Türkiye’deki Darbe Girişimi İle Alakalı Nakil Kürsüsü’nden Açıklama
بسم الله الرحمن الرحيم
Hamd âlemlerin rabbi olan Allah’a, salât ve selam efendimiz Rasûlullah’a, ehli beytine, ashabına ve yolunu takib eden mu’minlere olsun.
15.07.2016 tarihi saat 22.00 sularında siyonist haçlı ittifakına hizmet eden, laik bir kısım askeri şahsiyetler, şu anki hakim hükümete darbe vurmak, ülke yönetimini ele geçirmek ve bir daha zulüm, küfür ve baskı yönetimine dayalı diktatör la dinilik üzere kurulu yönetime, ülkeyi bir daha sokmak amacıyla darbe teşebbüsüne girişmiştir. Biz Müslümanlar, İslam dışındaki bütün sistemlerden ve destekleyicilerinden uzak olmakla beraber Müslümanların topraklarına, dinlerine, namuslarına, mallarına, nesillerine, akıllarına ve mukaddesatlarına zarar veren her türlü tehdit ve icraatı şiddetle kınıyor, karşısında duruyoruz.
Bu darbe sadece var olan bir demokratik yönetime karşı değil, Türkiye'de ve özellikle olayların patlak verdiği Orta doğuda Emperyal ve Haçlı güçlerin çok daha rahat bir şekilde at koşturacakları ve uzun süredir zulüm altında inleyen ve son dönemlerde uyanışa geçip hareket eden İslam ummetine bir daha darbe vurmak ve dinlerinden soyutlamak amacıyla gerçekleştirilmeye çalışılmış bir darbedir.
Bizler ezanların susturulduğu, camilerin ahırlara çevrildiği, İslami değerlere saldırıldığı ve müslümanların aşağılanıp zulmedildiği bir döneme dönmek istemiyoruz. Gayri islami yönetimi devirip, batıl ve cahiliyesi daha şiddetli olacak kesimin darbe ve egemenlik girişimlerini red ediyor, Müslüman kardeşlerimizle beraber bu tehlikeyi def etmek için cahiliye sancakları altında değil, İslami kimliğimizi muhafaza ederek Tekbir ve “Lailahe İllallah” naralarıyla bu darbeye karşı durmalı, imkan dahilinde her türlü meşru vesileleri kullanmalı ve bu zulme dur demeliyiz. Bu konuda atacağımız adımlar meşrudur, hayırlı bir ameldir.
İslam beldesini işgal etmiş kâfir düşmana karşı demokrasi, milliyetçilik, menfaat ve değişik dünyevi sebeblerle kıyam eden insanların her zaman olacağı gibi dini duygularından dolayı düşmana karşı duran İslam taifeleride olacaktır. Herkese niyet ettiği vardır. Herkes kendi ameliyle Allah'u Teâlâ’nın karşısına çıkacaktır. İki şer arasında kalmış bir Müslüman her zaman daha az şerli olanı tercih etme hakkına sahib olduğu gibi şu anki bu gayri islami iktidar ile İslamdan daha uzak olan bir iktidar arasında kaldığında zararı daha az olan iktidarın zararı daha fazla olan iktidara galib gelmesini temenni eder ve galibiyetine sevinir. Bunda her hangi bir mahzur yoktur. Tarihte Rumlarla Farsların arasında meydana gelmiş savaşta Ashabı Kiram Rumların galib gelmelerini temenni etmiş ve Rumların galibiyetlerine sevinmişlerdir. Bu olayı Allah'u Teâlâ, Rum suresinde bizlere anlatmıştır.
Buna binaen bu darbeyi Demokrasiyi müdafa etme, milliyetçilik ve her türlü değişik sebeblerle kınayan kimseler olduğu gibi, islami kaygıdan dolayı kınayan ve karşı duranlar olacaktır. Herkese niyeti ve ameli vardır.
Rabbim Müslümanlara ve değerlerine uzanan bütün elleri kırsın, düşmanların planlarını bertaraf etsin, gelişen olayları İslamın hakimiyetine ve küfrün zevaline sebeb kılsın. Amin!
Davamızın sonu alemlerin rabbi olan Allah'a hamd etmektir.
Tarık ve Musa hoca