Bu yazdıklarımdan tövbe ediyorum hatta silme imkanım olsa bunu ve diğer yazdıklarımı silerim ama sanırım mümkün değil. Beşeri kanunlarla hükmetmek büyük küfürdür. Kanun çıkarmak haddizatında istihlaldir, din edinmedir veya Allahın hükmü yerine kanun edinilen hükmün daha iyi, daha adil ve daha değerli bulunulmasıdır, bunlar da alimlerin icma ettiği büyük küfürdür. Küçük küfür; islam devletinde şer'i mahkemede bir kadı'nın had cezasını terketmesi veya had cezası yerine farklı bir hüküm uygulamasıdır ve bunu kanun (din) edinmeden yaparsa bu küçük küfür olur. Aynı şekilde tağuti sisteme askerlik bizatihi küfürdür, oy kullanmak küfürdür ve küfrün sancağı altında müslümanlara karşı kafirler ile yardımlaşmak icma ile küfürdür. Önceki yazılarımı dikkate almayın. Necd ulemasından nakiller getirmiştim, bunları yanlış anladım, günümüz tağuti mahkemelerde hükmeden ve bu mahkemelere muhakeme olanların kafir olmaları için istihlal şartı getirdiklerini zannetmiştim, öyle değilmiş. Oradaki tağuttan kastettikleri ya zalim ve fasık, farklı hükmetmesi için rüşvet kabul eden müslüman kadılara muhakeme olmak olabilir yada mesela (ibn hazmın da söylediği gibi) mezhep görüşlerine körü körüne tabi olan, ictihadı zannı galibe göre yanlış bulduğu halde sırf kendi mezhebinin ictihadı diye kabullenip mezhebini bir nevi tağut edinmesidir, bu büyük küfür olmaz. Aynı şekilde bir kadı yunanların, frenklerin, tatarların vb. kişilerin tağuti hükümlerini taklit eder, ona muayyen bir vakıada bu hükümleri kanun (din) edinmeden uygularsa bu haram olan kafirlere benzeme olur ve hükmetmesi küçük küfür olur, İmam Abdurrahmân bin Hasen'in (rh) sözü kanun çıkarıp beşeri kanunlarla hükmeden tağutlarla ilgisi yok. Hak taifenin görüşü budur. Allah en iyisini bilir.