddia ettikleri küfür kastedilmemiştir.” isnadında Hişam b. Huceyr el-Mekki hakkında olumlu ve olumsuz sözler vardır. cerh ve tadil konusunda ihtilaf bulunan raviler hakkında son söz için İbn Hacer'in Takrib'i, ve Hafız Zehebi'nin Kaşif'ine bakılır. Hafız İbn Hacer Takrib'de: "Saduktur, yanılmaları vardır" demiştir. Zehebi Kaşif'te: sika (güvenilir) demiştir. ayrıca zehebi onun ismini, güvenilir oldukları halde eleştirilen ravilere dair Men Tukellime Fih adlı kitabında zikretmiştir. Hişam Buhari ve Muslim ricalinden olup, hakkında yapılan cerh mücmel olduğundan bu konuda muhaddisler, tevsik edilen bir ravinin mücmel cerhine itibar etmezler. bu isnad hasendir. diğer rivayet yollarıyla sahih ligayrihidir. vallahu alem.

İbn Nasr Tazimu kadri's-Salat (2/571-572) Taberi Tefsirinde (6/256) Tahavi Müşkilu'l-Asar (2/318) Sufyan es-Sevri Tefsir (1/101): Sufyan es-Sevri - Ma'mer - İbn Tavus - babası (Tavus el-Yemani) tarikiyle rivayet ediyor: bir adam İbn Abbas radıyallahu anhuma'ya "Kim Allahın indirdiği ile hükmetmezse..) ayetlerini söyledi ve: "Kim böyle yaparsa kafir mi olur?" diye sordu. İbn Abbas dedi ki: "Bunu yaparsa küfretmiş olur lakin Allahı, ahiret gününü, şunu ve şunu inkar eden kafir gibi değil!"

Bu isnad sahihtir. Süfyan es-Sevri'den gelen bu rivayette son cümlenin tamamı İbn Abbas'a isnad edilmektedir. Başka tarikinde Tavus'un da bu açıklamayı yapmış olmasında bir işkal yoktur. O İbn abbas-radıyallahu-anhuma'dan-işittiğini-söylemiştir. görüldüğü gibi rivayetin İbn Abbasa nisbeti sahihtir. Allah en iyi bilendir.